Özgür Satranç Forum

FIDE'nin koymuş olduğu yeni satranç kurallarında maç başlama saatinde sporcuların masada bulunmadıkları taktirde hükmen malup olacakları konusu bana mantıklı gelmiyor.Şöyle ki heryaştan satranç severler bir işte çalışmakta gerek öğrenci gerek çalışan kesim gerek emekli İstanbul trafiğini ve başka illeride düşündüğümüzde maça insanlar gecikerek çıkmak durumunda olabiliyor.Biz TSF olarak FIDE nin koymuş olduğu kuralları uluslar arası ELO puanına dahil olmayacak durumlarda kullanmak zorunda değiliz.



FIDE Satranç Kuralları, oyun sırasında çıkabilecek bütün durumları kapsayamaz, her
türlü durumu da bir kurala bağlayamaz. FIDE Satranç Kuralları içinde tam olarak yer
almayan bir durumla karsılasıldığında, ilke olarak burada karsımıza çıkan esdeğer
durumları göz önüne alarak doğru bir yargıya varabilmek gerekir. FIDE Satranç
Kuralları, hakemlerin, yeterli, adil ve tam olarak tarafsız olduklarını varsayar. Çok
detaylı kurallar hakemin özgür biçimde karar vermelerini kısıtlar ve özel durumlardan
kaynaklanan sorunlara çözüm bulmasını önleyebilir.
FIDE tüm oyuncu ve federasyonların bu bakıs açısını benimsemesini rica eder.
Üye bir federasyon asağıdaki gereklere uyması kosulu ile daha ayrıntılı kurallar
koyabilir:
a. resmi FIDE Satranç Kuralları ile hiçbir sekilde çelismeyecek, ve
b. ilgili federasyonun topraklarıyla sınırlı kalacak, ve
c. FIDE maçları, sampiyonaları ya da yükselme turnuvaları ve FIDE unvan ya da
rating hesaplamalarına dahil turnuvalarda uygulanmayacak.


YORUM: Önsözü lütfen dikkatlice okuyalım ve yorumlayalım.Kendi yorumum şöyle ki;oyun sırasında çıkabilecek tüm durumları kapsayamaz (yani geç kalmak vs.) ve bunu bir kurala bağlayamaz.FIDE tüm oyuncu ve federasyonların bu bakış açıklamasını benimsemesini rica eder ancak sadece rica eder.Üye bir federasyon aşağıdaki şu koşullara uyarak daha ayrıntılı kurallar koyabilir.Özellikle b bendi ve c bendi. Ben burada özellikle b bendi ile ilgilenmekteyim.Üye federasyon kendi topraklarıyla sınırlı kalabilecek şekilde değişikliğe gidilebilir demektir bu.Şimdi ben FIDE nin koymuş oluduğu kurallara karşı değilim fakat ülkemizin durumu ortada.Yapılan her turnuvada FIDE kurallarına uymak zorunda mıyız?Neden satrancı daha kolay hale getirmiyoruz? Özellikle satranca yeni başlayan ilk öğretim düzeyi öğrencilere bu sıkıntıları yaşatıyoruz.Ben FIDE nin koymuş olduğu maç başladığı anda masada bulunma gibi ağır bir maddenin ülkemizde heryerde uygulanabileceğini sanmıyorum.Ayrıca bu maddenin çok fazla da yürürlülte tutulacağını sanmıyorum. Ne dersiniz kurallar,kurallar... Yanlış mı düşünüyorum?
Saygılarımla...Daha güzel günlere dileklerimle...

Siz uygulamaların kolaylaşmasını istiyorsunuz..Acaba Federasyon kolaylaşmasını isteyecek midir?Herşey FİDE kuralları kapsamında zorlaşmakta iken neden bize özel kolaylaştırma yapılsın?Zorluklar içinde havasız kalan bir toplumu yönetmek daha kolay olmaz mı?
Size kısa bir örnek vereceğim.O zaman zorluk ve kolaylık arasında sınır çizmenin mümkün olmadığı da anlaşılacaktır.
Turnuva saat 17.00 de başlayacaktı.O günkü kurallar gereği oyuncuların 60 dakika içinde salona girmeleri gerekli idi.Bay X, saat 17.10 da geldi.Hakemlerden birine "merhaba"dedi.Ama henüz turnuva salonu hazır duruma gelmediğinden açılmamıştı.Bay X beklemeye başladı.Saat 18.00 oldu.Salon hala açılamadı.Bu esnada susayan Bay X aşağı kata gazoz içmeye indi.Gazozu içti ve saat 18.07 de yukarı çıktı.Bay X gazozu içerken salon açıldı.Oyuncular içeri alındılar.Tur başladı.Bay X saat 18.07 de salona girdiğinde hakemlerden biri kendisini hükmen yenik ilan etti!Bay X'in saat 17.10 da turnuva yerine geldiğini görmemişti!Bay X hırsından duvara tekme atmaya başladı.Bu olay çözüldü.Çünkü diğer hakem tanıklık etti.Ama her zaman böyle çözümü zor olaylar karşımıza çıkabilir!
İşte size bitmeyen anılardan birini anlattım.Kuralların sürekli değişmesi ve giderek zor şekle bürünmesi işlerin kötü gideceğinin işaretidir.Şimdi tartışalım ve şimdi düşüncelerimizi bildirelim!Başımıza geldikten sonra çok geç olacaktır!

Sevgili ateş ağabey.Diyer başlıktaki yazınızı okudum.Bence çok haklısınız.Maç başladığında masa başında bulunma kuralı ve berabere bitirme kuralı yanlış ve etik değil.Aslında bu kurallar ne için konmuş olabilir onu sorgulamak gerekir diye düşünüyorum.Ben şöyle bir kanıya vardım.Turnuva organize edenler ve sponsörler açılış konuşmasını boş salonda yapmak istemezler.Bu nedenle sporcuların masa başında olmalarını istemekteler.Belki ilk tur için böyle bir uygulama olabilir açılış seremonisi için.Daha sonraki turlar için bu uygulama sporcuları zora sokmak ve sporcular uzerınde anti pati uyandırmak anlamına gelir.

Beraberlik konusuda çok ilginç.Fide kurallarda revizyon yaparken aslında yine kendi koyduğu diyer kurallarla çelişki göstermekte.Bir örnekle açıklayalım.iki sporcu maça başlamış ve henüz beşinci hamlede beraberlik önerisinde bulunmuşlar.Hakem gelmiş olmaz demiş.sporcular biraz devam etmişler mantıklı yada konuma gore mantıksız bir şekilde üç hamle tekrarı yapıp hakemi çağırmışlar.Hakem ise siz bunu bilerek yapıyorsunuz demiş ve oyuna devam edin demiş.sporcularda kızmışlar ve maçı uzatmaya karar vermişler.90 dk 30 sn eklemeli zaman temposunda maçı 500 hamle ileri götürüp organizasyonu sıkıntıya sokmak istemişler.Yaklaşık 11 saat yapar bu .Tabiki hakemlerde bu maçı ajurne edip günün ikinci turunu başlatmışlar.
Şimdi lütfen yeni kurallara bakalım.Ertelenmiş oyunlar kısmında ertelenmiş oyuna 1 saat geç gelen sporcu oyunu kaybeder diye bir madde varmı yokmu.Öyle ise bu masaya tur basında oturma kuralı tamamen sponsorler ve organizasyon komitesi baskısı ile konmuştur.Sağlıklı güzel günlere inşallah.

Değerli Satrançseverler,
Yeni kurallarla ilgili herkesin farklı yorumları olacaktır. Ancak yorumlar yazılı olmayan kurallar söz konusu olduğunda devreye girer.

Geç kalmayla ilgili kural maddesi (Madde 6.6.a) geç kalma süresini sıfır dakika olarak belirlemiştir. Yani, sporcu, tur başladığı anda masada olacaktır. Maddenin son tümcesi de “… Yarışma kuralları ile farklı bir geç kalma süresi belirlenebilir…. “ denilmektedir. Madde 6.6.b de farklı bir geç kalma süresi belirlenmiş ise ne yapılacağını, hakem ve sporcuların nasıl davranacağını açıkça belirtmektedir. Ayrıca ve çok önemli gördüğüm bir ayrıntıyı da kaçırmamak gereklidir. 6.6.b nin son tümcesinde “… yarışma kuralları aksini belirtmiyor ya da hakem bu yolda karar vermiyorsa… “ denilmesi tesadüfî değildir. Her koşulda kararı hakem verecektir. Hakem her zaman geç gelen oyuncuya kayıp vermek zorunda değildir. Bazen oyuncu geçerli bir neden ileri sürebilir. ‘…başka karar vermemişse…’ böylesi durumlar için yorumlanmalıdır.

Hal böyle iken turnuvalarda sadece 6.6.a nın uygulanacağı hissine kapılmak doğru değildir. Bu aşamadan sonra iş organizatörlere düşmektedir. Bu durumu gözeterek 6.6’ nın (a) veya (b) şıklarından hangisini uygulayacaklarını, farklı bir geç kalma süresi tanınacak ise bunun ne kadar olacağını yarışmanın/turnuvanın yönergesinde belirteceklerdir. Bu tavır federasyonun/federasyonların genel tavrı, ilkesi biçiminde ele alınmayacaktır. Tamamen organizasyonun durumuna uygun olarak organizatörler tarafından seçilecek bir durumdur.

Bu tavır federasyonların genel tavrı/ilkesi biçiminde ele alınmıyacaktır,şeklindeki cümlenize katılmıyorum.Bizim Federasyonumuz
6.6.a yı uygulayacaktır.Turnuva düzenleyicileri ve hakemler de hiçbir zaman kendi insiyatiflerini kullanmayacaktır.Birçok turnuva düzenleyicisi de "Çanakkale nasıl uygulamışsa ben de aynısını yapayım,başıma iş açmayayım"şeklinde düşünecektir.
Zamanında maça gelmek,tüm katılımcıların aynı yerleşkede kaldığı turnuvalarda devamlı sorun yaratmaz.Ama beraberliğin hakem denetiminde olması birçok sorunlar yaratacaktır.

Sayın sadullah eken demişki.
Hal böyle iken turnuvalarda sadece 6.6.a nın uygulanacağı hissine kapılmak doğru değildir. Bu aşamadan sonra iş organizatörlere düşmektedir. Bu durumu gözeterek 6.6’ nın (a) veya (b) şıklarından hangisini uygulayacaklarını, farklı bir geç kalma süresi tanınacak ise bunun ne kadar olacağını yarışmanın/turnuvanın yönergesinde belirteceklerdir. Bu tavır federasyonun/federasyonların genel tavrı, ilkesi biçiminde ele alınmayacaktır. Tamamen organizasyonun durumuna uygun olarak organizatörler tarafından seçilecek bir durumdur.

Bu aşamadan sonra iş organizatorlere düsmektedir. Bu cümleyi anlamış değilim. kural koyucular organizatörlermidir yoksa asıl olan federasyonlarmıdır? Organizatörler kimlerdir?Kural koyucu onlarmıdır?Federasyonlar organizatörlerin dediklerinimi uygularlar?Sevgi ile kalın.