Özgür Satranç Forum

Orjinalini görmek için tıklayınız: Ankara MEB İl Birinciliği
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
Dün akşam tesadüfen rastladığım bir duyuruyu tüm satranç camiası ile paylaşmak istiyorum.Bu konuda ne çocuklarımın okulundaki satrançtan sorumlu hocanın bilgisi var ne de Ankara TSF ' de herhangi bir duyuru:

Link aşağıda:

http://www.ankara-gsim.gov.tr/upresimler...iformu.doc


''Okullararası Satranç Ankara İl Birinciliği’nin teknik toplantısı 24 Ocak 2011 Pazartesi saat 17:00’da Atatürk Spor Salonunda yapılacaktır.
Yarışmayla ilgili genel açıklamalar ekte yer almaktadır. Yarışmaya katılacak okulların satranç sorumlularının okul içi yarışmalarını yaparak ek-1 formunu her kategori için (küçükler, yıldızlar, gençler) ayrı ayrı doldurup okul idaresine onaylatarak belirtilen tarih ve saatte toplantı salonunda hazır bulunmaları gerekmektedir. Satranç sorumluları teknik toplantıya katılmayan okullar yarışmaya alınmayacaktır''

Yine Ankara'da yangından mal kaçırılır gibi kimsenin haberdar olmadığı bir sitede birtakım duyurular yapılıyor ve satranç sorumlusunun teknik toplantıya katılmadığı okulların turnuvaya alınmayacağı duyuruluyor.Merak ediyorum kaç kişi bu duyurudan haberdar olup bu toplantıya katıldı ?
Birileri aynen geçmişte yaptıkları gibi kendi çocuklarını /öğrencilerini öne çıkarmak adına yeni varyantlar peşindeyse vazgeçsinler artık.Çocukları rahat bıraksınlar, herkes kendi satranç gücünü masada göstersin.Ankara bu numaralardan usandı artık!
Sayın OKAN,

Ankara satranç camiasının içinden ve (artık saçlarında beyazlar olan biri olarak çook eskiden) üç yıllık lise okuyup altı kez "Ankara liseler satranç şampiyonu" (3 MEB + 3 GSİM) olmuş biri olarak herhalde benim fikrim bu konuda yabana atılmamalıdır:

Alıntı:çocuklarımın okulundaki satrançtan sorumlu hocanın bilgisi var ne de Ankara TSF ' de herhangi bir duyuru:

Keşke benim babam da sizin kadar duyarlı olsaydı! Öte yandan, satranç eğitiminin bir parçası da, "uygun konumda uygun kararı verebilmek"ten geçer. Sizin yerinizde olsam -ki değilim biliyorum ama- çocuğuma kendi hakkını aramayı öğretmesi açısından bu durumu bir sorun değil, fırsat olarak görürdüm.

-Hegel'ci bir bakış açısıyla diyalektiği çalıştırdığımızda tez ve anti-tez üretilmiş durumda, ancak Ankara İl Temsilciği'ni eksik parametre vermekle suçlarken, siz de eksik parametreyle konuya yaklaşıyorsunuz:
http://ankara.tsf.org.tr/
Federasyonun Ankara subdomaini bu. İletişim bilgilerinde de göreceğiniz Hulusi Cihangir ve Hakan Işılak, öncelikle sitede cep telefonlarını açıkça vermiş kişilerdir. Konu ile ilgili yetkili kişilerin fikrini/savunmasını almadan, "nasıl olsa burası özgürdür" diye feveran ekmek, kusura bakmayın ancak "çiğ" bir yaklaşımdır. Elbette bu yöntemi daha önce deneyip bir sonuç almadıysanız -ki sanmıyorum açıkçası- yukarıdaki ifade geçerli değildir. Kimsenin hakkını yemek istemem.

Sonralıkla, bu saygıdeğer kişilerin Ankara satranç camiasında kavgalı oldukları herhangi bir adamı ben görmedim de duymadım da. Bu Nedenle aynı adamlar taa Kahraman Olgaç zamanındaki federasyondan beri bu fahri ve ağır işi götürmeye devam ederler ve aksi olsaydı rakipleri çıkardı.
Alıntı:Yine Ankara'da yangından mal kaçırılır gibi kimsenin haberdar olmadığı bir sitede birtakım duyurular yapılıyor
Alıntı:Ankara bu numaralardan usandı artık!

Ali Tamur'dan bir alıntı yapayım:
(Ben ilk kez Türkiye liseler satranç şampiyonu olduğumda)
Alıntı:Ne kasılıyorsun kardeşim! Yaşı gelen herkes bir kere şampiyon oluyor işte!
Bu ya da başka bir turnuvayı hafife almak için söylemiyorum ama, sonuçta durum bundan ibarettir. Turnuvanın ucunda GM normu yoktur, IM normu yoktur. Kimse de, "yangından mal kaçırır gibi" turnuvaya dair veriyi kaçırmak ucuzluğuna girmez. Federasyon web sitesinde Ankara subdomaininin daha etkin olmasını ister miyiz? Elbette isteriz. Bu konuda bir miktar eksiklik olduğu konusundaki eleştirinize katılırım, ancak, bilinçli olarak böyle bir şeyin yapıldığına dair fikriniz, ancak satranç camiasındaki kronik "art niyet" hastalığıyla açıklanabilir, oysa burada böyle bir durum yoktur.
Okullardan satranç temsilcilerinin teknik toplantıda bulunmasını şart koşmak da, eskide yaşanan bir takım tatsız olayların (Açıkçası yıllar içinde çeşitli okullardan gelen bir takım hocaların çamurluklarının. Çocukları masaya oturtmayı başardıktan sonra, sizden-benden daha centilmen oynuyorlar.) engellenmesi açısından elzem olmuştur.

Özetle, çocuğunuzun hakkını aramanızda beis yoktur; mutlaka arayacaksınız. Ancak
1: Mümkünse pedagojik açıdan ve sizin kontrolünüz altında olmak üzere, kendi hakkını aramaya alışması herhalde münasip olacaktır.
2: Ankara İl Temsilciliği hakkındaki ifadelerinizin elle tutulur bir dayanağı yoktur. "Ankara bıktı" ifadesinde kullandığınız tüm Ankara'yı temsil yetkiniz ise herhalde hiç yoktur.
3: Yazınızın an fikri güzel ve doğrudur: Bu turnuvanın tüm teknik ayrıntıları herkesin görebileceği şekilde Ankara sitesine asılmalıydı. Ancak, "yangından mal kaçırmak" ifadesi hem karşı tarafı töhmet altında bırakmakta, hem de açıkçası, sanki "sizin çocuğunuzun orada birinci olacağı garanti altındaymış da, sizin ayağınızı kesmek istiyorlar" izlenimi yaratmaya çalışmak açısından talihsiz bir ifade içermektedir; kusura bakmayın ancak baştan sona haksızsınız.

Not: Lütfen bunu bir "saldırı" değil, "düzeltme" iletisi olarak okuyun.

Saygılarımla,

Can
Öncelikle Sayın Can İnce'ye yazısından dolayı teşekkür etmek isterim. Çok açıklayıcı bir yazı yazmış. Bende kendisinin yazısına birkaç satır eklemek gereği duydum.
Ankara Bölge Temsilcisi ve Ankara İl Temsilcisi kayıp değillerdir. Her arayan rahatlıkla ulaşır , her konuda yeterli yardımı görürler ve istedikleri bilgilere ulaşırlar. 1 ay öncesine kadar İl Yönetimi'nde görevli olan bir kişi olarak , yönetimdeki işleyişi çok iyi bilen biriyim. Tüm arkadaşlar ellerinden gelenin en iyisini yapmak gayretindelerdir.Geçtiğimiz senelerde de Ankara İl Temsilciliği web sitesinde MEB İl Birinciliği duyuruları yapılamamıştır. Nedeni ise MEB yetkililerinin bütün işlemler bitip sıra hakem görevlendirmelerine geldiğinde İl Yönetimi'ne müracaat etmesidir. Bu nedenle Sayın Okay'ın yakınmaları yersizdir. Aşağıda vereceğim linkte kaç okulun haberinin olduğu açıkca görülecektir. Adı olmayan okullarda okuyan öğrencilerin okul yönetimlerinin SATRANÇ sporuna olan duyarsızlıklarını araştırmaları gerekir diye düşünüyorum.

http://www.ankara-gsim.gov.tr/incele.php?id=NTUw
Okul Sporlarında Branşlara Göre Katılacak Okul Listesi Tıklayın...

Burada açılacak olan dosyada Satranç Branşına bakalım. Küçükler kategorisinde 81, Yıldızlar kategorisinde 73 ve Gençler kategorisinde ise 74 okul teknik toplantıya katılmışlardır. Bu da demek oluyor ki okullarımızın büyük bir kısmı SATRANÇ sporuna duyarlılar.

Sonuç olarak hiç bir Bölge veya İl Yöneticisi yangından mal kaçırmamaktadırlar.Yine aynı kişiler kendi öğrencilerini öne çıkarmak adına yeni varyantlar peşinde değilllerdir.

Saygılarımla
Sayın Okay yakınmasında haklıdır.Hiç kimse İl Milli Eğitim Birinciliği için Satranç Federasyonu İl temsilciliğinin web sayfasını izlemek zorunda değildir.İl Milli Eğitim Müdürlüğü tüm okullara zamanında yönerge göndermeli ve Okul da tüm öğrencilere yarışmayı duyurmalıdır.
Milli Eğitim Birinciliklerinde uzun yıllar çok sıkıntı çekmiş bir veliyim.Ağaçtan düşeni ancak ağaçtan düşen anlar.Milli Eğitim Satranç Birinciliklerinde tek sorun yoktur.Çok sorun vardır.Bu sorunların çözümü yönünde de çaba gösterilmemektedir.Sayın Okay'ın karşısında yapacağımız savunmalar şimdilik günü kurtardığımız izlenimini verir.Belki Sayın Okay'ı kandırabiliriz.Ama biz eskiler birbirimizi kandıramayız.İsterseniz gelin biraz eski tartışmaları hatırlayalım!Hatırlayalım da Okay da bilgi sahibi olsun...
1.Çift lisans uygulaması(Federasyon ve Milli Eğitim ayrı ayrı lisans ister)
2.Senebaşında ücret yatırmayan Okulların o dalda yarışmaya alınmaması(bu defa web sayfasını izleyenler dahi katılamayabilir)
3.Kızların ayrı grupta oynatılmaması nedeniyle yarışmalara katılan kızların sayısının son derece az olması
4.Yarışmaların ısrarla ders gün ve saatleri ile çakışması
5.Yarışmaların yapıldığı salonların yer ve havalandırma yönünden yetersiz olması
6.Küçük öğrencilere refakat etmek isteyen velilerin yarışmanın yapıldığı kampüsten içeri girmelerine izin verilmeyerek soğukta dış kapının önünde bekletilmeleri
7.Nüfus cüzdanında fotograf olmayanların yarışmaya katılamamaları
geçmişte bizim çoğu İstanbul'da tanık olduğumuz olaylardan bazılarıdır.
Yakınması olan veli tamamen haksız mıdır?Milli Eğitim ve Okul yöneticileri ile öğretmenlerin de kusurları var mıdır?Bir öğrencinin Milli Eğitim yarışmasını Satranç federasyonu web sayfasından izlemekle yükümlü olması sizce gerçekten olması gereken bir uygulama mıdır?Yoksa Satranç öğretmeni tarafından bilgilendirilmesi daha doğru değil midir?
Selamlar Ateş Ağabey,

Listelediğiniz sorunlar Ankara ile mi ilgili, yoksa genel bir konu hakkındaki fikirlerinizi mi Ankara özelinde ifade diyorsunuz?
Sayın Ülker;
Yazınızda belirttiğiniz gibi Sayın Okay, yakınmalarında benim gibi bir veli olarak, bir yere kadar haklıdır.Orası da Milli Eğitim İl Müdürlükleri’nin yanlış uygulamaları konusudur. Okullarında Milli Takım Havuzu’nda sporcusu olan bir okulun duyarsızlığına ise diyecek bir söz bulamıyorum (Teknik toplantıda hazır bulunan okulların sayısını önceki yazımda belirtmiştim).
Oysa Sayın Okay’ın Ankara Bölge Temsilciliği ve Ankara Satranç Spor İl Temsilciliği hakkında yazdıkları tamamiyle gerçek dışıdır. Benim yazdıklarım arasında günü kurtarmaya ve kişileri kandırmaya yönelik ne varsa yazmanızı rica ederim. Eski bir İl Yöneticisi olarak elimden geldiği kadarı ile cevaplıyayım. Ancak şu da bir gerçektir: Maddeler halinde belirttiğiniz Milli Eğitim İl Müdürlükleri’nin eksikliklerine tamamen katılıyorum. Ben yönetimde çalışırken defalarca Ankara Milli Eğitim Müdürlüğü Beden Eğitimi Spor ve İzcilik Bölümü Lig Heyeti ile yaptığımız görüşmelerde öğrencilerimizin kayıt esnasında TC Kimlik No.larının mutlaka alınmasını yoksa sağlıklı bir turnuva dosyası oluşturulamayacağını belirttik. Bunu ancak geçen sene başarabildik.Ayrıca MEB İl Birinciliği’nin UKD ye dahil olabilmesi için 3 senedir uğraşıyoruz ama nafile. Süre ve yer problemini çözemedikleri için bunu gerçekleştiremedik. Çünkü MEB Lig Heyeti Yöneticileri’nin Satranç’ın spor olduğu konusunda bilgileri eksik. Hatta verilen Katılım Belgeleri’nde dahi Satranç Logo’su bulunmamaktadır.

Saygılarımla
Sevgili Can,
Ben İstanbul ve Türkiye Milli Eğitim Birincilikleri ile ilgili yaşadığımız sorunların en azından bir kısmının Ankara'da da var olduğunu düşünüyorum.Çünkü tüzük maddeleri ve uygulamalar aynıdır!İstanbul'da yaklaşık 3200 Okul vardır.Bu Okulların hepsine ve hepsinin satranç oynayan öğrencilerine zamanında duyuru yapmak kolay değildir.
Ancak beni bu kadar çok konuşturan çok sayıda olaylar vardır.
Yakın zaman önce Milli Eğitim turnuvası ile ilgisi olmayan çok düşündürcü bir olaya tanık oldum.
Bir arkadaşımın 10 yaşındaki oğlu İl Yaş grupları Birinciliğine girdi.Yarışmanın tarihini ve kayıt olma şeklini ben arkadaşıma erken bir tarihte bildirdim.Yarışma sırasında bu çocuk turnuva salonunda Satranç öğretmeni ile karşılaştı.Öğrenci ve Öğretmen birbirlerini görünce şaşırdılar.Öğretmen yarışmaya muhtemelen başka öğrencilerle ilgilenmek üzere gelmişti.
Bu olay üzerinde yorum yapmayacağım.Ancak yarışmaları zamanında herkese duyuramadığımızı göstermektedir!
Merhabalar;

Bizler burada tartışırken son noktayı Ankara Satranç Spor İl Temsilciliği koymuş bulunmaktadır.

İlgililere duyurulur.

http://ankara.tsf.org.tr/index.php?optio...4&Itemid=1

Saygılarımla
Tekrar selamlar,

- Ankara subdomaininde ilgili açıklama yapılmış. Bir bakış açısına göre "bayramdan sonra gelen kına" olsa da, diğer bakış açısına göre "geç olması hiç olmamasından evla".

Açık yüreklilikle, kimsenin kimseyi kandırmaya çalıştığını düşünmüyorum. Sayın Okay'ın sorusu doğru, ancak adres yanlış:
Eğitim bakanlığı her zaman ve her memlekette, o günün ve o memleketin iktidarı tarafından markaja alınan iki kurumdan biri olagelmiş. Yazıktır; Türkiye ve şimdiki zaman da, benim bakış açıma göre bir istisna teşkil etmiyor: Bu tür yerlerde "yetkili" konumda olanlar -istisnalar olabilir ama genellikle- liyakatla değil, şu ya da bu siyasi görüşle temas içinde olduklarından o koltukta oturuyorlar. Doğru ve düzgün Türkçe konuşamayan adamlara laf anlatmak zorunda olduğunuzu düşünün. Eminim; düşünmekle kalmayacak, kendi yaşamınızda da karşılaştığınız bir çok benzer örnek bulabileceksiniz.

Özet ve sonuçla: Milli Eğitim Bakanlığı başkadır, İl Temsilciliği bambaşkadır ve bunlar aynı kişiler değillerdir. Bu itirazın adresi İl Temsilciliği değildir. İtiraz diğer adrese yapılmalıdır.