Özgür Satranç Forum

Orjinalini görmek için tıklayınız: Ali Nihat Yazıcı'nın köşe yazısına cevaben
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
Bu foruma adımla girebilmek önemli çünkü diğer foruma girememiştim. Umuyorum özgür ve bağımsız bir forumdur burası.

2008 seçimlerinden beri bu kargaşadan uzağım . İşimden geriye çok fazla zamanım kalmıyor. Ama o dönemde başka bir kullanıcıyla giriş yaptığımdan Sn Ali Nihat Yazıcı yapay gerekçelerle beni mahkemeye vermişti ve iki suçtan yargılanmıştım. Bilgi sistemine yasa dışı yollardan girmek ve tehdit. Bu suçlardan yargılanacağım bana tebliğ edildiğinde şaka zannetmiştim. Ama şaka değil gerçekmiş.

Neyse mahkemeler neticelendi ve sonuç olarak tehdit suçundan beraat ettim ama bilgi sistemine yasa dışı girmekten para cezası verdiler. Kaldı ki yerine izinsiz foruma girdiğim kişi Sn Abdurrahman Çağrı Ateşin ile o dönemde yazıştım ve kendisi benden şikayetçi olmadığını belirtmişti ona rağmen ceza aldım. Aslında bana göre bu suç maddesi mahkemeye bilir kişi atamayıp kendisi karar veren hakim tarafından yanlış yorumlandı. Çünkü foruma arka kapıdan değil normal yollarla girmiştim . Yani bir hack'leme veya crack tarzı bir olay olmamıştı. Dolayısıyla bilgi sistemlerine yasa dışı yollardan giriş olayı yaşanmamıştı.

Herneyse hak etmediğim halde bir ceza aldım ama uğraşıları sonuç vermedi ve tehdit gibi asla işlemediğim bir suçtan ceza almadım . Fakat görüyoruz ki Sn Ali Nihat Yazıcı kazandığı davaları köşesinden yayınlıyor ama kazanamadıklarından hiç bahsetmiyor.

Diğer konuya gelirsek ; öncelikle hiçbir zaman Garanti Bankası çalışan olmadım. Köşesinden açıkladığı doğru değildir. Ben Garanti Teknoloji çalışanıyım. Garanti Teknoloji ve Garanti Bankası ayrı şirketlerdir. Kendisi beni hesaplarına girdiğime dair Garanti Bankası'na şikayet etti ve bu konuda dava etti . Garanti bankası Teftiş kuruluna konu iletildi. Bu konularda son derece hassas olan Garanti Bankası yaptığı araştırma sonrasında Sn Ali Nihat Yazıcı'nın hesaplarına girmediğim tescillendi ve mahkeme de doğal olarak lehime karar verdi. Diğer taraftan yazdığım mailde ileri gittiğim bazı cümleler için de şantaj yaptığıma dair ikinci bir suç isnat edilmiş olduğundan buradan para cezası almış oldum.

Köşesinde yaptıklarımı Sn Suat Atalık'ın talimatıyla yaptığımı belirtmiş, bu asla doğru değildir. Hakkımda köşesinde 2009 yılında yazdığı yazıda da birisinin talimatıyla ifadesinin doğru olmadığı kanıtlanıp resmi bir şekilde uyarılmıştı . Lütfen "Abdurrahman Çağrı Ateşin" adlı 05.06.2009 tarihli yazının altını dikkatlice okuyunuz. Buna rağmen , bu uyarıyı hiçe sayarak bu ifadeyi tekrarlamasını hiç etik bulmuyorum.

Çok net olarak buradan açıklıyorum ki Sn Atalık'la uzaktan yakından bir ilişkim yoktur. TSF başkanlığına aday olduğu 2008 yılından beri Sn Suat Atalık'ı görmüşlüğüm de yoktur. 2009 yılında mahkemeler başlayınca bu dünyadan tamamen uzaklaştım. Hesaplarına girmişim bu bilgileri muhaliflere vermişim katiyen doğru değildir. Aslı astarı yoktur. Sn Ali Nihat Yazıcı'nın yazısını hayretler içinde okudum.

Bu sene de seçimler olacakmış diye öğrendim. Muhalefet olacaklara seslenmek istiyorum . Ne olur foruma yazdıklarınıza, maillerinize , özelden yazdıklarınıza çok dikkat edin . Sn Ali Nihat Yazıcı en ufak bir açığınızı yakaladığı anda mahkemeye veriyor. Çok kuvvetli avukatları var. Ben bunları yaşadım , hiç kendinize güvenmeyin. Mutlaka kazanıyor .

Bu yazı foruma yazdığım ilk ve son yazıdır. Bundan sonra asla yazmayı düşünmüyorum. Bu camiadan katiyen uzak kalacağım.

Bu yazıyı dikkatli yazmaya çalıştım. Ama yine de bu yazımdan bir şekilde üstüme bir şey kalır da mahkemelik olursam buradan bildireceğim. Onun dışında dediğim gibi asla bir daha yazmayacağım, hep uzak kalacağım.

Çok eskiden satranç oynadım. Şimdi son zamanlarda fırsat buldukça arada bir hafta sonları satranç turnuvasına giriyorum. Eskiden satranç bu kadar yaygın değildi. Sn Ali Nihat Yazıcı'nın döneminde çok fazla yaygınlaştığını görebiliyorum. Ama Sn Yazıcı'nın içinde bulunduğu durum , insafsızca tavırları , elindeki hukuki gücü adalet ve sağduyuyu hiçe sayarak kullanması affedilir değildir.

Sn Aktaç gibi aynı şekilde belirtiyorum. Bu dünyada gücüm yetmez ama öteki dünyada hesaplaşacağız kendisiyle.

Reha Diri
"Aynı yalınlıkla ölmek isterim
Kırda bir çiçek gibi, sakin, gösterişsiz.
Mum yerine yıldızlar parlasın üstümde
Yeryüzü uzansın altımda sessiz.
Ben aydınlık ve özgürlük delisiyim
Varsın hainleri gizlesinler soğuk bir taş altında
Dürüstçe yaşadım ben, karşılığında
Yüzüm doğan güneşe dönük öleceğim."

Jose MARTI
Çeviren : Ataol BEHRAMOĞLU
Hatırlıyorum, 2008 yılında "Abdurrahman Çağrı Ateşin meselesi" bizleri bir hayli meşgul etmişti.. Ben de bir zaman bu konuda Sayın Başkan Yazıcı'ya yönelik yazdığım bir yazı nedeniyle tedbirli olarak disiplin kuruluna sevk edilmiş, bu süreçte kurduğum üniversite takımını dağıtmak zorunda kalmış, birkaç ay hiçbir turnuvaya katılamamış, hatta turnuva salonuna dahi girememiş ve sürecin sonunda da disiplin kurulundan "uyarı" almıştım..

Reha Bey, yazmayı bırakabilirsiniz, saygı duyuyorum..
Ben bırakmadım, bırakacağımı da sanmıyorum..

Şüphesiz ki Ali Nihat Yazıcı güçlü bir figürdür. Avukatları vardır, her ne kadar fukara edebiyatı yapsa da parası vardır -Allah daha çok versin- ve en önemlisi de arkasında bir takım bağlantıları, dahası federasyonun tüm imkanları vardır..

Yani güçlü bir adamdır Sayın Yazıcı..
Lakin şimdilik..
Sayın Yazıcı'nın gerçek gücünü o makamdan indikten sonra bir daha değerlendirmek gerekir..

Gerçek güç, bilmem kaç yıllık başkanlığın ardından gittiği her şehirde saygıyla ve muhabbetle karşılanabilmektir..
Gerçek güç, kendi devri kapandıktan sonra insanların karşısında başı dik dolaşabilmektir..

Gittiği her ziyarette, neredeyse girdiği her satranç kulübünde kendi döneminde disiplin cezası almış, kendisiyle mahkemelik olmuş bir satranççıyla karşılaşmak güçlü olmak değildir..

Bekleyip göreceğiz..
Bu konuyu ben de çok net bir biçimde anımsıyorum. O zaman da düşüncem aynıydı hala da değişen birşey yok. Ne olursa olsun başka birinin adını kullanarak kendi isminizle yazmaya cesaret edemediklerinizi o kişinin adının arkasına sığınarak yazmanın herhangi bir mazereti olamaz.