Özgür Satranç Forum

Orjinalini görmek için tıklayınız: 3. lig
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
Merhaba,

Dobruca Spor kulubunun sporcusuyum. Oncelikle sunu belirtmek isterim ki, bu tarafimdan merak edildigi icin gundeme getirilen kisisel bir iletidir ve kulubumu baglamamaktadir. Nitekim, soracagim soru, kendi kulubum disinda Istanbul icinden veya disindan baska bir cok baska kulubu de ilgilendirmektedir.

Once liglere kendim isim vereyim. En iyi lig = 1. lig olsun. Sonraki en iyi lig = 2.lig, sonraki en iyi lig = 3. lig vs. Super lig, Mega lig, Kulupler ligi, mahalli lig, Is Bankasi ligi ve Lemur sevenler ligi gibi terimler, sponsorun degismesi ile yildan yila degisebilen isimleri beraberinde getirmektedir. Herkes cok iyi anlasin diye en iyi lig 1. lig olmak uzere 1'den baslayarak ligleri 2, 3, .. diye asagiya dogru indirelim. Yazimi bu temelde okuyunuz.

Dobruca Spor Kulubu, Turk Satrancindaki en koklu kuluplerden biridir. 2011 yilinda 1. ligden dustu. Ben 2012 yilinda oynamaya basladim. Takim o sirada 2. ligde oynuyordu ve 1. lige terfi etmeye calisiyorduk. 1. lige terfi edemedigimiz gibi, bizzat benim gosterdigim son derece kotu performans nedeni ile bir sonraki yil tekrar 2. ligde oynayabilmek icin Istanbul mahalli ligine katilmak zorunda kaldik.

Bu forumu takip eden herkesin cok iyi bildigi uzere, satrancta en temel kriter olan rating tamamen yok sayilip devre disi birakilarak nicel bir cogunluk hesabi ve her 8 takimdan sadece 1 tanesi bir ust lige yukselir mantigi ile 2013 yilinda Istanbul mahalli liginde oynadik. Gercekten cok kuvvetli takimlar vardi. Deniz Su bizden daha kuvvetli bir takim kurmustu ve biz de takimimizda yer alan 1 GM'ye ve en iyi 2. rating ortalamasina sahip olmamiza ragmen mahalli ligde 1. olamadigimiz icin 2. ligde oynama sansini yakalamayadik.

Eger yakalasa idik, aynen Deniz Su'nun yaptigi gibi ayni yil 1. lige cikma sansimiz cok yuksek olacakti. Yani, sadece 1 yilda 1. lige cikabilecektik.

Yil oldu 2014. Bir baktik ki, bu yil agzimizla kus tutsak bile en iyi ihtimalle 2. lige terfi etmis olabilecegiz. Zira, 3. lig adli yeni bir lig icat olunmus ve mahalli liglerden cikan takimlar 3. ligde mucadele edeceklermis. Benim "icat olunmus" ifademi, forumu surekli takip etmesine ragmen okudugunu anlama yetisinden yoksun olan bazi kisiler "uydurulmus" olarak algilamislardir.

Benim sorum cok basit:
2013 yilinda oynadigimiz tum maclari kazansa idik 1. lige terfi edebiliyorduk. 2014 yilinda ise bir adet daha ligin var edilmesi ile birlikte agzimizla kus tutsak bile cika cika sadece 2. lige kadar cikabiliyoruz. 1 yil daha oynamamiz gerekir ki 1. lige tekrar terfi edebilelim.

Dolayisi ile fiiliyatta 1. lige cikabilme suremiz 1 yil uzadigi icin oynadigim takim aslinda kume dusmus olmuyor mu?

Bu soruya yanit verebilmek icin Aristo mantigi okumak veya kendi kendimize mantik yurutebilmek kafi. Suslu laflarla, efendim neymis, daha yonergeleri okumamis ta o yuzden bir sey diyemezmis, ya da, efendim incelemis de Dobruca'nin kume dusuruldugune iliskin bir karara rastlayamamismis falan, bunlara gerek yok. Konuyu saptirmayalim.

Ben gecen sene 1 yilda en ust lige terfi edebilecekken, bu seneki kurallar ve araya konulan lig ile bunu ancak 2 senede gerceklestirebiliyorum. Olan benim oynadigim takimin ve dolayisi ile benim 1 koca yilima oldu.

Haa, benim derken sadece benim degil. Istanbul ve diger illerdeki diger takimlarin ve onlarin oyuncularinin da. Bu aciklama da okudugunu anliyor oldugunu varsaymama ragmen neden oldugunu anlamlandiramadigim ve hayret ettigim bir bicimde aynen hep banaci bir cocuk edasi ile konulari ustaca saptirmayi ve inceden hakarete vardirmayi gorev edinmis kisilere gelsin.

Saygilarimla,
Gokhan Demir
Gökhan Bey,

1 senedir var olan yönergeleri okuduğunuzda mevcut durumu rahatlıkla anlayabilirsiniz. Geçen sene ligler oynanmadan önce bu sene uygulamaya geçirilecek yeni statü ilan edildi ve takımlara buna göre plan, hazırlık yapma fırsatı tanındı. Önceki sene İstanbul'dan çıkabilseydiniz ve geçen seneki Kulüpler Şampiyonası'nda ilk 24e girebilseydiniz bu sene yukarıda belirttiğiniz hedefe ulaşma şansınız olacaktı.

Liglerin statüsü bir anda değiştirilip, hemen uygulanmaya başlansa haklıydınız ancak, ilanından itibaren gerekli planlama için yeterli zaman geçti.

Bence siz yeni ligi değil, İstanbul'dan geçen sene niye sadece 1 takım çıktığını tartışmalarınızda ön planda tutun.
Mesajınızı dikkatle okudum Gökhan Bey.
Kanaatimce düşürülme durumu söz konusu değil. Açıklayayım:
Birincisi, uygulama sadece bir kulübü bağlıyor olsaydı, dediğiniz doğru olabilirdi. Ne var ki kurallar tüm kulüplere aynı şekilde uygulanıyor.
İkincisi, (Aristo mantığıyla) siz birinci basamaktasınız, diyelim. Dünkü merdiven 3 basamaktan oluşuyordu. Bugünkü ise 4 basamaklı. Yani siz birinci basamaktan aşağı indirilmedikçe küme düşürülmüş sayılmazsınız. Örnekle açıklayayım, 1. ligin kurallarında değişikliğe gidilip normal sezonun ardından ilk 4 takımın şampiyonluk için play-off oynayacakları ilan edilse takımlar düşürülmüş sayılmaz. Sadece hedef bir derece yükselmiş olur. Bu lig meselesine ilerleyen paragraflarda değineceğim.

Bence Dobruca Kulübü esas olarak İl Yarışmasında mağdur edilmiş, katılım hakkı saçma sapan yönetmelik hazırlayan birileri tarafından adeta gasp edilmiştir. Bu saçmalığın değişmesi için gerekli mücadele verilmelidir. Belki geçmişe yönelik bir tazminat olmaz ama gelecekte böylesi trajik durumların yaşanmasını engeller.

İcat olunmuş bir lig olduğu tespitiniz yerindedir, imzamı atarak destekliyorum.
1. lige ulaşmanın saçma bir şekilde güçleştiği tezinize de yürekten katılıyorum.
Ben kaliteye bakarım; lig tespitinde öncelikli ölçüt kalitedir.
2. ligin kalitesi ortada: Kulüpler Şampiyonasında üç yıl mücadele ettim. Darılmaca - alınmaca olmasın ama ilk 10 masa (20 kulüp eder) dışında takım olarak addedilebilecek, hedefi olan ekipler yoktu. İyi niyetle bir-iki kişinin yükü çektiği (gerek masa başı mücadelesi, gerekse organizasyon açısından) ekipler vardı. Eleştirmiyorum, yanlış anlama olmasın, herkes zirveye oynayacak diye bir kural da yoktur elbette, sadece fotoğrafı göstermeye çalışıyorum. İşte bu insanlar Kulüpler Şampiyonasında güzelce satrancını oynuyor, seyahatini yapıyor, diğer illerden dostunu-arkadaşını görüyordu.
Şimdi bu organizasyona "seçkincilik" çomağını sokmak niye?

Satrançtan bağımsız düşünün, tüm spor dallarında lig oluşturmada mantık nedir?
Artan kalite ve rekabet, alt lig ihtiyacını meydana getirir, değil mi?
Şimdi size sormak isterim: Kulüpler Şampiyonasında takım sayısı giderek azalmasına rağmen hangi ihtiyaç ortaya çıktı da yeni lig eklemek gerekti?
Lütfen birisi bana bu soruyu mantıklı bir şekilde cevaplasın, merakla bekliyorum.

Gökhan Beyin kullandığı terim durumu çok güzel özetliyor: İcat Edilmiş Lig.

Yeni "icat edilmiş" bu ligin en olumsuz yanı ne biliyor musunuz?
Anadolu'nun farklı illerinden gelen gençler Külüpler Şampiyonasında her tur olmasa bile birçok güçlü oyuncuyla karşılaşarak kendilerini geliştirme olanağı veya güçlerini gösterme şansı buluyorlardı, artık o şansları azaldı. Komple atıl gibi bir durumda, zayıf rakiplerle karşılaşacaklar.

İkincisi, Dobruca gibi kulüplerin oyuncuları bile 1. lige çıkma konusunda bu kadar motivasyon kaybı yaşıyorsa, oyuncu ve(ya) gelir havuzu daha dar olan kulüplerin halini hiç düşünemiyorum. 1. lige yükselmek için hayal kurmaları bile hayal olur!

Son tehlike de, "sponsorun önemine" vurgu yapıp hayatını geçiren kişilerin, en büyük baltayı sponsor bulma çalışmalarına vermiş olmasıdır. Diyelim bir bir ticari kuruluştan randevu aldınız, kulübünüz adına maddi destek isteyeceksiniz. Olası diyalog:
Takım Sorumlusu: Bu yıl ilkbaharda il yarışmasını kazanırsak yazın 3. ligdeyiz.
Şirket Yetkilisi: Sonra?
T.S.: 3. ligde kısmet olur da ilk üçe girersek iki yıl sonra 2. ligdeyiz.
Ş.Y.: Hımm, iyiymiş.
T.S.: Dahası, bir aksilik olmaz da 2. ligde ilk üçe girersek 3 yıl sonra 1. ligdeyiz!
Ş.Y.: Vaay, heyecan verici! Firmamızın tanıtımı için bundan güzel yol olamazdı! Muhasebeyle konuşayım, hemen ödenek ayarlıyorum!
Big Grin Big Grin Big Grin

Maalesef, bu tuhaflığı ancak mizah yoluyla anlatabildim.
Sevgi ve saygılarımla.