Özgür Satranç Forum

Orjinalini görmek için tıklayınız: Türkiye'nin Satranç Olimpiyatı Kadroları
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
Tromso'deki Satranç Olimpiyatı 1 Ağustosta başlıyor. Takım kadroları belli olmuş: http://chess-results.com/tnr140380.aspx.

Türkiye'nin kadrosu şöyle:

Genel:

1 GM CAN Emre 2529 TUR
2 GM YILMAZ Mustafa 2569 TUR
3 GM ESEN Baris 2589 TUR
4 GM SOLAK Dragan 2639 TUR
5 GM IPATOV Alexander 2609 TUR

Kadınlar:

1 WGM OZTURK Kubra 2311 TUR
2 WGM YILDIZ Betul Cemre 2312 TUR
3 WIM ISGANDAROVA Khayala 2184 TUR
4 WCM CEMHAN Kardelen 2019 TUR
5 WIM TOPEL Zehra 2170 TUR

Başarılar.

NOT: Rusya Kadınlar Milli Takımı'nın oynamaması ihtimaliyle ilgili FIDE ve organizatörler arasında bir kriz vardı, şimdilik organizatörler izin vermiş görünse de henüz Rusya takımı kadroda yok. Meselenin hem FIDE seçimleri hem de bu sene Rusya adına oynamaya başlayna Kateryna Lagno'nun aslen Ukraynalı olmasından kaynaklanan boyutları da var.
Zehra'nın yeniden Milli Takıma davet edilmesine sevindim. Gereksiz bir inat uğruna ev sahibi olduğumuz olimpiyatta ünvanlı oyuncular kadroda yokken, 1800'lük oyuncular A Milli Takımda yer almıştı. Bildiğim kadarıyla bizzat Gülkız Hanım'ın isteğiyle hakkettiği yere geri dönmüş Zehra. Güzel bir adım atılmış. O dönemdeki zihniyetin devam etmemesi adına bir gösterge olan bu davet ve kabul sevindirici bir adım. Bu "açılım"ın önümüzdeki turnuvalarda daha da genişleyerek devam etmesi ve kazananın Türk Satrancı olması en büyük temennimiz.
Takımlarımıza başarılar dilerim.
Gerek erkeklerde, gerekse kadınlarda iyi sonuçlar alabileceğimizi tahmin ediyorum.
Oyuncularımızın zihnine kuvvet!

(26-07-2014, 12:06)Tutku Dinçer Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]...Bu "açılım"ın önümüzdeki turnuvalarda daha da genişleyerek devam etmesi ve kazananın Türk Satrancı olması en büyük temennimiz...
Bu güzel temenniye yürekten katılıyorum.
Tutku Dinçer eksik bilgiyle mi yazıyor bilmiyorum ama Zehra'nın kendisi oynamak istememişti (Nedenlerini izinsiz buraya yazmam doğru olmaz ki önemi de yok). Cezalandırılması veya ima ediliği gibi yönetimin kendisine karşı tutumla inatla oynatmaması söz konusu değil. Gülkız Hanım'ın isteği oldu, doğru da ondan çok daha uzun süredir Adrian Mikhalchishin'in de bu konuda girişimleri vardı. Zehra'nın Türkiye'ye dönmüş olmasıyla da alakalı. Uzatmayayım ne de olsa duygular ortak: Zehra'nın yeniden takımda oynaması çok hayırlı oldu.

Bütün takımlarımıza başarılar. Olimpiyat biraz da şans işi. Başaltı seviyede birbirine denk çok takım olduğundan son tur eşlendirmeleri ve sonuçları başarı veya başarısızlık arasındaki ince çizgiyi belirleyebiliyor.

Olimpiyatın Norveç'te olması hasebiyle Magnus Carlsen'in arzı endam edeceğini not düşeyim. Vladimir Kramnik'te Rusya adına oynuyor, belki de İstanbul'da kaçan altın madalyayı alıp son Olimpiyat'ını oynamaya geldi.
TSF sitesi olimpiyatı yazmamakta ısrarlı.
TSF başkanının birkaç cümlesi de olmasa olimpiyattan TSF'nin haberi yok sanki.
Neden acaba olimpiyat ön haberleri yayınlanmaz TSF sitesinde ?
Yoksa ÖSF TSF'nin yayın organı mı ?

Bu arada, TSF sitesinde bir değerli GM'mizin normlarını henüz tamamlamadığından hala IM olduğu ve iki değerli WGM'mizin hala WIM olduğu yazılı.

Doğruyu TSF sitesinden ne zaman öğreneceğim ?

Olimpiyat takımlarımıza başarılar diliyorum.
Kendimden bahsetmeyi çok da sevmiyorum ama TSF'de çalışırken önbakış yazıları yazıyordum ama o tip yazılar sadece web sitesine özel içerik üretmek için ciddi bir çaba gerektirir. Olmayınca herkes eleştirir, varken de yapana dünya zehir edilirSmile Sizin için söylemiyorum Feti.

İngilizce bir tane var isterseniz link verebilirim.
(29-07-2014, 19:03)Ozgur_Akman Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]Tutku Dinçer eksik bilgiyle mi yazıyor bilmiyorum ama Zehra'nın kendisi oynamak istememişti (Nedenlerini izinsiz buraya yazmam doğru olmaz ki önemi de yok). Cezalandırılması veya ima ediliği gibi yönetimin kendisine karşı tutumla inatla oynatmaması söz konusu değil. Gülkız Hanım'ın isteği oldu, doğru da ondan çok daha uzun süredir Adrian Mikhalchishin'in de bu konuda girişimleri vardı. Zehra'nın Türkiye'ye dönmüş olmasıyla da alakalı. Uzatmayayım ne de olsa duygular ortak: Zehra'nın yeniden takımda oynaması çok hayırlı oldu.

Süreci uzun uzun yazmayı planlamıştım ama Zehra eski defterleri kapattığı için çok kısa bir mesajım olmuştu bu başlıkta.

Yılı yanlış hatırlamıyorsam 2007 senesinde üniversitenin rektör yardımcısının aynı üniversitede öğrenim gördüğüm Zehra'ya "Üniversitemiz adına satrançta başarılı olman için sana elimizden gelen desteği veririz ama derslerin senin sorumluluğunda. Çalışıp başarmalısın." demesiyle başlayan, Zehra'nın yoğun sınav takvimi nedeniyle milli takımdan o dönem için affını istemesi üzerine federasyon tarafından verilen ÜCRETSİZ İZİN ile devam eden süreci çok yakından biliyorum.

İstanbul 2012 öncesinde şöyle bir mesaj yazmışım.
(17-06-2012, 13:03)Tutku Dinçer Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]... Kadın takımımıza gelince; eminim ki hepimiz Katia, Betül, Kübra, Zehra takımını hayal ediyorduk. Olimpiyatta kadın takımımızda sadece 2 tane 2000 üzeri sporcu olması bize yakışmadı. Keşke diğer 2 sporcumuz bu milli görevi şartsız kabul etselerdi yada şartlarda bir orta yol bulunsaydı.

Sonuç olarak, uzun süredir savunduğum "Milli Takımda da gençlere, yeni isimlere yatırım yapılması, fırsat verilmesi, fırsat eşitliği yaratılması" fikri tam olarak olmasa da gerçekleşti ve bu beni memnun etti. Ancak, mümkün olan en iyi sonuçları hedefleyen 1. takımlarımız (kadın-erkek) en iyi sporculardan oluşmalıydı. Gerekirse hem sporcular hem de federasyon ülkemizde düzenlenecek böylesine özel bir olimpiyat için birazcık taviz vererek bir şekilde bu sağlanmalıydı.

Zehra'nın ücretsiz izin sebebiyle yıllarca yaşadığı maddi kayıba rağmen federasyondan sadece manevi bir talebi olmuş olabilir. Bu manevi talebi federasyonun reddettiğini ancak, federasyonun başka sporculardan Türkiye'deki turnuvalarda oynayabilmeleri için aynı talepte bulunduğunu biliyoruz. Geçmek zorunda olduğu sınavları için bir süreliğine milli takımdan affını istediğinde kendisine ücretsiz izin verilip, uzun yıllar milli takıma çağırılmayan sporcu yeniden milli takıma çağırıldığında ufak bir manevi talepte bulunuyorsa ve bu talep karşılanabileceğine rağmen karşılanmıyorsa burada inattan ve yanlış bir zihniyetten bahsetmek mümkündür.

Örneklendirmek gerekirse:
Sen bana 5 sene boyunca kötü davransan, 5 sene sonunda bana ihtiyacın olup benden bir talepte bulunsan, ben de talebini reddedebilecek olmama rağmen iyi niyet gösterip o 5 senelik tutumun için özür dilemen halinde talebine olumlu yanıt vereceğimi söylesem ama sen haksız olmana rağmen özür dilemeyince ben de senin talebini yerine getirmesem sorumlu ben mi olurum?
"Olmayınca herkes eleştirir, varken de yapana dünya zehir edilir"

Katılmamak elde değil.