Özgür Satranç Forum

Orjinalini görmek için tıklayınız: Dünya Gençler
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
Sayfalar: 1 2
http://www.tsf.org.tr/guncel-haberler/87...si-basladi

Marandi, Ererdem, Şanal ve Arat....

Yetenekli ve çalışkan gençlerimizin hepsine; bu önemli turnuvada başarılar dilerim ama Huh
Dikkatimi çeken .. var

1. Kızlarımız nerede?

(04-09-2015, 07:38)Miyazaki Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]Dikkatimi çeken .. var

1. Kızlarımız nerede?

Doğru ya! Yıldızlar şampiyonası 6-7 oyuncumuz ile yapılmıştı, bu oyuncularımızdan birini göndermek boşuna maliyet demek.


Azeri kardeşlerimizi izleyip,desteklemek benim için tek seçenek olarak kalıyor.

Mammadzada Gunay

Ibrahimova Sabina

Amrayeva Aytan

Fataliyeva Ulviyya

Hepsine başarılar diliyorum ve bir de 1-2 turnuvada izlediğim, iyi sporcu olduğunu düşündüğüm Kazak oyuncu Abdumalik Zhansaya bence başarılı olabilir.
Kanımca Miyazaki'nin ne söylemek istediği iyi anlaşılmadı.Daha doğrusu benim gibi 50 yıldır işin içinde olanlar anlamıştır.Ancak anlamayanlar da vardır.Dünya Gençler Birinciliğinde bizden hiç kız sporcu bulunmadığı ifade edilmektedir.Bu takdirde bunun nedenlerini konuşalım!Sizce hangi nedenler olabilir?Tahmin yürütürsek benim aklıma gelen ihtimaller şunlardır: Piramidin tepesinden gönderilecek Elo puanına sahip sporcumuz yoktur.Piramidin ortası ise yasak bölgedir!Bu da sorgulansa tasarruf tedbirleri nedeniyle Piramidin ortasından sporcu gönderilmediği ifade edilecektir.Bu tahminlere katılmayan varsa başka tahmin yapabilir!
Ülkemizde 10 küsür senedir 2000 ELO'nun üzerinde kalıcı olabilmiş sadece 3 kadın sporcu yetişmiş. Çok üzücü... "Bizim standartlarımızda" ülkelerin sporcularıyla kıyaslayınca oldukça geride olan sporcularıın da öncelikle seviyelerini geliştirip Dünya Gençler Şampiyonası'na gönderilmeyi hak etmesi gerekmektedir.
2.Antrenör olarak gönderilen Sulypa

İşinde çok iyi olduğu için mi, anlaşma yapıldı?

Türkiye satrancını çok iyi tanıdığı için mi, anlaşma yapıldı?

Fiyatı uygun olduğu için mi, anlaşma yapıldı?

Bu yanılmıyorsam Türkiye deki 2. işi

http://www.tsf.org.tr/kurullar/disiplin-kurulu
Linkinden "öncekiler genel" disiplin kurulu kararları.
Belli bir seviyeyi geçmelerini beklersek daha çok bekleriz.Baraj icad edip bu barajın üstüne o yaş grubundan kimse olmadığı için sporcu göndermemek yanlıştır.Zaman kaybıdır.Gençler turnuvalarına evsahipliği yapan diğer ülkeler nasıl davranıyor?140 sporcunun katıldığı yarışmada katılanların neredeyse yarısı(70 genç)evsahibi ülkenin sporcuları oluyor.Bunların arasında Elo puanları düşük olanlar da bulunuyor.Hiç kimse doğduğu gün yüksek Elo puanına sahip değildir!"Elo puanı 2000 altında olan gençler katılamaz"kuralı tamamen Türk malıdır.Bilerek ya da bilmeyerek bindiğimiz dalı kesiyoruz.Temel sorunumuz "oyun sayısının azlığıdır".Bunu çözmemiz gerekiyor.Bırakın oynamak isteyenler gelsinler!Biraz değişiklik yapmaktan çekinmeyiniz!Diğer ülkelerin ne yaptıklarını inceleyiniz!Özellikle evsahibi olduğumuz yarışmalarda kendi oyuncularımıza koyduğumuz kısıtlamaların hiçbir gerekçesi yoktur.Siz bu kısıtlamaları savunmaya devam ederseniz ben de son nefesime kadar "Piramidin ortasına bakmadılar.Piramidin ortasını ısrarla desteklemediler"demeye devam ederim.Bu iddiamın gerçek olmadığını kanıtlamanız çok zor olur.Bizden sonraki kuşaklar ve Tarihi anlatanlar bizi yargılar!
(04-09-2015, 13:32)Miyazaki Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]Bu yanılmıyorsam Türkiye deki 2. işi

http://www.tsf.org.tr/kurullar/disiplin-kurulu
Linkinden "öncekiler genel" disiplin kurulu kararları.

Burasını anlayamadım. Açıklar mısınız?
(04-09-2015, 15:50)M.Aşkın TAŞAN Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]
(04-09-2015, 13:32)Miyazaki Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]Bu yanılmıyorsam Türkiye deki 2. işi

http://www.tsf.org.tr/kurullar/disiplin-kurulu
Linkinden "öncekiler genel" disiplin kurulu kararları.

Burasını anlayamadım. Açıklar mısınız?

İlgilinin Adı-Soyadı : Alexandre SULYPA

Disiplin Kurulu
Karar Tarihi :08.07.2006 Karar No : 13/2
Karar: İtalya’nın Torino kentinde yapılan Dünya Satranç Olimpiyatlarında İsveç ile Milli takımımız arasındaki karşılaşmada beraberlik teklif ederek, ulusal takımımızı tarihinde alacağı en iyi dereceyi kaybetmesine sebebiyet vermek suretiyle, Disiplin Kurulu Talimatnamesinin ‘Disiplin Suçu Oluşturan Eylemler’ bölümünün 15. maddesi gereğince ‘Satranç Yarışmasının Devamına Engel Olmak’ suçunun sabit olması sebebiyle;
Verilen Ceza
1 YIL SÜREYLE HAK MAHRUMİYETİ CEZASI
(04-09-2015, 15:54)Attorney at Law Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]
(04-09-2015, 15:50)M.Aşkın TAŞAN Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]
(04-09-2015, 13:32)Miyazaki Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]Bu yanılmıyorsam Türkiye deki 2. işi

http://www.tsf.org.tr/kurullar/disiplin-kurulu
Linkinden "öncekiler genel" disiplin kurulu kararları.

Burasını anlayamadım. Açıklar mısınız?

İlgilinin Adı-Soyadı : Alexandre SULYPA

Disiplin Kurulu
Karar Tarihi :08.07.2006 Karar No : 13/2
Karar: İtalya’nın Torino kentinde yapılan Dünya Satranç Olimpiyatlarında İsveç ile Milli takımımız arasındaki karşılaşmada beraberlik teklif ederek, ulusal takımımızı tarihinde alacağı en iyi dereceyi kaybetmesine sebebiyet vermek suretiyle, Disiplin Kurulu Talimatnamesinin ‘Disiplin Suçu Oluşturan Eylemler’ bölümünün 15. maddesi gereğince ‘Satranç Yarışmasının Devamına Engel Olmak’ suçunun sabit olması sebebiyle;
Verilen Ceza
1 YIL SÜREYLE HAK MAHRUMİYETİ CEZASI

Sn.Attorney at Law

İçtenlikle soruyorum,
Şaka mı bu?

Sizin gösterdiğiniz kaynağa ulaşınca ilk kez okudum ve yine anlayamadım.
Davranışın nesi suç?

Yani gerekçesini de okudum. Ama benim gibi ilk kez duyan biri için farklı da algılanabilir.
Maç öncesi takımca beraberlik önerisi mi?
Masa beraberlik önerisi mi?
Kaptan olarak mı önerilmiş?
Kural dışı bir durum mudur?

Tarih olarak benim için talihsiz bir süreçti ve ayrı idim satranç dünyasından. Konuya çok yabancıyım.
Beni aydınlatabilir misiniz?
Selam ve saygılarımla...
Aşkın Bey, ben anlayamadığınız yeri Yakup Bey'in kaynak gösterdiği yerden kopyaladım sadece. Konunun detayları hakkında hiç bir bilgim yok. Yakup Bey, başta ben olmak üzere bizleri aydınlatırsanız sevinirim.
rakip bizim oyuncuya berabere teklif ettiği için mi disipline kuruluna gitmiş ve ceza almış?
(04-09-2015, 20:20)M.Aşkın TAŞAN Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]
(04-09-2015, 15:54)Attorney at Law Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]
(04-09-2015, 15:50)M.Aşkın TAŞAN Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]
(04-09-2015, 13:32)Miyazaki Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]Bu yanılmıyorsam Türkiye deki 2. işi

http://www.tsf.org.tr/kurullar/disiplin-kurulu
Linkinden "öncekiler genel" disiplin kurulu kararları.

Burasını anlayamadım. Açıklar mısınız?

İlgilinin Adı-Soyadı : Alexandre SULYPA

Disiplin Kurulu
Karar Tarihi :08.07.2006 Karar No : 13/2
Karar: İtalya’nın Torino kentinde yapılan Dünya Satranç Olimpiyatlarında İsveç ile Milli takımımız arasındaki karşılaşmada beraberlik teklif ederek, ulusal takımımızı tarihinde alacağı en iyi dereceyi kaybetmesine sebebiyet vermek suretiyle, Disiplin Kurulu Talimatnamesinin ‘Disiplin Suçu Oluşturan Eylemler’ bölümünün 15. maddesi gereğince ‘Satranç Yarışmasının Devamına Engel Olmak’ suçunun sabit olması sebebiyle;
Verilen Ceza
1 YIL SÜREYLE HAK MAHRUMİYETİ CEZASI

Sn.Attorney at Law

İçtenlikle soruyorum,
Şaka mı bu?

Sizin gösterdiğiniz kaynağa ulaşınca ilk kez okudum ve yine anlayamadım.
Davranışın nesi suç?

Yani gerekçesini de okudum. Ama benim gibi ilk kez duyan biri için farklı da algılanabilir.
Maç öncesi takımca beraberlik önerisi mi?
Masa beraberlik önerisi mi?
Kaptan olarak mı önerilmiş?
Kural dışı bir durum mudur?

Tarih olarak benim için talihsiz bir süreçti ve ayrı idim satranç dünyasından. Konuya çok yabancıyım.
Beni aydınlatabilir misiniz?
Selam ve saygılarımla...

Sayın Taşan

Madem konunun yabancısısın.

Konuyu bu forumun adminlerinden ve aynı zamanda senin eğitim kurul üyen sayın Nilüfer çınar Çorlulu'ya sor.

2006 da milli takımda olan kişidir kendisi...

Sulypa sonuçta ilk çalışmasında bir yıl ceza almış bir kişi, ikinci işi ona vermenin nedeni nedir?
Verilmiş cezanın nedenini benden neden soruyorsun?

Vurdumduymazlık?
Dikkatsizlik?
Konuyu atlamak?

Anlamıyorsan o zamanki yönetimde olanlara sor.

Dalga geçer gibi bana sorma hakkın yok, ben tezatlığı belirttim, fazla bilgim olsa zaten yazarım.

Samimi üslubum için kusura bakmazsın sanırım.

Samimiyetle yazıyorum.
Kız oyuncu gönderilmemesi çok daha önemli konudur.

Bunu özellikle belirtmek istiyorum.

Kız oyuncuların veya velilerinin burada görüş belirteceğini de sanmıyorum.
Anlamayan arkadaşlarımız için özetleyebilirim.Bu bölümde 2 konu üzerinde duruldu.
1.Evvelce federasyon yetkililerinin bilgisi dışında Kadın Milli takımımız için bir Olimpiyatın son turunda toptan beraberlik kararı almış olması ile ilgili olarak "1 yıl hak mahrumiyeti"cezası almış olan bir antrenöre yeniden görev verildiği hatırlatıldı.Ne eski cezayı ne de bugün yeniden görev verilmesinin gerekçelerini sorgulamamız mümkün değildir.Yeterli bilgiye sahip olmadığımız için konu bizi aşmaktadır.Ancak çelişkili bir durum olduğu izlenimi edindik.
2.Dünya Gençler Birinciliğinde hiç kız sporcumuzun olmaması ise bizi aşmayacak bir konudur.Bunun nedeni "Havuz"kavramı ile açıklanabilir.""Havuzun içine girebilecek koşullara sahip olmayan kız sporcular Dünya Gençler Birinciliğine gidemezler.Piramidin ortasından bir kız sporcu bulup çıkarmak ise yasaktır!""Dönüyoruz dolaşıyoruz yine aynı konuya geliyoruz.Piramidin ortasından yararlanmak istemiyoruz.Aklımıza bile gelmiyor.Kimin başarılı olma şansı yüksekse onları gönderiyoruz.Federasyon yönetimlerinin öncelikli amacı bir an önce başarılı olduğunu kanıtlamaktır.Gelecek için yatırım yapmak gereksiz masraf olarak kabul edilmektedir.
(05-09-2015, 00:18)Miyazaki Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]
(04-09-2015, 20:20)M.Aşkın TAŞAN Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]
(04-09-2015, 15:54)Attorney at Law Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]
(04-09-2015, 15:50)M.Aşkın TAŞAN Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]
(04-09-2015, 13:32)Miyazaki Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]Bu yanılmıyorsam Türkiye deki 2. işi

http://www.tsf.org.tr/kurullar/disiplin-kurulu
Linkinden "öncekiler genel" disiplin kurulu kararları.

Burasını anlayamadım. Açıklar mısınız?

İlgilinin Adı-Soyadı : Alexandre SULYPA

Disiplin Kurulu
Karar Tarihi :08.07.2006 Karar No : 13/2
Karar: İtalya’nın Torino kentinde yapılan Dünya Satranç Olimpiyatlarında İsveç ile Milli takımımız arasındaki karşılaşmada beraberlik teklif ederek, ulusal takımımızı tarihinde alacağı en iyi dereceyi kaybetmesine sebebiyet vermek suretiyle, Disiplin Kurulu Talimatnamesinin ‘Disiplin Suçu Oluşturan Eylemler’ bölümünün 15. maddesi gereğince ‘Satranç Yarışmasının Devamına Engel Olmak’ suçunun sabit olması sebebiyle;
Verilen Ceza
1 YIL SÜREYLE HAK MAHRUMİYETİ CEZASI

Sn.Attorney at Law

İçtenlikle soruyorum,
Şaka mı bu?

Sizin gösterdiğiniz kaynağa ulaşınca ilk kez okudum ve yine anlayamadım.
Davranışın nesi suç?

Yani gerekçesini de okudum. Ama benim gibi ilk kez duyan biri için farklı da algılanabilir.
Maç öncesi takımca beraberlik önerisi mi?
Masa beraberlik önerisi mi?
Kaptan olarak mı önerilmiş?
Kural dışı bir durum mudur?

Tarih olarak benim için talihsiz bir süreçti ve ayrı idim satranç dünyasından. Konuya çok yabancıyım.
Beni aydınlatabilir misiniz?
Selam ve saygılarımla...

Sayın Taşan

Madem konunun yabancısısın.

Konuyu bu forumun adminlerinden ve aynı zamanda senin eğitim kurul üyen sayın Nilüfer çınar Çorlulu'ya sor.

2006 da milli takımda olan kişidir kendisi...

Sulypa sonuçta ilk çalışmasında bir yıl ceza almış bir kişi, ikinci işi ona vermenin nedeni nedir?
Verilmiş cezanın nedenini benden neden soruyorsun?

Vurdumduymazlık?
Dikkatsizlik?
Konuyu atlamak?

Anlamıyorsan o zamanki yönetimde olanlara sor.

Dalga geçer gibi bana sorma hakkın yok, ben tezatlığı belirttim, fazla bilgim olsa zaten yazarım.

Samimi üslubum için kusura bakmazsın sanırım.

Samimiyetle yazıyorum.

Yakup Bey,
Size gerçekten gösterdiğiniz kaynağı bulamadığım için sormuştum. Sonra bana yardımcım olan başka bir üyeye sordum işin mantığını.
Kendisine burada teşekkür ederim.

Sizinle dalga geçmedim!
Eğer konudan hiç haberim yoksa SN. ÇORLULU'NUN takımda olduğunu nereden bilebilirim?
Ben daha önce de yazdım, "o sırada aranızda değildim", dedim.
Sizinle dalga geçmedim.
Konuyu ÖSF taşıyan bir üyeye bir soru sordum, bilgilenmek için.
Sonra sn. ÜLKER bilgilendirdi, kendisine teşekkür ederim.
İnsanlara burada sürekli sorular soruyorsunuz.
Dikkatleri bir yöne çekiyorsunuz.
Bunu anlarım.

Ama bir kez de bana cevap verebilirdiniz.
Bunu da anlamaya başlıyorum artık.

Sizinle dalga geçmiyorum.
Benim gibi başka üyeler de anlamamış, bakın.


Ben de aynı içtenlikle yazdım.


Selamlar.

(05-09-2015, 11:11)Ateş Ülker Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]Anlamayan arkadaşlarımız için özetleyebilirim.Bu bölümde 2 konu üzerinde duruldu.
1.Evvelce federasyon yetkililerinin bilgisi dışında Kadın Milli takımımız için bir Olimpiyatın son turunda toptan beraberlik kararı almış olması ile ilgili olarak "1 yıl hak mahrumiyeti"cezası almış olan bir antrenöre yeniden görev verildiği hatırlatıldı.Ne eski cezayı ne de bugün yeniden görev verilmesinin gerekçelerini sorgulamamız mümkün değildir.Yeterli bilgiye sahip olmadığımız için konu bizi aşmaktadır.Ancak çelişkili bir durum olduğu izlenimi edindik.

Ateş Bey, bilgilendirmeniz için teşekkür ederim. 2006-2012 arasını yeterince takip edemedim. Bahsedilen olayları ilk kez duyuyorum.
Ama TSF tarafından göreve getirilen bir antrenörün aldığı kararın bu türlü değerlendirilmesi tartışılmalı bence.
İlgili antrenörün savunmasını merak ettim.
Toptan beraberlik kararından bahsettiniz.
Böyle bir yetkiye sahip olup olmamasını biliyor mu, bilmiyor mu?
Ve böyle bir karar eğer suçsa neden orada organizasyonca tespit edilip işlem görmez?
Eğer suç değilse neden federasyon bu tür devreye girdi? Böyle bir kararı alma hakkı var mıdır?
Bilgilenmek istiyorum.
SELAM VE SAYGILARIMLA...
Antrenörün 2006 da neden böyle bir karar aldığını ve 4 masada birden beraberlik yapıldığını biz de bilmiyoruz.Bu kararını muhtemelen o günkü Başkanın bilgisi dışında almıştır.Ayrıntıları bilmediğimiz için bu eski olay hakkında yorum yapmayacağız.Ancak 2006 da 1 yıl hak mahrumiyeti almış bir antrenör bugün yeniden görevlendirilmişse bu durum haliyle deneyimli arkadaşlarımızın dikkatini çeker.Merak edip soracaklardır.Buna karşılık da "Dünü yaşamak zorunda değiliz.Dün dündür.Bugün farklıdır"denmesi mümkündür.
Bence antrenör konusu üzerinde fazla durmaya gerek yoktur.İsimleri de benim yazılarımda olduğu gibi sık sık kullanmamak yararlıdır.Kim olursa olsun,isimler olabildiğince yıpranmasın!Ama ilkeleri ve yöntemleri tartışalım!Dünya Gençler Birinciliğine hiç kız sporcu gönderilmemesi doğru karar mıdır?Bunu konuşmalıyız.Doğru bir karar olduğunu savunmak mümkündür.Belki de kimse gitmek istememiştir!Bütün ihtimaller düşünülmelidir!
Sayın Taşan anladım teşekkür ederim.
Herkese merhaba,
Yakup abinin bahsettiği olayı bizzat yaşayan sporculardan birisiyim. 2006 Torino Olimpiyatlarında A Milli Takım oyuncusu olarak bulunuyordum. Son tura kadar inanılmaz bir mücadele ile tarihinin en iyi sonucuna doğru giden bayan milli takımımız vardı. Son tur yanlış anımsamıyorsam her masada kuvvet olarak üstün olduğumuz İsveç ile karşılaşıyorduk. Dönemin antrenörü kimseye danışmadan rakip takımın kaptanı ile berabere anlaşmıştı. Bayan oyuncularımızın bu durumdan ne zaman haberdar olduğunu ve ne tepki gösterdiklerini bilmiyorum. Dönemin başkanı ise kendisinden ve Milli takımlar menajerinden habersiz bu olayın yaşanmasını kabullenememişti. Benim şahit olduğum olay bu durumdan ibarettir.

Yoğunluğum olduğu için bir süredir foruma giremiyorum. Eylül sonuna kadar da giremeyebilirim. Yazmak istediğim konuları zamanla yazacağım.

Sevgilerimle
Kıvanç Haznedaroğlu
(05-09-2015, 19:38)Ateş Ülker Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]Antrenörün 2006 da neden böyle bir karar aldığını ve 4 masada birden beraberlik yapıldığını biz de bilmiyoruz.Bu kararını muhtemelen o günkü Başkanın bilgisi dışında almıştır.Ayrıntıları bilmediğimiz için bu eski olay hakkında yorum yapmayacağız.Ancak 2006 da 1 yıl hak mahrumiyeti almış bir antrenör bugün yeniden görevlendirilmişse bu durum haliyle deneyimli arkadaşlarımızın dikkatini çeker.Merak edip soracaklardır.Buna karşılık da "Dünü yaşamak zorunda değiliz.Dün dündür.Bugün farklıdır"denmesi mümkündür.
Bence antrenör konusu üzerinde fazla durmaya gerek yoktur.İsimleri de benim yazılarımda olduğu gibi sık sık kullanmamak yararlıdır.Kim olursa olsun,isimler olabildiğince yıpranmasın!Ama ilkeleri ve yöntemleri tartışalım!Dünya Gençler Birinciliğine hiç kız sporcu gönderilmemesi doğru karar mıdır?Bunu konuşmalıyız.Doğru bir karar olduğunu savunmak mümkündür.Belki de kimse gitmek istememiştir!Bütün ihtimaller düşünülmelidir!
Sn. ÜLKER teşekkür ederim. Düşüncelerinize katılıyorum. İsim bazında
değil, fikren tartışmalıyız, kabul ediyorum.
Ancak bilgilenmem gerekliydi bir fikrimin olması için.

Kız sporcularımızın hem sayısal olarak hem de kalite olarak azlığı (piramidin tepesini tenzih ederek..) maalesef çok acı bir gerçektir. Benim tanıklık yaptığım 2000-2004 yılları içinde o yıllardaki adı 20 YAŞ ALTI ULUSAL TAKIM KAMPI olan kamptaki kız sporcu sayısı erkekler ile neredeyse başa baş idi.
Betül ve Kübra bu günlere ulaşabilen iki bayan sporcumuz. O yıllardan ismini hatırlamadığım başka kız sporcu varsa kendilerinin affına sığınırım. (Emel'i yeni hatırladım, Melodi DİNÇEL i de.) Hatice ve Zehra TOPEL kardeşlerin tercümanlığında yapılan İZMİR Foça kampından sonra sayılarının hızla azaldığını gözlemledim.

Türkiye Yaş Grubu Birinciliklerine sayısal olarak katılım artsa bile bunun ulusal takımlara ve kamplarına yeterli sayıda dönüşü olmuyordu.

Gördüğüm sebeplerden birisi de 2002-2003 döneminde yaz aylarında (sanırım temmuz idi) Mersin uzak diye kendi velilerim kampa göndermediler sporcularımı. Hatta cezalı duruma düşenleri de hatırlıyorum.
Bir başka sebep de yaz tatiline gelmesi ailein programına uymamasıydı.

Bunlar elbette geçerli ve doğru sebepler değildir.

Aile açısından ekonomik sebepler hariç pek kabul edilebilir sebepler olarak gözükmüyorlar.

Son yıllara bakınca da en iyi ELO lu ve UKD li bayanlarımız gerçekten de neredeler?

Ben bu soruya kendi açımdan doğru olduğuna inandığım bir şekilde cevap verdim.

Ancak TSF nin bu konuda üstüne düşeni daha fazlasıyla yapması gerektiği yönündeki görüşlere katılıyorum.

ŞiMDİYE DEĞİN HİÇ DENENMEMİŞ YÖNTEMLER OLDUĞUNU BİLİYORUM.
Bunların çoğu da uygulanabilir gerçeklerdir.

Bütçe ayağını iyi planmalak gerekir.

GELMİYORLARSA BİZ GİTMELİYİZ!

Biz bulmalı, biz desteklemeli ve ortaya çıkararak maddi manevi desteklemeliyiz.
Onca ulusal ustamız var.
Büyük bir kısmı da her açıdan donanımlı ve yeterlidir.

Bölgelerin kendi yağıyla kavrulma konusundaki kendi içindeki çözümleri yetersiz kalabilir.
Bu büyük bir projeyi gerektirir. Yeterli bütçeyi oluşturmak gereklidir.

Bayan takımın alt yapısına ortak dili konuşan Azeri ya da yabancı bir antrenör de gelebilir. Onun altında yerli usta antrenörlerimiz.
Ben şöyle bir öneri tablosu çizmiştim vaktiyle.

Ülkemizin en az 4-5 bölgesinde -SATRANÇ AĞIRLIKLI- yatılı okul. Spor lisesi de olabilir. Merkezde Satranç Akademisi...

Canlı bir örnek sunayım:
1991-1994 yılları arasında Sivas Pamukpınar A nadolu Öğretmen Lisesinde görevliydim. Aynı okulda Güreş Eğitim Merkezi Öğrencileri de yatılı olarak okuyorlardı. Devlet düzenlemesiyle MEB ce hazırlanan özel müfredatı görüyorlardı. Başlarında uzmanlık alanı Güreş olan iki yerli hoca vardı. Ama dönem dönem Rusya dan Rüstem KAZAKOV gibi Dünyanın en iyi güreş hocaları da gelirdi.

Dünya, olimpiyat şampiyonu güreşçimiz ve şimdiki Güreş Federasyonu Başkanı sn. Şeref EROĞLU Sivas Pamukpınar'dan öğrencimdir. Bu planlama sayesinde Dünya çapında başarılı bir sporcu olmuştur. Bu örneği, başarısına inandığım bir örnek olarak sunmamın amacı budur.

Selam ve saygılarımla...

(04-09-2015, 23:39)H Mustafa Demir Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]rakip bizim oyuncuya berabere teklif ettiği için mi disipline kuruluna gitmiş ve ceza almış?

Sayın DEMİR,
Takımca yapılan bir öneri olmuş. Yönetim ve ulusal takımlar sorumlusunun haberi olmadan yapılmış öneri...

Yine anlamak isterim ki;
Takım antrenörünün karar hakkı olmalı mı?
Yoksa antrenör maçın sonucu için beraberlik teklifini başkan ya da menejere danışması mı gerekiyordu?

Bu durumun bir standartı olmalı mı?
Yoksa antrenörün kariyeri mi nihai durumu tayin eder?
Bana çok ilginç geldi.
(05-09-2015, 20:41)M.Aşkın TAŞAN Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]Canlı bir örnek sunayım:
1991-1994 yılları arasında Sivas Pamukpınar Anadolu Öğretmen Lisesinde görevliydim. Aynı okulda Güreş Eğitim Merkezi Öğrencileri de yatılı olarak okuyorlardı. Devlet düzenlemesiyle MEB ce hazırlanan özel müfredatı görüyorlardı. Başlarında uzmanlık alanı Güreş olan iki yerli hoca vardı. Ama dönem dönem Rusya dan Rüstem KAZAKOV gibi Dünyanın en iyi güreş hocaları da gelirdi.

Dünya, olimpiyat şampiyonu güreşçimiz ve şimdiki Güreş Federasyonu Başkanı sn. Şeref EROĞLU Sivas Pamukpınar'dan öğrencimdir. Bu planlama sayesinde Dünya çapında başarılı bir sporcu olmuştur. Bu örneği, başarısına inandığım bir örnek olarak sunmamın amacı budur.

Selam ve saygılarımla...

İşte bizi geliştirecek, bize de gerekli model burada yazılı ...
Sayfalar: 1 2