Özgür Satranç Forum

Orjinalini görmek için tıklayınız: Türkiye'de uluslararası turnuva neden yapılamıyor ?
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
Sayfalar: 1 2
Türkiye ve Letonya.
İki ülkeyi satranç kapsamlı karşılaştıracağım hiç aklıma gelmezdi. Ta ki, TSF nin sitesinde altlı üstlü 2 turnuvanın reklamını görene kadar.
 
Biri Çanakkale’de diğeri Riga’da satranç turnuvası yapılıyormuş. Riga kelimesini okuyunca acaba yanlış mı okudum diye tekrar baktım. Maalesef Riga’ymış. İlk anda Riva sanmış, heyecanlanmıştım.
 
Türkiye FIDE nin listesinde 2563 ilk on ELO ortalaması ile 25. sırada.
Letonya FIDE nin listesinde 2513 ilk on ELO ortalaması ile 37. sırada.
 
Türkiye 80 milyonluk yaklaşık 800 bin kilometrekarelik kocaman bir ülke.
Letonya 2 milyonluk 24 bin kilometrekarelik küçücük bir ülke.
 
Troya A kategorisine katılan 84 satranççının %8 i, yani 7 satranççı yabancı.
Riga A kategorisine katılan 319 satranççının yaklaşık %13 ü, yani 41 satranççı yerli.
 
Troya’ya A kategorisine katılan 84 satranççının rating ortalaması 1966.
Riga’ya A kategorisine katılan 319 satranççının rating ortalaması 2240.
 
Troya’da 2 kategori var. Riga’da 5 kategori.
 
Yukarıda, Riga’ya yabancı ülkelerden katılan satranççı oranını ve sayısını söylemeye dilim varmadı !
 
Neden, neden Türkiye’de uluslararası turnuva yapılamıyor ?
(08-08-2017, 19:11)Feti Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]Türkiye ve Letonya.
İki ülkeyi satranç kapsamlı karşılaştıracağım hiç aklıma gelmezdi. Ta ki, TSF nin sitesinde altlı üstlü 2 turnuvanın reklamını görene kadar.
 
Biri Çanakkale’de diğeri Riga’da satranç turnuvası yapılıyormuş. Riga kelimesini okuyunca acaba yanlış mı okudum diye tekrar baktım. Maalesef Riga’ymış. İlk anda Riva sanmış, heyecanlanmıştım.
 
Türkiye FIDE nin listesinde 2563 ilk on ELO ortalaması ile 25. sırada.
Letonya FIDE nin listesinde 2513 ilk on ELO ortalaması ile 37. sırada.
 
Türkiye 80 milyonluk yaklaşık 800 bin kilometrekarelik kocaman bir ülke.
Letonya 2 milyonluk 24 bin kilometrekarelik küçücük bir ülke.
 
Troya A kategorisine katılan 84 satranççının %8 i, yani 7 satranççı yabancı.
Riga A kategorisine katılan 319 satranççının yaklaşık %13 ü, yani 41 satranççı yerli.
 
Troya’ya A kategorisine katılan 84 satranççının rating ortalaması 1966.
Riga’ya A kategorisine katılan 319 satranççının rating ortalaması 2240.
 
Troya’da 2 kategori var. Riga’da 5 kategori.
 
Yukarıda, Riga’ya yabancı ülkelerden katılan satranççı oranını ve sayısını söylemeye dilim varmadı !
 
Neden, neden Türkiye’de uluslararası turnuva yapılamıyor ?

Türkiye'de uluslararası nitelikte turnuvalar var.

Çanakkale'de, Malatya'da,Çubuk'ta ve daha onlarcasında.
Farklı kategorilerde ödüller de var.
Sadece 2 kategori değil ...
15 farklı kategori de...
Belki de Riga'da olmayanlar da var.

Ben Riga' da MİKHAİL TAL'İN ülkesinde GM ve IM normlu oyuncuların ağırlanıp ağırlanmadığını bilmiyorum ama burada krallar gibi ağırlanmaktalar.

Çubuk'ta kayıt yaptıran ilk 300 kişi konaklama bedelsiz ağırlanacak.
Riga'ya haber uçuralım, yarısı buraya koşar! Cool
Geçen yıl Letonya-Riga’ya Türkiye’den 4 satranççımız katılmış. Bu yıl 15 genç satranççımız katılıyor.
Bu yıl katılan satranççılarımızın arasında geçen yıl katılan satranççılarımız da var.
Geçen yıl katılanlar sanıyorum kaliteyi gördükten sonra reklamını da yaptılar.

Geçen yıl ve bu yıl Riga'ya katılanlar neden Troya’ya gelmediler de uzak diyarlara gittiler acaba ?
Troya’nın nesi eksikti de Riga’yı tercih ettiler ?
Veya onları Riga’ya gönderen irade (veya iradesiz idare) neden Troya yerine Riga’yı seçti ?

Güzelim Troya’nın neresi kötü de uzak diyarlara gidiyorlar satranççılarımız bir türlü anlayamadım !
(09-08-2017, 18:13)Feti Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]Geçen yıl Letonya-Riga’ya Türkiye’den 4 satranççımız katılmış. Bu yıl 15 genç satranççımız katılıyor.
Bu yıl katılan satranççılarımızın arasında geçen yıl katılan satranççılarımız da var.
Geçen yıl katılanlar sanıyorum kaliteyi gördükten sonra reklamını da yaptılar.

Geçen yıl ve bu yıl Riga'ya katılanlar neden Troya’ya gelmediler de uzak diyarlara gittiler acaba ?
Troya’nın nesi eksikti de Riga’yı tercih ettiler ?
Veya onları Riga’ya gönderen irade (veya iradesiz idare) neden Troya yerine Riga’yı seçti ?

Güzelim Troya’nın neresi kötü de uzak diyarlara gidiyorlar satranççılarımız bir türlü anlayamadım !

Burada da GM ler var ve Riga'ya gitmediler.
Belki de hadlerini bildikleri içindir.
Aşkın bey,Kralların neden ağırlandığını ve bu ağırlanmanın karşılığında bize nasıl yarar sağladıklarını da açıklamak ister misiniz?Bizim öncelikli amacımız kralları ağırlamak mıdır?
(12-08-2017, 00:55)Ateş Ülker Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]Aşkın bey,Kralların neden ağırlandığını ve bu ağırlanmanın karşılığında bize nasıl yarar sağladıklarını da açıklamak ister misiniz?Bizim öncelikli amacımız kralları ağırlamak mıdır?

KRAL kelimesine takılmayınız. Ben kıyaslama yapmak için belirttim.

Sizin dışarıda oynadığınız turnuvalarda ücretsiz konaklama ve yeme içme sağlanıyor mu?
Size bu hak tanındı mı? Bilmiyorum.
Burada unvanlı-unvansız bu haklardan yararlanılan turnuvalar yok mu?

ÜLKEMİZDE ULUSLARARASI TURNUVALAR YAPILMAKTADIR.

En azından katılanlar bunun böyle olduğunu biliyorlar.

Bu kıyaslamanın yanlışlığını ortaya koymak ve dikkat çekmek için kullandığım bir kelimedir.

Unvanlı oyuncuların ülkemizde yarışmasının biz oyunculara kazanımından bahsetmeyeceğim. Gereksizdir.
Ancak yerli oyunculara verilmesi gereken ödül oranını konusunda size tamamen katılıyorum.
Hemen hemen aynı tarihlerde yapılan Troya ile Riga turnuvalarından, ülkemizin en iyi oyuncularından oluşan bir kümenin, Troya yerine Riga'ya gitmesi (Gönderilmesi) nedeni , ağırlanmakla alakalı bir konu olmasa gerek.
Benim yetkim olsaydı oyuncularımızı Troya turnuvasında oynatırdım.
Güncel düşünmek sporda ilerleme sağlamaz.
Açık ve net : Riga turnuvası, giden oyuncularımıza ve TSF'ye  sıfır maliyetli olsa ve hatta üstüne para verseler yine Troya'da oynatırdım.
TSF'yi Yönetenler anlamaz ama Sevgili Turgut TUNCA ağabeyim ne demek istediğimi gayet iyi anlayacaktır.

Selamlar.
Destek verilmesi gereken Troya’ya acaba köstek mi olunuyor, bilemiyorum.

Üzülüyorum çünkü Troya kan kaybediyor. 25.sine ulaştığımız turnuvanın giderek daha da gelişmesi gerekirdi.

Bugün geldiğimiz noktada Troya’nın neden kan kaybettiğini herkes sorgulamalıdır. Öncelikle TSF sorgulamalı ve kurum olarak eksik, yanlış girişimlerinin/girişimsizliğinin olup olmadığını irdeleyerek konuyu masaya yatırmalıdır.
Birçok yazım kamuya yayınlanmış verilere dayalı eleştiri yazılarıdır.
Öncelikle, geçmişte yazdığım gibi ; yazdıklarımda, yorumlarımda hatalar, eksikler, yanlışlar var ise ve bildirilirse memnun olurum.
 
Yazılarım ile ilgili tahminlerim :
Yazılarımı forum üyelerinin %90 dan fazlası okumamaktadır. Bir kısım üyeler uzaktan seyretmektedirler. Bir kısım üyeler üzerinde üstünkörü düşünüp hemen unutmaktadırlar. Birkaç üye yazılarıyla desteklemekte ve birkaç üye yazılarıyla eleştirmektedirler. Yukarıda belirttiklerimin hepsine saygım sonsuzdur.
 
Bir kısım insanlar ise yazdıklarımın yanlış olduğunu farketse veya bilse veya düşünse bile bana bildirmedikleri sürece onlara saygım yoktur. Neden ? Benim satranç adına söylediğim yanlış sorgulanmadığı ve bildirilmediği sürece başkasının yanlış-doğrusu olma ihtimali vardır. Ancak ve ancak yazdıklarım sorgulanırsa ve eleştirilirse işte o zaman gerçeğe ulaşılabilir.
 
Konuya gelelim.
“Uluslararası turnuva neden yapılamıyor ?” sorusu ilk anda mecazi bir soruydu.
Riga’ya bakıp Troya’daki orantısız zayıflığı görünce aklıma gelen ilk soruydu.
Fakat konuyu inceledikçe ve bazı bilgilere ulaştıkça soru gerçek olmaya başladı.
 
Son zamanlarda yapılmış ve içeriden ve dışarıdan gözlemleyebildiğim, kayıtlarına ulaşabildiğim uluslararası yakıştırması yapılmış turnuvaların verilerini inceledikçe bazen şaşkınlığa kapılmaktan kendimi alamıyorum.
 
Bu turnuvaları ulaşabildiğim veriler doğrultusunda aşağıdaki gibi kategorileştirdim.
 
Ölenler : Gebze, İstanbul, Konya
Ölü Doğanlar : Sardes
Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamazlar : Hatay, Kahramanmaraş
Kan Kaybedenler : Çorum, İzmir , Keşan, Troya
Yeni Doğanlar : Burdur, Enez, Serik
Yeniden Doğanlar : İstanbul
Henüz Rüşdünü İspat Edemeyenler : Çubuk, Ordu
Ümit Vadedenler : Başkent, Çeşme, Malatya
 
Tüm bu turnuvaların son versiyonlarına katılan yabancı satranççıların aritmetiksel toplamı 200 ü geçmemektedir. Yani, topu bir Riga etmemektedir.
(12-08-2017, 12:51)Feti Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]Birçok yazım kamuya yayınlanmış verilere dayalı eleştiri yazılarıdır.
Öncelikle, geçmişte yazdığım gibi ; yazdıklarımda, yorumlarımda hatalar, eksikler, yanlışlar var ise ve bildirilirse memnun olurum.
 
Yazılarım ile ilgili tahminlerim :
Yazılarımı forum üyelerinin %90 dan fazlası okumamaktadır. Bir kısım üyeler uzaktan seyretmektedirler. Bir kısım üyeler üzerinde üstünkörü düşünüp hemen unutmaktadırlar. Birkaç üye yazılarıyla desteklemekte ve birkaç üye yazılarıyla eleştirmektedirler. Yukarıda belirttiklerimin hepsine saygım sonsuzdur.
 
Bir kısım insanlar ise yazdıklarımın yanlış olduğunu farketse veya bilse veya düşünse bile bana bildirmedikleri sürece onlara saygım yoktur. Neden ? Benim satranç adına söylediğim yanlış sorgulanmadığı ve bildirilmediği sürece başkasının yanlış-doğrusu olma ihtimali vardır. Ancak ve ancak yazdıklarım sorgulanırsa ve eleştirilirse işte o zaman gerçeğe ulaşılabilir.
 
Konuya gelelim.
“Uluslararası turnuva neden yapılamıyor ?” sorusu ilk anda mecazi bir soruydu.
Riga’ya bakıp Troya’daki orantısız zayıflığı görünce aklıma gelen ilk soruydu.
Fakat konuyu inceledikçe ve bazı bilgilere ulaştıkça soru gerçek olmaya başladı.
 
Son zamanlarda yapılmış ve içeriden ve dışarıdan gözlemleyebildiğim, kayıtlarına ulaşabildiğim uluslararası yakıştırması yapılmış turnuvaların verilerini inceledikçe bazen şaşkınlığa kapılmaktan kendimi alamıyorum.
 
Bu turnuvaları ulaşabildiğim veriler doğrultusunda aşağıdaki gibi kategorileştirdim.
 
Ölenler : Gebze, İstanbul, Konya
Ölü Doğanlar : Sardes
Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamazlar : Hatay, Kahramanmaraş
Kan Kaybedenler : Çorum, İzmir , Keşan, Troya
Yeni Doğanlar : Burdur, Enez, Serik
Yeniden Doğanlar : İstanbul
Henüz Rüşdünü İspat Edemeyenler : Çubuk, Ordu
Ümit Vadedenler : Başkent, Çeşme, Malatya
 
Tüm bu turnuvaların son versiyonlarına katılan yabancı satranççıların aritmetiksel toplamı 200 ü geçmemektedir. Yani, topu bir Riga etmemektedir.
[size=medium][font=Times New Roman]Haklı bir sorudur: - Neden uluslararası turnuva düzenlenemez?

[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]Ancak RİGA ile;[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman] ÇANAKKALE ya da KEŞAN, ya da İSTANBUL, ÇUBUK, MALATYA, BURDUR, İZMİR, SARDES ve tümünün topu ile karşılaştırmak ve kıyaslamak bence BİRAZ DOKU UYUŞMAZLIĞI OLUR !
[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]RİGA demek geçmişten gelen bir gelenek demek..[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]Belli bir ekol demek...[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]Belli  iç toplumsal destekleri olan bir turnuva demek...
Kahramanına sahip çıkan halkının kültürel özelliği demek...[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]MİKHAİL  TAL demek ![/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]DÜNYA SATRANCI DEMEK !
[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]Ben kıyaslama yapamam!

[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]Ancak TÜRKİYE' DEKİ her bir turnuva ise;[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]TURGUT  TUNCA, CEM PEKÜN, ENİS BİLYAP, CEMAL GÜRSEL TOY, NİLÜFER ÇINAR, GÜRKAN AYDENİZ ve diğer emekçiler demek...
[/font][/size]
[size=medium][font=Times New Roman]Taşıma suyla dönen değirmen ile akarsuya kurulmuş değirmeni kıyaslamamı istersiniz her halde...

[/font][/size][size=medium][font=Times New Roman]Hiç niyetim yok !

Her olayı kendi atmosferinde tartışmayı denesek...

[/font][/size]
2002 KOCAELİ SARAYBAHÇE GRAND-PRİX...

Bu turnuvaya katılan yerel sporcular tanıktır.
Bu sayfadaki sorunun cevabı orada yaşanmıştır.
Aynı yıl sanırım İZMİR'DE yapılan Grand-Prix için bir şey diyemem!

Düzenlenme şartlarını bilmiyorum.

Ama " Neden uluslararası bir turnuva düzenlenemez ? " sorusunun cevabını, Kocaeli yerel sporcularının daha iyi bildiğini sanıyorum.
[size=medium][font=Verdana]Ateş Bey,[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Yazının başlığını  biliyorsunuz: "Türkiye'de uluslararası turnuva neden yapılamıyor ?"
[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Ben aksini söylüyorum. Yapılıyor! Hem de yıllardır.
[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Ancak RİGA farklılıklar içerir elbette![/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Bunu da en iyi siz bilirsiniz.[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Bana soruyorsunuz ya...[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]" Aşkın bey,Kralların neden ağırlandığını ve bu ağırlanmanın karşılığında bize nasıl yarar sağladıklarını da açıklamak ister misiniz?Bizim öncelikli amacımız kralları ağırlamak mıdır? "
[/font][/size]

[size=medium][font=Verdana]Elbette önceli amacımız kralları ağırlamak değil!
[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Sonra ben Kral demedim. Yazımda GM, IM ve FM'lerin bu ülkede el üstünde tutuldukları anlamı var. Bir kısmı bunu sonuna kadar da hak etmektedir (sahtekarlar hariç elbette) !!
[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Bakın sorunuzu şöyle cevaplandırayım. Aslında cevabı içinde bir soru sordunuz bana ve cevabını da siz biliyorsunuz.[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Bir soruyla...[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Siz neden dış ülkelere gidip turnuva oynuyorsunuz?
[/font][/size]

[size=medium][font=Verdana]Kalite için mi? Gezi amaçlı mı?[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Ben tepki amaçlı olduğunu sanıyorum. Bir yazınızda bundan bahsetmiştiniz.[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Ama dış ülkelerde turnuvaya katılmanın, kişinin kendisine göre farklı amaçları olabilir değil mi?[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Kimisi daha kaliteli turnuvada oynamak ister.
Kimisi yönergesini ödül sistemini beğenir.
Turizm amaçlı gidenler de olabilir.
Belki de norm kazanmak için...
[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Ama her giden belli amaçları için gider.
[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Bize gelen yabancı sporcular için de geçerlidir bu durum.[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Ama bir de hiç gidemeyenler var, değil mi?
[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]İşte o sporcular yabancı unvanlı oyuncular ile oynama fırsatını kendi ülkelerinde yakalarlar ve bir şeyler öğrenirler ondan.
[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Mesela ben BORİS SAVCHENKO'DAN hala bir şeyler öğrendiğimi sanıyorum. Yıldırımda iki ekstra piyon ile eş renkli fillerin mücadelesini izlemek büyük keyifti.[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Kendisinden; disiplinli mücadeleyi, turnuvaya ve rakibe saygıyı, insanı küçümsememeyi, basit sanılan konumlarda bile ne inceliklerin gizli olduğunu tekrar görerek bir kez daha hatırladım.[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Kendisinden asla beklemediğim kadar mütevazi bir yaklaşım gördüm oyununda.[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Onunla oynayan ya da onu izleyen gençler de farklı şeyler öğrenmiştir elbette.
GM Vugar RASULAV'DA enerjik satrancı gördüm ve özendim.
Askar RZAYEV'DE ise inancı ve cesareti...

[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]RİGA da GM ile oynayabilirsiniz.[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Ama bize her yer RİGA değil ne yazık ki.

Selam ve saygılarımla.
[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Yazının başlığı: "Türkiye'de uluslararası turnuva neden yapılamıyor ? "  [/font][/size]


[size=medium][font=Verdana] Soruyu tersten sorayım o zaman...
[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Riga'da neden KIRKPINAR GÜREŞLERİ YAPILMIYOR? Cool

Haydaaa...! Angel
[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Çok alakasız gibi değil mi?[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Oysa hiç de değil!
[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Cüppeli Ahmet Hoca'nın "satranç oynayanlar ve izleyenler domuz eti yemiş gibi olurlar "dediği bir ülkede, hakkında açılan dava takipsizlikle sonuçlandı değil mi?
[/font][/size]
[size=medium][font=Verdana]Bu ülkede yaşıyoruz işte!
Demek ki vaktiyle ne domuz eti yemişiz meğer...[/font][/size]
Satranççılarımızın çok azı yurtdışına çıkabilmekte. Çok azı bu imkandan faydalanmakta.
 
Halbuki, yurt içinde norm alma fırsatını doğurabilecek uluslararası turnuva yapılabilse satranççılarımız daha yoğun olarak bu turnuvalara katılırlar. Ama görüyoruz ki ; uluslararası ad takılmış turnuvalara bile kendi satranççımız rağbet etmekte çok cimrilik yapıyor.
 
24. turnuvada 123 katılımcının 15 i yabancıyken, 25. turnuvada 84 katılımcının sadece 7 si yabancıdır. Bu yabancıların kaçının gerçek yabancı olduğu ise ayrı bir konudur. Bu acı ve üzüntü verici bir tespittir.
 
Son ve güncel turnuvaya birkaç üst düzey değerli satranççının katılması satranç toplumumuzun üst tabakasını harekete geçiremiyor. Sadece nostalji babında bazılarına zevk veriyor.
 
Turnuvalarımıza katılan az sayıdaki üst düzey yabancı satranççılardan bazı satranççılar hala bir şeyler öğrenebiliyorsa, üst düzey gerçek yabancı satranççıların katılacağı turnuvalarımızdan daha çok satranççımız çok şeyler öğrenir.
Türkiye de  uluslar arası turnuva neden yapılamıyor?

Malatya Altın Kayısı Turnuvası incelenince bazı sorular cevap bulmaktadır.

Bu soruyu sormak, yapılanları yok saymak ile eşdeğer gibi duruyor.

Bence soru da mantık hatası var.
Yeniden gözden geçirmek gerek gibi...
Çok fazla soru var.Hepsine yanıt vermek isterim.Unuttuğum olursa yeniden sormanız mümkündür.Öncelikle ben bu yazının başlığını anlamadım.Bana göre Türkiye'de çok sayıda uluslararası turnuva düzenleniyor.Ancak iki itirazımız var.Birincisi bu turnuvalar bizim satrançcıların gelişmesine yarar sağlamıyor.Yapılandırması farklı olmalıdır.Yabancı ile karşılaşabileceksek turnuva düzenleyelim!Bol salon beraberlikli turnuva düzenlenmesin!İkincisi bizim sporcularımızı teşvik etmiyoruz.Federasyon bu teşvik konusuna önem vermiyor.Federasyon önem vermeyince turnuva düzenleyicileri de önem vermiyor.Federasyondan gelecek işareti bekliyorlar.Troya neden kan kaybediyor?Edecektir!Çünkü Troya yeniliklere açılmak istememektedir.O da Ankara'dan gelecek işaretleri beklemektedir.Federasyonun 1991 den beri devam eden "Havuz politikası" daha uzun yıllar devam edecektir. Aşkın bey de zaman zaman belki farkında olmadan bu yanlış sistemi savunmaktadır.Piramidin ortasında kuraklık var.Piramidi sulamak zor değildir.Masraf gerektirmez.
Bir grup oyuncumuzun Riga ve Çanakkale seçeneklerinden hangisine katılmasının uygun olduğunu söylemek için ben önce sporcunun çıkarına bakarım!Eğer kendilerinin Riga'da daha çok yabancı usta ile karşılaşma imkanı varsa Riga'ya gitmek doğru karardır.
Benimle ilgili soruya gelince yanıtını birçok kimse bilmektedir.Ben 2011 den beri kendi imkanlarımla yurtdışındaki turnuvalara katılıyorum.Bütün masraflarımı kendim karşılıyorum.Senede ortalama 3 defa gidiyorum.Ancak dikkat edersiniz bu imkanı 2011 den sonra buldum.Emektar turnuvalarında dereceye girmek daha kolaydır.İlk üçe girdiğiniz zaman fotoğrafta yer alma durumu oluyor.Bu gibi olaylar da ses getirme açısından yararlı oluyor.
Yurtdışında çok turnuva düzenleniyor.Bu turnuvalarda yerli ve yerel sporcular teşvik ediliyor.Büyük ödüllü turnuvalar haliyle daha kalabalık oluyor.Bizim yerel yöneticiler de Belediyelerin desteği ile büyük ödüllü turnuvalar yapmaya çalışıyor.Ancak bu düzenlenen turnuvaların Türk Satrancına sağladığı verim çok azdır.Mutlaka yeni ufuklara açılmalıyız.Bize verim sağlayacak turnuvalar düzenlemeliyiz!
Teşvik nedir?Nasıl olur?diye merak edenler olabilir.Bir defa FIDE'nin önerdiği bütün dallarda temsilci bulundurmaya kararlı mıyız?Buna karar vermiş değiliz!Şu günlerde Barcelona'da 50 yaş üstü genel emektarlar,50 yaş üstü bayan emektarlar ve 65 yaş üstü genel emektarlar dallarında 22 ayrı ülkeden yaklaşık toplam 120 civarında sporcunun katıldığı Avrupa Bireysel emektarlar turnuvası oynanıyor.Biz neden katılmadık?50 yaşüstü sporcumuz yok mudur?Hadi 65 yaşüstüne Federasyon Yönetim Kurulu önem vermiyor veya tasarruf yapmak aklına gelince hemen 65 yaşüstü takımını göndermeyerek tasarruf yapıyor.Peki diğer ülkeler neden katılıyor?Onlar neden "ömrünün bitmesine az zaman kalmış sporcuları göndermeyelim"şeklinde düşünmüyor?Çünkü tanıtım da önemlidir.Katılmak,var olmak ve ülke bayrağını turnuva salonuna getirtmek de önemlidir.Bizim Federasyon gençlere önem verdiği için Avrupa Okullar yarışmasına 270 kişi ile katılıyor.Bu yarışmaya bu kadar kalabalık katılan bir federasyon Barcelona'ya 50 yaş üstü bir temsilci gönderebilirdi.Avrupa Satranç Birliğini ilgilendiren yarışmalara esasen çok önem vermemiz gereklidir.Birgün Avrupa Birliğinin bir parçası olacaksak buna hazır olmamız gerekir!
(13-08-2017, 16:28)Ateş Ülker Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]Teşvik nedir?Nasıl olur?diye merak edenler olabilir.Bir defa FIDE'nin önerdiği bütün dallarda temsilci bulundurmaya kararlı mıyız?Buna karar vermiş değiliz!Şu günlerde Barcelona'da 50 yaş üstü genel emektarlar,50 yaş üstü bayan emektarlar ve 65 yaş üstü genel emektarlar dallarında 22 ayrı ülkeden yaklaşık toplam 120 civarında sporcunun katıldığı Avrupa Bireysel emektarlar turnuvası oynanıyor.Biz neden katılmadık?50 yaşüstü sporcumuz yok mudur?Hadi 65 yaşüstüne Federasyon Yönetim Kurulu önem vermiyor veya tasarruf yapmak aklına gelince hemen 65 yaşüstü takımını göndermeyerek tasarruf yapıyor.Peki diğer ülkeler neden katılıyor?Onlar neden "ömrünün bitmesine az zaman kalmış sporcuları göndermeyelim"şeklinde düşünmüyor?Çünkü tanıtım da önemlidir.Katılmak,var olmak ve ülke bayrağını turnuva salonuna getirtmek de önemlidir.Bizim Federasyon gençlere önem verdiği için Avrupa Okullar yarışmasına 270 kişi ile katılıyor.Bu yarışmaya bu kadar kalabalık katılan bir federasyon Barcelona'ya 50 yaş üstü bir temsilci gönderebilirdi.Avrupa Satranç Birliğini ilgilendiren yarışmalara esasen çok önem vermemiz gereklidir.Birgün Avrupa Birliğinin bir parçası olacaksak buna hazır olmamız gerekir!

Yaş grupları ve okul turnuvaları federasyon için primer öneme sahip görünüyor. O yaşlardaki sporcular okullarda satranç dersini yaygınlaştırarak , aralarından bazıları kulüp düzeyinde veya özel dersler alarak satranç ekonomisine katkıda bulunuyorlar. Ayrıca yaş gruplarında paylaşılacak madalya havuzu sanırım daha geniş oluyor, bu da o turnuvaları cazip kılıyor. Barcelona'ya emektar sporcularımızı göndermek federasyona cazip gelmemiş belli ki. Emektar sporcular arasında o turnuvaya gidebilmek için aylar öncesinden motive olarak satranç çalışan kişiler tanıyorum ben. Kimsenin gönderilmemesi yazık olmuş.
(14-08-2017, 20:41)Mehmet Ali Kuseyri Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]
(13-08-2017, 16:28)Ateş Ülker Nickli Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]Teşvik nedir?Nasıl olur?diye merak edenler olabilir.Bir defa FIDE'nin önerdiği bütün dallarda temsilci bulundurmaya kararlı mıyız?Buna karar vermiş değiliz!Şu günlerde Barcelona'da 50 yaş üstü genel emektarlar,50 yaş üstü bayan emektarlar ve 65 yaş üstü genel emektarlar dallarında 22 ayrı ülkeden yaklaşık toplam 120 civarında sporcunun katıldığı Avrupa Bireysel emektarlar turnuvası oynanıyor.Biz neden katılmadık?50 yaşüstü sporcumuz yok mudur?Hadi 65 yaşüstüne Federasyon Yönetim Kurulu önem vermiyor veya tasarruf yapmak aklına gelince hemen 65 yaşüstü takımını göndermeyerek tasarruf yapıyor.Peki diğer ülkeler neden katılıyor?Onlar neden "ömrünün bitmesine az zaman kalmış sporcuları göndermeyelim"şeklinde düşünmüyor?Çünkü tanıtım da önemlidir.Katılmak,var olmak ve ülke bayrağını turnuva salonuna getirtmek de önemlidir.Bizim Federasyon gençlere önem verdiği için Avrupa Okullar yarışmasına 270 kişi ile katılıyor.Bu yarışmaya bu kadar kalabalık katılan bir federasyon Barcelona'ya 50 yaş üstü bir temsilci gönderebilirdi.Avrupa Satranç Birliğini ilgilendiren yarışmalara esasen çok önem vermemiz gereklidir.Birgün Avrupa Birliğinin bir parçası olacaksak buna hazır olmamız gerekir!

Yaş grupları ve okul turnuvaları federasyon için primer öneme sahip görünüyor. O yaşlardaki sporcular okullarda satranç dersini yaygınlaştırarak , aralarından bazıları kulüp düzeyinde veya özel dersler alarak satranç ekonomisine katkıda bulunuyorlar. Ayrıca yaş gruplarında paylaşılacak madalya havuzu sanırım daha geniş oluyor, bu da o turnuvaları cazip kılıyor. Barcelona'ya emektar sporcularımızı göndermek federasyona cazip gelmemiş belli ki. Emektar sporcular arasında o turnuvaya gidebilmek için aylar öncesinden motive olarak satranç çalışan kişiler tanıyorum ben. Kimsenin gönderilmemesi yazık olmuş.

Emektarların gönderilmemesi konusundaki düşüncelere katılıyorum.

Gönderilmeliydi.
Biz emektarların da gelecekle ilgili hayalleri var.
Ben 2016 Şubatta Riga'da 2 günlük hızlı satranç turnuvasına katıldım. 
Bir kere cidden çok keyif aldım. Van Wely, Shirov, İvanchuk, Sveshnikov ile fotoğraf çektirildim, kitap imzalattım. Hatta biraz sıra beklese idim Sveshnikov ile satranç oynayabilirdim. Van Wely ile de aynı yerde yemek yiyip bira içmenin keyfine vardım. 

Belki konuyu dağıtmak gibi olacak ama bunun için kusura kalmayın. şunu belirtmek istedim:

En son ne zaman Türkiye'de bir turnuvada keyif aldınız, eğlendiniz. El sıkmayan oyuncular, sert hakemler, bizde iyi oyuncularla eğer tanımıyorsanız bırak oynamayı konuşamazsınız bile. 

Bir de bilmiyorum ben mi görmüyorum yoksa cidden yok mu? Turnuvalar da analiz odası yok sanki. maç bitişi sohbet edeceğimiz, birşeyler öğrenebileceğimiz, dostlukların kurulup belki iki yıldırım atacağımız analiz odasını herhalde görmeyeli yıllar oldu (Belki benim suçum bilmiyorum)

Evet üst düzey oyuncular için belki norm turnuvaları önemlidir, ama geneli oluşturan benim gibi oyuncular eğlenmeyi ön plana tutar. ben o yüzden Türkiye'de oynamak yerine yurtdışında yılda 2-3 turnuva oynamayı tercih ederim.

Son olarakta yurtdışı turnuvaları yurtiçi turnuvalarından çok daha ucuza mal oluyor (Coachsurfing kullanıp aylar önceden uçak bileti alırsanız)
5 yıldızlı otellerde yapılan Türkiye şamp. birde zorunlu olarak o otelde kalmazsam fazladan para vereceğim. otel zaten dışarıya göre 2 kat pahalı olacak. NEDEN OYNAYAYIM TÜRKİYE Şamp. derece şansım yok, eğlenemeyeceğim belli, kaz gibi de yolunacağım. Aman kalsın
Sayfalar: 1 2