Özgür Satranç Forum
TSF Başkanlığına Adayım - Baskı Önizleme

+- Özgür Satranç Forum (http://forum.satranc.biz)
+-- Forum: Satranç Genel (http://forum.satranc.biz/forumdisplay.php?fid=3)
+--- Forum: İletmek İstedikleriniz (http://forum.satranc.biz/forumdisplay.php?fid=17)
+--- Konu Başlığı: TSF Başkanlığına Adayım (/showthread.php?tid=1852)

Sayfalar: 1 2 3


- Gambit - 21-09-2012

Sayın Keleş;

TSF Başkanlığı için Aday olduğunuzu açıklamışsınız.Ama bence biraz hatalı olmuş sanırım Aday adayı olmak tabiri daha doğru olurdu.Çünkü yeni çıkan yönetmeliğe göre bir kişinin başkan adayı olması için delegelerin %15 inin yazılı önermesiyle olabilir.(Yanlışsam düzelltin) Bu oranda destek bulabileceğinize eminmisiniz? Web Sayfanızdan 1-2 tane projenizi inceledim.Benim merak ettiğim bu projeleri ve hedeflerinizi hangi ekiple yapmayı düşünüyorsunuz.Bir kişi bir teşkilatı yönetmeye talip oluyorsa bence bunu yapabilmesi için güçlü bir ekipininde olması gerek.Sizin bir ekipiniz var mı?( yönetim kurulu,Teknik Kurul,MHK,Eğitim Kurulu vb) Şu ana kadar takip ettiğim kadarıyla sizin isminizden başka bir isim göremedim.Sanırım siz daha ekip de oluşturmadınız ;'hele bir seçimi kazanayım sonra bir ara hallederiz mantığıyla mı hareket edecekseniz'.Seçim sürecine girdiğimiz şu günlerde merak ettiğim bazı konuları burada değinmek istedim.Saygılarımla...


Ekibimiz - Cengiz Keleş - 22-09-2012

Sayın Gambit Bey Kardeşim

İlginize teşekkür ederim. Adaylık tabirinin hatalı gibi görünmesi normaldir, yeni mevzuata göre haklısınız. Ancak %15 gibi küçük bir oranda imza toplamak benim için bir sorun değildir. Bu nedenle “adayım”.

Şu an için mevcut TSF yönetimi haricinde tek aday durumundayım. Başka aday çıkar mı bilemem. Tahmin edersiniz ki, adaylık ilanı öncesinde bu işlere emek ve gönül verenler arasında bir iletişim, fikirleşme olmuştur ki, sonuçta adaylığımı ilan edip, web sitesi kurmuşuz. Daha ilan edilmemiş ama bir ekip var, yeni katılımlar oluyor, iletişim ve işbirliği trafiği günden güne artıyor. Siz şu anda sadece ekibin temsilcisini, başkan adayını görüyorsunuz.

Satrancı idare eden insanlar bellidir. Yönetim Kurulu, Disiplin Kurulu, Denetleme Kurulu, Merkez ve İl Hakem Kurulları, Teknik Kurul, Eğitim Kurulları ve TSF web sitesinde görebileceğiniz diğer kurullar. Tabii İl Temsilcilerini ve onlara yakın destek verebilen satrançseverler olmadan olmaz. Kulüpler ise bu listeye ek, ama TSF kontrolü dışında olması gereken grubu oluşturur.

Yeni bir başkan seçildiğinde yukarıda sayılanların ilk üçü büyük ölçüde değişir, tek tük devam eden isimler olur elbet. Ama diğer kurullarda devam edecek isimler üç aşağı, beş yukarı bellidir. Değişen Başkan, alt kadroların hepsini değiştiremez, saçma olur. İşleri yürütecek insanlar buradadır, bizi idare edecek insanların bulunduğu başka bir camia veya memleket mi var? Ben tam tersine, İl Temsilcilerini seçimle işbaşına getirelim, Yönetim çok karışmasın diyorum.

Şu an kurullarda çalışan arkadaşlarım arasında benim hakkımda açıkça “ben onunla çalışmam” diyeni duymadım. Değişen Başkan, yönetim anlayışını değiştirir. Bütün isimlerin değişmesini veya milli takıma yapıldığı gibi dışarıdan “yönetici devşirilmesini” beklemiyorsunuz herhalde.

TSF personeli tecrübesiyle orada duruyor, alt kurulların en azından yarısı dursa da, kalanı değiştirmek istesem, tahmin edersiniz ki 20-30 yerleştirme yapmak benim için zor olmaz. Biliyorsunuz TSF'nin ilk 12 yılında ben bu işlerin yoğun olarak içindeydim. Bugün görevde olan bazı isimleri, benimle beraber aynı yerde veya başka görevlerde görebilirsiniz. Örneği futboldan vereceğim için kusura bakmayın, doğru sonuç için oyuncuyu doğru mevkiide oynatmak gerekir ve oyuncular arasındaki uyumu sağlamak bir o kadar önemlidir.

Ekip için endişeniz olmasın. Hangi ekip sorusuna en iyi cevabı, önderimiz Mustafa Kemal Atatürk vermiş:
Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.
Camiamızda bu projeleri yürütecek ve daha ileri götürecek insan potansiyeli mevcuttur. Kendi potansiyelinin farkında olmayan kardeşlerimizi uyandıracağız. Bir kısmı da şu anda iş başında olan bu insanlar sadece önlerinin açılmasını, engellerin kalkmasını, iyi bir iletişim ve işbirliği ortamının oluşmasını bekliyor.

Şartları sağlayınca herkes bugünden daha başarılı olabilir, herkes aynı ekibe enerji katabilir. Bu günden ekip ilan edip, pozisyonlar saymak ekibe katılmamış ama yeni katılacak veya katılmayı düşünen isimleri yok saymak anlamına gelebilir, incitici olabilir, oldu bitti görüntüsü verebilir.

Önümüzdeki günlerde bana “açık” destek veren isimleri yayınlamaya başlayacağım. Seçime yaklaştığımız günlerde de gibi aday listelerimi ilan edeceğim.

Selamlarımla


- Mojo Jojo - 23-09-2012

Cengiz bey önce adaylığınız hayırlı olsun. Aday sayısının artması her anlamda yararlıdır, hele ki adayların ciddiyeti, somut planları ve altaypıları varsa.

Ki satranç herşeyden önce bir plan oyunudur, satranç için yönetici olmaya hazır bir kişinin bir genel planı olmadan hareket etmesi beklenemez.

Size ilk planda yöneltilen eleştiri, ekibinizi tanıtmamanız yönünde veya belki de ekibinizi oluşturmadığınız yönünde. Ben kişisel olarak bunun ilk planda önemli olmadığını düşünüyorum, ekip elbette ciddi bir olgu ve itici güç ama kısa vadede sorunların çözümünde belirleyici olan başkanın kendisidir.

Kaldı ki bizim yönetim sistemlerimizde Avrupa değil yeni dünya idealize edildiğinden, bizde kuruyemişçiler derneği de, spor kulüpleri de, federasyonlar da tek adam sistemi ile yönetilirler.

Yani bir Beşiktaşlı futbolsever örneğin Nusret Altınbaş'ın ne yaptığını bilmez, sanırım % 90'ını da yolda görse tanımaz (tek adam sistemini övmüyorum bu arada, hatta Amerika'yı hiç değil aman ha, kafama bir Can Yücel şiiri yemek istemem Big Grin).

Ancak ekip bir yana, benim başkan adayından basit bir satrançsever olarak somut birşeyler duymam sevindirici olur. O projelerin ileride olup olmayacağından değil ama kamuoyu karşısına bir planla çıkan insan, dersini iyi çalışmış öğrenci güveni uyandırır.

Benim sizde ilk planda gördüğüm eksiklik bu: Projeleri defalarca, detaylandırarak anlatmak yerine doğrudan insanları web sitenize yönlendiriyorsunuz.

Oysa böyle bir platformda hem de bunları merak eden insanlar varken bıkmadan yorulmadan yapacaklarınızı anlatmanız, sorulara cevap vermeniz faydalı olurdu. O soru ve tartışmalardan size de küçük ipuçları çıkardı.

Benim açıkçası oy kullanma hakkım yok, nasıl oy kullanılır onu bile bilmiyorum ama seçilecek yönetimden isteklerim şunlar olabilirdi:

1) Satrancı bir fast food anlayışı haline getiren zihniyetten uzaklaşmak, daha planlı ve ileriye dönük somut hedefler koymak.

Açayım: sadece özel okullara çocuk veren aileler üzerinden para kazanmaya dönük kullan at tarzı bir oyuncu politikasını rehabilite etmek.

Elbettte geleceğin sporcuları bu nüveden yani okullardan çıkacaktır ama içine girdiğinizde (okullardan bahsediyorum) 10 satranç dahisi bulmak yolunda yüzlerce çocuğun satrançtan soğutulduğunu görebilirsiniz. Çünkü çocuklar için ders ve sınav olan herşey kötüdür.

7 yaşında çocukların, egomanyak velileri ile hafta sonları okul turnuvalarına gitmesi benim vicdanımı sızlatıyor. Evet 7 yaşındaki çocuğun velisi bir para kaynağıdır ama daha 25-30 kilogram ağırlığındaki çocukların bir günde 3 tur oynatılarak sonrasından hocaları ve velileri tarafından azarlanması nedir, en hafifinden bir çocuk hekimine sorulmalı.

Ve bunun çözüme kavuşturulması lazım (çünkü 7 turluk bir turnuvada en az % 50 öğrenci başarısız olmaya mahkum matematik olarak).

2) Satrancın gelir kaynakları arttırılmalıdır ama bunun için kurumsal sponsorlara yönelinmeli. Kurumsal firmalar, velilerden daha sağlıklı kaynaklardır görüşündeyim.

Eleştirebiliriz ama Nihat Yazıcı yönetimi İş Bankasının sponsor olarak tutarak business anlamında çok doğru bir şey yaptı.

Burada risk, kurumsal desteğin tek elde kalmasıdır. Riski yaymak, kurumsal desteği 5-6 büyük kurumla genişletmek lazım.

Kurumsal destek için de satrancın bir tanımın yapılmasında fayda var. Çünkü çok profesyonel olan hiçbir kurum, tanımı olmayan ve ona bir getiri vaat etmeyen bir olguya kaynak vermez.

Satranç bir kere briçten daha aşağı bir oyun değil. O halde gelirleri ve dayanakları briçten fazla olmalı. Satranç akla dayalı bir spor olduğundan mutlaka rafine olarak tanımlanmalı.

Şimdi Gebze belediyesinin deprem çadırında oynanan, iç sıcaklığı 45 dereceye çıkan ve dört ayağından biri kısa plastik sandalyelerde gerçekleşen turnuvalarda, bir kalite sorunu olduğu belli.

Ben Donald Trump olsam, fazladan satranç müptelası olsam ve kafayı Türkiye'deki satrancı zengn etmeye kalksam, sırf şu belediye turnuvalarındaki mezbelelik sebebiyle bu işe kalkışmam.

Turnuvalar mutlaka bir disiplin, takvim, yerleşim ve fiziksel standarta oturutulmalıdır.

Unutmayalım bilardo turnuvaları 15 yıl önce Bakırköy'de Zeki'nin kahvehanesinde yapılıyordu, şimdi The Marmara'da yapılıyor.

Bu hamle bilardoya sponsor, reklam ve medya desteği sağlaması açısından kritiktir. E biz olimpiyat yaptık, Olcay olmasa ve şuraya yazmasa hiçbirşeyden habeirimiz olmayacak. Diğer taraftan 3 bant bilardo şampiyonası Eurosport'ta 2 spikerle yayınlanıyor.

3) Tüm dünyada satrancın günlük gelişim alanı derneklerdir. Manhattan veya Moskova veya Zürih dediğimizde, zaten zihnimiz 1930'lardan 1980'lere gider. Tüm dünyada dernekler, düzenledikleri özel turnuvalarla o ülkenin satranç hayatına kilometre taşı olmuşlardır.

Sanırım eskiden de bizde böyleydi, bildiğim kadarıyla Bursa, Samsun, Adana, İzmir ve Ankara'da ciddi bir dernek geleneği ve turnuvaları vardı. Üstelik dernekler lokal sponsorlara da uzanıp anı turnuvaları yaparak TFF'nin bir miktar yükünü de alıyorlardı.

Lütfen derneklere önem verin, bilemiyorum onlara bir özerklik ve standart mı getirilir, kaynak mı sağlanır ama tüm dünyada oyuncunun çıkış noktası dernektir; Özel Hacı Muhittin İlköğretim Okulları zinciri değil.

(bu meyanda derneklerimizin de kendine çeki düzen vermesi, fizik koşullarını, yönetim yapılarını disipline etmeleri gerekiyor. İddia bayii gibi olmamalılar mesela).

4) Ateş beyin haklı olarak söylediği konuda bir master plan olmalı, piramidin orta bölümü...

Bugün 1300 seviyesindeki oyuncu da 2400 ayarındaki usta da kendi klasmanına göre turnuva bulamadığı gibi turnuva takvimleri konusu gerçekten rezalet.

İstanbu'da en bilinen turnuvamız Festival, 15 gün kala açıklanıyor, profesyonel oyuncular takvimi, turnuva yerini ve oyun saatlerini çok günler kala öğrenebiliyor. Yer konusu bir düzene bağlı değil, geçen sene Yıldız'da oldu, bu sene havaalanının orada, gelecek sene de Haydarpaşa Tren Garında olabilir mesela.

Üst düzey oyuncu, kaliteli turnuvaya muhtaçtır. Ülkemizde döner turnuva hiç kalmadı, uluslararası turnuvaların cazibesi yok, büyük turnuvaların schedule dediğimiz takvim çizelgesi hiç belli değil. Bu da en üst piramide gidecek oyuncuların plan yapmasına, antreman yapmasına, yetkinleşmesine engel oluyor.

5) Eğitmen, hoca, öğrenci ilişkileri konusunda çok söylenecek var, bu forumda da ciddi yazılar var aslında. Tepe oyuncular için hocadan çok ekolun önemli olduğunu düşünüyorum. Yeni başlayan çocuklar için ise satrancı sevdirmek yeterli olmalı.

Satrancı sevdirmek açısından bakarsak, eğitimcinin eğitimci yanının gelişmiş olması çok önemli. Ama o zaman atıyorum 10 yaşına kadar turnuva yaşağı getirmek lazım. Yok küçük dahileri turnuvalardan keşfedeğim planı ile yola çıkılacaksa, hoca kriterleri sert oluşturulmalı, gerekirse UKD barajı getirilmeli.

İkisi bir arada olacaksa, yani hem milyonlarca çocuk satranç oynayıp hem dahiler çıkartılacaksa, hiç ekol, büyükusta falan aramaya gerek yok; doğrudan David Copperfield'den falan görüş almak lazım kanımca.

6) Ve benim en çok dilediğim konu:

Satranç her düzey için ayrı güzellikte bir oyundur. Bir köy kahvesinde, köyün muhtarını madara etmek için oynayan çobanın aldığı keyif, bir büyükustayı deviren unvansız bir oyuncunun keyfinden az değildir.

Nihat Yazıcı Federasyonun ciddi tercih hatalarından biri, satrancı halka indirmekten çok zengin velilere indirmek oldu.

Oysa köyler, cezaevleri, yetiştirme yurtları, meslek odaları, hatta huzurevleri bile satranç oynamak için nefis alanlardır. Bir huzurevinde veya bir cezaevi avlusunda bahçe satrancı oynatmayı başardığınız insanların hayatına, % 90 anlam katarsınız, o yaşama sevinci onların ömrünü uzatır.

Ki Doğu Anadolu'da köylerde giderseniz görürsünüz, ciddi bir domino ve satranç geleneği vardır.

Satrancı lütfen her yere sokun. Para kazanmak için değil. Cezaevlerine girsin ki orada bütün gün vaktini boş geçirip kasa soyma eğitimi alan adam hayata bağlansın. Köy kahvelerine sokun ki gizli yetenekler çıksın. Yetiştirme yurtlarına sokun ki o çocuklar kafalarındaki "geleceksizlik" korkusunu yıksın.

Meslek odalarına sokun ki plazada öğle aralarında Acun'un yarışmalarını konuşup gevezelik eden insanlar, öğlen arasında 20-30 dakika bile olsa zihinlerini açsınlar.

7) Ve son olarak. Hatalıdır, eksiklidir, başarılıdır, değildir: Mutlaka eski yönetime teşekkür edin. Temel politik yanlışlar yapılmış, başarı elde edilememiş olabilir . Ama doğada mutlak doğru olmadığı gibi mutlak yanlış da yoktur. Ali Nihat Yazıcı Federasyonu bazı doğru ve ciddi şeyler de yapmıştır. Örneğin bugün Emre, Kıvanç, Mert, Fırat, Cemil, Burak, Kübra, Betül birçok insanın aklına kazınmışsa bu bir başarıdır.

Kazansanız da kazanmasanız da umarım çabanız iyiniyetlidir ve iyiniyetli ise karşılığını bulur.


- orheen - 23-09-2012

Mojo Jojo,

Forumda şimdiye dek okuduğum hem uslübuyla, hem anlaşılırlığıyla hem de verdiği mesajlar olarak en güzel yazıydı. Alakasız şiirler ve edebi sanatlar da yok üstelik. Tebrik ediyorum.

Cengiz bey'i öncelikle aday olduğu bu büyük göreve soyunabildiği için tebrik ederim. İnşallah hem satranç camiyasına hem de kendisine hayırlı uğurlu olur.

Yapacaklarını anlatmış ancak çok genel anlatılmış. Yani neyi? neden? nasıl? ne zaman? ne kadar? kimlerle? gibi soruların cevapları genelde yok.

Arkadaşlarımın da söylediği gibi bir masterplan hazırlayıp icraatlerini sağlam temeller üzerinde detaylandırılmalı.

İnşallah kurulacak ekipte de laf cambazları değil iş cambazları olur. Başarılar dilerim.


- Tuna Özateş - 23-09-2012

2.lig konusunu biraz açar mısınız? 2.lig olacak diğer kulüpler oynayamayacak mı,yoksa kulüpler şampiyonasına ek olaraktan bir 2.lig mi olacak


- MuratOzertunc - 23-09-2012

Bi durun da.
Adam çıkmış adayım demiş.
Delinaklılık etmiş.
Helal olsun. Neyini sorguluyosunuz daha?

Öteki aday napmış? Ne demiş? Ne vadetmiş? Ne projesi varmış?
Nerde konuşmuş? Bilen var mı? Duyan var mı?
Bu arkadaş hiç olmazsa burda sizi beni adam yerine koymuş gelip bizimlen dertlenmiş. Öteki bacı nerde? Kime anlatıyo yapacaklarını? Bi dergide roportajı var. O kadar. Başka nesi var?

Konu mankeni gibi dolaştırıyolar orda burda kadıncazı.
Adını geçirip haber yapınca da millet bişey sanacak sanki. Yazık o yengeye, keşke akıllı olaymış da kendini bu hale düşürmiyeymiş..

Aday dediğinin boynunda ip olmayacak bi kere.
Kızmasın ama böyle işte.
Çıkıp kendisini kendi ilan edecek.
Bence yenge adayın uzaktan kumandası olmasaymış ona da aferin derdik Allah muaffak etsin derdik ama onun uzaktan kumandası var. Kusuruma bakmasın.

Aferin bu arkadaşa.

Projesini soruyosunuz.
Çıkıp bize burda işi gücü bırak anlat diyosunuz.
Kardeşim burdaki adamlara laf mı yetiştirilir.
Birinin ak dedine öteki kara diyo.

Adam federasyonun parasını bilmiyo ki ne vadetsin.
İşkembeden sallasa adamı iki dakkada küfelersiniz, başta ben küfelerim.
Hele bi federasyon bütçesini bilançosunu her nesini açıklayacaksa açıklasın. Kanun var yol yordam var.
Acele etmeyin. Federasyon defterleri bi açsın hele.
Ondan sonra sorarsınız.
Seçimden önce federasyon para pul vaziyetini ilan edecek ki adaylar gardını alsın deil mi. Adaylar politikasını ona göre çizsin. Deil mi?

Kolay gelsin kardeş.
Yolunu açık olsun.

Aslında adaylara maç yaptırmak lazım. Şöye 11 turluk bi turnuva. Ne iyi olurdu ama.

Smile


- Gambit - 24-09-2012

Sayın Keleş;

Öncelikle Ülkemiz Satrancına Hizmetlerinizden bahsetmişsiniz,Satranca hizmet eden her birey benim için değerlidir.( Sporcusu,Hakemi,Antrenörü,yöneticisi vb yani bu camiaya hizmet eden tüm bireyler)

Cevaben yazdığınız yazıda; Yönetim,Disiplin ve Denetleme kurullarınızın büyük ölçüde değişeceğini belirtmişsiniz.Bence bu oran %100 olacaktır.(Yok eski yönetim kurulu üyesi Sn Kuvay Sanlı’yı bu kurullarda görevlendirmeyi düşünüyorsanız bilemem.)

Ekibinizle ilgili sorduğum soruya tabiri caizse biraz yuvarlak cevap vermişsiniz. Ekibinizi zamanla genişletmeniz ,belirlemeniz normaldir. Fakat Çekirdek bir ekibinizi bile ilan edememenizi anlayabilmiş değilim.Bu seçimlerin 2012 güz döneminde olacağı çok önceden belliydi.Aklıma şu sorular geliyor, bu seçime sonradan aday olmak istediğiniz ve bundan dolayıda bir ekip oluşturamadığınız veya Çıkacağınız seçim gezilerinde destek karşılığında bu kurullar için kontenjan verme düşünceniz olabilir mi?

Gelelim İl Temsilcileriyle olan tespitinize,Sayın Keleş yeni çıkan mevzuata göre bir spor il temsilcisinin ataması Federasyon başkanın teklifi GSGM nün onayı ile atanabilmektedir.Yani il temsilcilerin seçimle görev gelmelerini sağlayacağınız hedefiniz hatalı,Yok Sayın Bakanla aranızda çok özel bir dialog varda Satranç il temsilciliği için özel bir yönetmelik çıkacaksa bilemem tabii.

Son söz olarak Sayın Keleş,Muhalefet etmek kolay,yönetmek zordur.Yönetmeye Gerçekten hazırmısınız?

Saygılarımla….


Ekip - Cengiz Keleş - 24-09-2012

Sayın Gambit Bey Kardeşim

Sorularınızdan rahatsız olacağım sakın akla gelmesin, keşke herkes de sizin gibi böyle ilgili olsa. Sizinle iyi anlaşabileceğimi tahmin ediyorum.

Ekip ilanı konusunda diğer adayımızdan da aynı beklentiniz de vardır sanırım, çünkü diğer ekibin de ne listesini gördük, ne de çekirdek ekibini. Benim ekibim için birazcık daha sabredeceksiniz. Benim adaylığım geçen yıldan netleşmiş durumdadır, olma ihtimalim ise 2008'den beri gündemimizdedir. Kimin gündeminde? Çekirdek ekibimizin gündeminde.

Kulüplerle temaslar sonucu bazı isteklilerin çeşitli kurullara dahil edilmesi kadar normal bir şey yoktur. Onların isimlerini de yeri geldikçe siteye ekleyeceğiz.

Gelelim İl Temsilcisi seçimine. Konu hakkında bilginiz olduğu anlaşılıyor. Siz yazmışsınız zaten, Federasyon Başkanı teklif ediyor, öyle atanıyor. Ben de kimi nasıl seçip teklif edeceğimi peşinen ilan etmişim. Teklif etme usülü ile ilgili ayrı bir mevzuat mı gerekir? Kim engel olur sizce?

Muhalefet etmek de zordur. Neler döndüğünü bilmek gerekir, ne yapılmasını gerektiğini de. Bilmeden yapılana da muhalefet denmez zaten. Kolay olan, bilmeden yönetir gibi yapmaktır. Vaziyeti idare eder, memleketin yıllarını ve parasını israf edersiniz. İsraf olmadan akıllı yönetimin nasıl olacağını (maalesef 21 yıldan sonra) bizim ekibimizle göreceksiniz. Keşke öncekiler başarsaydı da, biz de bu işe soyunmasaydık, onlara biraz biraz destek olur rahat ederdik, Türk satrancına da hizmet ediyoruz derdik.

Selamlarımla, görüşmek üzere

Sayın Tuna Bey'e
Şu andaki Süper Ligin altında gruplarla oynanacak bir ikinci lig kurulacak. Onun altında da şimdiki gibi Mahalli Lig-Kulüpler Şampiyonası yer almaya devam edecek.
Bilgilerinize


- denizci - 24-09-2012

Sayın Cengiz Keleş,
Size "açık" destek veriyorum. Adaylığınızın Türk satrancı adına hayırlı olmasını ve başarılı olmanızı dilerim.


- Gambit - 25-09-2012

Sayın Keleş;

Uzun yıllardır muhalefette kalmak sizi siyasette uzmanlaştırmış sanırım.Yine yuvarlak cevaplarla ekibinizle ilgili sorumu geçiştirmişsiniz.O beraber olduğunuz beyin takımınız kimlerden oluşuyor. 5-6 tane ismi burada açıklayamıyorsunuz.Neden çekiniyorsunuz?Seçimde bu camia size ve ekibinize oy verecek yada vermeyecek.Yani seçime siz tek başınıza girmiyorsunuz,delegeler mevzuat gereği başkan,yönetim,disiplin ve denetleme kurulu üyelerini seçecektir.
Kim Aday olursa olsun bu işe talip olan herkes kendisini, ekibini ve projelerini açıklaması gerektiğini düşünüyorum. Sanırım ekibiniz devlet sırrı,neyse bugün bir dergiye verdiğiniz röportajı okudum ve kendimce notlar aldım.

• MEB in Fatih Projesine dahil olacakmışsınız? Sanırım MEB Bakanıylada aranız çok iyi bu işi yapacağınıza göre,size bir sorum hiç milli eğitim üst bürokratlarıyla görüştünüz mü?Milli Eğitim Kurumlarıyla yakın dönemde siz ve ekibiniz hiçbir iş yaptı mı?
• 500 kampüste(klavye hatası yapmadanız değil mi) satranç merkezi kuracakmışsınız? Bütün işi gücü bıraksanız da bunu 4 yılda yapmanızın imkanı var mı?
• Bide Pazar kuruyormuşsunuz.( Bu ne demek ya oyuncu,antrenör pazarı bu hamlenize benden?? )
• Olimpiyatla ilgili düşüncenizi okuyunca gözlerime inanamadım.Başkan seçilmeniz durumunda pek olimpiyat alma isteğiniz yokmuş.Sporcusundan,hakemine,antrenörüne olimpiyat her satranççının gönlünde ayrı bir yer tutar,bunu bilmeyecek kadar bizden uzakmışsınız.(bu hamlenize ne desem ki literuterde bir ifade aklıma gelmiyor.)

Hamama giren Terler,Sayın Keleş....


- Murat Akdağ - 25-09-2012

Sayın Gambit Bey

Cengiz Bey adaylığını açıklamış ve kurduğu internet sitesinde şu an itibarıyla yapmayı planladığı bazı projelerinden bahsetmiştir. Bundan doğal bir şey olamaz. Ali Nihat Beyin adayı Gülkız hanımefendi ise Satrançlife da yayınlanan röportajında hedeflerinden bahsetmiştir. Her 2 tarafta şu ana kadar kurullarındaki kişilerden bahsetmemiştir. Bence bunun bir önemide yoktur. Sayın Yazıcının kurullarına bakın. Sadece 4-5 kişilik bir çekirdek ekibin etrafında dönen tüm kararların Yazıcı'dan çıktığı bir yapı görürsünüz.

Yazılarınızdan bu camiayı çok iyi bilen büyük ihtimallede bir çok kişinin tanıdığı birisi olduğunuza inanıyorum. Kullandığınız üslüp ve konuları ifade ediş tarzınız büyük ihtimalle bu seçimde destekleyeceğinizi tahmin ettiğim Ali Nihat Bey'le ilginç bir şekilde benzerlik gösteriyor.

Cengiz Bey size ne cevap verirse versin kolay kolay tatmin olacağınızı zannetmiyorum.Cengiz Beyin bu polemiğe girmesinide doğru bulmuyorum.

Forum ortamlarında takma isimle fikir beyan etmeye her zaman karşı olmuşumdur. Yok efendim kendini özgürce baskı altında kalmadan daha rahat ifade edebilmek için takma ad kullanılırmış. Bende de nedense bu şekilde görüş ifade eden arkadaşlarımızda ister doğru söylesin, ister yanlış kendilerinde bir özgüven eksikliği olduğunu düşündürmüştür. Camia belli kimden ne diye çekiniliyor ? Çünkü takma adla yazanların amacı bazen ortalığı karıştırmaktan öteye gitmiyor . Gambit (Ya da ANY tarzı) başından beri sorduğu sorularla (% 15 delege desteğini alacağınıza inanıyormusunuz demekle) aslında kendisi ile ilgili ciddi bir ipucu vermiştir.

Bence bu arkadaşımızın bu başlık altında sorduğu soruların bir anlamı yok.. Uğraşmaya değmez Sevgili Cengiz....

Saygılarımla
Murat Akdağ


- yusuf_omur - 28-09-2012

Cengiz Bey'in tanıtım sayfasındaki hedefleri ve projeleri çok güzel, olması gereken ve heyecan verici düşünceler..
**
Benim bir turnuva formatı var hep kafamda, şimdiki Federasyondan pek rağbet görmedi ama yineliyorum;

İLLER ŞAMPİYONASI yapılmalı, İl Birinciliklerinde ilk 4 sırayı alan oyunculardan oluşan ( 2 yedek oyuncu ile beraber) İL Takımları ile her yıl bir başka ilimizde düzenlenen İLLER ŞAMPİYONASI olsa güzel olmaz mı? Yarışma formatı üzerinde çalışılabilir..

Cengiz Bey, size ve ekibinize başarılar diliyorum, benim turnuva projemi de değerlendirirseniz sevinirim.. Smile


- yusuf_omur - 28-09-2012

Mojo Jojo rumuzlu arkadaşın yazısını çok beğendim..Görüşleri ve önerileri de çok güzel..

Cengiz Bey, kesinlikle Mojo Jojo rumuzlu satranç severi de alın ekibinize..(kendisi kabul edecek midir bilemem ama..) minimum düzeyde danışman olsa bile çok faydası olur kanısındayım..


- orheen - 28-09-2012

Mojo jojo hakikaten başkan yardımcılığı bile yapabilecek düzeyde yazılar yazmaktadır. Yalnız Mojo jojonun o yazdıklarını ona uygulatma fırsatı verirler mi, yada bunların uygulanması kimleri kemiksiz bırakacak o tartışılır.

Kısacası mojo jojo ekibe girse bile eğer yazdıklarında samimi ise orada uzun süre kalabileceğini sanmıyorum.


- canince - 29-09-2012

Çok sevindirici bir açıklama.

Fikrimce Cengiz Keleş'in bu göreve liyakati tamdır.

Destekliyorum.


- Ahmet Haznedaroğlu - 30-09-2012

Sevgili Cengiz,
Öncelikle seni kutluyor ve başarılı olmanı diliyorum.
Uzun yıllardan beri süregelen arkadaşlığımıza dayanarak “Federasyonun yeniden yapılanması ve işleyişi” hakkındaki projelerini biliyor ve bunları hayata geçirebileceğine inanıyorum.
Bozuk bir sistem içinde bile bilinçli, iradeli ve dürüst bir kadro çok şeyler yapabilir.
Yolunuz açık olsun.


- mahmutosman - 02-10-2012

basarılar...


- Gambit - 03-10-2012

Sayın KELEŞ;

Yaklaşık 1 haftadır,bu platformdan sizden bir cevap bekliyordum.Fakat anlaşılan cevap veremeyeceksiniz.Ama Sevindirici bir gelişme oldu,Sağlık kurulu Başkan adayınızı öğrendim.Ama sanırım heycandan olsa gerek görev tanımını şaşırmış kendisini sizin BASIN SÖZCÜNÜZ sanıyor sanırım.
Süreç hızla ilerliyor Sayın Keleş,siz ekibinizi toplamaya çalışın zaten çok yakında herşey belli olacak.(Delege listesi,Başkan Adayları vb).
Sayın Keleş,size bir sorum daha olacak bakalım bunu cevaplayacakmısınız;
*Rakibiniz seçimden önce delegelerin %70-75 arasında yazılı desteğini alırsa Başkanlık adaylığından çekilecekmisiniz?
Saygılarımla....


- Kasim_Demircin - 03-10-2012

Gambit Bey;

Sanırım siz de Sayın ANY'nin ''forum köşesi'' sorumlususunuz. Sayın Keleş'in adaylığını açıklamasından sonraki bu tahammülsüzlüğünüz ANY zihniyetiyle örtüşüyor....



cevaplarım - Cengiz Keleş - 04-10-2012

Sayın Gambit Bey Kardeşim

Kusura bakmayın, ben de bir haftadır seyahat halindeyim. Merakınızı giderecek cevapları kısa zamana sıkıştıramazdım. Murat ve Kasım Beyler size biraz tepki göstermiş ama ben sizi sevdim. Bir çok arkadaşımız açık veya gizli isimle, veya bana özel mesaj atarak, telefon ederek tebrik ve iyi dileklerini ilettiler. Oysa siz sorgulamaya çalışıyorsunuz, bu şekilde kani olan birisi daha faydalı olur.

Kendinizce aldığınız notlara cevap vermeye çalışayım biraz.

Dedim ki, muhalefet etmek de zordur, çünkü görmek, bilmek, anlamak gerekir.

MEB FATİH? Proje üzerinde çalışan ilgililer zaten satrancı dahil etmeye çalışıyorlar. Şu an proje dışında görünen TSF, dahil ve aktif olmalıdır. Bu işler kişisel ilişkiler sayesinde olmaz. Kurumsal ilişkiler ve politikaların uyuşması gerekir. Devlet tecrübeniz olduğunda bu işlerin nasıl yürüdüğünü daha iyi anlayabilirsiniz. Bu sorunuzu sorulmamış kabul ediyorum.

500 (Beşyüz) kampüs. Takip etmiş olacağınızı tahmin ediyorum ama bağlantı kuramamışsınız. Şu anda zaten TSF çeşitli okullarda sponsor desteği ile “satranç sınıfları” kuruyor. Biz de diyoruz ki, buna üniversitelerde de ihtiyaç var. 500 satranç sınıfının toplam maliyeti TSF'nin dört yıllık bütçesinin %1-2'si civarındadır. Bu proje mümkün müdür, değil midir, o kadar mı zordur? Başlama noktamız, üniversitelerde satrançla ilgilenecek bir öğretim üyesi bulmaktır, bunu da İl Temsilcisi bulacaktır. Devamı da kolayca gelir, merak etmeyin.

Pazar? Köle pazarı değil tabii ki. TSF web sitesinde bir sayfa kurulacak, talep edenlerin (oyuncu-kulüp) talepleri, iletişim bilgileri listelenecek. İsteyenler birbirleri ile temas edecekler? Bütçe? Sakınca? Varsa söyleyin.

Olimpiyat? Siz gündemi, konuları takip ediyorsunuz ama bazı eksikleriniz var. 2014 Norveç Trömso, 2016 Azerbaycan Bakü sırada. Dikkat edelim ki Cengiz Keleş ve ekibi dört yıla aday. 2018 tekrar mı Türkiye olsun? Bir defa Yunanistan denedi (1984, 1988) devam edemediler. Aynı ülkede sık sık Olimpiyat yapmaya çok iyi bakılmıyor. Bazen talep eden olmadığında bazı ülkeler gönülsüzce tekrar üstlendiler ama artık bitti. Olimpiyatlara talep var, boş kalmıyor, Türkiye'ye tekrar sıra gelmesi için en az 10 yıla ihtiyaç var. 10 yıl sonra da ben yokum, o hedefi bayrağı alacak arkadaşlar koysunlar. Ama ben açık kapı bıraktım, şartlar oluşur da önümüzde bulursak yaparız. Hem ucuza, hem daha kalabalık (örneğin 10.000 yatılı seyirci ile), hem de daha kaliteli. Mevcut yönetimin ya amaçları uymuyor, ya da beceremiyorlar bunu başarmayı.

Muhalefet için tam bilmek gerekir. Yarım bilgi ile 8 yıl boyunca federasyonu idare eder gibi yapabilirsiniz ama muhalefet edemezsiniz. Muhalefete muhalefet biraz daha zordur Gambit kardeşim. Siz en iyisi federasyon başkanına çatın, “ne oldu yabancılar transfer ettik ama milli takım aynı yerlerde” diye, çok daha kolay olur. Ama çok yüklenmeyin, ne de olsa 12 yılını harcamış bu işlere. Elinden bu kadar geliyormuş.

Benim uzmanlaşmam uzun yıllar muhalefetten gelmiyor, 22 yıldır Türkiye Şampiyonalarından başlayarak hakemlik yapıyor, turnuvalarda oynuyorum. Satranç kurallarının sadece Türkçe'ye tercümesinde değil, FIDE Kural Komitesinde İngilizcesinin yazılmasında payım var. IA ve FA unvanlı hakemlerimizin yarıdan fazlasına hocalık ve başhakemlik etmişim, aralarında öğrencilerimin öğrencileri var. Ne kadar tecrübeli ve uzman olduğumu çevrenizdeki tecrübeli insanlardan öğrenebilirsiniz.

***

İmza meselesi seçim sistemine getirilen bir kusurdur, demokratik değildir. Belki iyi niyetli olarak, tabanla ilişkisi olmayanları engellemek istemişler. Şu durumda ise yönetime kulüplere baskı yapması için bir fırsat veriyor. Benim imza toplama sorunum yok, rakibim çok toplarsa bereket versin derim. Umarım ve dilerim ki, hatır ve ısrar ile topladıkları imza kadar oy alabilirler.

Baştan dediğim gibi, ince detayları merak eden bir siz çıktınız. Telefonumu biliyorsunuz, arayın bir yerde buluşalım, ben size merak ettiğiniz detayları anlatayım. Siz de bana anlatın. Bazı eksikleriniz ve acele yargılarınız olsa da, ekip olarak sizden yararlanabileceğimizi düşünüyorum. İstekli ve analiz etmeye yatkın insanlar yetkinleştikçe daha faydalı olur. Karşı ekibe yakın gibi duruyorsunuz ama sizi transfer edelim, Sağlık Kurulu dahil henüz hiçbir kurul hakkında nihai karar vermiş değiliz, hangi kurulda çalışmak istediğinizi siz beyan edin. Önemli olan Türkiye Satrancına yararlı olmaktır, yararlı olacak herkese açığız.

Ekip, ekip? Şark kurnazlığı siyaseti bizi çok etkilemiş sanırım, artık çağdaş dünyada bunlara yer yok. Ben neler anlatıyorum, siz hala aynı noktaya takılıyorsunuz. “Ben ve adamlarım” şeklinde bir anlayışımız yok. Onun için kendisini “mevcut başkanın adamları” gibi görenler bizi rakip, alternatif değil de, düşman gibi algılıyorlar. Azıcık sabredin listeleri görürsünüz.

Biz oldu bittiyi sevmeyiz, danışmadan iş yapmayız. Gelin aramıza sizi de dinleyelim. Sizi tekrar uyarayım, muhalefet zordur, bilmek gerekir. Bana karşı muhalefet ise daha zordur, bilerek ve danışarak çalışan; göz boyayan değil, gerçekten iş yapan bir yönetime nasıl muhalafet edeceksiniz? Dışarıda kalmayın, gelin Türkiye'ye yararlı olmaya çalışın.

Selamlarımla