GM Mert Erdoğdu ve İspanya
#1
Sanki her konu zamanın hassas terazisinde bir güzel tartılıyor ve gerçek gizli kalmayarak, açınıyor. 

En fazla destek vermesi gereken kişi, GM olma mücadelesini en yoğun verdikleri süreçte Kıvanç, Mert ve Umut için, yüksek sesle “Bir norm dahi alamazlar” değerlendirmesinde bulunuyordu ama Kıvanç kısa sürede normlarını tamamladı, GM oldu. Ve Bugün de Mert.

Mert’in bugünkü başarının bizlere örnek olması gerektiği düşüncesindeyim. İlk GM normunu sanırım kabaca bundan sekiz yıl kadar önce almıştı. Geçen bu zaman içerisinde sizce Mert, GM unvanını elde edemez miydi? Ederdi. Bunu hepimiz biliyoruz.

Oysa o, çok arzuladığı bu başarı için daha kolay sayılabilecek turnuvalarda oynayarak, hâlihazırda iki olan normu üçlemeyi tercih etmedi. Zamanın terazisinde Mert, öğretici bir oyunla bu mücadelesini tamamladı.

Satranç camiası içerisinde oyuncu olsun, yönetici, hakem, eğitici, veli, yayıncı, malzeme üreticisi ya da satranç gönüllüsü olsun hemen herkes, istese de istemese de zamanın terazide tartılıyor ve gerçek başarı karşılığını buluyor. Başarısızlık da öyle…

Satrançta başarı elde edebilmek, bir fedakârlık işi aslında ve karşılıksız satranç sevgisinin sonucu… Diğer uğraşların kazandırdıklarını ilk bakışta pek kazandırmıyor gibi görünüyor çünkü satranç: Şan, şöhret, para gibi… Ama bunların hemen karşısında, bir entelektüel mutluluk getirdiği de gerçek.
 
Mert’in İspanya’da elde ettiği başarının biraz detaylarına bakabilmek için “chess-results” sitesinde turnuva sonuçlarını aradım, buldum. Ama bulmazdan önce, İspanya’da son bir gün içerisinde gerçekleşen 50 adet turnuva gördüm. İspanya ülkesinde tam 50 adet turnuva son bir gün içerisinde oynanmış ya da oynanıyor… Bu rakam en az 50 ve de, gerisi yayınlamıyor sitede.

Döndüm baktım bize: 50. turnuva için 118 gün geriye gitmek gerekiyor.  

Chess-results sitesindeki bu veriler her şeyi anlatmaz elbette. Tüm istatistik, bu sitedeki veriler üzerinden değerlendirilemez ama kabaca bir şeyler ortaya koyar. Koyar ama “Aradığımız ideale nasıl ulaşabiliriz?” sorusunun yanıtını da vermez. Hepimize düşen görevler var diyerek geçiyor ve Mert Erdoğdu’nun başarısı başlığında izninizle bu konuya girmiyorum.

Herkesin tartıldığı “zamanın terazisini” bizlere hatırlattığı için Mert’e teşekkür ediyor ve bir maratonu başarıyla tamamladığı için de gönülden tebrik ediyorum.
Ara
Cevapla
#2
Ikinci cumlede bahsettiğiniz şeyi bilmiyorum, onun dışında  yazdığınız her şeyin altına imzamı atarim ve GM Mert Erdoğdu'yu ben de tebrik ediyorum.
Ara
Cevapla
#3
Önemli bir kişi "filanca oyuncu norm alamaz"demişse ve bundan şikayet edenler varsa bu şikayet benim şikayetimin değişik bir şekilde ifade edilmesidir.Ben "yatırımlar dar bir alanda sınırlı kalmamalıdır"diyorum.Dar alanda yapılanlar aynen devam eder.Ama geniş alanda da yapılacaklar vardır!Örneğin bunlardan biri katılımı teşvik etmektir.Bizim Federasyonumuz ve yerel yöneticilerimiz bu konulara önem vermemekte ısrar ediyor!Onların önceliği olabildiğince çok yabancı ustanın katılımını sağlamaktır.
İspanya'daki turnuva sayısı ile Türkiye'deki turnuva sayısı kıyaslanabilir.Ancak bizim turnuva sayımızın artması bu turnuvalardan sağlanan verimin arttığını göstermez.Türkiye'de düzenlenen son turnuvalara bakınız!İlk veya son sıralamada ilk 13 sporcu arasında bir yerli usta ya da ilk 25 sıralamasında 3 yerli usta olduğunu göreceksiniz!Bunun anlamı yerli sporcu ile yabancı sporcunun karşılaşma sayısının düşük olması demektir.Bu "yerlinin yabancı ile oynama sayısı" yükselmedikçe isterseniz İspanya'nın iki misli turnuva yapın!Verim almanız mümkün değildir.
"Yerli sporcunun yabancı ile oynama sayısı"nasıl yükselir?Üst grubun alt sınırı 1550 den değil 2000 den hatta 2100 den alınır.Yabancı sayısı azaltılır.Yerlilerin daha çok katılmasını teşvik etmek için kolaylıklar sağlanır!Oysa içinde bulunduğumuz sistem sürekli yabancılara kolaylıklar sağlamaktadır.
Sevgili Mert Erdoğdu'yu kutlar,başarılarının devam etmesini dilerim.
Ateş Ülker
Ara
Cevapla
#4
Sevgili Mert'i "acemi sandığımız" dönemlerden tanırım.

Satrançta yükselmek için verdiği ilk kararlardan...

Kendisini yürekten kutlar, bağrağı, yetiştireceği öğrencilerine devretmesini dilerim.
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla




Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi