ŞOK ŞOK ŞOK
#28
MuzafferŞekerli Nickli Kullanıcıdan Alıntı:türk satranççısı daha kendini tanımlayamamış . ben satranççı isem, neyim, kimim .bu bilinmiyor .

hatırlarsınız. daha önce burada satranççı kim, satrançsever kim; bunu tartışmaya açmıştım ve ilk itiraz '' faydası yok'' diyerek sizden gelmişti .
Muzaffer beyciğim,

Halen aynı görüşteyim. Kavram tartışmak ancak sonuç sağlarsa iyidir yoksa tartışma egosunu biraz tatmin eder o kadar.

Ben Türk satranççısının kendini tanımladığını düşünüyorum. İlhan Onat mesela. Bana göre çağının büyükustasıdır. Yurtdışına gitmeyi bırakın, 1 dolar taşıyanın kaçakçılıktan içeri atıldığı dönemlerdi. Database yokken kısıtlı kaynaklarla ve balkan oyunlarından balkan oyunlarına, ceplerinden vererek gittikleri yerlerde gm deviriyorlardı.

Rahmetli Nevzat Süer. Tek başına Süer Satranç dergisi ile bu ülkenin satranç iletişimini 30 yıl domine etti. Bir gazete köşesi ile her köşeye satrancı soktu, liselerarası turnuvaları tek başına kurdu, yaşattı, yazışmalı satrancı ortaokullara soktu.

Modelse, benim modelim bunlar. Ne bürokrasiden nemalandılar, ne devletten aferin gördüler. Rahmetli Süer, dergisinin her santimetre karesine maç sokmaya çalışırdı, okuyanlar bir fazla görebilsinler diye.

Büyük bir yalan var. Geçmişte bu ülkede satranç yoktu, şimdi lisans sayısı patlayınca satranç var oldu sanılıyor. Kantitatif - kalitatif meselesi halbuki (nitelik - nicelik). Ve bu meyanda sizin 40-50 bin + 1800 rated oyuncu hedefiniz de niceliksel, bir niteliğe dayanmıyor. Onyüzmilyon baloncuk gibi.

Evet, geçmişte bu ülkede büyükusta düzeyini zorlayacak onlarca oyuncu vardı. Satranca saygı duyuluyordu. O yılların liselerarası turnuvalarının ilk basamaklarına bakın Türkiye şampiyonlarını göreceksiniz. Derneklerde yılda en az 10 turnuva yapılırdı.

Milli takım başarısızlığı ise üstyapı ve model sorunuydu. Burnumuzun dibindeki balkan ülkelerinden veya Rusya'dan bilgi transferi yapamamıştık. Bir model ve çalıştırıcı sorunu vardı ve devlet satrancı sevmiyordu.

Bugün Mc Donalds ve kredi kartı kültürü ile nasıl tüketim patlatıldıysa, satranç da öyle fast fooda dönüştü.

Derneklerde artık 3+2 saniye turnuvaları ilan ediliyor. Kullan at sistemine geçildi. 300 bin lisanslı varsa (bu sayıları ciddiye alan var mı onu da bilmiyorum) bakın bu ülkede bir dergi yok; kimse bunu görmüyor. Bir liselerarası turnuva yok, bir döner turnuva yok.

Yukarıda yazdım, İstanbulda 4 ayda yapılan 26 turnuvanın 22'si anaokulu + ilköğretim turnuvası. Çünkü McDonalds çocuk menülerinden kazanır, uygulanan model bu.

Amsterdam'da şehrin merkezinden geçen her 3 tramvaydan birinde Max Euwe Platze yazar; şehrin çok önemli bir bölgesinin adıdır o. Bizim bir Nevzat Süer heykelimiz veya parkımız yok daha.

İl temsilcisi, kalkınma, nitelikli birliktelik bana çocuk menüsünün yanında verilen hayal kahramanları gibi geliyor o yüzden. 320 kurul üyesi olmadan tek bir kişi zamanında bu ülkede satrancı insanlara sevdirdi, e ben de onu gördüm işte, ne yapabilirim?

O yüzden mesele 1800 - 2700 meselesi değil. Zamanlar değişti.

Futbol, motor sporları, basketbol, tenis, hatta atletizme kıyasla satranç maalesef endüstriyelleşememiş bir spor . Maddi açıdan halen prematüre. Çok kısıtlı bir kaynak içeriyor ve bütün bu kavga o zayıf kaynaktan nemalanma üstüne. Bizim bürokrasi bir kaynak gördü mü oraya bir yapı kurar ve kaynağı kökünden alır.

İl Temsilciliği, kurullar, komisyonlar, ilçe komisyonları hep bu yalan üstüne. Ama çelişkileri şu ki satranç hala fakir bir spor ve bizim bürokrasi aksi gibi çok kalabalık. O sebeple şimdilik sadece çocuk menüsü pazarlayabiliyorlar.

Kişisel olarak fast food sevmediğim için -çok özür dileyerek ve bu başlık altında samimi olarak son kez yazarak- söylemek isterim ki, ben bir ergenim ve bu menülere maalesef karnım tok.
Ara
Cevapla


Bu Konudaki Yorumlar
ŞOK ŞOK ŞOK - Yazar: anand - 26-04-2013, 21:01
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: ŞAHMAT - 27-04-2013, 13:42
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: anand - 27-04-2013, 19:16
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Gambit - 27-04-2013, 23:03
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Mojo Jojo - 28-04-2013, 16:57
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: ŞAHMAT - 28-04-2013, 19:11
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: MuzafferŞekerli - 28-04-2013, 19:19
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Mojo Jojo - 28-04-2013, 21:21
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Gambit - 29-04-2013, 10:09
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: M.Aşkın TAŞAN - 29-04-2013, 10:16
Konu Dışı... - Yazar: Ozgur_Akman - 29-04-2013, 11:58
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Ateş Ülker - 29-04-2013, 12:14
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: M.Aşkın TAŞAN - 29-04-2013, 12:32
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Mojo Jojo - 29-04-2013, 13:04
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: trueblueturk - 29-04-2013, 20:11
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: MuzafferŞekerli - 29-04-2013, 20:11
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: anand - 29-04-2013, 20:25
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Mojo Jojo - 29-04-2013, 21:29
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: M.Aşkın TAŞAN - 29-04-2013, 21:53
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Mojo Jojo - 29-04-2013, 21:56
sn. Mojo Jojo. - Yazar: M.Aşkın TAŞAN - 29-04-2013, 22:07
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Ozgur_Akman - 30-04-2013, 09:27
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: anand - 30-04-2013, 10:14
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: M.Aşkın TAŞAN - 30-04-2013, 12:33
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: M.Aşkın TAŞAN - 30-04-2013, 14:35
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: anand - 30-04-2013, 14:52
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: MuzafferŞekerli - 30-04-2013, 19:33
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Mojo Jojo - 30-04-2013, 22:02
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: trueblueturk - 30-04-2013, 23:18
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: M.Aşkın TAŞAN - 01-05-2013, 01:30



Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi