Sevgili Ateş Ülker'e açık mektup
#1
Senelerdir yazıyorsunuz..
İyiyi yazıyorsunuz, güzeli yazıyorsunuz, örnekler veriyorsunuz, benzetmeler yapıyorsunuz.Senelerdir sizde biriken ne varsa, cömertçe bizlerle paylaşıyorsunuz.Sizi kimisi dinliyor, kimisi dinlemiyor, kimisi de dinliyor ama duymamazlıktan geliyor!

Siz sabırla yazıyorsunuz.Arada sabrınızın tükendiğini söyler oldunuz, yorulduğunuzu dillendirir oldunuz, ama yine de yazıyorsunuz; diliniz döndüğünce doğruları, gerçekleri anlatıyorsunuz!

Kimi zaman duygusal davranıyorsunuz, kimi zaman bizlere nazaran oldukça nadir olmakla birlikte hatalar da yapıyorsunuz.Ama her şeyden önemlisi iyiyi, doğruyu, güzeli arıyorsunuz!İnsanları da bunu aramaları için teşvik ediyorsunuz.Sürekli yazmaya teşvik edelim, eleştiriye hoşgörü ile yaklaşalım diyerek; senelerdir üzerinize yük olan şu yalnız başına giriştiğiniz mücadelede, belki de yeni yoldaşlar, arkadaşlar arıyorsunuz.

İçiniz rahat olsun, çünkü ben varım!Yani elde var bir!

Belki ben de 60 yaşına gelince, dönemin federasyon başkanı tarafından (sizin kadar hak ettiğimi var sayarsak) veteran turnuvalarına ülkemizi temsilen gönderilmekten mahrum bırakılacağım, belki ben de o yaşta katıldığım seçimlerde usül üzerine söz alınca dönemin federasyon başkanı ne söylediğimi can kulağıyla dinleyecek ve içinden "yine nereden çıktı bu adam" diyecek.Belki benim de çocuklarım veya çevremdekiler katıldıkları turnuvalarda haksızlıklarla karşı karşıya kalacaklar, notasyonun olmadığı turnuvalarda ben de notasyon kağıtlarını eşeleyeceğim sırf oğlum-kızım için!Sonra bunu anlatıp yardım isteyeceğim yetkililerden, notasyonun teşviki için destek isteyeceğim!

Bununla da kalmayacak, sabahtan akşama kadar hastanelerde dertlerine çare bulmak için muhtemelen saçlarımı dökmüş olacağım hastalarımdan ayrılıp, tıpkı sizin gibi gecenin bir vakti "Sharapova'yı izle" diyenlere inat yazılar yazacağım, derdimi paylaşacağım beni okuyanlarla.Federasyon tarafından forumlardan atılacağım(Atıldım bile ama bu daha bir!), disiplin cezaları alacağım, kısacası ağır bir yükün altına gireceğim.

AMA OLSUN!
DEDİM YA; ELDE VAR BİR!

Kaleminizden sitem damlıyor!Sizin yazılarınızı okuyup da hak verenler belki de federasyonun yüksek kademelerinde sırf seslerini çıkarmadıkları için önemli görevlerin başında yer alıyorlar, onlarla aynı şeyleri düşünmenize rağmen sadece susmadığınız için başınıza gelmedik kalmıyor, ama yine de yazıyorsunuz!

Sizi pek çok konuda örnek aldığımı defalarca dile getirdim.Şimdi de açıkça yazmış olayım!

Yazılarınızda bu olayı soracak bir kişi var mıdır, bu olayı merak eden bir kişi var mıdır, ben de kim bu işi soracak diye merakla bekliyordum, gibilerinden yakınmalarınız oluyor.Ben şimdiden yazılarınızın ve dolayısıyla tecrübelerinizin tümüne talibim, onu belirteyim!

Yazın!
Çünkü ben imkanım olduğu sürece okuyacağım!

Saygılarımla..
Ara
Cevapla
#2
Ateş Ülker Hocamızı görev gereği Şarköy'de (Tekirdağ) tanıma şansı buldum.Yaş gruplarında çocuklarımız beraber yarışırken bizde yağmur altında bekleyip konuşmuştuk.En son 2008 İzmir açıkta gördüm.Sağlığı elveriyor mu bilmem ama katılması güzel oldu.Satranç camiasının ombudsmanlığını tek başına yaptığını gördüm.Böyle bir kişiyle bir arada olmak şereftir.
Ömrüne duacıyız ama öldükten sonra şöyle-böyle iyiydi deyip gözyaşı dökecek karşıt görüşlülerine ve yetkililere diyeceği kafanızı kuma gömmeyin.
Ateş Hocamın çekincelerine eleştirilerine kulak verin.Teşekkür etmekte bir fazilettir.
Satrancın duayeni Ateş hocam çocuklarını yaş gruplarına göndermediğini gördüm.Yorumladım,yargıladım.Profesyonel ticari bir hal aldığından bende yollamadım.Bu sene katılım azalmış mı bilemem.Seneye daha da azalacağını sanıyorum.Umarım Yanılırım.
İzmir'den Selamlar
Ara
Cevapla




Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi