Satranç İl Temsilcileri Değişiyor...
#1
.



[color=red][size=24]Bakalım!?[/size][/color]



Tsf Başkanı sn. Ali Nihat Yazıcı 29-Mart-2011 tarihinde kabul edilip 12-Nisan-2011 tarihinde resmi gazete de yayımlanan, benim tabirim ile "İdari Torba Yasa" kapsamında yapılan değişikler ile ilgili olarak sonunda Tsf'nin yapısında oluşacak değişiklikler ile ilgili ilk açıklamayı yaptı. (Bakınız: http://www.tsf.org.tr/component/koseyazi...93&task=yg )


Bu idari torba yasa kapsamında ki 10. Madde Spor Federasyonlarını, dolayısı ile TSF'yi ve satrancın yönetimsel gelişimi açısından yakın geleceğimizdeki önemli değişiklikleri belirliyor.

Sn. Ali Nihat Yazıcı tarafından yapılan açıklama, yasanın kapsamı ile oluşan ve oluşacak olan değişiklik-değişim süreci açısında her ne kadar yetersiz de olsa, "Türkiye Sportif Satranç Ortamının" başındaki en önemli belayı; yani sportif satrancın İller de ki yürütmesinin çarpık ayağı görünümünde ki "Satranç İl Temsilciliği" kurumun da önemli bir değişikliği müjdeliyor olması bakımından gayet önemli.

Satranç branşında da diğer spor branşlarında olduğu gibi, İller de ki sportif temsil görevi, "Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü İl Spor Dalı
Temsilci Yönetmeliği" ile tanımlanan kriterler ve kurallar dikkate alınarak belirleniyordu. En son 6 Aralık 1990 tarihinde küçük bazı değişikliklere uğramış olan bu yönetmelik günümüz koşullarında yetersiz ve spor yönetiminin ihtiyaçları açısından bakılınca, acilen değişmesi gereken mevcut konumuyla, Federasyonların işleyişine engel yapıya sahipti. ( Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü İl Spor Dalı
Temsilci Yönetmeliği: http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/20...0412-1.htm )



Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü İl Spor Dalı
Temsilci Yönetmeliği'nin birinci maddesi:

"Madde 1 – Bu Yönetmeliğin amacı, illerde spor faaliyetleriyle meşgul olmak üzere valilerin sorumluluğu altında o il’de yapılacak olan spor faaliyetlerinin ilgili federasyonları ile uyumlu çalışabilme ve bu federasyonların taşra bağlantılarını sağlayabilme amacıyla fahri olarak görev yapan spor dalı temsilcilerinin görevlerini ve atanma şekillerini düzenlemektir."

şeklinde bir tanım ile başlıyordu. Fakat bu iyi niyetli tanım ile devamında ki maddeler "Satranç İl Temsilcilerinin" atanması sırasında, Gençlik ve Spor İl Müdürünün önerisi ve Valinin oluru ile atanan spor yöneticilerinin, Tsf'nin geçirmiş olduğu idari değişimler, teknolojinin değişimi, Tsf'nin ve dolayısı ile satranç branşındaki aktif sporcuların kat ettikleri "objektif kriterler karşısındaki" büyük gelişim-değişim ivmesi gibi faktörler göz önüne alınınca sporcuların sırtına yük ve ayak bağı olan pek çok kişinin ( Satranç İl Temsilcisi ) adeta yapıştıkları bu fahri idari görevde; ne hikmetse, şahsi başarısızlıkları apaçık ortada olmasına rağmen Tsf'nin yarattığı vizyonu ve değişimi de maske olarak kullanma cürreti göstererek tekrar tekrar atanarak çalışma?! ve illerde ki aktif sportif ortamına yön verenlerin istemiyor olmasına rağmen atanma azmini engelleyemiyordu!


Sn. Ali Nihat Yazıcı'nın "Çağrı!" başlıklı yazısında:

Açık söylüyorum. Bu yönetmelik çıktıktan sonra, Türk Satrancını bugüne getiren çok kıymetli il temsilcilerimi, yol arkadaşlarımı selamlayarak, tümünü değiştireceğiz. Bunun nedeni il temsilcilerimizden memnun olmamamız değil, tam tersine bu örgüt eğer bugün bu başarıya ulaştıysa, bizler kadar, hatta çok daha fazla o yol arkadaşlarımın katkılarıyla olmuştur.

diyor.


Ve Başkan yazısını şu cümleler ile sonlandırıyor: "Bu nedenle tüm satranç camiasına bir çağrıda bulunuyorum:

İl Temsilcisi olmak isteyen herkese!

[email protected] adresine, aşağıdaki bilgilerle talebinizi iletir misiniz? Var mısınız?

Bir pdf acrobat dosyasında (özellikle istiyorum), resminiz, özgeçmişiniz, il temsilcisi olarak neleri yapmak isterseniz, hayalleriniz nedir, Türk Satrancına ilişkin görüşleriniz nedir?

Doğrudan bana, aracı yok, bana e-posta atmanızı istiyorum.

Her birini tek tek okuyacağım.

Sonra her birinizle tek tek yüz yüze görüşeceğiz.

Sonra da tüm il temsilcilerimizi atayacağız.

Sizlerden e-posta bekliyorum.

Haydi bakalım!"






Şimdi Dikkat!

Özerk Spor Federasyonlarının yapısını ve işleyişini değiştiren bu yeni yasa büyük bir kazanımdır. Bir kere artık "Özerk" değil "Bağımsız!!!"


Sporcu, izleyici veya idareci olarak katıldığım turnuvalarda bana Satranç İl Temsilcilerinin hatalı uygulamaları ile ilgili pek çok konuda bilgiler sunup, yerine göre somut deliller ile dert yanan ve genellik ile Sn. Ali Nihat Yazıcı'nın deyimi ile "Forum Köşelerinde" bu konuları açmamı isteyen değerli sporcu, idareci ve antrenörler; ben sizlerin bana söylediklerinizi dikkatle not almıştım, fakat sizler "bizde yazarız-tartışırız gerekirse, şimdi zamanı değil" diyordunuz.

İşte şimdi zamanı!...

Yinede eliniz gitmez ve forumda yazamaz iseniz, bir çağrıda benden.

" [email protected] " benim bilinen iletişim mail adresim. Bana yazın. Konuları, olanaklı olduğunca isimleri olaylardan müstesna tutarak ben yazayım. Başkanın dediği gibi "
neleri yapmak isterseniz, hayalleriniz nedir, Türk Satrancına ilişkin görüşleriniz nedir?"

"Güzel günler göreceğiz. Güneşli günler..."




---------------------------------------------------------------------
Not:

1) İzmir'li dostlarım; ne demiştim?

2) Dost görünen dostlarım; ne demiştim?

3) Sürekli "Akıl" veren dostlarım; niye hep muhalifsin? diyenler şimdi görün bakalım neler olacak!
Sürekli öğrenmek iyidir.Öğrendiklerini doğru kullanabilmek daha iyi.(Eski lahit yazıtlarından alıntı.)
Ara
Cevapla
#2
Değerli Arkadaşlar,
Bir federasyonun çalışacağı il temsilcilerini kendisinin tayin edememesi o spor dalının illerde, dolayısıyla ülkemizdeki gelişimine doğrudan etki yapar, bunun artık değişecek olması federasyonumuz bakımından çok önemli bir olaydır, böylece satranç camiasında bizler daha da bir bütün olacak, federasyon destekli çalışma ortamının pozitif sonuçlarını ilerleyen dönemlerde hep beraber göreceğiz.
Ancak tümünün birden değişmesi ne kadar doğru olacaktır orası bilinmez, sonuçta o ilin satrancına yön veren, işini güzel yapan bir çok il temsilcisi var.. Bu konuda yılların emeğini, varılan noktaları iyi incelemek gerekir..
Yine de bu işin sonuçta satranç camiasına olumlu olacağı kesindir...

Naci Erdem
Balıkesir
[font=Trebuchet MS]ZESDER Balıkesir Zekâ ve Zihin Sporları Kulübü[/font]
Cevapla
#3
Projenin yüksek politikaya hizmet edeceğine inanıyorum. Yani kısaca, kişi ve kurumlardan çok satrancımızın gelişimi için önemli görüyorum.

Temsilcilik bir görev ve TSF hizmetlerinin memurluğudur. Bir bayrak yarışı gibi düşünülmeli ve aynı amaca hizmet ettiğini unutmadan kişiler yeni arkadaşlarına destek olmalıdırlar.

Şimdiden isimleri belli olmayan onlarca temsilcimize görevlerinde başarılar dilerim.
Menderes Sargın
Satranç Akademisi
Eğitim Merkezi
Ara
Cevapla
#4
.



[color=red][size=24]Görelim... (1)[/size][/color]


Bağımsız Türkiye Satranç Federasyonu

[size=18] "Federasyon Satranç İl Temsilcisi!..."[/size]



Yıllardır sportif satrancın illerde ki gelişimine genellik ile engel teşkil eden, pek sporcuyu, sporcu yakınını, spor yöneticisi, antrenör-hakemin büyük bir heyecan ve özveri ile çalışmayı uğraşmayı sevdiği sportif satrançtan, özellikle "son altı yıldır" soğutup uzaklaştıran "Satranç İl Temsilciliği" kavramı yerine gelen yeni kavram ve görevin "Tam Adı" ve 07-07-2011 tarihi itibarı ile yeni oluşan ünvanın açılımı bu.



2004 yılında çıkartılan Özerklik Yasasıyla, ilk Özerkleşen Amatör spor Federasyonu Tsf ( TSF 07 Mayıs 2004 tarihinde Türkiye Futbol Federasyonu'ndan sonra 'özerklik' statüsünü kazanan ilk spor federasyonudur.) 1991 yılında ki kuruluşunun üzerinden geçen 13 yıl sonra, Özerklik döneminde büyük başarılara imza atarak estirdiği fırtınanın tozu daha yatışmamışken, Mevcut Hükümetin (Devletin) aldığı devrim niteliğindeki bir karar ile artık "BAĞIMSIZ!..."



Türkiye Satranç Federasyonundan bahsederken artık, "Özerk Türkiye Satranç Federasyonu" yerine "Bağımsız Türkiye Satranç Federasyonu" demeye hızla alışmalıyız.


Çünkü sportif satrancın günümüzde tek yöneticisi(?!) durumunda ki kurumun resmiyette anılan isminin önündeki "Özerk" kelimesi "Bağımsız" vurgulu tümcesi getirilerek değiştirildi. ( 12-Nisan-2011 Madde 10 http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/20...0412-1.htm )



Ne diyordu sn. Ali Nihat Yazıcı 04-07-2011 tarihli "Çağrı" başlıklı yazısında:


...
İl Temsilcileri

Bildiğiniz üzere, Bağımsız Federasyonların çalışmalarını düzenleyen yasa önceki dönemde TBMM'de kabul edildi ve Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Şimdi Genel Müdürlük, yasanın amir hükümlerini ayrıntılarıyla açıklayan yönetmelikleri hazırlıyor. Bize göre yasa ile gelen en önemli değişikliklerden birisi, İl Temsilcilerini artık ilgili federasyon başkanının teklif etmesi ve Genel Müdürün ataması. Bu sporda en önemli devrimlerden birisi.
...



Şimdi, sn. Ali Nihat Yazıcı'nın Mevcut Bağımsız Tsf'nin seçilmiş yönetim kurulu başkanı (Tsf Başkanı) olarak, tabi ki yasanın hazırlanış sürecini ve yasanın amir hükümlerinin hazırlanış sürecini, hazırlayan kuruma hepimizden daha yakın olması dolayısı ile "gayet yakından" izlemesi normal.



Konuya değinen yazısına "Bildiğiniz üzere" diyerek başlaması, Tsf'nin kendi yayın organında veya interaktif yayın organı olarak "Tsf web" sayfasında, satranç kamuoyunu bilgilendiren bir yazı veya bilgi içerikli bir doküman sunmuş olmasından kaynaklanmıyor. Ayrıca, bu konu basının veya görsel medyanın çarşaf çarşaf yazıp saatlerce televizyon oturumlarında tartıştığı bir konuda değil!



Peki Nereden Bilebilirsiniz?



Ya benim ve bir kaç azimli muhalifin yapmaya çalıştığı gibi bilgi kaynaklarını sonuna kadar verimli kullanıp Tsf'yi ve sportif satranç ortamını sürekli yakın takipte tutuyor olacaksınız, yada düzenli bir "Özgür Satranç Forum" okuru olacaksınız.



Başka yolu yok...



Tsf başkanı sn. Ali Nihat Yazıcı'da, yazılarından anlaşıldığı kadarı ile düzenli bir "Özgür Satranç Forum" okuru olduğundan, yöneticisi olduğu kurum dahi hiç bir bilgilendirme içerikli yayın yapmamış iken "Özgür Satranç Forum" da yapılan bilgilendirme ve yorum içerikli yazıları kamuoyunun bilgilenmesi anlamında yeterli görerek "Bildiğiniz üzere," diyerek yazısına başlamış.



Çağrı başlıklı yazının yayımlanma tarihi 04-07-2011. Gençlik ve Spor Genel Müdürümüz Sayın Yunus Akgül'ün ise "Çağrı" başlıklı yazıda üstü örtülü bir şekilde değinilen konulara açıklık getiren talimatının, İl Spor Müdürlüklerine hitaben iletim tarihi ise 07-07-2011.



Fed_tem.jpg
(tıklayınca resim büyüyor.)


Yani benim gibi başkanın yazılarını hiyerarşik kural telakkisi ile sıkı bir takip ile okuyan ve yazılanları anlamaya çalışıp uygulamasını emir telakkisi ile görev telkinine dönüştüren bir kısım muhterem "Çağrı" başlıklı yazıyı okuyup, daha sonra bulundukları ilin Gençlik ve Spor İl Müdürlüklerine gittiklerinde, "Ne diyorsun sen kardeşim. Bu senin anlattıkların doğru olsa önce biz biliriz. bize gelen bir yazı veya uygulama talimatı yok. Sen şimdi git dinlen. O web sayfasında ki yazıları da bir müddet okuma. Bu konuda bir yazı veya uygulama içerikli bir bilgi gelirse biz sana bildiririz. Söz." denilerek evlerine geri gönderilmiş olmalı.



Çünkü 04-07-2011 tarihinde "Çağrı" başlıklı yazıda değinilen konunun uygulama içerikli olarak İl Gençlik ve Spor Müdürlüklerine gönderilen İletim yazısının Sayın Genel Müdürümüz Yunus Akgül imzası ile 07-07-2011 tarihinde imzalanıp ilgili müdürlüklere yollandığı kolayca görülüyor.

Ben konuyu yakından takip eden bir meraklı olarak bu yazıya 12-07-2011 tarihinde zor ulaşabildim. Gerisini siz düşünün!..


Yazımın devamında konuya açıklık getirmek için üç başlık seçtim:


1) Geçmişte uygulanan "Satranç il temsilciliği" sistemi nasıl işliyordu ve sportif satrancın illerdeki yönetimi sürecinde "Satranç il temsilcisinin rolü neydi?

2) Yeni sistem, yani "Federasyon satranç il temsilciliği" ne anlam ifade ediyor? Bir önceki sistem ile kıyaslaması kısaca nasıl yapılabilir?

3) İki sistem arasındaki farklar ile olası artıları ve eksileri nelerdir?

Devam edeceğim...

Atilla Alpaslan-İzmir
( 35 Euro karşılığı 70 TL ye kıyıp kendi ilinde yapılan ve bir miktarı GM olan on bir yabancı sporcunun katıldığı "10th IZMIR INTERNATIONAL OPEN CHESS TOURNAMENT" etkinliğine çok istemesine rağmen katılamayan meraklı "OPEN" izleyicisi)
Sürekli öğrenmek iyidir.Öğrendiklerini doğru kullanabilmek daha iyi.(Eski lahit yazıtlarından alıntı.)
Ara
Cevapla
#5
.



[color=red][size=24]Görelim.. (2)[/size][/color]




[size=18]"1) Geçmişte uygulanan "Satranç il temsilciliği" sistemi nasıl işliyordu ve sportif satrancın illerdeki yönetimi sürecinde "Satranç il temsilcisinin rolü neydi?"[/size]




Öncelikle satranç il temsilciliği kavramının, Gençlik ve Spor ve Genel Müdürlüğüne bağlı Türkiye Satranç Federasyonu 1991 yılında kurulmasından çok önce; 1981 yılında dönemin sıkıyönetim hükümeti tarafından "Fahri" olarak yapılan bir görev olarak ihdas edilmiş olduğunun, altını çizerek yorumlamaya başlamak gerekli.



[size=18]Satranç İl Ajanı (!)[/size]



Evet. 1981 yılında Bursa-Karacabey'e Milli Eğitim İzcilik Kampına Hizmet içi eğitim kapsamında çağırılan, yaklaşık 40-45 ilde ki, satranç ile ilgisi-bilgisi olan ve konuda ek çalışma yapmak konusunda isteği olan, öğretmenler öncelik ile "satranç hakemi" olarak yetiştirildikleri ve turnuva organizasyonu yapabilmeleri için satranç turnuvası eşleştirme sistemlerinin büyük bir titizlik ile öğretildiği bir kamp çalışmasına katılıyorlar.



O dönemde bilgisayarın hiç olmadığının altını çizerek, günümüzün "ukala" genç hakemlerine İsviçre Sistemi turnuvalarda eşleştirmeleri sporcu eşleştirme kartları ile, şimdi gibi bilgisayar başına oturup, her tuş hareketini tören ile yapan “genç hakemlerdendaha hızlı bir şekilde yaptığımızı ve üstelik eşleştirmenin tüm sorumluluğunun da bilgisayar programına değil bizlere ait olduğu bir dönemde, bir çok turnuvada sıfır hata ile çalışarak organizasyonları şimdiki sefalet durumdan daha hızlı sürdürdüğümüzü hatırlatmak isterim. (Sonuçları ve eşleştirmeleri de el ile yazıp ilan ediyor olmamıza rağmen!...)




Karacabey Milli Eğitim Gençlik kampında, daha sonra ki yıllarda Türkiye Satranç Federasyonunun Kurucu başkanı da olacak olan Sayın Kahraman Olgaç nezaretinde büyük bir titizlik ile sürdürülen bu eğitim çalışması sonucu katılımcılara verilen dersler neticesinde, "--Siz artık hakemsiniz geri döndüğünüzde kendi illerinizde turnuvalar yapabilirsiniz, ayrıca, Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığını her yıl Ankara Beşevler Kampüsünde, Türkiye Milli Eğitim Türkiye Satranç Şampiyonası yapacak." denilerek ve bir de "Hakem" belgesi verilerek "Satranç İl Ajanı" unvanı ile; o zamanlar birleşik bir kurum bir kurum olduğunun altını çizeceğim, Milli Eğitim Gençlik ve Spor İl Müdürlüklerinde satranç branşında görev yapmak üzere illerine gönderiliyorlar.


"Satranç İl Ajanı" isminin yarı askeri bir kavram olduğu ve zorlama isim bir olarak kulağı fazlaca tırmaladığı konusuna değinmeden geçmek olmaz.


Dönemin sıkı yönetim hükümeti "Gençleri" kötü alışkanlıklardan korumak (Özellik ile siyaset ve siyasi anlamda bilinçlenme gibi...) amacı ile sporun yaygılaştırılmasının önemli olduğuna karar vererek ve özellikle amatör sporlara ek kaynak sağlamayı, tüm spor dalların da özendirici çalışmalar yaparak, gençleri spora kanalize etmeyi bir devlet programı olarak benimsiyor. Bu konuda eğitim vererek görevlendirdiği kişilere de "Satranç İl Ajanı" unvanını öngörmesinden daha uygun bir durum da olamazdı.


Bu unvan, taa ki 06-Aralık-1990 tarihinde dönemin "Özal Hükümeti" tarafından yapılan köklü değişikler kapsamında Spor Bakanlığının ayrı bir kurum olarak oluşturulmuş olması dolayısı ile amil yönergenin "Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü İl Spor Dalı" yönetmeliği şekli ile sivil bir ağız ile düzenlenip küçük değişiklikler ile tekrar yayımlanmasına kadar da sürüyor. (http://www.mevzuat.gov.tr/Metin.Aspx?Mev...L%DD%D0%DD )


[size=16]
"Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Spor Dalı Yöneticisi (Satranç vs.)" veya bizim söylediğimiz şekliyle "Satranç İl Temsilcisi"
[/size]




1991 Yılı Mayıs ayında Gençlik ve Spor Bakanlığına bağlı bir kurum olarak, Türkiye Satranç Federasyonunun kurulması ile birlikte spor dalı yöneticisi olarak "Satranç İl Temsilcileri" büyük önem kazandı. Uzun yıllar komik sayılabilecek bir bütçe ile yönetilen Tsf (güncel rakamlar ile 15000 ile 50.000 tl civarı yıllık! bütçe.) İller de kullanılmak üzere İl Gençlik ve Spor İl Müdürlüklerine aktarılan ve esasen Tsf'nin "kontrolünde ve hatta rakamsal olarak bilgisi dâhilinde" bile olmayan satranç İl bütçelerinin verimli bir şekilde illerde kullanılmasını sağlamaya çalışarak faaliyetlerini büyük bir başarı ile sürdürmüştü.





Özetle, Satranç İl Temsilcisi Kavramı neydi?


1) Resmi Gazete de 06.12.1990 tarihinde yayımlanan şekliyle tanımlanan görev (Resmi Gazete Sayısı: 207179) :

ı) " İllerde spor faaliyetleriyle meşgul olmak üzere valilerin sorumluluğu altında o il’de yapılacak olan spor faaliyetlerinin ilgili federasyonları ile uyumlu çalışabilme ve bu federasyonların taşra bağlantılarını sağlayabilme amacıyla fahri olarak görev yapan" Gençlik ve Spor İl Müdürünün öneri ve Valilik ataması ile görev yapan kişi demekti.


ıı) "İl spor dalı temsilcilerinde, ilgili oldukları spor dalında sporcu, antrenör, hakem veya yöneticilik yapmış, spor çevresinde tanınmış ve iyi eğitim almış olma gibi nitelikler aranır.

İl spor dalı temsilcisi atamaları, federasyon başkanları seçiminden sonra en geç iki ay içerisinde dört yıllık süreyle görev yapmak üzere yapılır." deniliyordu.


ııı) "İl spor dalı temsilcisi olmak isteyen ve bu maddede belirtilen niteliklere sahip olanlar bulundukları ilin il müdürlüğüne dilekçe ile müracaat ederler. İl müdürlükleri müracaatları değerlendirir ve nitelikleri uygun olanların adaylıklarını kabul ederek il başkanının onayına sunar. Adaylar arasından birisi il müdürünün teklifi ve il başkanının ( Valilik Makamı kastediliyor.) onayı ile il spor dalı temsilcisi olarak atanır. Ataması yapılan il spor dalı temsilcisinin adı soyadı ilgili federasyon başkanlığına bildirilir."



Görüldüğü gibi.

"İl spor dalı temsilcisi" ataması yapılırken, İl Spor Müdürü ve bulunulan "Mülki" alanın devlet adına yöneticisi olarak sadece "Valinin" yetkili olduğu, ilgili Federasyonun basitçe bilgilendiriliği açıkça belirtilmiş.



Yasayı okuyarak devam edersek...



Spor Dalı Temsilcilerinin Görevleri



Madde 7- Spor dalı temsilcilerinin görevleri şunlardır.


a – Federasyonlarının görevlerine uyumlu olarak mahalli spor temaslarının programlarını yürütürler ve yürütülmesini izleyip, denetlerler.

b – Spor teşekküllerinin, sporcuların spor temasları programını ilgili federasyonun faaliyet programı ile çeşitli kuruluşlar tarafından düzenlenecek spor temasları programları ve bütçe imkanlarını göz önünde bulundurarak bağdaştırmak suretiyle mahalli spor temasları programını hazırlar, il ve ilçe müdürlüğünün onayından sonra uygular, denetler, sonuçlarının tescilini sağlar.

c – Genel Müdürlük genelgelerinin, il müdürlüğü ile birlikte spor teşekkülleri ile ilgili kuruluşlara iletilmesini sağlar.

d – Spor temasları içinde yer alan tüm fahri antrenör, monitör, hakem gibi spor teması görevlilerine dair eğitim hizmetlerini, federasyonları ile iş birliği yaparak programlar ve yürütür.

e – Spor mevzuatının uygulanmasından çıkacak aksaklıklardan dolayı gerekli gördükleri mevzuat düzenlemesi için önerilerde bulunurlar.

f – Mahalli spor temaslarının tüm kayıtlarının tutulmasını sağlarlar.

g – Federasyonların o mahalde verecekleri temsilcilik, gözlemcilik, deneticilik ve organizatörlük gibi görevleri yaparlar.

h – Spor teşekkülleri arasında çıkacak anlaşmazlıkları tertip kurulu ile birlikte birinci derecede çözüme bağlarlar.

ı – Kendi spor branşındaki yıllık faaliyet sonuçlarının, gençlik ve spor il başkanlığı yıllığına konulmasını sağlarlar,

j – Mahallerindeki en başarılı sporcu ve spor teşekküllerinin il’i temsil kabiliyetlerinin geliştirilmesini sağlayıcı ve idame ettirici tedbirleri alırlar.

k – Spor dallarında ihtisas kulüplerinin kurulmasını sağlayıcı çalışmaları yürütürler.

l – Spor temaslarında görev alan tüm fahri görevlilerin kayıtlarının tutulmasını sağlamak üzere il müdürlüğü ile işbirliği yaparlar.


Spor dalı Temsilcilerinin Yetki ve Sorumlulukları

Madde 8- Spor dalı temsilcileri, federasyonların mahalli teknik spor yöneticileri ve mahallindeki spor temasları uygulamalarının resmi ve teknik mercidirler.

Spor dalı temsilcileri, bağlı oldukları federasyonların statü, yönetmelik ve genelgelere kadar tüm mevzuatının uygulanmasında ve spor temaslarının yürütülmesinde; federasyonlara ait organizasyonlarda federasyona karşı, il organizasyonlarında federasyonları ile bağımlılıklarını sürdürmek suretiyle gençlik ve spor il başkanlığına karşı sorumludurlar.

Her ay il veya ilçe müdürlüğünce yapılacak olan toplantılara katılarak branşları ile ilgili bilgi ve rapor verirler. Branşlarının daha iyi duruma getirilmesi için öneride bulunurlar.


----


Pekii, bu kadar görevi "Fahri" olarak çalışan bir kişi tarafından yapabilir mi?





Veya niye belirli süreklilikte "Asaleten" (bordrolu olarak) çalışmayan bir kişi bu görevi yapıp duruyor olsun?


Bunu cevabı hiç basit değil!

Satranç İl Temsilcisine, memur maaş katsayısına orantılı olarak değişen bir miktarda "temsil görevi harcı" adı ile yaptığı görevler karşılığı, bu görevlerin kaç gün-kaç seans sürdüğü gibi basit kritere bağlı olarak mali ödeme, İl Spor Müdürlükleri tarafından yapılırdı.


Bu rakam gerçekten bu görevi sürdüren kişinin yapacağı ve yapması öngörülen tüm işler düşünüldüğünde çok mütevazi kalan bir rakamdır. (Özellikle büyük şehirlerde ki yaşam koşullarının zorluğu ve sporcu yoğunluğuna bağlı olarak "yapılmasının gereken işlerin çokluğu" ile birlikte verilen görevin "layıki ile yapılması için ayırılması gereken zamanın" çok oluşu ve masrafı düşünülünce.)


Fakat İl Spor Müsabakaların da görevli hakemlerin aldığı rakam İl temsilcisinin aldığı "Fahri Görev" temsil harcından ortalama 1/3 oranında daha fazladır. (Bazı özellik ile yaratılmış durumlarda biraz(!!) daha fazla.)

Bu yüzden de Satranç İl temsilcilerini, İllerde yapılan pek çok turnuvada, "Sadece turnuvayı organize edip turnuvanın işleyişi sırasında ise oturup dinlenmeyi tercih ederek" sporcular, sporcu yakınları, antrenörler ve spor kulübü yöneticileri tatlı tatlı sportif sohbetler ederken görmek yerine, genellik ile yapılan turnuvanın "BAŞ HAKEMİ" olarak ve sporcular, sporcu yakınları, antrenörler ve spor kulübü yöneticileri ile "sebebi belirsiz" bazı tartışmaların içinde bir muharip ve mücahit edası ile tartışır olarak da görürdük!...



--------------------------------------------------------------------------
Not:
1) "Yeni sistem, yani Federasyon satranç il temsilciliği (Federasyon İl satranç temsilciliği) ne anlam ifade ediyor? Bir önceki sistem ile kıyaslaması kısaca nasıl yapılabilir? "

Devam edeceğim.


Atilla Alpaslan-İzmir

((35 Euro karşılığı 70 TL ye kıyıp, kendi ilinde yapılan ve bir miktarı GM olan on bir yabancı sporcunun katıldığı "10th IZMIR INTERNATIONAL OPEN CHESS TOURNAMENT" etkinliğine çok istemesine rağmen katılamayan meraklı "OPEN" izleyicisi. ("izleyicisi" evet böyle yazmıştım ama; ne yazık ki ben ve bana yakınlığı ile bilinen kişiler tetikte bekleyen "OPEN" hakemleri tarafından karşılaşmaların yapıldığı alanın girişinde büyük bir zevk ile bloke ediliyorken, blokajı yapıp büyük alkış alan hakemin hemen sağında ve solunda pek çok sporcu yakını veya ilgili izleyicinin rahatça dolaşıyor olduğunu "kör" olmamıza rağmen kolayca görüyoruz.) ))
Sürekli öğrenmek iyidir.Öğrendiklerini doğru kullanabilmek daha iyi.(Eski lahit yazıtlarından alıntı.)
Ara
Cevapla




Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi