Satranç Antrenörlerinin Durumu
#1
Bence satranç antrenörlerinin durumunun da bir gözden geçirilmesi ve desteklenmesi gerektigi düşüncesindeyim.Özellikle okullarda öğretmen olmayıp ama okullarda öğretmenlik yapmak isteyen kişilere kimse destek olmuyor ve okulların kapısı açılmıyor.Bu konuda da bir fikir birligi ve dayanışma yapılması gerektigi düşüncesindeyim.
Ara
Cevapla
#2
Yanlış anlamıyorsam,okullarda satranç öğreticiliği yapabilecek durumda olduğu halde kendisine böyle bir iş bulamayan satrançcıların durumunu dile getirdiniz.Son yıllarda esas mesleği öğretmenlik olan pek çok kimse temel çalıştırıcı belgesi aldı.Bunların tek kurs sonrası Küçüklerin Satranç Eğitiminde ne kadar başarılı olduklarından kuşku duyulmaktadır.Bu öğretmenlerin durumu deneyimli satrançcılarımız arasında çok tartışılmaktadır.Esas mesleği öğretmenlik olanların Satranç alanında da öğretmen olmaları eninde sonunda gerçekleşecekti.Sadece bu süreç biraz hızlı olmuştur.Onlar bu konuda kendilerini yetiştirene kadar esas mesleği öğretmenlik olmayan satrançcılar Satranç öğretmenliğine devam edebilmeliydi.Satrançcıların yerlerini öğretmenlere bırakması daha yavaş olmalıydı.Oysa çok hızlı olmuştur.Bu nedenle bazı sorunlar yaşanmaktadır.
Bu konu benim her zaman kullandığım *Yerli dinamikler desteklenmelidir*başlığı altında incelenmelidir!Ve bir üyemizin burada yazı yazması yeterli değildir.Temel çalıştırıcı olup kendine iş bulamayan satrançcılar durumlarını Federasyona dilekçe ile bildirmelidir.Federasyon ile dialog kurmadan ve sesini duyurmadan kimse derdini anlatamaz.
Ateş Ülker
Ara
Cevapla
#3
Sayın ATEŞ bey katılıyorum size ama bu bireysel olucak bir şey olmadığı düşüncesindeyim şimdi bir kişinin dilek ve istegi mi kabul görülür yoksa büyük bir kitlenin mi duygu düşünceleri kabul görülür.
Ara
Cevapla
#4
Ateş Hocam
bir öğretmen olarak satrancı çok iyi bilmeselerde okullarada arkadaşlarımı satranç antrenörü olmaları konusunda teşvik ediyorum aralarında birkaçı da teşviklerim sonucu belge sahibi de olmuştur.
burada amaç satranç oyuncusu yetiştirmek değil sayısal olarak daha çok öğrenciye satranç oyununu öğretmek ve öğrenciler arasında sosyal etkinlik olarak satrancı yaygınlaştırmaktır.
çocuklar okul çıkışlarında internet kafeye gitmek yerine egzersiz açan öğretmenlerin gözetiminde haftada 6 saat birlikte satranç oynamaktadır tenefüs aralarında sınıflarındaki diğer arkadaşlarına evde büyüklerine veya kardeşlerine satranç öğretmektedir.
kaldı ki bir çocuğun bir satrançı olabilmesi için satrancın kurallarını deneyimli bir oyuncudan öğrenmesi gerekmez bu yazıyı okuyan pekçok oyuncuya satrancı muhtemelen babası, akrabası yada arkadaşı öğretmiştir. bu cocuklarda satranççı olamasalar bile en azından kendi çocuklarına satrancı öğretebilirler.
Bu öğretmenlerin durumu deneyimli satrançcılarımız arasında çok tartışılmaktadır diye bir ifade kullanmışsınız. öğretmenlerin bu işten aldıkları ücret yaklaşık 8 TL/saat tir yani tartışılacak birşey değil. haa bu ücrete ders veririm diyen deneyimli satrançcı varsa benim yerime derse girebilir tabiki benden daha faydalı olur bende alcağım ücreti seve seve kendisine taktim ederim.
ayrıca birşeyden daha bahsetmek istiyorum
Halis Hoca elosu varmı bilemiyorum ama 2010 yılında istanbulda küçüklerde katıldığı 11 takım turnuvasında takım halinde 10 birincilik 1 ikincilik alarak ifademi bağışlayın deneyimli oyuncuların çalıştırdığı takımlara nal toplatmıştı. yani bilginin yanında birazda ihlas.
benim fikirlerim ve düşüncelerim budur.
Ara
Cevapla
#5
Sayın TUNCAY bey

Yazınız da ismim geçmiyor fakat konu başlıgını şahsım açtıgı için cevap vermek geregi duydum.
Yazım başka yerlere çekilmemesi hususundayım özellikle okullarda öğretmen arkadaşlardan herhangi eleştiri yapmadım ben satranç öğretmenlerinin dışardan yapabilecek insanların kapı açılması taraftarayım ayrıca Türkiye de sadece devlet okulu yok özel okul halk eğitim merkezleri ana okulları var.Herneyse asıl konuya gelelim siz ders egzersizlerinden bahsetmişsiniz ben ise ders vermek konusunu gündeme getirmek istedim tabii ki kimse haftada 6 saat için bir okula gitmek istemez normalde okullarda haftanın en az iki günü giden ve aynı okulda hafta sonları satranç kursları açan ögretmenler bulunmaktadır ayrıca tanıdık ve çevreleri olan insanlar okullarla anlaşıp paket olarak tiyatro,halk oyunları ve satranç dersleri veriyolar bunlar göz ardı edilmemeli ben bunu dile getirmek istedim.Ayrıca federasyonun verdigi satranç bilmedigi halde bu belgeyi alan ögretmenler konusunu tartışmak isterseniz oda ayrı başlık altında tartışılabilir ayrıca siz satrancı seven ve ögrencilerinize ögretmek için egzersiz açan bir egitimcisiniz ama egzersiz açıp hiçbirşey ögretmeyen ögretmenler olmadıgı ne malum bu konularda ayrı başlıklar altında tartışılabilir.
Saygı ve Sevgiler.
Ara
Cevapla
#6
Antrenör belgesi okadar önemli bir belge degil. neden derseniz.
bu belgeyi satrancın sadece taş hareketlerini ve kurallarını bilen biriside alabiliyor.
Herkeze verilen bir şeyin nekadar kıymeti vardırki acaba?
çok takılmayın.
zaten bir çocuk internette google arama motorundan "satranç nasıl oynanır" yazsa kurallarını çok rahat ogrenir.
sırf taş hareketlerini ogretmek için antrenore gerek yok.
Ara
Cevapla
#7
Sayın NOVEK

Konu başlıgında yazmak istedigim satranç öğretmeni olmak isteyen kişilere istihdam nasıl sağlanır ve istihdamı nasıl çoğaltabiliriz amacım bunu ifade etmekdi ama konu nedense başka yerlere kaymaya başladı.


Saygı ve sevgiler.......
Ara
Cevapla
#8
Ömer beyin dediği gibi konu farklı bir alana kaymaya başladı.Benim söylemek istediğim esas mesleği öğretmenlik olanların satranç öğreticisi olurken sorunlar yaşandığını dile getirmekti.Hiçbir zaman "öğretmenler satranç öğreticisi olmasın"demedim.Yalnız çok hızlı temel çalıştırıcı olanlar bazı sorunlar yaşadılar!Bu arada onların çok hızlı temel çalıştırıcı olmaları satranç bilgisi daha ileri olanların okullarda iş bulma ihtimallerini de azalttı!Tek yönlü düşünmeyeceğiz.Çok yönlü düşüneceğiz.Amaç öğretmenleri Satranca giden yoldan geri çevirmek değildir.Öğretmenler Satrancı öğrenmişse satrançcıların okullarda işi kalmayacaktır.Bu eninde sonunda olması gereken bir durumdur.Bugün temel çalıştırıcılar arasında bilgi düzeyi çok farklı kimseler olduğu bir gerçektir.Beni dikkatle dinleyiniz!Hiçbir zaman hiçbir kimseye ölçüsüz eleştiri yapmadığımı farkedersiniz.
Bu kadar uzun ve ayrıntılı yazabilmemim nedeni yaşadığım deneyimlerdir.Ben 1997-2000 döneminde 4 Temel çalıştırıcı kursunun planlamasını ve koordinatörlüğünü yaptım.Bu kurslardan üçü çok başarılı olmuştur.Çünkü her kursta deneyim kazandık.Kimi görevlendirmemiz gerektiğini anladık.Bu kurslar sonrasında internet ortamında şöyle bir eleştiri yapıldı: *Geçerken alma kuralını bilmeyen temel çalıştırıcılar var!*Hemen yanıtladım.Benim planlamasını yaptığım kurslarda kursun ilk gününde geçerken alma(en passant)anlatılmış ve İlkokula yeni başlayan çocukların taşların hareketlerini hemen öğrendiği oysa geçerken almayı öğrenmenin biraz zaman aldığı vurgulanmıştır.Sözü uzatırsam bu yazı bitmez.Yıllar sonra Kader beni bir temel çalıştırıcı kursunda planlamacı yönetici olarak değil yeni bir kursiyer olarak kursa katılma durumunda bıraktı.35 kişilik sınıfda ben vardım ve 34 öğretmen vardı.Benim orada ne işim vardı?Bu konu bu yazının amacı dışında kalmaktadır.Ancak bir başka olaya tanık oldum.Kursda bize Satrancın ilk bilgilerini veren Ankara kökenli genç arkadaşım işini çok iyi yapıyordu.Konuları öğretmenlerin çok iyi anlayacağı şekilde anlatıyordu.Kursun bir yerinde bazı öğretmenler kendisine şu soruyu sordular: "Sizi kurs öğretmeni yaptıklarına göre satrançdaki seviyeniz nedir?"İşte dersleri sessizce izlediğim halde bu anda söze karıştım: "Burada kurs öğretmeni olmak için Uluslararası Büyükusta olmaya gerek yoktur.Hatta böyle olduğu zaman kursun amacına ulaşmadığına tanık olduk.Burada verilen bilgiler basit bilgilerdir.Bu bilgileri Türkçesi ve Satranç bilgisi yeterli olan bir kimsenin vermesi uygundur.Yabancı hoca ile dahi çeviri sorunundan ve diğer nedenlerden dolayı sorunlar yaşanmıştır"dedim.Kurs öğreticisine soru soranlar arasında taşların hareketlerini yeni öğrenenler vardır.
Benim uzun deneyimlerime dayanarak anlatacağım çok olay vardır.Öğretmenlerin ücretinin azlığı da bir ayrı konudur.Bu kutunun dışında konuşmak uygundur!
Ateş Ülker
Ara
Cevapla
#9
Sayın ATEŞ bey

Yazdıklarınaza tam anlamıyla katılıyorum.Ayrıca konuya ilgi ve alaka gösterdiginiz ve vaktinizi ayırıp yaptıgınız güzel yorum içinde teşşekkür ederim.


Saygı veSevgiler.....
Ara
Cevapla
#10
Novek Nickli Kullanıcıdan Alıntı:sırf taş hareketlerini ogretmek için antrenore gerek yok.

Yazının başından beri okuyunca sayın Novek bu antrenör işine karşıymış gibi anladım
antrenörler sırf taş hareketlerini mi öğretir?
Bilen var mı?
Ara
Cevapla
#11
sayın murat ozertunc
tabiki sırf taş hareketlerini öğretmez öğretmemeli!
antrenor işine karşı degilim.
Ara
Cevapla




Konuyu Okuyanlar: 3 Ziyaretçi