"Emege Saygi". Gercek Satranc Emekcisi Kim?
#33
"Satranç emekçisi" kavramsal bir konu. Kavramların hukukta, felsefede ve günlük hayatta tanımlanmaları çoğu zaman imkansıza yakındır; bugün hukuk suç kavramını, edebiyat aşk kavramını, tasavvuf ise ilahi kavramları hala açıklayamıyor.

Ben bir süredir hakemler ile ilgili bakış açımı değiştirdim; önceleri tekil olarak "hakem" üzerinden hareketle yetersizlik değerlendirmeleri yapıyordum. Bu senenin ilk aylarında hakemlerle konuştum. eğer bir yetersizlik varsa (ki var) sorunun kişilere yüklenmesinin kaba ve yanlış teşhise sebep olacağını anladım.

1) Hakemler yetersiz hatta kötüniyetli olabilir. Daha önce de özel başlıklarda ağır uygulama hataları tartışıldı. Ancak tüm dünyada hakem olgusu hep tartışmalı olmuştur.

2) Genel hukuk sistemleri hakemlik/hakimlik işlerini ancak çapraz denetim araçları ile çözmüştür. Yine de yüzde yüz bir adalet asla sağlanamamıştır. Yani genel davalarda temyiz, üst temyiz yolları vardır. Hakem kararları da gözlemci ve tahkim kurulu ile denetlenebilir. Ama sonrası hep tartışmalı olacaktır.

3) Satranç hakemliği ise ülkemizde hala oturmamış bir konu. Doğru sefer yanlış gemi gibi birşey. Yani arzulanan doğru ama uygulama kontrolsüz.

Benim görüşüm turnuva ve oyun kavramını birbirine sokmadan hakemi tartışmamız gerektiği yönünde. Şöyle ki:

a) Bir satranç partisinin hakeme ihtiyacı yoktur.
b) Turnuva, oyun kavramından bağımsız bir alandır, bir cycle'dir ve hakem bu kavramın asli unsurudur. Hatta turnuva sözkonusu ise ve biz aktörleri sayıyorsak, maalesef hakem oyuncudan önce gelir.

Çünkü yukarıda da belirtildiği gibi sonucun geçerli olması oyuncunun varlığı veya oyunu oynaması ile değil, hakemin tescil kararı ile gerçekleşir.

Profesyonel futbolda da aktörleri saymak gerekirse (çok itici ama) ilk sırada ülke federasyonu, sonra hakemlik kurumu gelir. Zira oynanan oyun ne olursa olsun, bunu resmileştiren ve meşrulaştıran bu iki yapıdır.

Bu açıdan bakmak gerekirse, hakemi esas aktör saymak zorunludur.

4) Ben genel sorunu daima kalite üzerinden tanımlamak gerektiğini düşünüyorum. Bizim turnuva kalitesi konusuna çok önem vermemiz lazım çünkü herşey bu paltonun içinden çıkıyor. Turnuva kalitesi ise:

- Oyun salonlarının steril, temiz ve sessiz olması;
- Masa aralıklarının uluslararası standart veya teamüllere uygun olması;
- Salona oyuncu dışında hiçbir unsur alınmaması;
- Eşlendirmelerin uygun zamanda ve iyi standartlarda duyurulması;
- Lojistik ihtiyaçların önceden planlanması ve karşılanması;
- Turnuva motivasyonun sağlanması (ödüller / katılım cazibesi) gibi konularla ilintili. Doğal olarak hakemler de bu kalitenin bir parçası.

Şimdi çadırda, 30 derece sıcakta, masa aralıkları 10 santim olan, tuvaletin salondan ayrı uzak bir yerde bir konteynerda olduğu bir mecrada hakem zaten başarısız olmaya mahkumdur. Çünkü asgari koşullar salt oyun oynamayı değil, oyun yönetmeyi de imkansızlaştırıyor. O sebeple bugün tek başına hakem kalitesizliğinden yakınmak, karanlıkta bir filin sadece dokunduğumuz uzvunu tarif etmek gibi kalıyor.

5) Tüm bunlardan sonra biraz da meseleye hakem tarafından bakalım. Birçok hakemin 30-40 TL günlük ücretle turnuva yönettiği bir gerçek. Bunu adıya sanıyla ortaya koyup üstüne gitmek gerekiyor. Evde cam temizliğine kadın çağırsanız İstanbul'da herhalde 150 lirayı gözden çıkarırsınız.

Hakem ücretlerinin -üstlenilen sorumluk dikkate alınarak- yüksek düzeye çıkartılması gerekli. Elbette turnuvalar kategorize edilmeli, hakem sayısı düşürülmeli, hakem yetkileri arttırılmalı ve eğitim ayağı çok ciddiye bindirilmeli.

Fransa bürokrat kavramının çıktığı ülke olarak bilinir. Sistem memurlara (hakimler dahil) çok ciddi ücretler vermek ancak buna karşılık memur sayısını çok az tutmak üzerine kuruludur. Memur bu anlamda devletin elidir; imtiyazları ve ücretleri sayesinde rüşvet, kendini geliştirememe, suistimal gibi kusurlardan uzak durur.

Hakemlerin ücretlerinin başhakem seviyesinde en az 300-400 TL olması, yardımcı hakemler düzeyinde de bunun en az yarısına yükseltilmesi lazım. Eşzamanlı olarak hakem yetkileri yeniden belirlenmeli. Bir hakem turnuva salonuna giren bir veliyi veya gürültü yapan çocukları salon dışına atma hakkına hatta mecburiyetine sahip olmalı.

Buna karşılık biz de o hakemden niye turnuva dakikasında başlamıyor, niye eşlendirmeler düzgün asılmıyor, niye sessizlik sağlanmıyor, niye masa araları dar gibi konuların cevabını sorabilmeliyiz.

6) Sisteme gözlemcilerin eklenmesi gerekli, bir turnuvayı gözlemleyecek ve hakemi ve turnuva koşullarını notlayacak bir gözlemci olmalı. Futboldaki model burada bire bir uygulanabilir. Belli not kriterini tutturan ya da tutturamayan hakemin atanacağı turnuvalar ve ücret buna göre belirlenmeli.

Bence şu 5 kriter bir arada yoksa, bir turnuva olmamalı.

- İyi ücret almış hakem ve bağımsız gözlemci
- Hangi turnuva olursa olsun uluslararası turnuva salon standartları,
- Önceden bilgilendirme,
- Zamanında ve dakik oynatılma,
- Motivasyon (ödül, katılım, teşvik)

Eğer turnuva kalitesi ideal konuma gelirse, oyuncu sorunlarının çok hızlı bir şekilde kendiliğinden çözüleceğini görebileceğiz.

Ha bir de tüm turnuvalar ücretli olmalı. Bu da ayrı bir fasıl ve tartışılmalı.
Ara
Cevapla


Bu Konudaki Yorumlar
RE: "Emege Saygi". Gercek Satranc Emekcisi Kim? - Yazar: Mojo Jojo - 07-07-2014, 11:29
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Ozgur_Akman - 08-06-2014, 08:30
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Feti - 08-06-2014, 11:33
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: abdulkadirbener - 08-06-2014, 12:44
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Ozgur_Akman - 08-06-2014, 22:39
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Mojo Jojo - 09-06-2014, 08:20
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: M.Aşkın TAŞAN - 09-06-2014, 12:29
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Veli TURAN - 09-06-2014, 18:37
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Sabri Koçak - 09-06-2014, 20:49
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Mojo Jojo - 09-06-2014, 21:34
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: M.Aşkın TAŞAN - 09-06-2014, 22:23
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Oktay ERTAN - 10-06-2014, 01:17
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Sabri Koçak - 10-06-2014, 08:46
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: M.Aşkın TAŞAN - 10-06-2014, 13:13
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Erşan Gökerman - 10-06-2014, 18:42
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: M.Aşkın TAŞAN - 10-06-2014, 21:47
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Oktay ERTAN - 10-06-2014, 22:59
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Oktay ERTAN - 10-06-2014, 23:12
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Ozgur_Akman - 11-06-2014, 19:36
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: M.Aşkın TAŞAN - 11-06-2014, 20:51
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Ozgur_Akman - 11-06-2014, 21:11
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: M.Aşkın TAŞAN - 11-06-2014, 21:18
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: abdulkadirbener - 12-06-2014, 19:10
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: Platon - 13-06-2014, 21:23



Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi