Gülkız Tülay FIDE Başkan Vekili mi?
#1
ben mi yanılıyorum yoksa bir yanlışlık mı var. TSF sitesinde halâ gülkız Tülay için FİDE asbaşkanı seçildi deniyor. ama FİDE sitesinde başka şey yazıyor. FİDE başkan yardımcısı yedekleri listesinde en altta onun adı geçiyor.

anladığım kadarı ile GülkızTülay ın seçilmiş her hangi bir görevi yok . sadece ilerde boşalan başkan yardımcılıklarından birine atanmak üzere ismi yazılmış .tabii o da başkan uygun bulurda atanırsa...

http://www.fide.com/component/content/ar...ions-.html

bir yanlışlık varsa lütfen birileri beni, yoksa TSF sitesindeki açıklamayı düzeltin.

muzaffer şekerli
muğla ,datça
Ara
Cevapla
#2
evet . bu konuda kimse bir şey yazmadığına göre benim geniş bir açıklama yapmam gerekecek.

kamuoyu yanıltılıyor.

Gülkız Tülay FİDE asbaşkanlığına getirildi sanıyor.

ilk duyduğumuzda bizde şaşırmış, yabancı dili olmayan birisi nasıl FİDE asbaşkanlığına getirilir demiştik .ilk tepkimiz FİDE bu kadar mı ilkesiz demek olmuştu.
Asbaşkan demek, başkana vekalet eden başkan yardımcısı demektir. İngilizcesi de deputy president dır.FİDE asbaşkanıda georgios makropulos dur. yunanlıdır ve yedi kez Yunanistan şampiyonu olmuştur.
kimse gülkız Tülay bu görevi yapıyor sanmasın . duyduğumda bende sanmıştım ve hayretler içinde kalmıştım .
ayrıca yönetimde 2 tane vice president, yani başkan yardımcısı vardır.
haydi diyelim kamu oyu Gülkız Tülay ın bu görevlere getirildiğini anlasın . ama onlarda değil .

'elected vice president' yani seçilmiş başkan yardımcıları ki , bunlar yönetim kurulunda değildirler, hiç bir görevleri yoktur ,sadece yönetim kurulunun verdiği görevleri yaparlar . verilen görevlerini yapabilmeleri için yabancı dil bilmeleri şarttır. yabancı dil bilmezlerse zaten görev alamazlar . ama gülkız Tülay yabancı dil bilmez, elected vice president dahi değil . yani nasıl asbaşkan oluyor.

ayrıca nominated vice president , yani aday başkan yardımcısı var ki bunlar sadece aday , yani bizdeki yedek olarak anlamak lazım .

bunların görev alma görev verme gibi bir durumuda yok , yani nominated , yani aday . elected yani seçilmişler gibi görev verilmesini bile bekleyemezler.. ve GÜLKIZ TÜLAY nominated vice president , yani aday başkan yardımcısı, yani ASBAŞKAN değil .

kamuoyu yanıltılıyor ve TSF sitesinde yabancı dili olmayan başkanımızın FİDE asbaşkanı olduğu imajı veriliyor herkes bunu zannediyor.

ama gülkız tülay ın FİDE de hiç bir görevi yoktur sadece siyaseten ismine yer bulunmuştur.yabancı dil bilmediği içinde hiç bir görev alamaz. kimse onu büyük başkan sanmasın

muzaffer şekerli
muğla ,datça

http://www.fide.com/component/content/ar...ions-.html
Ara
Cevapla
#3
TSF’yle iletişime geçip doğrusunu öğrenmek gerekir. Ben FIDE’deki duyuruya bakınca şöyle anlamıştım. Seçime başkanla birlikte giren bir başkan yardımcısı var o da seçilmiş başkan vekili olarak yazılmış. Bir de seçim bittikten sonra başkanın atadığı başkan yardımcıları var ki onlar da atanmış başkan yardımcıları olarak geçiyor (görevlendirme yoluyla başka yetkiler de dağıtılmış). Yani benim anladığım Gülkız Tulay atanmış başkan yardımcısı. Bence bizdeki uygulama da böyle olmalı. Dil bilmek önemli tabii ki ama tercüman kullanılarak da bu sorun aşılabilir.
Bu vesile ile başkanla birlikte seçime giren başkan yardımcıları ve diğer üyeler konusunu doğru bulmadığımı da belilrteyim. Ayrıca yedek başkan yardımcılığı diye bir şey varsa bence o da mantıksız.
Ara
Cevapla
#4
(22-08-2014, 05:44)MuzafferŞekerli Nickli Kullanıcıdan Alıntı: ama gülkız tülay ın FİDE de hiç bir görevi yoktur sadece siyaseten ismine yer bulunmuştur.yabancı dil bilmediği içinde hiç bir görev alamaz. kimse onu büyük başkan sanmasın

muzaffer şekerli
muğla ,datça

Çirkin üslubunuzu kınıyorum. Sizin amacınız ne bilgilendirme ne de eleştiri. Yapmak istediğiniz şey TSF'nin başındaki insanı sözde aşağılamak. "Kimse onu büyük başkan" sanmasınmış. Üsluba bakın, yazık.
Ara
Cevapla
#5
Nominated burada atanmış anlamına geliyor. Sanırım seçim sistematiğinde Genel Kurul tarafından seçilen ve bunun dışında kontenjan yolu ile atanan başkan yardımcıları var. Bir tür Meclis / Senato gibi (ABD).

Ama net karşılığı başkan yardımcısıdır ve uluslararası terminolojide asbaşkan olarak da geçer. Bence TSF bilgilendirmesi doğru.

Atanan kişinin dil bilmemesi sorun değil, hatta bunu kompleks yapmayıp, İngilizce bildiği halde kendi dilini ısrarla konuşan çok devlet adamı var. Putin gibi, Sarkozy ve İsmet İnönü gibi. Bülent Ecevit de iyi düzeyde İngilizce bildiği halde özellikle Türkçe kullanırdı. BBC kökenli olmasına rağmen 1974'te Kıbrıs Barış Harekatını yabancı basına bilerek Türkçe açıkladı örneğin.

FIDE seçimleri daha geniş bir çerçevede tartışılmalı. Kasparov ve Short niye kaybetti ve koca dünya satrancını niçin 160 delege belirliyor? Asıl sorun bu.
Ara
Cevapla
#6
Bakın ne yazıyor!!

"Türkiye Satranç Federasyonu Başkanı Gülkız Tulay, Tromso'da devam eden FIDE Genel Kurulu'nda FIDE(Dünya Satranç Federasyonu)Asbaşkanı görevine getirildi."

Göreve getirme, bizzat başkan tarafından atamayla yapılan bir görevlendirmedir.
Başkan listesini yapmış ve atama süreci sonunda bu unvan verilmiştir.

Kamuoyu yanıltılmıyor!

FAKAT BÖYLE BİR ALGI OLUŞTURMAYA YÖNELİK BİR GİRİŞİM OLDUĞU ORTADADIR.
Aynı zihniyet karşımızdadır.

Sitedeki haber o kadar kolay yazılmaz. Toplumun bu kadar kolay yanıltılabileceğini düşünmek, toplum adına, adı ne ise siz koyunuz.

Haber bizzat kaynağından alınmış ve aynı doğallıkla yansıtılmıştır.

Büyük başkanlık böyle durumlarda bile medeni tavrını korumayı gerektirir.

Başkan ve federasyon çalışanlarını karalamayı ve küçük düşürücü ifadeleri ısrarla kullanmaya çalışmak üretimden yana bir tavır değildir.
Bu kadar iyi dil biliyorsanız kitap yazıp kitap çeviriniz.

Bu tavrı eskiden tanıyorum ve şiddetle kınıyorum.

Sn. Mojo Jojo,

Kasparov' un kaybı, kendisi ve kendisini rakibine karşı daha iyi ortaya koyamayışıyla ilgili bir durum bence.

Her ne kadar satrancın kaynağından bile gelse satranççının genel bir kaderi gibi duruyor.
Belki de biraz bize benziyor oradaki seçimler.
Hani diyoruz ya satrancı bilmeyenler seçim kazanıyor.
Burası Türkiye.
Ama orası da Norveç !

Etmenler bu kadar mı kaderci acaba?
Bu kadar mı benzer?
...
Ben delegelerin bir şekilde daha iyi ikna edildiğini düşünüyorum.
Hepsinin de KASPARAOV'U tanıdığını sanmıyorum.
Ama rakibi daha farklı. Silahları ve çevresi de öyle.
Delegelerin büyük çoğunluğu (özellikle Avrupa) KASPAROV' UN egosu ile uğraşmak istemiyor olabilirler.

Genel kurul demek ki sadece bizim ülkemizde sorusuz değil.
Eski bir tespitim olarak Tromso da da SİSTEM KENDİSİNİ SEÇTİRMEYE YÖNELİK GELİŞMEKTE galiba.
Ne dersiniz?
...

Beni daha çok ülkem ilgilendirmektedir. Hakkaniyetli bir genel kurul yapılanmasının oluşabilmesi için FİDE seçimlerinin iyi analiz edilmesi konusunda önerim var.
Görüşlerinizi merak ediyorum...

Selamlar.
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#7
İlgili FIDE sayfası güncellenmiş!

FIDE Presidential Board:

http://www.fide.com/fide/directory/fide-...=committee
IECC 2246, MAPEJK 2300, DESC 2213
Best regards, iyi günler, mfSG, HT
Cevapla
#8
Harun Bey teşekkürler.
Kirsan, Türkiye Satranç Kamuoyunu yanıltmak istedi herhaldeUndecided


Ama yine de bu konunun açılması, açılmamasından iyi oldu.
Gereken çıkarımlar yönünden...
Geleceğe ışık tutması açısından...
Nitelikli birliktelikler açısından...
Birilerinin değil, ÜLKE SATRANCININ GELECEĞİ AÇISINDAN!

Daha nitelikli, ayakları yere basan, çukura düşmeden, içi dolu örnek teşkil edebilecek veya ders verebilecek fikirlerle tartışmak esas olur.

Selam ve saygılarımla...

İyi derecede dil bildiğini sandığım üyeden, kitap yazması ya da çeviri yapması önerimi, özür dileyerek geri alıyorum.
Çeviri ve yorumuyla beni yanılttı!

Önerimi satranç kamuoyu adına tekrar geri alıyorum.

Tüm üyelerden özür dilerim.
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#9
Burada inanılmaz bir konu başlığı oluşmuş durumda. Ortada yanlış bir bilgilendirme yoktur. Hatta "getirildi" ifadesi dahi haberin olabilecek en düzgün şekilde yazıldığının kanıtıdır. Tartışma yaratması bile çok komik.

Hepsini okumadım ama çok açık bir tercüme farkını ifade etmek isterim. Diplomatik çeviriler işimin önemli bir parçası ve bu çevirilerde işim gereği Kramnik'in oyunsonu tekniğine yakın bir hassasiyet göstermek zorundayım. FIDE toplantılarını da bir süre takip ettim.

Seçilmiş (elected) ve FIDE Başkanı tarafından atanmış (nominated) olanlar arasında bildiğim kadarıyla bir yetki ve kıdem farkı yoktur ama bu teyite muhtaç bir bilgidir.

FIDE Asbaşkanı (Vice President), FIDE Başkan Vekili (FIDE Deputy President) olarak çevrilir. Bende böyle çevirdim ve TSF'de çalıştığım dönemde bu ayrıma özen gösterdim. Asbaşkan, FIDE Başkanı'nın yerine öncelikli olarak vekalet etmediğinden Başkan Vekilinden farklıdır.

FIDE Seçimleri üzerine konuşacaksak işin bu tarafına görece ilgili birisi olarak konuşabilirim. FIDE delegeleri ve federasyonlar nezdinde Kirsan Ilyumzhinov uzun yıllardır alternatifsizdir. Kasparov, bizim için bir satranç efsanesi ama siyasi kimliği, satranç siyasetindeki kimliği pek çok insan için "bagajla yüklüdür" (Bu ifade tercüme olup aslında Türkçe'de de arada kullanılır, Kasparov için bu ifadeyi kullanan kişiyse Paul Truong'dur). FIDE'deki Türkiye varlığı Türkiye'nin organizasyonel aktifliğinden ileri gelir ve Gülkız Tulay'ın bu göreve seçilmezi (Yazıcı bırakırken), organizasyonel aktivitenin devam edeceği anlamına gelir. Tabii ki bunun olumlu-olumsuz sonuçları ve eleştirileri ayrıca yapılabilir. Yine de şahsi tahminim, Türkiye Satranç Federasyonu'nun artık organizasyonlar konusunda daha seçici ve tutumlu davranacağıdır.

Son olarak, ortada bir büyük başkan varsa o da Kirsan Ilyumzhinov'dur. Olumlu ve olumsuz imaları bir tarafa, FIDE Yönetimi'nde mutlak son söz tartışmasız bir şekilde Ilyumzhinov'undur. İstemediği bir kararın alınması da pek kolay olmaz, özellikle finansal ve ciddi siyasi konularda. Zamanında Sabah'ta Ilyumzhinov için "Satrancı satın alan adam" ifadesi kullanmıştım, emin değilim belki özgün dahi değildir. Özgün olmasa dahi gerçek (bence) budur, olumlu ve olumsuz yorumları okuyanlara kalmıştır.
Ara
Cevapla
#10
Sayın Özgür Akman,

"Bagajla yüklü" derken. Bagajda neler varmış. Onu da yazarsanız sevinirim.

Sanırım ana konu başlığı aydınlatılmış oldu. Herhalde konu ile ilgili başlatandan bir mesaj gelirse de ancak özür mesajı olur.
Ara
Cevapla
#11
sayın hasan berk merak etme , takip ediyorum ve cevap gelecek .

lütfen yarını bekleyin .konunun özüne tek yaklaşanda zaten özgür akman oldu. harun taner in verdiği link, konuyu açmadan öncede elimdeydi .tatmin eder gibi görünüyor ama beni tatmin etmedi ve bu konuyu açma gereği duydum . ayrıca kamuoyunu rahatlatacak bir konuyu açmış olmamdanda mutluyum .
Ara
Cevapla
#12
Sayın Hasan BERK,
Özür gelmeyecek merak etmeyin.
Önceki hangi bir yazıdan geldi ki?


Ayrıca ne siz, ne ben, ne de bir başkası arkadaşımızı bu anlamda tatmin edemeyecektir.
Boşuna uğraşmayın!
Resmi sitede listelenen yazı da “TSF tarafından uydurulmuştur?!” bu anlayışa göre…
Ayrıca;
Konunun özüne biz ulaşamadık, öyle ya.
Böyle bir tespit var.

Oysa kaynağından verilmiş gerçek bir haber var ortada. Atama elbette politik de olabilir.

Ama sırf dil biliyor diye atama olsaydı eğer bizim rahmetli RAHMİ ABİ’miz konuştuğu 8-9 dil ile FİDE DE çoktan başkanların başkanı bile olmuştu.
Hatta EN BÜYÜK BAŞKAN BİZİM BAŞKAN!Shy
Ama sabit bir fikir işte budur, adı üstünde sabittir!
Değişemez!

Bilgisiz insan anlamadığına tapar!

Deniyor ki;
".tatmin eder gibi görünüyor ama beni tatmin etmedi ve bu konuyu açma gereği duydum . ayrıca kamuoyunu rahatlatacak bir konuyu açmış olmamdanda mutluyum .


“Kamuoyu rahatlamışsa siz neden tatmin olamadınız?” derler adama…

...

Bu saçmalıklar bir yana bardağın asıl görünmesi gereken yanına bakmak gerek.
Bizim satranç geleceğimize nasıl yansır bu seçimler ve görevlendirmeler?
Sn. Özgür AKMAN’IN ifadesiyle;
“Yine de şahsi tahminim, Türkiye Satranç Federasyonu'nun artık organizasyonlar konusunda daha seçici ve tutumlu davranacağıdır.”

Bakın ne güzel özetlenmiş!
Bundan sonra yapılacak olanlar çok daha önemlidir.
Çünkü bir görevlendirme varsa, yetki ve denetleme de söz konusudur.
Ben sn. TULAY’IN sadece ve sadece ülke satrancına kilitlenmesinden yanayım. Elbette bu ek görev de önemli ama asıl beklenti ülke satrancının geleceğidir.
Bu anlamda da bu gelişmenin de önemli bir fırsat olarak değerlendirilmesi de gerekebilir. Fikirlerin, görüş, öneri ve eleştirilerin buradan başlaması önemlidir.
Siz FİDE’DE görevli herhangi bir personel bile olabilirsiniz. Ama nereye seçildiğiniz değil ne planlayıp ne yaptığınız önemlidir.
Sıfatlara, kartvizitlere takılmak o kadar önemli değil.
KASPAROV’DA bu kayıptan sonra belli bir analiz ya da durum değerlendirmesi yapmıştır herhalde…
O’nun da kendine göre çıkarımları olacaktır muhakkak.
Ben bu seçimin olabildiğince Türkiye çıkarına olmasını, bu fırsatın değerlendirilmesinden yanayım.
SAYGI VE SELAMLAR…
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#13
Önce 1.e4 e5 'ten sonra beyazlar tarafından 2.Vh5? yapıldı. Vh5'e verilen Ac6 sakin hamlesi beyazları duraklattı, olay budur. Ama beyazlar "yarını bekleyin" diye göz dağı vermeyi tercih etti. Şimdi beyazların hamlesi için yarını bekliyoruz. İddiaya bakılırsa çok sert (!) bir hamle gelecek. Bakalım görelim ne olacak? Ben şahsen merak ediyorum. Aslında 2.. Vd1 oynanırsa bunu nasıl yorumlayacağız onu da merak ediyorum.

Saygılar...
Cevapla
#14
"Harun Bey teşekkürler.
Kirsan, Türkiye Satranç Kamuoyunu yanıltmak istedi herhalde."

FIDE sayfasının en altında

"© 2008 World Chess Federation | FIDE News RSS Feed | Powered by Turkish Chess Federation"

yazıyor.

TSF, başkanlık divanında yer alma konusunda bastırmış olmalı. Smile
IECC 2246, MAPEJK 2300, DESC 2213
Best regards, iyi günler, mfSG, HT
Cevapla
#15
öncelikle sayın özgür akman a konuyu anlayıp açıklama yapma gereği duyduğu için burada çok teşekkür etmek isterim.

ayrıca herkes bu konunun ilk yazısını okumalıdır, ne kadar yumuşak değil mi.. bir cevap gelmeyince hafif şehriyara dokununca ortalık nasılda hareketlendi.. şunu söyleyim ki ben düşüncelerini kibarca söyleyerek herkesin ikna edileceğine dair inancımı çoktaaan kaybettim . örneği de önünüzde.. yinede herkesten daha kibar ve nazik olma çabası içindeyim..

sayın özgür akman, lütfen merak ettiğim sorularıma cevap veriniz . bu sitede konunun tek uzmanı olduğunuzu biliyorum. elbet özür dileyecek bir sonuç çıkarsa özür de dilerim .nominated in bir manasının da atanmış olduğunu bende biliyordum. ama öncelikli manası ise aday demektir.burada nominated vice president atanmış başkan yardımcısı demektir. evet ama burada niçin bu kelime kullanılmıştır acaba.

ayrıca vice president hem educated için hemde nominated için kullanılıyor. aralarındaki fark nedir acaba. birde yönetim kurulunda iki tane vice president var . bunların hepsinin aynı olduğunu söylemek çok güç . niçin FİDE hem yönetimde hemde dışarıda vice president a ihtiyaç duysun .

bunun cevabı bende var. dışarıdaki vice president lar ancak yönetim kurulunun kendilerine verdiği işi yaparlar . yani görev beklerler.
sayın harun taner in verdiği link elimde idi ve orada hepsi aynı kefeye konmuştu.
http://www.fide.com/fide/directory/fide-...=committee

yani FİDE böyle bir uygulamayı niçin gerek duymuş acaba. yani seçilmişlerle atanmışlar hatta yönetim kurulundaki vice president lar eşitmidir sizce. şunu baştan söyleyim eşittir derseniz ikna olmak çok zor.
şu an rusya da adrei filatov un educated president lığı için bayram yapılıyor. nedir bu seçilmişlerin özelliği. bilmiyorum FİDE seçimlerinde andrei flatov kasporov cumu idi. eğer kirshan cı olsa idi seçimede gerek yoktu . direk yönetime girer veya çok kolay seçilir ve nihayet hemen zorlanmadan nominated vice president olurdu.
http://www.stadium.ru/news/13-08-2014-an...denta-fide

sonra, eğer seçilmişler le atanmışlar eşit ise seçime ne gerek var.her belediyede olduğu gibi atarsın istediğin kadar başkan yardımcısı işi yürütürsün . bu konu hakkında fikrim var elbetde. bu konuyu açtım. ama sizin vereceğiniz cevaplar en itibar edilecek cevap olduğunuda biliyorum .

sözü fazla uzatmayacağım ve konuyu dağıtmayan mojo jojo yada ayrıca teşekkür ederim .

muzaffer şekerli
muğla, datça
Ara
Cevapla
#16
FIDE'nin idari tarihini çok iyi bilmiyorum. Lakin, Başkanvekili yani Deputy President dışında diğerleri arasında fazla bir yetki farkı yok, FIDE Directory'den bakılabilir. Tabii kişilerin bireysel etkileri birbirinden farklı ölçülerde olabilir. Yanılmıyorsam atanmış (nominated) FIDE Başkan Yardımcıları seçimlerden sonra FIDE Başkanı tarafından belirleniyor. FIDE Başkanları adaylık koyarken kurdukları ekipte Genel Sekreter, İki Asbaşkan ve bir Başkanvekili belirliyor. Zaten hem Ilyumzhinov ekibinin hem de Kasparov ekibinin "seçilmeye aday" asbaşkan adayları belliydi aylardır. "Atananlar" seçimden sonra belli olur, ama tahmin edeceğiniz gibi zaten isimleri açıklanmasa da onların da kim olduğu önceden belli olur, bir pazarlık konusu da olabilir. Haberin sunuluş biçiminde bir yanlışlık yok, hatta en doğru şekilde yazılmış.

"Kasparov'un bagajına" gelince: Kasparov'un 1990'lardaki FIDE'den ayrılma hareketleri, GMA ve PCA deneyimler, Intel sponsorluğunun başarısızlığı gibi meslektaşlarının şüpheyle baktığı davranışları var.
Dolayısıyla (bu benim düşüncem demek değil) ama oldukça fazla savaşa girmiş (siyasi-bürokratik) ve tabii ki bu vesileyle bu süreçte yaraları oluşmuş, kimisinin nefretini çekmiş, meslektaşlarıyla da dahil çıkar çatışmaları yaşamış birisi. Detayına girmeyeyim, siz araştırın çok daha rahat bilgi edinirsiniz. Ayrıca Rusya'da Putin'e yaptığı muhalefetin de bu mücadeleyle ilişkisi var ve evet Kasparov için o da bir bagaj haline geliyor. Son FIDE seçimlerinde Rus diplomatların, ülke federasyonlarına Kasparov'a oy vermemesi için lobi yaptığı haberleri çıktı. Bana gerçek olma olasılığı çok yüksek gibi geliyor açıkçası.

Sonuç olarak Gülkız Hanım'ı geldiği görevden dolayı tebrik etmek lazım. Tabii ki gücü de TSF Başkanı olmasından ileri gelmektedir. Umarım Türk satrancına hayırlı olur, hayırlı olur derken de FIDE Başkanlık Kurulu toplantılarının aranan mekanı olmayı kastetmiyorum.
Ara
Cevapla
#17
Sn. Gülkız TULAY'IN başkan vekili, başkan vekil adayı, asbaşkan, asbaşkan adayı.... adayı veya kendisi...

Şunun adını koyalım.
Eğer FİDE başkanlık makamınca Türkiye Satranç Federasyonu Başkanını herhangi bir göreve getirilmeseydi- seçilmeseydi, veya atanmasaydı sorun yoktu değil mi?

Bir başarı dileğini çok görüp kelimelerin sözlük anlamlarına takılmak ve çıkış yolu aramak...

Yazık ve garip...
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#18
burada önemli olan şey şudur. FİDE de yedeklik kavramı bizdeki gibi değil .evet vice president larda yetki açısından bir fark yok ama onlar yönetim kurulundan görev beklerler ve verilen görevleri yaparlar. görevi alınca yetkileri olur .

görev verme işi nasıl olur , bunun FİDE deki anlayışı nedir .seçilmişler dururken atanmışlara görev verilir mi .veya hangi şartlarda görev verirler. bu konu bilinmiyor. bende bu işin nasıl olduğunu bilmiyorum .aslında burada internet ortamında ancak bu kadar. asıl bunu FİDE ye sormak lazım ki ; bende sordum. cevap gelirse sizle paylaşacağım .
Ara
Cevapla
#19
Sn. TANER,
Eğer TSF düşündüğünüz gibi başkanlık divanında yer almak için bastırmışsa ki olabilir, o zaman bunun için mutlaka sebepleri olmalıdır.

Ve düşündüğünüz gibiyse eğer bunu çok kararlı ve cesur bir adım olarak görüyorum.

Meslek hayatında yöneticilik yapanlar bilir ki, karar mekanizmalarına yakın olmak her zaman avantajdır. Yakınlığı atmosferin içinde olmak diye algıladığımı belirtmeliyim. Geleceğini ciddi planlayan yaklaşımın bir parçasıdır.

Eğer paye almaksa, ne gibi bir paye kazanabilirsiniz ki?

Ya da eğer ticari beklentiler varsa, o zaman bu gelişmenin dışında kalmanın ne kadar mantıklı olup olmadığı tartışılır.

Eğer ülke çıkarlarıysa ki bunu tamamen destekliyorum, o zaman herkesin bu konuda olumlu-olumsuz fikirleri, tartışmaya ve geleceğe ışık tutar.

Bu konunun açılmasını sadece bu açıdan olumlu bulurum.

Ben Türkiye'den sn. TULAY dışında bir adayın FİDE seçimlerinde göreve getirileceğini tahmin ediyordum.

Kişiyi, seçilip seçilmemeyi, atanıp atanmamayı, kelime anlamında yok seçildi -seçilmedi, Deputy President idi-değildi, görev yetki beklerdi- beklemezdi...
Bunları konuşmak ne kazandırır ki?
Boş hamle bile değil!
Boş hamlenin bile bir getirisi olabiliyor.

Bu devirler geçti.
Artık projenize bile değil, uygulamanızın getirisine bakılıyor dünyada...

Bu açılardan bakınca ana devam yolu;
TÜRKİYE'YE BU SEÇİMLERİN NASIL YANSIYACAĞI, NEREDE OLACAĞI, GELECEĞİNİ NASIL PLANLAYACAĞI ve YOLUNA NASIL DEVAM EDECEĞİ KONULARI ÖNEMLİDİR.


Toplumun bu fikirleri tartışması en akla yakın olan mantıklı devam yoludur.

Hala kişileri tartışmak (??) devam yolu olmalı.

Fikriniz nedir, fikriniz?
...
Bunu duymalıyız!
Beş yazı yazıp ta hala bir fikir ortaya koyamamanın izahını bulamıyorum.

Konuya ülke satrancımızın geleceği açısından yapılan değerlendirmeler ışık tutucu olacaktır.

Kamuoyuna saygılarımla...
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#20
sayın harun taner e hitaben yazılmış yazıyı okudum ve bekledim. yazılan yazılara okunması için bir gün sonra cevap yazmanın hem üyelere hem takipçilere saygı için gerek olduğunu düşünüyorum .

aslında bu konu benim için kapanmıştı ve okuyanlar meseleyi anlamıştı. konu başka yere gittiğine göre peki.....
http://www.fide.com/component/handbook/?...ew=article
başkanılık divanının statüsü burada belirlenmiştir ki ne elected, nede nominated vice president lar için başkanlık divanına girmenin her hangi bir yolu yoktur . bu konuda kulis yapmanın yolunu açmanın, FİDE için ne kadar tehlikeli sonuçlar doğuracağınında herkesin anlamasını beklerim. ingilizce metni anlamayanlar için izah edeyim .

başkanlık divanı üyeleri baştan bellidir nominated honorary vice presidents, elected presidential ticket vice presidents yani atanmış onursal başkan yardımcıları ile yönetim kurulu başkan yardımcılarından başka bir vice president ın 3 ayda bir toplanan başkanlık divanına girmesi söz konusu değildir . onursal başkan yardımcıları sadece toplantıya katılır ama oy hakkı yoktur . onlar satranç dünyasının büyükleridir ve fikirlerinden faydalanmak için oradadırlar. böylece her başkan yardımcısın ayrı bir statüsü olduğuda anlaşılmış oldu sanırım .

başkanlık divanına bütün ülkelerin temsilcileri gözlemci olarak çağırılır. bir gün gülkız Tülay başkanlık divanı toplantısına gitti diye bir haber okursanız sebebi budur .

toplantı İngilizce olarak yapılır ve görüşmeleri kayıt altına alan bir sekreterden başka yabancı hiç kimse toplantıya alınmaz. şimdi yabancı dil bilmeyen gülkız Tülay ın bu toplantıda ne işi var allahaşkına .

FİDE de görev almak türkiye başbakanlığı veya cumhurbaşkanlığı değildir. kirshan veya makropoulos görev verdiği başkan yardımcısı ile bire bir muhatap olmak durumundadır. bir tercümanın yazdığı rapora veya çeviriye itibar etmesi oldukça güçtür. bu nedenle lisan bilmeyen gülkız Tülay dan başarı beklemek, baştan olmayacak duaya amin demekten başka bir şey değildir . seçimden öncede bu konuda eleştiriler yapıldığını hatırlatmak isterim .

sonuç olarak gülkız Tülay atanmış başkan yardımcısı adayı dır. yani bizim bildiğimiz bal gibi yedek başkan yardımcısıdır. görev alması çok , çok özel durumlarda söz konusu olabilir.

bu konu uzadı herkes sıkıldı biliyorum . daha uzarsa federasyonuda gülkız Tülay ı da rahatsız etmeye başlayacak.

muzaffer şekerli
datça muğla.
Ara
Cevapla




Konuyu Okuyanlar: 2 Ziyaretçi