Çözümyolları konuşulmalıdır.
#8
Mehmet Ali bey,

Önce son turnuva başarınızdan dolayı kutlarım sizi, daha önce yazacaktım ihmal ettim.

Yazdığımın kulak tırmalayıcı olduğunun farkındayım ama satrancın gelişmesi için yayılması, yayılması için de her fikrin davet edilmesi gereklidir. Fikir bir kere dolaşıma girdikten sonra eleştiriler hatta sert tartışmalar olabilir, ama daha ilk cümlede "bu başlık veya görüş gereksizdir sadece benim konularım konuşulacaktır" üslubunda yazılması önemli bir rahatsızlıktır.

Faşizm kelimesi (daha önceden de yazmıştım) bir düşünceyi fikri yasaklamak değildir, insanları bir fikri söylemeye mecbur etmektir. Satrançta saatin yeri tartışılmaz (benim veteran turnuvası sorunum var, o tartışılabilir); notasyon kağıdı konusu tartışılmaz çünkü daha önemli sorunlar var; orta kesim (yani ben) turnuva bulamıyor; İstanbul Festivali konusu tartışılamaz, asıl sorun yabancılara konaklama verilmesidir (çünkü bana verilmiyor) ve uzar gider.

Ben basit lokal konuların çok daha önemli olduğu görüşündeyim. Keşke son katıldığınız turnuvada gördüklerinizi yazsanız, masalar rahat mıydı, tuvaletler sorun muydu, zamanında başladı mı, eşlendirmeleri okurken ezilme durumları oldu mu, ödüller tatmin edici miydi, geliştirmek için neler yapılabilir? Bu tür sade ve somut konular, o tüzük, yönetmelik, GK yapılanmalarından daha ciddi bence; çünkü bugüne kadar hep dıştan içe gidildi. İçten dışa gidilmesi gerekiyor belki de.

Bu forum bir süredir (Özgür’ün doğru tespit ettiği gibi) sadece idari konuların konuşulduğu bir yer oldu. Oysa biz istediğimiz kadar mevzuatı hatim edelim, 150 delege tarafından seçilen bir yönetimin hikayesi bu. Yarısı 75 eder, 40 kişiyi kurullara dağıtsanız, kalır 35 kişi ve siz 36 kişi elde ettiğinizde, ülke satrancını yönetirsiniz.

Böyle kavramsal ve çözümsüz bir dert varken –ve bunu geçen genel kurul öncesi maalesef sadece ben tespit etmiştim- denetim kuruluna falanca siyasi kurumdan 3, filanca özerk kurumdan 5 kişi atansa ne değişir?

Bir üye oturmuş, önemli gördüğü bir soruyu hem kuralı ile hem video görüntüleri ile gündeme getirmiş. Ama yok, onu tartışmak mekruh, vakit kaybı? E bu davranış baskıcı değil mi? Bunu yazmak mı ayıp?
Ara
Cevapla


Bu Konudaki Yorumlar
RE: Çözümyolları konuşulmalıdır. - Yazar: Mojo Jojo - 26-10-2014, 18:43



Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi