Şeytanın Avukatından Çılgın Projeler
#1
Başlığı ironik olması açısından seçtiğimi belirterek ülke satrancındaki
düşüncelerimi madde madde yazmak istiyorum. Fikirlerimin saçma, absürt, uygulanamaz ve işe yaramaz olabileceği gerçeğini de cebime koyarak söze başlıyorum.

1- Satrancın her seferinde yaşla değil bilgiyle ölçülebilir bir olgu olduğu gerçeğini dile getirmemize rağmen uygulamada tersini yaparak kategoriyi yaşla belirliyoruz. Yapılması gerekenin 8 yaş, 9 yaş gibi kategoriler yerine 1000-1100, 1100-1200 ukd arası gibi kategoriler olması gerektiğini düşünüyorum.

2- Yeterince kadın sporcu olmadığından şikayet ederken aynı zamanda pozitif ayrımcılık yapacağız diye kadınlar için kategori oluşturarak onları ayrı bir havuzun içine sürüklüyoruz ki bu havuzun nispeten zayıf bir oyuncu havuzu olduğu gerçeğini ve bunun yeterince güçlenemeyeceğini de hepimiz biliyoruz. Gerçek anlamıyla kadın erkek eşitliği ve kuvvetli bayan sporcular istiyorsak, küçüklerden başlayarak bu ayrımcılığa bir son vermeliyiz. Pozitif ayrımcılık istiyorsanız çocuk ligleri dahil tüm takım maçlarına kadın erkek eşitliği sayısını zorunlu hale getirirsiniz. Türkiye kadınlar şampiyonluğu dışında da kadın kategorisi yapmazsınız.

3- Notasyon konusunda sadece yazmayı gerçekten bilmeyen küçükler ve engelliler dışında kimseye taviz vermemelisiniz.

4- Turnuva yı resmi evrak getirmeden mazaretsiz terk eden sporcular için yaşına kaşına bakılmaksızın turnuvanın geri kalanında oynamadığı her maçı oynamış ve kaybetmiş gibi muamele ederek ukd puanlarını kaybetmesini sağlamalısınız.

5- Ülke içindeki turnuvaları kategori turnuvasına dönüştürerek Elo ya dahil edilmesi sağlanmalı ve bir kaç sene sonra 18 yaş üstü sporcuların Ukd puanlarınız silmelisiniz. Ukd yi yetişkin sporcular için içinden çıkılmaz bir bataklık olmaktan kurtarmalısınız

6- Hile ya da şike yapan oyunculara verilecek men cezasına ilaveten Ukd puanlarının silinmesini sağlamalısınız. Caydırıcı etkisi küçük yaşta öğretilerek gelecek nesillere gerekli mesaj vermiş olursunuz.

7- Yetişkin sporcuları da teşvik etmek ve hedef koymak adına 2000 elo dan başlayan ulusal ünvanlar vermeli, bunu belgelemelisiniz hatta bu ünvan için federasyon olarak bir defalığına mahsus düşük bir ücret de talep edebilirsiniz

8- Uluslararası turnuvalara katılmaya hak kazanan küçük sporcuları yurtdışına götürürken en azından bir velinin de yol ve konaklama gibi masraflarını karşılayabilmelisiniz.

Uzun zamandır düşündüklerimi bir çırpıda yazdım, unuttuklarım da vardır mutlaka, aklıma geldikçe yazarım. Saygılarımla.
Ara
Cevapla
#2
2. maddeyle ilgili geniş açıklama

Satrançta erkekler kızlardan daha iyidir diye bir şey var mı?
18 Nisan 2014

Pek çok alanda olduğu gibi satrançta da erkeklerin kızlardan daha iyi olduğu gibi bir gerçek yok, ama stereotipler performansı gerçekten etkiliyor olabilir.

?Stereotip tehditi? adı verilen olgu, kişinin toplumda kabul edilen olumsuz basmakalıp modelleri haklı çıkarma endişesi duyması ve bu sebeple diğer türlü olacağından daha kötü performans sergilemesi durumunu ifade ediyor. Örneğin kadınların, matematik testinde, kendilerine erkeklerin matematikte daha iyi olduğu stereotipi hatırlatıldıktan sonra daha kötü sonuçlar aldıkları görülüyor.

Bu konuda birçok çalışma olmasına karşın, hala ?stereotip tehditinin? gerçek hayattaki performans farklılıklarını açıklama gücü tartışmalı. Bunun bir nedeni çoğu araştırmanın kontrollü laboratuvar deneyleriyle, genellikle üniversite öğrencileri üzerinde yapılması. Yani gerçek hayattaki daha karmaşık durumlarda da geçerli olup olmadığının fazla bilinmemesi. Ayrıca bu deneyler sıklıkla yetişkinler üzerinde yapıldığından, gençlerin ve çocukların da aynı etkiden muzdarip olup olmadığı belirsizdi.
Satranç oynayan kız çocukları nasıl etkileniyor?

Yeni bir çalışma ise bu iki kısıtın da dışına çıkarak, stereotip tehditinin kız çocuklarının satranç turnuvalarında gösterdikleri performansı etkileyip etkilemediğini inceliyor. 6 ila 11 yaşları arasındaki 77 kız çocuğunun, ABD Satranç Federasyonu'unda kayıtlı oyunlarını inceleyen araştırmacılar, kızların, erkeklerin satrançta kızlardan daha iyi olduğu stereotipinin farkında olduğunu tespit ettiler.

Federasyondaki kayıtlar, kız oyuncuların ilkokul, ortaokul ve lise düzeyinde katıldıkları on iki turnuvaya dair verileri içeriyordu. Her iki cinsiyetten oyuncuların karşı cinse karşı oynarken, diğer türlü kendilerinden beklenenden daha kötü performans sergileyip sergilemediğini kontrol içinse bir grup erkek oyuncu da karşılaştırma için incelendi.

Stereotip etkilerini inceleyebilmek için önce, kız oyuncuların satrançtaki kabiliyetlerini gerçekten turnuvadaki oyunlarına yansıtıp yansıtamadıklarına bakıldı. Resmi turnuvalar öncesi performans kayıtlarını, katılımcılar tarafından oynanan her oyun için bir beklenen kazanma oranı hesaplamada kullanan araştırmacılar, bu beklenen oranları gerçekteki kazanma oranlarıyla karşılaştırdılar.

Sonuçlar kızların, erkeklere karşı oynadıkları oyunlarda (kendilerinin ve rakibin performansı göz önünde bulundurulacak olursa) beklenen kazanma oranını yakalayamadıklarını gösteriyor. Ancak bu durum karşılarındaki rakip güçlü veya orta güçlü bir oyuncuysa geçerli, zayıfsa değil. Bu da stereotip tehditinin, rahat koşullardan ziyade zorlayıcı koşullar altında açığa çıktığı düşünüldüğünde netleşiyor.

Önüne geçmek için çaba gösterilmesi gerekiyor

Stereotip tehditine art arda maruz kalmanın, buna yol açan aktivitelerden uzaklaşmaya neden olacağı tezini de ele alan araştırmacılar, oyuncuların takip eden yıllardaki turnuva katılım oranlarını incelediler va kendilerinden beklenenden daha kötü performans sergileyen kızların, takip eden yılda daha az turnuvaya katılmış olduklarını ve yeniden turnuvaya katılmak için daha uzun süre beklediklerini tespit ettiler. Erkeklerin takip eden yıllarda devam etme-etmeme kararları ise önceki yıl gösterdikleri performanstan bağımsızdı.

Bu araştırma, strereotip tehditinin gerçek hayattaki durumlarda da geçerli olabileceğine işaret ederken, çocuk yaşta dahi etkilerinin görülebileceğinin ve kız çocuklarının belli bazı aktivitelerden erken yaşlardan itibaren kaçınmalarına neden olabileceğinin altını çiziyor. Kız çocuklarının, olumsuz stereotiplerin olduğu alanlarda pes etmemeleri için eğitimcilerin ve ailelerin devreye girmeleri, çocukların bu alanlardan başarılı rol modellerle tanıştırılmaları ve bu alanlardaki kabiliyetlerin cinsiyetle ilgili olmadığının vurgulanması gerekiyor.
http//bilimsol.org/bilimsol/psikoloji/satrancta-erkekler-kizlardan-daha-iyidir-diye-bir-sey-var-mi
Ara
Cevapla
#3
Merhabalar,

Bende madde madde kişisel yorumlarımla konuya katkıda bulunayım;
1- Yaş kategorileri yapmaktaki temel fikir tahminimce küçük yaştaki sporcuları kendi arasında yarıştırıp o yaşın en iyilerini tespit etmek, ödüllendirerek teşvik etmek olduğu düşünüyorum. Bir çok antrenör bilir ki; satranca yeni başlamış bir çocuk özellikle yaşça kendisinden büyük olanlardan aşırı derecede çekinir. Arada güç farklı olmasa bile bu aslında insani bir durumdur. Hangimiz küçükken yaşça büyük rakiplerden korkmadık ki.

2- Kızların ve erkeklerin ayrılması yine aslında küçük yaşlarda geçerli olan bir durum. Üst düzeyde artık kızlar ve erkekler zaten mücadele etmekteler. Dolasıyla küçük yaşlarda kızların erkeklerden ayrılarak değerlendirilmesi de bence bir çok açıdan faydalı olduğundan yapılmalıdır diye düşünüyorum.

3-Notasyon yazma daha önce de forumda ayrı bir konu başlığı altında değerlendirilmişti halen de üzerinde konuşuluyor. Notasyon bilindiği üzere bir çok açıdan satrancın önemli bir unsuru. Bu sebeple özellikle büyük organizasyonlarda 7 yaşındakilere bile taviz verilmemeli diyerek yazar arkadaşa destek veriyorum.

4- Bu maddeye sonuna kadar katılıyorum. Benim gördüğüm kadarıyla turnuvayı bırakmanın hiçbir cezai yaptırımı bulunmuyor(varsa da ben karşılaşmadım.). O yüzden de turnuva eğer oyuncu için iyi gitmiyorsa hiç bir gerekçe göstermeksizin bırakabiliyor. Dolasıyla ukd kaybedeceğini bile bile neredeyse hiç bir oyuncu turnuva bırakmaz. Bu yaptırım uygulanırsa turnuva bırakma meselesi yarı yarıya azalır diye düşünüyorum.

5- Zaten buna benzer bir planın olduğunu duymuştum. İleride bu dedikleriniz olacak.

6- Bu madde pek mantıklı değil gibi. Biliyorsunuz elo ve ukd'yi yükseltmek zahmetli bir iş(özellikle elo). Dolasıyla ukd silinmesi halinde oyuncu 1 2 iyi turnuva ile o anda sahip olduğu ukdden çok daha fazlasını çıkarabilir. Bu da cezadan çok ödül niteliğinde olur. Bu sebeple bu madde pek gerçekçi değil.

7- Emin olmamakla birlikte bu tip ünvanlar Amerika'da var diye biliyorum. FM'nin bir alt kısmına yerel bir ünvan getirilebilir. Ama bence çok da gerekli değil.

8- 7 ve 8 yaşında belki bu dedikleriniz kabul edilebilir ama yaşça daha büyük sporcular için bence bu yapılmamalı. Öncelikle çocukların kendi ayakları üstünde durabilmesi için daha küçük yaştan bu tip seyahatlere alışmaları ve kendi sorumluluklarını kendilerinin alabilmeleri açısından yalnız kalmayı öğrenmeleri iyi bir şey diye düşünüyorum. İşin maddi kısmı da var tabi ki. Federasyon 3 - 5 tane çocuk çıkartmıyor genellikle. Örneğin 20 çocuğun masrafları artı 20 veli ve onların otel masrafı derken iş büyüyecek de büyüyecek. Dolasıyla mali yönden hiç akıllıca değil gibi.

Genel olarak bir değerlendirme yapayım istedim.

İyi günler...
Efe Kerem UZUNOĞLU
iletişim: [email protected]
Ara
Cevapla
#4
İronik evet.

Fikirlerinizin büyük çoğunluğuna katılıyorum. Güzel düşünceler.
1 Numaraya pedagojik açıdan karşı çıkanlar olacaktır.
18'den sonra Ukd silmek bence çok uygulanabilir değil tamamen kaldırılması daha yerinde olur.

Saygılar.
Cevapla
#5
Öncelikle Sayın Efe Kerem UZUNOĞLU' na konu hakkında görüş belirterek katkıda bulunduğu için teşekkür ederim. Ve müsadenizle cevap vermek isterim

1.madde; ''Bir çok antrenör bilir ki; satranca yeni başlamış bir çocuk özellikle yaşça kendisinden büyük olanlardan aşırı derecede çekinir. Arada güç farklı olmasa bile bu aslında insani bir durumdur. Hangimiz küçükken yaşça büyük rakiplerden korkmadık ki. ''

diye belirtmişsiniz ki benim tam da üzerinde durmak istediğim budur. Çocukları korkutuyor bu sistem, ratingi yüksek olandan, yaşı büyük olandan korkutuyor. Çünkü siz çocukların biliçaltına diyorsunuz ki, bak büyükler seni yenecek ve ben seni koruyorum.Büyüklerle oynamasının anormal bir durum olduğunu ve kendisinin korumaya muhtaç olduğunu öğretiyoruz bir anlamıyla. Tıpkı kadınlar kategorisinde yaptığımız gibi. Ben çocuklara ratingten ve de özellikle yaşı büyük oyunculardan korkutulmamasını öngören bir sistemi tercih ediyorum.

2. madde;
''Üst düzeyde artık kızlar ve erkekler zaten mücadele etmekteler.'' özetiyle yazmış olduğunuz cümleye bakarsak bunun da gerçekleri yansıtmadığını net olarak söyleyebiliriz. Kaç WGM var daha önemlisi kaç kadın GM var. sayıları kontrol edersek sistemin yanlış işlediği görülmektedir. Kadın satrancı erkeklerle var olan düzen içinde mücadele edemiyor, edemeyecek te ne yazık ki.

7. madde; ile ilgili çok gerekli olmadığını düşünmüşsünüz. Türkiye de 2000-2300 aralığında sporcu sayısı oldukça fazladır bu sporcuların önüne hedef koymak, onları onore etmek kimseye zarar vermeyeceği gibi federasyona da ek gelir imkanı doğacaktır. Dolayısıyla faydacı bir yaklaşım gereksiz olarak nitelendirilmemelidir.

8.madde; Federasyonumuz yanlış hatırlamıyorsam diğer federasyonlara kıyasla mali olarak oldukça iyi durumdadır. Üstelik küçük sporcularımızın (bence 14-16 yaş altı) ailelerinden bu şekilde ayılmak zorunda olmaları doğru değildir. Satrancın psikolojik ve motivasyonel yönünü unutmayalım. Kimse 8-10 yaşlarındaki çocuğunu singapura göndermek istemez kolay kolay. Aileler bu durumdan oldukça muzdaripler. Zaten çocuklarının satranç eğitimi için ciddi kaynak ayıran bu insanların bir şekilde desteklenmeleri gerekir.

Saygılarımla...
Ara
Cevapla




Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi