Özgür Satranç Forum
To be, or not to be, that is the ?? - Baskı Önizleme

+- Özgür Satranç Forum (http://forum.satranc.biz)
+-- Forum: Satranç Genel (http://forum.satranc.biz/forumdisplay.php?fid=3)
+--- Forum: İletmek İstedikleriniz (http://forum.satranc.biz/forumdisplay.php?fid=17)
+--- Konu Başlığı: To be, or not to be, that is the ?? (/showthread.php?tid=4110)

Sayfalar: 1 2 3


To be, or not to be, that is the ?? - Miyazaki - 14-08-2015

http://www.tsf.org.tr/guncel-haberler/8657-sponsorluk-ve-projeler-komisyonu-kurulacak

Huh


RE: To be, or not to be, that is the ?? - Ateş Ülker - 14-08-2015

İlk defa "projeleri toplama komisyonu" kuruluyor.Sonu hayır olsun.Bugüne kadar burada yazılanlar toplansa komisyona gerek kalmaz.


RE: To be, or not to be, that is the ?? - abdulkadirbener - 15-08-2015

Yeri değil belki ama bir fıkra paylaşayım istedim:


Türk ve Japon kurumlar arasında bir kürek yarışı düzenlenmesine karar verildi.
Japonların takımında 8 kişi kürek çekiyor, 1 kişi dümencilik yapıyordu.
Türk Takımında ise 2 kişi kürek çekiyor, 3 kişi şeflik 3 kişi müdürlük yapıyor 1 kişi de dümeni kullanıyordu.
Her iki takımda, performanslarının en üst düzeyine varabilmek için uzun ve zorlu bir hazırlık döneminden geçti.

Büyük gün geldi ve iki takımda, kendini hazır hissediyordu. Japonlar yarışı bir kilometre farkla kazandılar...
Yarış sonrası Türk takımı çok sarsılmıştı. Türk yönetimi yarışın açık farkla kaybedilmesinin nedeninin bulunmasına karar verdi.
Yapılan araştırmalar, analizler ve uzun çalışmalar sonucu düzenlenen raporlara göre hata bulundu ve çözüm önerisi getirildi.
Çözüm olarak yönetimdeki düzeni güçlendirmek için 1 genel müdür atandı, ve sandaldaki ağırlığı dengelemek için kürekçi sayısı da 1 e indirildi.
Japonlara yeni bir yarış teklif etme kararı alındı.
9 kişilik Türk takımı Japonlarla bir yarış yapmak üzere yeniden yapılandı.
Japonların takımında yine 8 kişi kürek çekiyor, 1 kişi dümencilik yapıyordu.
Türk Takımında ise yeni yapılanma şekli şöyleydi,
1 Genel müdür
3 Bölgesel müdür
3 Dümen şefi
1 Dümenci
1 Kürekçi

İkinci yarışı Japonlar iki kilometre arayla kazandılar. Tepesi atan Türk tarafı yönetim kurulu hemen harekete geçti.
Uzun uzun toplantılar yapıldı, tekrar tekrar ve farklı mekanlarda toplantılar tertip edildi.
Sonuçta sorunun kaynağı bulundu.
Yarışın kaybedilmesinden sorumlu tutulan kürekçi kovuldu, müdürlere ve diğer personele sorunun çözümüne olan katkılarından dolayı ikramiye verildi...

Smile


RE: To be, or not to be, that is the ?? - love supreme - 15-08-2015

Sayın Abdulkadirbener;

Ülkemizin durumunu çok iyi anlatan ve hepimiz için faydalı olan bu fıkrayı bizimle paylaştığınız için teşekkür ederim.


RE: To be, or not to be, that is the ?? - Attorney at Law - 15-08-2015

Federasyonlar ve projeler konusunda alakasız bir fıkra yerine, çok sıcak bir örneği sizlerle paylaşayım.

Türkiye Basketbol Federasyonu, Fans Against Violence adında bir projeyi devam ettirmekte. Sporda şiddetten bıkan, gelecekte toplu ölümler öngören birisi olarak bu projeyi duyar duymaz şahsım ve kurumum adına bu projeye nacizhane katkı sunmak için harekete geçtim. TBF'ye ziyarete gittim ve proje hakkında detaylı bilgi aldım ve işbirliği yapma konusunda hemfikir olduk. Detaylı bilgilerden ve gözlemlerimden birazcık bahsedeyim:

Bu proje Avrupa Konseyi tarafından ülkemizden kabul edilen tek proje olduğu gibi, kabul edilen 20 küsür proje arasında sporla ilgili olan tek proje. İki yıl sürecek olan bu proje için TBF, 500.000 €'ya kadar destek alacak. Bizim federasyonun bir senedeki toplam sponsorluk gelirinin yarısı tek proje ile elde edilecek. Peki TBF bu önemli işi nasıl başardı? "Dalga geçtiğiniz" "Proje Müdürü", "Danışman" ve benzeri bir çok kişinin çalışması ile başardı. 2 kişi ile gittiğimiz TBF binasında bize "Başdanışman" ,"Müdür" ve koordinasyonu sağlayan toplam 3 kişilik ekip tarafından yaklaşık 15 dakikalık bir sunum yapıldı. Hemen ertesi gün toplantı bilgilendirme notu katılımcılar ile paylaşıldı. Herşey son derece profesyoneldi.

Bir üye forumda yazsın, birisi fıkra anlatsın, diğeri fıkrayı beğensin şeklinde olmuyor maalesef böyle yarım milyon euroluk projeler! Kaldı ki, anladığım kadarıyla bu kurul da fahri olacak. Bence hemen olmasa bile kısa vadede bu kurulu koordine edecek ve hatta başkanlığını yapacak bir profesyonel yarar sağlayacaktır. Şu bir gerçek ki, yaptığın projeler ve elde ettiğin sponsorlar bu dönemde büyük önem arz ediyor. Federasyon çatısı altında satranç için proje üretecek, sponsor bulmak için çabalayacak kişilerin fıkra ile komik duruma düşürülmesini yadırgıyorum, aksine daha kim oldukları dahi belirlenmeyen bu kişilerin küçük düşürülmek yerine desteklenmesi gerektiğini düşünüyorum. Aksi halde proje için kadro açan, ekip kuran başka federasyonlar bizim yıllık sponsor gelirimizin yarısını sadece 1 proje üretip elde edebilirken, biz sadece izleriz.

Netice olarak, bence geç bile kalınmış ama doğru bir yapılanmayla muhakkak faydalı olacak bir adım olduğunu düşünüyorum.


RE: To be, or not to be, that is the ?? - nurkuti - 16-08-2015

Sayın Attorney At Law,

Ben Türkiye satranç topluluğunu sadece dışardan ve internetten izlemekteyim. Yani iç dinamiklerin nasıl çalıştığını bilmiyorum. Buna karşın, bir meslekdaşınız olarak size hak vediğimi söyleyebilirim.

Ancak, bence fıkra çok güzeldi. Bu vesile ile şu gözlemimi ifade etmek isterim.

Bu forum giderek bir kavga ve hakaret arenası haline geldi. Biraz mizah hem ortamı yumuşatır, hem de burada yazılanları daha rahat okunur hale getirir.

Bence fıkra nedeniyle eleştirdiğiniz yazı, bundan sonra yazacak arkadaşlara örnek olmalı.

Ne dersiniz.

Nurkut İnan


RE: To be, or not to be, that is the ?? - Ateş Ülker - 16-08-2015

Basketbol Federasyonu nezdinde hayata geçirilecek olan projenin konusunu ve özetini bilmiş olsak bize uygulanıp uygulanmayacağını söyleyebiliriz.Bizim örneğimizde henüz ortada proje yoktur.Ancak birisi çıkmış ve projelerimizi kendisine getirmemizi istemiştir.
Bizim temel sorunlarımız "dalga geçme","hakaret etme","proje fakirliği"değildir.Görünen sorunların çözümü üzerinde görüş birliği sağlayamıyoruz.Sadece bu forumda bile Piramidin tepesini günlerce konuşuyoruz.Günlerce aynı konuyu veya aynı kişileri tartışıyoruz.Federasyonun sayfalarında haberleri kaleme alırken hep Piramidin tepesini anlatıyoruz.Piramidin ortasına ve altına hiç bakmıyoruz.İnsanları Satranç oynamaya teşvik etmiyoruz.Amatörlerin katılımını önleyecek hangi madde varsa hepsini uyguluyoruz."1300 UKD üzerinde olanlar kendi yaş grubunda oynayamaz"diyoruz.Masa puanı 1 puan fazla olanı İkinci,1 puan eksik olanı Birinci ilan ediyoruz.Mevcut yönergelerle ve bugünkü kadrolarla hangi proje gelirse gelsin sonuç almak mümkün değildir.Basketbolun koşulları ve sorunları bizimkinden çok farklıdır.Keşke onların planlarını bize uyarlamak mümkün olsaydı,bizde bazı kazançlar elde edebilseydik...


RE: To be, or not to be, that is the ?? - Ozgur_Akman - 16-08-2015

İyi bir ekip kurulursa, amaçlar güzelce açıklanır profesyonelce çalışılırsa gayet güzel işler, ama görev tanımı ve yapılacakların ne olduğu açıkça anlatılmalı. Biz fısıltı gazeteleri veya destekli atışlarla tahmin etmemeliyiz.

Proje denilen şeyin ne olduğu üzerine düşünmek gerekiyor. Benim bu sözcüğün vurgulanmasından anladığım şudur: AB projesi.
Muhtemelen "okulda satrancı" geliştirmeye dönük ve AB hibelerini hedefleyen bir yapılanma söz konusu. İşin hem teknik-bürokratik detaylarını hem de satrancı bilen profesyonelce çalışan insanlar olursa bence işler. Lakin, pek sportif bir proje beklemeyelim derim.

Aslında bu işlerden anlayan satranççılar bu işlerde yer alırsa belki sportif odaklı fikiler de ortaya çıkar. Bu komisyonun okulda satranç, hatta belki okul öncesi satrancı hedefleyeceğini tahmin ediyorum.


RE: To be, or not to be, that is the ?? - Attorney at Law - 16-08-2015

Sayın İnan,

Mizah ve ortamı yumuşatacak yazılar iyidir tabii ki. Sizinle hemfikiriz bu konuda.

Ancak, satranca katkıda bulunmak için çalışacak kişileri henüz daha belirlenip göreve bile başlamadan "etiketleri alay konusu yaparak" küçümsemek bence mizah değildir. Aksine bu insanları satranca hizmet etme görevlerinden birine daha başlamadan küçümsemenin yukarıda şikayet ettiğiniz kavga ve hakarete gidecek ilk adım olabileceğini düşünüyorum.

Ateş Bey, önemli olan projenin ne olduğu ve satranca uygulanıp uygulanamayacağı değil, (merak edenler için satranca uygulanması mümkün değil) "bizim örneğimizde henüz bir proje olmadığı için" bu tür büyük projeler üretmek için profesyonellere ve sistemli çalışmalara ihtiyaç olduğu ve bunun için ilk adımın atılmış olmasıdır.

Benim federasyona tavsiyem, Kültür Okulları ve Kültür Üniversitesi'nin satranç aşığı mütevelli heyeti onursal başkanı Fahamettin Hoca'yı ziyaret etmeleridir.


RE: To be, or not to be, that is the ?? - abdulkadirbener - 16-08-2015

(16-08-2015, 17:40)Attorney at Law Nickli Kullanıcıdan Alıntı: ...satranca katkıda bulunmak için çalışacak kişileri henüz daha belirlenip göreve bile başlamadan "etiketleri alay konusu yaparak" küçümsemek bence mizah değildir......

..."bizim örneğimizde henüz bir proje olmadığı için"..... bunun için ilk adımın atılmış olmasıdır...

Sayın,

Fıkradaki ironiyi anlayamadığınızı tahmin ediyorum.
Ortada onlarca kurul ve kurul üyesi varken, projelerin sunulması için yeni bir kurul daha kurulmasının traji-komik olduğunu vurgulamak istedim.

Projesi olan dilediği zaman bunu doğrudan TSF'nin ilgili kurulu ile paylaşabiliyor zaten. Kafasındaki proje hangi kurulu ilgilendirir bilmiyorsa doğrudan başkanla bile görüşebilir. Yeter ki projesine inansın. Ben de geçmişte TSF'ye bazı projelerim olduğunu bunları yapabilecek teknik bilgiye sahip olduğumu sadece satranç içinden birilerinin bilgi desteğine ihtiyacım olduğunu dile getirmek için başvurdum. Hatta bizzat TSF başkanından randevu alıp gittim. İnanın orada kapılar kapalı değil. Bir işe yaramıyor orası ayrı bir fıkra, ayrı bir ironi ve apayrı bir mevzu. Onu başka yerde konuşalım. Ama şunu diyorum ki projeleri dinlemek için kurul oluşturmak tam da fıkradaki senaryo.

Bu başlık açısından dikkat etmemiz gereken nokta şu; bir kurul oluşturuluyor ve insanların projelerini oraya iletmeleri isteniyor. Dört olasılık var
(1) O kadar çok proje dile getiriliyor ki artık bıkkınlık geldi ve bu işi takip edecek ve projeleri dinleyip saçmalıklarla adam gibi proje olabilecek olanları ayıklayacak bir oluşum hazırlandı.
(2) TSF elindeki işleri bitirdi, proje üretiminde de artık sıfırı tüketti ve yeni fikirlere açlık duyuyor. Birileri gelip anlatsa da proje üretsek diyor.
(3) TSF'de bir kurulda görevlendirilmesi gereken birileri var ve bu ad altında TSF bünyesine alındılar.
(4) Seçimler geldiğinde, "sizden gelen her türlü öneriye kapımızı ardına kadar açtık" diyebilmek için böyle bir resmi kurul olması gerektiğini düşündü birileri.

Her biri için yorumlarım şu şekilde:

(1) Kurulun oluşum sebebi bu ise gayet yerinde olmuş. Bizde herkes aklına geleni proje sanır ve hemen gerçekleştirilebilir ve çok faydalı olduğuna kanaat edip herkese anlatmaya başlar. Başarılı olması muhtemel fikirleri bu gibi cin fikirli vatandaşların hayallerinden ayıklamak bir iştir ve bunu birilerinin yapması gerekiyorsa yapılsın. Ama kuruluşun amacının bu olmadığını tahmin ediyorum. Zira TSF'nin proje fikirlerine ihtiyacı yok. Kendimden gayet iyi biliyorum.(*) Belki de yanılıyorum bilemem.
(2) Amaç gerçekten de yeni fikirler duymak ise bu kötü. Zira TSF henüz vadettiği projeleri bitirmedi. Bakın şu linkteki hedefleri bir okuyun derim. Hangileri gerçekleşti birer birer burada tartışalım dilerseniz:
[color=#1E90FF]
http://www.gulkiztulay.com/ana-hedefler.html
[/color]
Bunların her biri ciddi hedefler ve büyük bir çoğunluğu çok ciddi çalışma ekipleri ve organizasyon gerektiren işler. Hangileri başlatılmadı? Hangileri için çalışmaya devam ediliyor? Hangileri başarıldı? Kimin bunlardan haberi var?
(3) Bu bir olasılık sadece. Olayı bilimsel açıdan ele alıyorsak tüm açılardan olasılıkları yazmamız lazım. Bu olasılığa yorum yapmayacağım.
(4) Bu olasılık çok zeki birinin uzun vadeli ve stratejik düşünmesi sonucu oluşabilir. Zayıf bir olasılık ama olasılık işte. Buna da yorum yapmayacağım.



(*) Ben yukarıdaki linkte yer alan bir iki maddeyi kapsayacak bir proje için başkanla konuşma cesareti gösterdim. Projenin özetini veya ayrıntılarını dinlemedi. Sizinle toplantı yapalım deyip gönderdi. Bir daha da aramadı. Altı aydan uzun süre ararlar diye bekledim ama arayan olmadı. Ardından çalıştığım kurumun bir işi için TSF'ye gittiğimde kendisi ile konuşmak şansı yakaladım. Yine aynı şeyi söyledi. Güya eğitim kurulu sorumlusu bey ile benim katılacağım bir toplantı tertip edilecekmiş. Üstünden bir yıl daha geçti neredeyse. Bu ciddiyetsizliğin üstüne artık çağırsalar da gitmem. Bana proje ve TSF kelimelerini yan yana söylerseniz ben fıkra anlatırım. Özür dileyerek.

Hürmetlerimle.


RE: To be, or not to be, that is the ?? - Attorney at Law - 16-08-2015

(16-08-2015, 20:06)abdulkadirbener Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Ortada onlarca kurul ve kurul üyesi varken, projelerin sunulması için yeni bir kurul daha kurulmasının traji-komik olduğunu vurgulamak istedim.

Projesi olan dilediği zaman bunu doğrudan TSF'nin ilgili kurulu ile paylaşabiliyor zaten. ...

... Bu başlık açısından dikkat etmemiz gereken nokta şu; bir kurul oluşturuluyor ve insanların projelerini oraya iletmeleri isteniyor. ...

... (*) Ben yukarıdaki linkte yer alan bir iki maddeyi kapsayacak bir proje için başkanla konuşma cesareti gösterdim. Projenin özetini veya ayrıntılarını dinlemedi. Sizinle toplantı yapalım deyip gönderdi. Bir daha da aramadı. Altı aydan uzun süre ararlar diye bekledim ama arayan olmadı. Ardından çalıştığım kurumun bir işi için TSF'ye gittiğimde kendisi ile konuşmak şansı yakaladım. Yine aynı şeyi söyledi. Güya eğitim kurulu sorumlusu bey ile benim katılacağım bir toplantı tertip edilecekmiş. Üstünden bir yıl daha geçti neredeyse.
Öncelikle sırf proje değil, Sponsorluk ve Projeler Komisyonu. Yani sponsor bulmak için de belirli çalışmalar yürütecek bu kişiler.

Ortada başka kurullar var diye yeni bir komisyonun kurulmasına karşı çıkmanın mantığını çözemedim. Sponsorluk komisyonu kurmayıp da, sponsor bulmak için sağlık kurulunun çalışacak hali yok Smile

Federasyonlarda herkesin işi başkadır. Proje için başkana gidilirse çözümsüz kalabilir. Tıpkı hakem ataması için başkana gidilmeyip MHK ile iletişime geçildiği gibi, bundan sonra projesi olanlar sponsorluk ve projeler komisyonuna gidilecektir. Böylece daha somut sonuçlar elde edilebilir belki de.

Sizin daha önce bir projenize istediğiniz cevap verilmedi diye, daha üyeleri dahi belirlenmeyen bir komisyonda görev alacak kişileri şimdiden fıkralarla alay konusu yapmanızı, satrancımıza sponsor bulmak ve proje üretmek/değerlendirmek için çalışacak kişilere haksızlık olarak değerlendiriyorum.


RE: To be, or not to be, that is the ?? - alisatran35 - 16-08-2015

Projeler komisyonu kurulması çok mantıklı. Ayrıca bu komisyona üye olabilecek kişiler için de Federasyon sayfasından duyuru yapılıyor olması da güzel bir adım. Bu şekilde bilmediğimiz cevherler ortaya çıkacaktır. Komisyon da yaptığı projeleri herkese duyurursa güzel sonuçlar elde edilir.
Artık bir kaynak kullanmak isteyen herkesin proje yapması isteniyor. Satranç camiamızın da bu projelerden faydalanıp, satrancın Türkiye'de daha iyi yerlere getirmek için herkesin fikirlerini ve çabalarını birleştirmesi gerekiyor.
Bu açık tutumundan dolayı ilgililere teşekkür etmek istiyorum.


RE: To be, or not to be, that is the ?? - Miyazaki - 17-08-2015

TSF bu komisyonu oluşturarak herhalde "ben proje ve fikir üretmekten acizim" demek istemiyordur.

Yönetimin komisyonları oluşturmadaki esas stratejisi; "satranç camiasında tanınan isimleri etiket olarak, yönetim bünyesinde kullanmak" amaçlıdır. Tersini düşünen varsa, oluşturulmuş komisyonların faaliyetlerine bakmalarının faydalı olacağını düşünüyorum.

Örneğin; Dış ilişkiler komisyonu diye bir komisyon var. Ne kadar faaliyet yapmış ne üretmiş? Eski başkan Ali Nihat yazıcının belirttiği gibi sadece seyahat amaçlı mı kurulmuş?

Bana göre TSF yönetiminin tek amacı yönetimde kalmaktır.

örnek olarak kendilerine iki tane proje önerisinde bulunduğumu(zu) varsayalım:

1. Satrançla büyüyorum benzeri bir proje
2. Altyapı ve milli takım içerikli bir proje

Sizce hangisini seçerler?

Benim cevabım: Kesinlikle ikisini birden seçmezler! Seçseler bile 2 numara sözde kalır.

Medyatik olarak yönetimdeki kişilerin popülerliğinin artması ile ilgili faaliyetler hep 1. tercihtir.

Projeler komisyonu gayet yapıcı, satranç camiasını birleştirici bir teklif gibi duruyor Smile

Benim yorumum: "Yönetim 2016 seçim startını vermiştir" camiamıza "hayırlı olsun" diyorum.


RE: To be, or not to be, that is the ?? - alisatran35 - 17-08-2015

Değerli Miyazaki,
Sizi yanıltacak bir duyumumu ifade edeyim. Federasyon Altyapı ve milli takım içerikli bir projeyi hazırladı bile. Yakında sunmayı planlıyor diye biliyorum. Ayrıca sağda solda Avrupa Birliği projeleri için de ciddi bir çaba olduğu duyuluyor.
Satrançla büyüyorum projesi ise ana sınıfları gibi en önemli alanı hedefleyen vizyon projelerden bir tanesi... Popülarite bence hedef değil. Zaten projeleri yapan insanların bu tarz bir popülerliğe de ihtiyacı da yok...
Ama yine de yorumlarınızı yapıcı bulduğumu ifade etmek isterim.


RE: To be, or not to be, that is the ?? - Ateş Ülker - 17-08-2015

Sayın alisatran35,Açık kimliğinizi belirtmenizi tavsiye ederim.
Miyazaki gösterdiği 2 projeden biri seçilecekse mutlaka medyatik olan seçilir şeklinde düşünüyor.Medyatik olmak amacıyla Piramidin tepesinden ne kadar uzaklaşılır?Tahminde bulunamıyorum.Kanımca "Proje"kavramı ortaya atılmışsa bu kavramın ancak Piramidin tabanını ilgilendirmesi beklenir.Piramidin tepesini ilgilendiren bir düşünce varsa bunun adı "Plan"veya "Program"olur.Plan veya Program hazırlamak için komisyon kurmaya gerek yoktur.Bizim fikirlerimiz de Plan yapmak için önemli katkı sağlamaz.Plan veya program hazırlamak,Federasyon Yönetim Kurulu ve Teknik kadronun görevidir.
Adı ister "Proje"olsun,ister"Plan"olsun sorunlarımıza çözüm olacağını sanmıyorum.Ama sorunların çözümü aslında zor değildir.Yanlışların tespit edilmesi ve düzetilmesi gereklidir.Bindiği dalı kendi eli ile keserek ağaçtan düşmemize yol açacak projeler üretilecekse hiçbir yararı olmayacaktır.İnsanlarımızı yarışmalara daha çok katılmaları için nasıl teşvik ederiz?"UKD 1300 üstü ancak Büyüklerde oynar",diye hiç duyulmamış barajlar icad edersek teşvik edemeyiz!


RE: To be, or not to be, that is the ?? - Miyazaki - 17-08-2015

(17-08-2015, 09:21)alisatran35 Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Değerli Miyazaki,
Sizi yanıltacak bir duyumumu ifade edeyim. Federasyon Altyapı ve milli takım içerikli bir projeyi hazırladı bile. Yakında sunmayı planlıyor diye biliyorum. Ayrıca sağda solda Avrupa Birliği projeleri için de ciddi bir çaba olduğu duyuluyor.
Satrançla büyüyorum projesi ise ana sınıfları gibi en önemli alanı hedefleyen vizyon projelerden bir tanesi... Popülarite bence hedef değil. Zaten projeleri yapan insanların bu tarz bir popülerliğe de ihtiyacı da yok...
Ama yine de yorumlarınızı yapıcı bulduğumu ifade etmek isterim.

Sayın TSF yetkilisi

"Federasyon Altyapı ve milli takım içerikli bir projeyi hazırladı bile. Yakında sunmayı planlıyor diye biliyorum"

Bu kararınız beni çok mutlu etti.

Son 3-4 yıldır gezi ve ziyaretlerin yoğunluğundan vakit bulup sonunda bu konuya ilgi gösterirseniz sizlere minnet duyacağım.

Ateş Ülker:
"Plan veya program hazırlamak,Federasyon Yönetim Kurulu ve Teknik kadronun görevidir"

Konu başlığının açıklaması yaklaşık olarak budur.

http://www.tsf.org.tr/guncel-haberler/8657-sponsorluk-ve-projeler-komisyonu-kurulacak

Habere anlam yükleyebileceğim seçenekler:

1.Haber, yönetimin, 'kendi öz görevlerini yerine getirememe acizliğini' farkında olmadan duyurmaktadır.

2.Yönetim 2016 seçimini düşünmeye, camia desteği sağlama çalışmalarına başladı.


RE: To be, or not to be, that is the ?? - Ozgur_Akman - 17-08-2015

Proje kavramına fikir, tek bir uygulamadan ziyade (örneğin maksimum reyting kaldırılsın, falanca ilde filanca tarihte x turnuvası yapılsın gibi) belli bir zaman aralığı içerisinde, kısıtlı bütçeyle (mesela AB projesi olursa hibe vs. bulmak mümkün), hedefleri, bu hedefe ulaşacak etkinliklerin açıkça tanımlandığı ve programlandığı bir etkinlik veya etkinlik dizisi olarak bakmak lazım. Mesela biz burada bol bol fikir üretiyoruz veya eylem planı üretiyoruz satranca dair turnuvalardaki detaylara dair ama teknik anlamda bir proje üretmiyoruz. Veya çok makro seviyede öneriler geliyor sözgelimi "piramidin ortası için turnuvalar düzenlenmelidir" bunlar proje haline gelmeyecek kadar genel önermeler (haksız veya yersiz olduklarını değil metodolojik olarak yetersiz olduklarını kastediyorum).

Örneğin, çevre bilincinin kamu kurumlarında arttırmaya yönelik bir proje düşünün. Bu amaçla çeşitli şehirlerde kamu çalışanlarına seminer verilmesi (böyle bir proje gerçekten var). Öğretmenler arasında bilgisayar okuryazarlığının arttırılması; ya da ne bileyim satranç mesela 500 yeni satranç sınıfı açılması gibi şeyler proje olabilir. Veya sportif açıdan bakalım, örneğin 1 yılda 15 ilde geniş katılımlı satranç eğitimleri düzenlenmesi bir proje haline getirilebilir. Örneğin yeni satranç öğretmenleri yetiştirilmesi bir proje haline getirilebilir.

Kesinlikle hiçbir federasyon yetkilisiyle bu konuda görüşmeden bulunduğum tahmini tekrar edeyim: Sportif açıdan faydalı olacak fikirlerin üretildiği bir yer olmaz. Medyatik olma kısmını bilmiyorum ama yapılması istenen işlere fazladan kaynak sağlamak için düşünülmüş olabilir. Muhtemelen okulda satranca dahil işler için düşünülmüş bir oluşumdur. Bu tarz projelerin şeffaflığı da oldukça önemli bir konudur. Lakin, projenin mesela bir süper GM turnuvasına (farazi bir örnek verdim) kayma olasılığı yok.

Satranç bilen, bu tür projelere dair mevzuat bilgisi ve uygulama tecrübesi olan insanlar gerekli. İkisinin kesişim kümesinin çok fazla olduğunu sanmıyorum.


RE: To be, or not to be, that is the ?? - abdulkadirbener - 17-08-2015

Birinci husus şu;

(17-08-2015, 10:44)Miyazaki Nickli Kullanıcıdan Alıntı: ....seçenekler:
1.Haber, yönetimin, 'kendi öz görevlerini yerine getirememe acizliğini' farkında olmadan duyurmaktadır.
2.Yönetim 2016 seçimini düşünmeye, camia desteği sağlama çalışmalarına başladı.
Katılıyorum.
Benim de söylemek istediğim tam olarak buydu.
Sulandırıldı, sanki ortada bir komisyon var da benim onların çalışmalarını baltalamaya ya da karalama yapmaya çalıştığım ima edildi. Daha önce isimlerini duymadığım kişiler araya girip savunmaya geçtiler hemen. Her neyse,
ama söylemek istediğim tam olarak buydu. Ben meseleye metaforik :p baktım. İlkesel açıdan TSF'nin projeler konusunda komisyon kurmasına gerek olmadığını anlatmaya çalıştım. Şuraya bakın allah aşkına:
http://www.tsf.org.tr/federasyon/tsf-organizasyon-semasi
Bu kadar çok komisyon ya da kurulun işlevleri arasında "proje üretmek" ya da "proje fikirlerini değerlendirmek" yok mu ki yeni bir tane daha kuruluyor. Onu söylemek istemiştim. FIKRA TAM OLARAK BU AMAÇLA YAZILDI.

Şunu da belirteyim ortada henüz komisyon filan yok. Oluşturulacak komisyonun diğer komisyonlardan farkı olacak mı onu zaman içinde göreceğiz.
Yoksa "Sponsorluk ve proje komisyonu ne yaptı bu yıl?" diye sorulduğunda "Hedeflerimize ulaşamadık, acaba diyoruz proje komisyonu ile sponsorluk komisyonu olarak iki ayrı komisyona mı bölsek? Böylece daha verimli çalışabilelim istiyoruz..." filan mı denilecek? Göreceğiz.

İkinci husus şu;

Kendimi düzeltiyorum.

"Türkiye Satranç Federasyonu bünyesinde, Sponsorluk ve Projeler Komisyonu kurulacaktır. Komisyonda görev almak isteyen satranç severlerin, ilgili konuda yaptıkları çalışma ve deneyimlerini filan adrese göndererek başvuru yapmaları gereklidir."

Bu metne bakarsanız sadece bir komisyon kurulacağını ve daha önce "sponsorluk ve projeler" alanlarında deneyimi olanların başvurusu isteniyor. Bu ne demek?
Bu şu demek; daha önceden sponsorluk veya projeler konulu bir oluşumda deneyiminiz varsa başvurun bir bakalım, uygun bulursak komisyon üyesi yapalım sizi.

Şunu demiyorlar; "Ey projesi olanlar gelin projenizi anlatın, size sponsor bulalım..."
Böyle bir ilan yok. O nedenle bu komisyonun vatandaşın projeleriyle mi yoksa TSF'nin kendi projeleriyle mi ilgili çalışacağı belirsiz. Bu bakımdan daha önce yazdıklarımı düzeltiyorum.
Ama yine de ben TSF'nin vatandaşın projeleriyle ilgileneceğine yüz milyarda bir bile inanmıyorum.

Selamlar.


RE: To be, or not to be, that is the ?? - M.Aşkın TAŞAN - 17-08-2015

“ Türkiye Satranç Federasyonu bünyesinde, Sponsorluk ve Projeler Komisyonu kurulacaktır. Komisyonda görev almak isteyen satranç severlerin, ilgili konuda yaptıkları çalışma ve deneyimlerini [email protected] adresine göndererek başvuru yapmaları gereklidir.”

[color=#0000CD]Bütün haber bu…

Oysa ne çıkarımlarda bulunuldu değil mi?

Önce masum paketlenmiş bir fıkra…
Fıkraya bir övgü,
Ardından TBF nun dan emsal bir proje,
Sonra Ateş Bey’in “Görünen sorunların çözümü üzerinde görüş birliği sağlanamaması” tespiti,
Daha sonra da” komisyonun okulda satranç, hatta belki okul öncesi satrancı hedefleyeceği konusunda bir tahmin…
Fıkranın yerinde olup olmadığı konusunda atışmalar…
Projenin mantıklı olup olmaması konusunda bir görüş ve teşekkür…
Yine ardından Yönetim 2016 seçim startını verdi şeklinde tahmine dayalı bir tespit.
Ardından TSF’NUN altyapı ve milli takım içerikli bir projeyi hazırladığı yönünde bir haber.
Ve nihayet;
“Satranç bilen, bu tür projelere dair mevzuat bilgisi ve uygulama tecrübesi olan insanlar gerekli.” şeklinde bir tespit.

Aslında anlatılan fıkranın elbette bir mantığı da var.
Bir yere kadar da hoş görülebilir.
Tepki duymaya da gerek yoktur.

Ancak bilinçli bir benzetme yapmak için harcanan enerji ve zaman, bir öneride bulunmak için harcansaydı o zaman Ateş Bey’in;
“Görünen sorunların çözümü üzerinde görüş birliği sağlanamaması” konusunda bir umut ışığı yanacaktı.

Ben” IŞKILAR SÖNMESİN” başlıklı yazıyla bu foruma kendi kararımla katılmış bir insanım.

Bir yerde bir ışık varsa onu hemen söndürmeyin arkadaşlar.

Bırakın biraz sulansın, biraz hayat bulsun, varsa dikeni de çıksın.
Sonuçta bir proje falan yok ki ortada…
Projeleri oluşturacak bir komisyon kurulacak sadece.
Bir kapı açılmış, bir el uzatılmış.

İçlerinde proje hazırlamak ve sponsor bulabilme yöntemlerini yaşayan ve bilen insanlara bir haber verilmiş.

Biz tam fıkralığız…

[/color]



RE: To be, or not to be, that is the ?? - Miyazaki - 17-08-2015

(17-08-2015, 13:38)M.Aşkın TAŞAN Nickli Kullanıcıdan Alıntı: “ Türkiye Satranç Federasyonu bünyesinde, Sponsorluk ve Projeler Komisyonu kurulacaktır. Komisyonda görev almak isteyen satranç severlerin, ilgili konuda yaptıkları çalışma ve deneyimlerini [email protected] adresine göndererek başvuru yapmaları gereklidir.”

[color=#0000CD]Bütün haber bu…

Oysa ne çıkarımlarda bulunuldu değil mi?

Önce masum paketlenmiş bir fıkra…
Fıkraya bir övgü,
Ardından TBF nun dan emsal bir proje,
Sonra Ateş Bey’in “Görünen sorunların çözümü üzerinde görüş birliği sağlanamaması” tespiti,
Daha sonra da” komisyonun okulda satranç, hatta belki okul öncesi satrancı hedefleyeceği konusunda bir tahmin…
Fıkranın yerinde olup olmadığı konusunda atışmalar…
Projenin mantıklı olup olmaması konusunda bir görüş ve teşekkür…
Yine ardından Yönetim 2016 seçim startını verdi şeklinde tahmine dayalı bir tespit.
Ardından TSF’NUN altyapı ve milli takım içerikli bir projeyi hazırladığı yönünde bir haber.
Ve nihayet;
“Satranç bilen, bu tür projelere dair mevzuat bilgisi ve uygulama tecrübesi olan insanlar gerekli.” şeklinde bir tespit.

Aslında anlatılan fıkranın elbette bir mantığı da var.
Bir yere kadar da hoş görülebilir.
Tepki duymaya da gerek yoktur.

Ancak bilinçli bir benzetme yapmak için harcanan enerji ve zaman, bir öneride bulunmak için harcansaydı o zaman Ateş Bey’in;
“Görünen sorunların çözümü üzerinde görüş birliği sağlanamaması” konusunda bir umut ışığı yanacaktı.

Ben” IŞKILAR SÖNMESİN” başlıklı yazıyla bu foruma kendi kararımla katılmış bir insanım.

Bir yerde bir ışık varsa onu hemen söndürmeyin arkadaşlar.

Bırakın biraz sulansın, biraz hayat bulsun, varsa dikeni de çıksın.
Sonuçta bir proje falan yok ki ortada…
Projeleri oluşturacak bir komisyon kurulacak sadece.
Bir kapı açılmış, bir el uzatılmış.

İçlerinde proje hazırlamak ve sponsor bulabilme yöntemlerini yaşayan ve bilen insanlara bir haber verilmiş.

Biz tam fıkralığız…

[/color]

Yeni önerim var:

Komisyon kurma komisyonu, bütün komisyon sorunlarına kökten çözüm!