Yorum Sayısı: 323
Konu Sayısı: 23
Üyelik Tarihi: Apr 2008
01-07-2014, 07:43
(Son Düzenleme: 01-07-2014, 07:44, Düzenleyen: Ozgur_Akman.)
Pekiyi, tam olarak faydalı bir paylaşım nedir? Bir forum ortamından idari konular dışında ne konuşulmasını beklersiniz? Üslup mu konular mı sorununuz?
Memlekette polemik ilgi çekiyor, buradaki pek çok kişinin de satranca dair söyleyecek fazla bir şeyi olmadığı için satrancı Türklerin bulduğunun kanıtlarından tutun, satranççılardan başka satranca esas unsur aramanın çevresinde dolandığımız tartışmalar dönüyor. Suat Atalık'ın bile satır satır okuyup üzerinden yazı devşirdiği bir forumdan bahsediyoruz
İlgi çeken konular bu polemikler oluyor genelde. Bunu da beğenmiyorum, ben 1997'de satranca başladım 17 yılda önemli bir fark yok. Genelde eleştirenlerin de savunanların da kısmi bir gündemi olduğunu düşünüyorum.
Yazdığım mesajda sizin tabirinizle laf bindirecek veya kimmiş bu densiz imasında bulunacak olsam başka türlü yazarım. Lakin burası bir forum olduğuna göre, fikir beğenmeme, o fikirleri sorgulama özgürlüğüm de olsa gerek.
Yorum Sayısı: 81
Konu Sayısı: 4
Üyelik Tarihi: Dec 2010
Peki buyrun başka bir polemik size.
Öncelikle ben "faydalı bir paylaşımdan" söz etmedim. Bakın gördünüz mü nasıl çıkıyor bu çekişmeler ortaya. Okuduğumuza dikkat etmiyoruz ve bu durumda kendi aklımızdaki sorunun cevabını veriyoruz.
Benimki küçük bir tespit. Dahası bir şaşkınlık. Demek istediğim açık. Satranç oyunun kendisindenden başka herşeyin konuşulduğu ...
Kaldı ki siz de bu tespite katılmakla beraber "ne yapalım halk bunu istiyor" yoluna gitmişliğiniz var.
Ben size şunu şunu konuşmalısınız diyemem. Ama bunlar içinde hiç mi satranç yeralmaz? Buna şaşılmaz mı?
Türkiye'de satranç inanın küçücük bir topluluk. Bunu iş ya da amatör uğraş olarak benimseyen az sayıda insan var. Burdan servet elde edecek kazançlar çıkaramazsınız. Hadi önemsediğimiz para değil diyelim çok büyük bir makam ya da saygınlık da getirmez. Ama bu ne gürültüdür arkadaş. Nedir paylaşılamayan. Yok sen bana öyle dedin, yok o zaman bunu savunuyordun şimdi bu ne hesap. Sürekli bir entrika, cezalandırma, disipline getirme muhabbeti. Bütün bunlar öyle büyük bir ciddiyetle yapılıyor ki sanırsınız küresel ısınmanın çaresi aranıyor.
Bir arkadaş soruyordu bizde neden büyük turnuva düzenlenmiyor diye. Şimdi anlaşılıyordur belki. Biz küçüklerini beceremiyoruz ki. Küçüçük bir camiayı idare edemiyoruz ki. Bulunduğumuz yerden memnunuz. Zaten daha büyüğünü de beceremeyiz. Mazallah düşünebiliyor musunuz çok büyük paraların döndüğü organizasyonlara girişelim.
Yorum Sayısı: 323
Konu Sayısı: 23
Üyelik Tarihi: Apr 2008
Tam olarak ne kastettiğinizi anlamaya çalışıyorum esasen. Kaldı ki insan her iletişim türünde karşıdaki insandan gelen mesajdan ne anladığına göre cevap verir.
Paylaşılamayanı kendimce özetleyeyim. Satranç pastası okulda satranç üzerinden eskisine göre büyüdü. Pastanın paylaşımı ilk sorun. İkinci büyük sorun, kriz yaşayan turnuva satrancını "kurtarmak adına" ve satrancı daha "pazarlanabilir" kılmak adına gelenekleriyle ayakta kaldığı halde o geleneklere bir haçlı seferi düzenleniyor. O haçlı seferini destekleyenler, benim gibi içinden reddedenler (gelenekleriyle pazarlanması gerektiğini savunuyorum, zor ama doğru yol budur), bir de tamamen reddedenler söz konusu. Sorun genel olarak satrancın büyük sıkıntı içinde olması. Bir de bilgisayarların gayet ölümcül bir tehdidi var. O bizim dışımızda kalıyor biraz. Bu üç başlık pek çok sorunu özetliyor sanırım.
Büyük turnuva mevzusunu bilmiyorum epeyce büyük turnuva düzenlendi, istenince yapılabiliyor da sizi destekleyecek şu tespiti yaparım: Satranç camiası, genel olarak küçük mahallenin küçük muhtarlarından oluşmaktadır.