26-10-2008, 17:21
Sayın Ahmet Akçalı,
Kastettiğiniz "kaymak" nedir tanımlar mısınız?
Saygılarımla.
Kastettiğiniz "kaymak" nedir tanımlar mısınız?
Saygılarımla.
Kilitli Yazı- "ahmetakçali"
|
26-10-2008, 17:21
Sayın Ahmet Akçalı,
Kastettiğiniz "kaymak" nedir tanımlar mısınız? Saygılarımla.
28-10-2008, 01:00
Bir bardak su ister misiniz Ahmet bey? "Kaymak" boğazınıza takıldı galiba?
28-10-2008, 01:03
Şu linkteki kutuda kastettiğiniz "kaymak" nedir tanımlamanızı istemiştim: http://forum.satranc.biz/viewtopic.php?t=989
28-10-2008, 11:37
Sayın Aktaş,
Muhatabının gerçekten var olduğuna inanıyor musun.Sakın sanal bir kişi olmasın.Saygılar. İlyas Ümit
28-10-2008, 14:43
Önceki yazıları nasıl yazdıysa aynen yazsın.
Sarıkız gideli (bizim güney kırmızısı nine yadigarı, cumali tosunun annesi merhum ineğimizin adıdır "sarıkız") kaymağa hasret kalmıştık. Belki Ahmet bey bize de getirebilir mi diye soracaktım ya, pek bi ketum ve cimri çıktı bu arkadaş. İnsanlık öldü mü ya? İnsan 50 gram da olsa forumdaşlarına dağıtmaz mı? Ye Ahmet efendi ye! Tek başına ye! Ama boğazına durunca da haber et Boğazına sokanlar vermese bile ben sana getiririm bir bardak su! Ama aklımın ermediği Kaygandır kaymak nasıl takıldı boğazına da çıkmaz oldu bir tek laklak İyiydi değil mi insanlara tak tak laf atmak Ye ahmet efendi ye Bu han-ı iştiha sendeyken ye! Aksırıncaya tıksırıncaya değin ye! Tevfik Fikret Han'ı Yağma Bu sofracık, efendiler - ki iltikaama muntazır Huzurunuzda titriyor - bu milletin hayatıdır; Bu milletin ki mustarip, bu milletin ki muhtazır! Fakat sakın çekinmeyin, yiyin, yutun hapır hapır... Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin, Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin! Efendiler pek açsınız, bu çehrenizde bellidir Yiyin, yemezseniz bugün, yarın kalır mı kim bilir? Bu nadi-i niam, bakın kudumunuzla müftehir! Bu hakkıdır gazanızın, evet, o hak da elde bir... Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin, Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin! Bütün bu nazlı beylerin ne varsa ortalıkta say Haseb, neseb, seref, oyun, dügün, konak, saray, Bütün sizin, efendiler, konak, saray, gelin, alay; Bütün sizin, bütün sizin, hazır hazır, kolay kolay... Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin, Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin! Büyüklügün biraz ağır da olsa hazmı yok zarar Gurur-i ihtiiamı var, sürur-i intikaamı var. Bu sofra iltifatınızdan iste ab u tab umar. Sizin bu bas, beyin, ciger, bütün su kanlı lokmalar... Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin, Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin! Verir zavalli memleket, verir ne varsa, malını Vücudunu, hayatını, ümidini, hayalini Bütün ferag-i halini, olanca sevk-i balını. Hemen yutun düsünmeyin haramını, helalini... Yiyin efendiler yiyin, bu han-i iştiha sizin, Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin! Bu harmanin gelir sonu, kapıştırın giderayak! Yarin bakarsiniz söner bugün çıtırdayan ocak! Bugünkü mideler kavi, bugünkü çorbalar sıcak, Atıştırın, tıkıştırın, kapış kapış, çanak çanak... Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin, Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin! |
« Önceki Konu | Sonraki Konu »
|