Bilgilendirme
#1
Satranç Ailemize,

08 Kasım 2008 genel kurulunda seçildiğim TSF yönetim kurulu üyeliği görevimi, bugüne kadar elimden gelen çabayı sarf ederek yürütmüş bulunmaktayım.

Genel Kurullar, camiaların - delegelerin kanaatlarının karşılık bulduğu ortamlardır. Mızraklara - oklara yer olmayan, şüphesiz sadece fikirlerin tartışılması gereken ortamlardır. Yaptığınız eylem ve tasarrufları onaylamayan kişilerin, mızrakların batması gerekenler olarak işaret edilmesi, satranç kültürünü yansıtmamaktadır.

Sayın Yazcı TSF sitesinden mızraklı anlatımına ilaveten şöyle sesleniyor: “… dünyada rüzgar gibi esen ‘satranç efsanesine’ güveniyoruz.” Olimpiyatlar’da alınan 45.’lik sonrasında böylesi bir değerlendirmede bulunmak ne kadar doğru olabilir? Bu temel eleştirimiz; ‘her şey yanlış’, ‘her şey kötü’ anlamını içermemektedir. Konuları uç noktalara çekmek, günümüz dünyasında ‘aydın’ akılların yöntemi olamaz, değildir.

On yıl başkanlık yapmış olan Sayın Yazıcı’nın köşesinden yansıttığı tehditkar üslubu benimsemiyorum. Esasında bu yanlış üslubuyla kendisine de haksızlık yaptığını fark etmediğini düşünüyorum: Yaptığı olumlu icraatlar – kazanımlar, bu dilin ve tahammülsüzlüğün gölgesinde kalmaktadır.

Yöntem ve bakış açılarımızdaki farklılığın devamında, federasyon yönetim kurulu kararlarını, ‘noter ihtarnameme rağmen’ tarafımdan saklayan bir yapı içerisinde son ayları zorlukla tamamladığımı bilgilerinize sunarım.

Bir genel kuruldan diğerine taşıdığım yönetim kurulu üyeliğinden, Sayın Yazıcı ile sportif ve idari konulardaki yaklaşım ve değerlendirme farklılığımız nedeniyle, birlikte üretme ve birlikte çalışma imkanı kalmadığından, bugün itibarıyla istifa ettiğim bilgisini sizlerle paylaşıyorum.

Genel kurullar, toplum kültürünün yansıdığı ortamlardır. Her şeye rağmen umarım satranç toplumu olarak, 27 Kasım mali genel kurulunu kendimize yakışır seviyede; fikirlerin tartışıldığı, kazançlı bir genel kurul olarak geride bırakabiliriz.

Saygılarımı sunarım.

Kuvay Sanlı
Ara
Cevapla
#2
Nihayet Yönetimden bir kişi yapılan haksızlıklara, yanlışlıklara karşı gelerek istifasını vermiştir.

Kuvay beyin bu kişiliğinden ödün vermeden, Haksızlığa ve yanlış düzene karşı gelen insanlarla birlikte , Türk Satrancına yeni bir heyacan, yeni bir soluk getirmesi amacıyla ortak hareket etmesi gerektiği inancındayım.

Sanırım kartopu gibi olan isyan artık bir çığ'a dönüştü.
Ara
Cevapla
#3
Bir Başkanın Yönetim Kurulu Kararını Yönetim kurulu üyesinden saklaması ne kadar Demokratik bir davranış!!!!

Acaba İstenen Yönetim Kurulu kararında neler vardı. Eğer bu karar bir Yönetim Kurulu Üyesinden saklanıyorsa Genel kurulda delegelerden haydi haydiye saklanacak demektir.

Çok ilginç bir mali genel kurul olacağa benziyor, tehditler, yapılacak süprizler, delege ismi değiştirmeye çalışmalar ve saklanan yönetim kurulu kararları.

Alçak uçan yüce konar, yüce uçan alçak konar. demiş atalarımız
Ara
Cevapla
#4
Kuvay bey 4 yada 5 seferdir başkan ve ekibiyle aralarındaki anlaşmazlıklardan ötürü yönetim kurulu toplantılarına katılmıyordu. Orada bulunsa bu kararları öğrenebilirdi sanıyorum fakat arada ciddi bir kavga durumu olduğundan dolayı o ortamda bulunamama durumunu da normal karşılıyorum. Yönetim kurulu kararlarının iletilmesi ya da saklanmasının 2 sebebi olabilir.
1. yaklaşım: Gel federasyona öğrenmek istediğini öğren Kuvay bey,
2.yaklaşım: İletmiyorum çünkü Kuvay bey'in bunları bilmesini istemiyorum.

Konunun içyüzü hakkında bir fikre sahip olmadığımdan ötürü bu ihtimaller hakkında bir yorum yapamıyorum.

Kuvay bey'in istifasını olumlu karşılıyorum. Mali genel kurulda kendisinin de içinde yer aldığı yönetim kurulu'nu ibra etmemek ilginç bir durum olurdu. Hem de federasyonun yönetim kurulu toplantıları uzun bir süredir eksik olarak yapılıyordu. Kuvay beyin bu açıklamasıyla aradaki görüş ve düşünce farklılığı resmiyete dönüşmüş oldu.

Mali genel kurula gelince;
Ben de bir kurultay delegesiyim ve yapılan açıklamalar insanı ister istemez rahatsız ediyor. Bir büyüğüm Sn. Hüseyin Aktaş'ın açtığı başlığın altında çocuklarımıza izletemediğimiz bir genel kurul olmaması dileğiyle yazmıştı. Katılıyorum. Verilecek olan oy ne olursa olsun tartışmalar belli bir seviyeyi ve sınırı aşmamalıdır. Tartışan insanlar genel kuruldan sonra birbirlerinin yüzlerine bakabilmelidir.

Tartışma ortamlarında her zaman daha iyiye ulaşabilmeye çalışılınır. Umuyorum bu genel kurulda Türk satrancını gelişimine katkıda bulunur.

Herkese iyi akşamlar...
Ara
Cevapla
#5
Sayın Sanlı'nın istifası, bugüne değin gördüğüm en gürültüsüz istifa niteliğinde olmakla birlikte, sayın Yazıcı'nın "mali genel kurul" duyrusuna karşı da, önemli bir üslup farkı içeriyor...

Yalnızca üslup mu?
Birlikte yürüdüğü bir gruptan ayrı düşmüş ve farklı düşünüyor olsa da, ayrıldığı arkadaşlarına karşı haksızlık yapmama kaygısı taşıyor. Dünyada çok az insan, yere düşen rakibini elinden tutup ayağa kaldırır...

Mali Genel Kurul delegeleri bu istifayı dikkatle okumalı ve üzerine ciddi olarak düşünmelidir. Delege arkadaşlar önyargısız bir şekilde salona gelmeli ve o gün orada vicdanlarına en çok sarıldıkları gün olmalıdır.

Gelişmeler ülke satrancının yeni bir yönetime hazırlanması gereğini işaret ediyor!...
Cevapla
#6
Kuvay Sanlı istifa etmiş. 2004 te Cem Pekün'ün yanında, 2008 de Ali Nihat'ın yanında, şimdi hazırlık yapıyor galiba 2012 de Tam Zamanı ekibinin yanında olacak. İlk hedef mali genel kurulda yönetimi ibra etmemek, sonrası gelir.Eğer olur da gerçekleşirse Tam Zamanı ekibi ile bir dönem çalışır inşallah. Ne diyelim hayırlısı olsun. Tam Zamanı ekibini de tanrı korusun.
Hepinize selam ve sevgiler.
İlyas Ümit-ANTALYA
Ara
Cevapla




Konuyu Okuyanlar: 2 Ziyaretçi