Ödül töreni neden yapılır ve sahneye kimler çağrılır?
#1
Bu yazının başlığı sadece "Teşvik"olsa yeterli idi.Ama o zaman bazı kimseler bu başlığı görünce yazıyı okumaktan kaçardı.Oysa mevcut başlık bu yazının daha çok kimse tarafından okunmasını sağlayacaktır.Bu konu birkaç gündür Facebook'da tartışılıyor.Bazı şikayetler var.Öncelikle Federasyonun öteden beri ilgili herkesin ödül törenine katılmasını istediğini biliyoruz.Yani bizim katılma gibi bir yükümlülüğümüz var.Ama teselli ödülü almaya hak kazanmış bir emektarın "benim adımı neden okumadınız?Beni neden sahneye çağırmadınız?"diye sorma imkanı kısıtlanmıştır.Törene katılmak bir yükümlülük ise,ödül kazananları onurlandırmak da bir yükümlülük olmalıdır.Yıllardır bu toplumun içindeyim.Pek çok olaya tanık oldum.10 kişi ödül kazandı.Sadece üç kişi sahneye çağrıldı.Zaman kısıtlı ise diğer yedi kişinin de adı açıklanabilirdi!Veya bir başka örnekde üçüncü sahneye çağrıldı.Madalya verildi.Onunla aynı puanı alan dördüncünün ismi okunmadı.Bunun anlamı nedir?Federasyon ve onu izleyen yerel yöneticiler Piramidin ortasını teşvik etmek istemiyor.Bütün dikkatler Piramidin tepesine yoğunlaştırılmıştır.Açık turnuvalara daha çok yabancı usta gelmesini sağlamak öncelikli hedeftir.Dördüncünün ismini okumak onların programında yoktur!
Birisi çıkıp bu yazdıklarımın gerçek olmadığını savunabilir.Madem ki şikayetler var.Madem ki böyle bir konu tartışılıyor.O halde bunun için bir yönerge maddesi düzenlenebilir.Örneğin" sadece genel klasmanda ilk 3 dereceyi kazananların ismi okunur.Diğerleri kürsüde açıklanmaz"denilmesi mümkündür.Böylece şikayetlerin sonu gelmiş olur.
Ateş Ülker
Ara
Cevapla
#2
Ateş Bey haklıdır. Dereceye giremese de dereceye girenlerle eş puanda bitirenlerin en azından adlarının belirtilmesi yerinde olur.

Ben konunun bir başka boyutuna değinmek istiyorum.

Eskiden parasal ödüller, eş puanlılar arasında eşit paylaştırılırdı.
Son yıllarda bu durum değiştirilmiş, ve eşitlik bozma ile sıralanan sporcular, sırasına göre, parasal ödülün kendi sırasına düşenini almaya başlamışlardır.

Bence bu yanlıştır ve eski sistem daha doğrudur.

Çünkü, eşitlik bozma puanı sporcunun kendi elinde değildir. Önceki turlarda oynadığı kişiler turnuvadan çekilirse, veya az puan alırlarsa, sporcunun eşitlik bozma puanı düşmektedir.

Doğru olan parasal ödüllerin eş puanlılar arasında eşit bölüştürülmesidir.

Hem bu daha teşvik edici olur, hem de daha hakkaniyetli olur.
Ara
Cevapla




Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi