28-03-2009, 12:20
Türkiye satranç Forumu yok olmuş!!!
Nurkut İnan
Nurkut İnan
Türkiye Satranç Forumu
|
28-03-2009, 12:20
Türkiye satranç Forumu yok olmuş!!!
Nurkut İnan
28-03-2009, 19:40
Önceki gün bazı bölümlerin kaybolduğu farkedildi.Şimdi de Nurkut beyin mesajı üzerine baktığımda forumun tamamen kaybolduğuna tanık oldum.
Tuncay Şen'in bir açıklama yapacağını sanıyorum.
Ateş Ülker
28-03-2009, 19:52
Kurbağa, derede boğulmak üzere olan akrebi sırtına alır ve karşıya geçirir. Akrebi tam sırtından indirecekken, akrep kurbağının sırtına iğnesini batırır. Kurbağa acı içinde akrebe bakar ve
_ Niye yaptın, der. Akrep cevap verir, _ Ne yapayım huyum böyle... Yukarıda ki hikaye, forumda yazdığım son iki iletiden biriydi. Türkiye Satranç Forum, sebebini bilmediğim bir nedenden dolayı kapandı. Daha doğrusu içindeki veriler bilerek ya da bilmeyerek silindi. Kısa bir süre önce yedeğini aldığım Forum, en kısa zamanda yine eski haline gelecektir. Eski haline gelse dahi, artık kim kimi ne kadar ciddiye alır, ya da ileri bir zamanda bir başka yerde karşılaşıldığında ne kadar ciddiye alınırım bilmiyorum. ................................. Forumun bu hale gelmesi ve getirilmesinin utancı ve üzüntüsü içindeyim. Bu iletiden sonra Özgür Forum yetkilisinin üyeliğimi silmesini istiyorum.
28-03-2009, 22:46
Başka bir satranç grubunda yaptığım açıklamadır...
Alıntı:Sevgili grup üyeleri,
03-04-2009, 10:31
Bu açıklama beni doyurmadı. Şahsen sormadan forumla ilgili genel yada 160-170 üyeye özel bir açıklama yapılması gerekirdi diye düşünüyorum. Yapılmadı. Bu yüzden üzüntümü genel olarak soracağım. Okuyanı, yazanı, yöneticisi, sorumlusu böyle SON foruma yakıştı mı? Sizin dükkansa kapattınız diyelim. Ya insanların ürünleri neredeler? Hangi çöplükte? Bir anda kapanan 3 forumdan birincisindeki (TSF) niyeti anladık. Diğer ikisindeki (AKHİSAR VE TÜRKİYE) niyeti ve yöntemi anlamakta zorlanıyorum. Yakışmadı. Şık olmadı.
07-04-2009, 18:45
[size=18]Forum moderatörün şahsi malı mıdır?
Moderatörlerin forumu istediği zaman kapatma ve tüm bilgileri silme hakkı var mıdır? Böyle davranan kişiler bireyselliklerini ön plana çıkartmış olmuyorlar mı? Sayın Tuncay Şen bu konuda ne düşünüyor? "Kamuya mal olmak" deyiminden ne anlıyor? [/size]
08-04-2009, 01:59
Olayı bir forumun kaybolması şeklinde anlatmak mümkündür.Ancak aynı zamanda aramızdaki bir arkadaş da kaybolmuş durumdadır.Hergün birden fazla görüşme yapan ve sayfalarca yazı yazabilen bir üyemiz aramızdan çıkmıştır.Ya kendisi "hiç konuşma!"talimatı almıştır ya da hiç konuşmamaya karar vermiştir.
Bu gelişme,bundan böyle konuşmanın giderek zorlaşacağını göstermektedir.Herkes adımını düşünerek atmak zorunda kalacaktır. Kızılay çadırı ve onunla ilgili yaşanan sorunlar,Kızılay ile yapılan yazışmalar,Federasyonun tanıtım için kullandığı yabancı dilde hazırlanmış harita,Türkiye Satranç Forumunda ayrıntıları ile yer bulmuş ve sonunda Forumun kapanmasına yol açan nedenler olmuştur. Bundan sonrası için yeni bir forum kurup büyük zaman harcamaya gerek yoktur.Mevcut forumlar yaşatılmalıdır.Kim ne söylemek istiyorsa bu forumda veya satrancokulu forumunda da yazabilir.Kötü niyet görülürse gereği yapılır.Birgün bu 2 forum da hiçbir açıklama yapılmadan kaybolursa söyleyecek söz kalmaz
Ateş Ülker
08-04-2009, 09:24
Değerli Dostlarım,
Konunun nedenlerini bilmeden hemen arkadaşımızı linç etmek bana doğru gelmiyor. Üstelik ne gibi şartlar altında olduğumuzu az çok hepimiz biliyoruz. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmayalım. Ön yargılı davranmayalım. Sayın Ateş Ülker'e tamamiyle katılıyorum. Sevgi ve saygılarımla H. Sertaç DALKIRAN
hsdalkiran
08-04-2009, 13:51
Sertaç Dalkıran yazmış:
Alıntı:Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmayalım. Bilgi sahibi olmaya çalışıyoruz.
08-04-2009, 16:06
Değerli Dostlarım,
Bilgi sahibi olmak isterken kullandığımız kelimeler, ton ve üslup ta çok önemlidir. Kırıcı olmamaya özen göstermeliyiz. Sevgi ve saygılarımla H. Sertaç DALKIRAN
hsdalkiran
08-04-2009, 22:15
Sevgili dostlar
-satranç oyuncusu olmak başka bir şey, -satranç hakemi olmak başka bir şey, -satranç sever olmak başka bir şey -satrançla ilgili ve bilgili bir veli olmak başka bir şey, -sıradan bir veli olmak başka bir şey -sıradan bir satranç sporcusu (hobi olarak yapanlar için söylüyorum)olmak başka bir şey Vs.. vs.. -Ya da birkaç unsuru bir arada bulundurmak daha da başka bir şey, Ama forum yöneticisi olmak gerçekten çok önemli bir şey. Forum köşesinde her yazılana atlarsan, her şeye cevap verme hakkını kendinde bulursan ve zaman içerisinde insanlar neden burada yazmıyor diye sen bir şeyler yazmaya kalkışırsan , İlk açıldığında, satrançla ilgili bazı konular burada dile getirilebilir, buradan yetkililere ses verilebilir kanaatiyle herkesin sarıldığı forum işte bu hali almıştır. Çünkü forum yöneticileri , forum köşesini önce Türkiye ye mal edip istemişler , ama egoları ön plana çıkarak forumu kendi dükkanları olarak işletmek istemişlerdir. Bakın satranç okulu forumda 3 gündür kimse yazmıyor. Ama birileri yazmıyor diye kimse telaşlanmıyor. Saygılarımla Sefa Okanlı İnş.Müh.
09-04-2009, 19:51
Değerli Dostlarım,
Camiamızın sahip olduğu her forum sitesinin kendine özgü ilkeleri, taraftarları ve stili var. Bunları birbirleri ile kıyaslamak son derece yanlış olur. Bu konuda emek veren tüm arkadaşlarımızı yürekten kutluyor ve en kısa süre içinde bu güzel forum sitelerine yeniden kavuşabilmemizi diliyorum. Sevgi ve saygılarımla H. Sertaç DALKIRAN
hsdalkiran
09-04-2009, 23:16
Sefa Okanlı bey
Biliyorsunuz, ben “BEDENSEL ENGELLİLER ve SATRANÇ” bölümünde Moderatör olarak görev yapıyordum. Biraz önce okuduğum “satranç akıl işidir” konulu cevap mesajınızda “Forum köşesinde her yazılana atlarsan, her şeye cevap verme hakkını kendinde bulursan ve zaman içinde neden insanlar burada yazmıyor diye sen bir şeyler yazmaya kalkışırsan” ifadesini kullanırken, sanırım beni kastettiniz! Çünkü “Neredesiniz?” diye ben başlık açmıştım. Öncelikle şunu belirtmek istiyorum ki, bu ifadeniz beni ne kızdırdı ne de çok üzdü. Sadece güldüm geçtim. Neden güldüğüme gelince! Benim Moderatör olmak gibi bir hedefim yoktu. Benim hedefim ilköğretim diploması sahibi olmaktı. Ancak Ailem bırak eğitim yönünden, satranç konusunda dâhil beni desteklemediler. İşte Dr. Tuncay Şen bey ile Özgür Satranç Forum sayesinde tanıştık. Benim hayat hikâyemi öğrenince çok üzülmüş olacak ki, tam 13 sene satranç turnuvasına katılmadığım halde bana görev verdi. Ben yazmak istemiyordum. Dr. Tuncay Şen bey devamlı yazmamı istedi. Anlayacağınız, yazdıkça kalemimim güçleneceğini düşünüyordu. Evet, kalemim güçlendi. Yani Özgür Satranç Forum için yazdığım “Şakacan çocuk” benzeri bir öykü yazdım. Bu öyküyü ilk okuyan hayranım Hüseyin Aktaş beydir. Tabii bana yol gösterdi. Bende, onun dediğini yaptım. Bunun için öykü bu zamana kaldı. Artık ne olacak bende bilmiyorum. Tek bildiğim Türkiye Satranç Forum sayesinde bir sürü arkadaşımın olması.
09-04-2009, 23:28
Ercan bey
Benim yazdıklarımın sizinle hiçbir ilgisi yok. Lütfen üzerinize alınmayın. Yazdıklarım yerini buldu. Merak etmeyin. Sevgi ve saygılarımla Sefa Okanlı
10-04-2009, 12:07
Yukarıda iki mesaj yazıp sonra beni üyelikten silin diyen Türkiye Satranç Forumunun yöneticisi ve kurucusu sayın Kutlay Karahan 'ın yaptığı açıklama doyurucu bir açıklama olmaktan uzaktır.
Polemiğe girmek istemiyorum. Bu yüzden uzun uzun ve detaylara kadar inerek açıklamalardan ziyade genel değerlendirme yapmak istiyorum. Türkiye Satranç Forumu kurulduktan sonra herşey yolunda bir imaj verilmiş ki, bu doğru bir açıklama değildir. Moderatör arkadaşlarımızın da farkettiği sorunlar aylar geçtiği halde net çözüme ulaşmış değildi. Zaman zaman üyelerin görebileceği şekilde dışa yansımalar da yaşandı. Ekip için 'yanlış adam seçtim' tabiri özeleştiriden uzaktır. Sorunları bireyselleştirmiyorum. Forum sonuçta bir ekip işidir. Ekip arası birliktelik ne kadar sağlamsa, forum o kadar sağlamdır, kalıcıdır. Başarıda ekibindir , başarısızlıkda. Başarısızlık karşısında topu topyekün başkasına atmak doğru değildir. Temel ilkeler üzerinde net uzlaşmaları sağlayamadık. Sorunların çözümü için zamana bırakıldı, ötelendi. Kopukluk belirginleşti. Olay Kurbağa ile Akrep hikayesi ile özetlenemez. İlla bir misale indirgenecekse kanaatim Jean de La Fontaine den tilki ile karga hikayesinin örnek gösterilmesi yönündedir. Yola çıkarken insanların güvendiği inandığı insanlarla yola çıktığına inanırdım. Meğer terside oluyormuş. Bir insan güvenmediği insanla neden yola çıkar ki?Bunun cevabını uzun uzun düşüneceğim. Sonuç olarak, Temeli sağlam olmayan bir forumun sürdürülmesine devam etmek camiaya yapılacak en büyük haksızlıktı. Var olan forumların korunması ve geliştirilmesi hususunda ki genel önerilere bende katılmaktayım. Not: yazılanlar yedeklenmiştir. İsteyen herkese yedeği gönderebilirim. Saygılarımla,
10-04-2009, 12:23
EK AÇIKLAMA
yukarıda ki açıklamamda kullandığım "ekip" kelimesine forumda kendilerine yöneticilik ve moderatörlük önerip kabul eden sevgili Ateş Ülker, sevgili Erşan Gökerman, sevgili Ajlan Uçar, sevgili Hüseyin Aktaş, sevgili Ercan Avanoğlu dahil olmadıkları gibi, onların forumun gidişatında çıkan sorunlar ile ilgili sorumlukları yoktur. Bu yüzden yukarıda saydığım değerli kişilerin forum kapanması ile ilgili sorumlu tutulmamalarını dilerim. saygılarımla
15-01-2011, 09:15
Alıntı:Sonuç olarak, 3 Nisan 2009 da sormuşum " Sizin dükkansa kapattınız diyelim. Ya insanların ürünleri neredeler? " Borcumuz varsa kapatalım. Emanetlerimiz varsa iade alalım. Forumlar iyi yönetilmediği için mi satrancın durumu böyle ya da satrancın yönetimi baştan aşağıya kötüye giderken forumlardan medet ummak, yönetenlerin bağımsız ve tarafsız kalabileceğini, yeni fikirler ve çözümler çıkacağını ummak saflık mı? Hemen her ortamdaki satrancın sancılı durumu için söylenenen "zemin gevşek" tepeye ilk çıkanın diktiği "beyaz bayrak" mıdır? Eksik olan para mı, gönül mü, yürek mi, fedakarlık mı, insana saygı mı? Fazla gelen ne? Hırs, ego, makam, ünvan mı, yine para mı? Bezginlik mi, çaresizlik mi, umutsuzluk mu? Sadece kendi yazılarımı ve altına yazılanları istedim. Önce uzun süre açıklama beklemiştim. Şimdilerde bulunmasını... 30 Kasım 2010 dan beri 45 gündür ısrarla, hâlâ bekliyorum. Saygı için ön koşul : Sözünü tutmak, emanete sahip çıkmak, mazeret üretmemek, bilgi vermek, insanlık halidir beceremeyince maille olsun özür dilemektir. Yanıt alamazsam talebimi buradan ileteceğimi söylemiştim. 45 gün sonra sözümü tutayım. Bu koşullarla, saygılarımla... |
« Önceki Konu | Sonraki Konu »
|