24-04-2011, 01:24
Genç sporcu "Bay 1640",21 Nisan 2011 günü İstanbul Lisesi'nin 22.4.2011 de başlayacak Satranç turnuvasının tüzüğünü aradı.
İl temsilciliğinin sayfasında bulamadı.
Birçok Okulun birçok yarışma yönergesi bulunduğu halde bu yönerge
neden yoktu?Tüm hakem görevlendirmelerinin Satranç Federasyonu
tarafından yapıldığı bilindiğine göre bu yarışmanın da
15-20 gün önceden bir haberinin,daha iyisi bir
yönergesinin açıklanmış olması beklenirdi.Bu arada "Bay 1640",
ilgili Okulun web sayfalarından birinde yönergenin Almancaya
çevrilmiş şeklini buldu.Bu Almanca yönergede masa sıralamaları-
nın nasıl olması gerektiği yazılmamıştı.Bu seneki turnuvanın
gün ve saatleri de yazılmamıştı.Yalnız"oyuncular son 2 tura katıl-
makla yükümlüdür"şeklinde muhtemelen çeviri hatasından veya
yanlış anlaşılmadan kaynaklanmış bir madde vardı.Bay 1640'ın
Okuluna gönderilen fax yazısında da takım sıralamasının UKD ye
göre olması gerektiği yer almamıştı.
Bay 1640,ana listede 2 nci sıraya yazılmıştı.Birinci masalarında
ise UKD 1535 vardı.Teknik toplantıda masa sıralamalarının
UKD ye göre olması gerektiği söylendi.Ama Bay 1640 teknik toplan-
tıyı dikkatli dinlememişti.(Masa sıralamalarının UKD ye göre olma
koşulu bu kadar önemli midir?Esasen Okullararası Satranç yarışma-
larında önemli değildir.Ama Federasyon tarafından düzenlenen pro-
fesyonellerin katıldığı Takımlar liginde Elo ve UKD ye göre sıra-
lama zorunlu hale getirildiğinden,hakemler Okul yarışmasında da
aynı kuralı uygulamakla yükümlü olduklarını düşünmektedir.Oysa
başlangıçda verilen ana listeye sadık kalınması yeterlidir.UKD
hesaplamalarının hassas terazi olduğunu söylemek zaten mümkün
değildir.)
Bay 1640,ilk turda ikinci masada oynadı ve kazandı.Takımı da
ilk maçı kazanmış oldu.Ertesi gün ikinci tura geldiler.Bay 1640
yine 2 nci masada oynuyordu.9 ncu hamleye gelmişlerdi.O esnada
hakem masasından tur sonunda kaptanların imzalayacağı puan çi-
zelgesi gönderildi.Bay 1640 bu çizelgede 1 nci masada yer almış
olduğunu farketti.Bunun üzerine hakeme başvurdu.Kendisi yarışma
başlarken Hakem tarafından açıklanan takım kadrosu ana listelerinde
2 nci sırada gösterilmişti.Sıralamadaki yanlışlık ana listeler
yazıldığı anda farkedilmemişti.Birinci turun bitiminde de fark-
edilmemişti.İkinci turun ortasında ise oyuncu kendisi farketmiş-
ti.Bunun üzerine Başhakem Bay 1640'ın ikinci turda oynamakta oldu-
ğu oyunu hükmen yenilgi ile sonuçlandırdı.Ayrıca 1 nci turdaki
galibiyetini de iptal etti.Birinci turda imzalanmış kağıtlarla
tescil edilmiş olan bu galibiyet yenilgiye dönünce bu defa
1640'ın takımının almış olduğu galibiyet de yenilgiye dönmüş
oldu.Oysa 2 nci turun eşlendirmesi 1 nci turun sonuçlarına göre
yapılmıştı.Daha sonra Bay 1640 sadece turnuva salonunda asılı
bulunan yönergeyi de dikkatli okumadığından 3 ncü tura geç
geldi.Ve 3 ncü hükmen yeniligisini alarak turnuvadan çıkarıldı.
Olayın özeti bu şekildedir.Şimdi bir mahkeme kuralım ve ceza
verilmesi gerekenlere cezasını verelim!Olayın en çarpıcı yönü
hakemin Satranç Federasyonu kurallarını tam olarak uygulama çaba-
sı içinde Satrancın öncelikli kurallarını çiğnemesidir.Oyuncuların
ve hakemin imzalayarak tescil ettikleri bir sonuç hiçbir şekilde
değiştirilemez.Bunu 45 yıldır tartışıyoruz.2 nci turda 9 ncu
hamleye kadar oynanmış bir oyunu da aniden hakem kararı ile bi-
tirmek doğru mudur?Bu soru tartışmaya açıktır.Eğer Satranç sporu-
nun amacı daha çok insana Satrancı sevdirmek ve oynatmak ise
2 nci turdaki hükmen yenilgi kararı da yanlıştır.Yok eğer amaç
oynatmak değil,her fırsatta oyuncuya ceza verip oyuncuların kor-
ku içinde kalmalarını sağlamaksa karar doğrudur.
Adıgeçen olaydaki Başhakem Federasyon tarafından görevlendiril-
miş ise,Federasyonun bu olay hakkında bir soruşturma açması gere-
kir.Eğer bu yazdıklarım arasında gerçeğe uymayan bir ifade varsa,
Hakemlik kurumu hakkında Toplumda infial uyandırdığım için beni de
Ceza Kuruluna sevkedebilir.
Görünmeyen yönergelerle,böyle yanlış karar veren hakemlerle,
böyle her fırsatta sporcuyu cezalandırmak isteyen maddelerle,
Türkiye'de Satranç fazla gelişmez.Türkiye üst düzey Büyükustala-
rın katıldığı turnuvaları düzenlemeye devam edebilir.O yabancı
ustalar da gelirler,ödüllerini alıp giderler.Sonra en ufak bir
sıkıntıları olduğunda Türkiye hakkında Dünya kamuoyuna hitap
eden açık şikayet mektubu yazarlar.Biz de çocuklarımıza Satran-
cı sevdiremediğimizden çok gerilerde kalırız.
Ateş Ülker
İl temsilciliğinin sayfasında bulamadı.
Birçok Okulun birçok yarışma yönergesi bulunduğu halde bu yönerge
neden yoktu?Tüm hakem görevlendirmelerinin Satranç Federasyonu
tarafından yapıldığı bilindiğine göre bu yarışmanın da
15-20 gün önceden bir haberinin,daha iyisi bir
yönergesinin açıklanmış olması beklenirdi.Bu arada "Bay 1640",
ilgili Okulun web sayfalarından birinde yönergenin Almancaya
çevrilmiş şeklini buldu.Bu Almanca yönergede masa sıralamaları-
nın nasıl olması gerektiği yazılmamıştı.Bu seneki turnuvanın
gün ve saatleri de yazılmamıştı.Yalnız"oyuncular son 2 tura katıl-
makla yükümlüdür"şeklinde muhtemelen çeviri hatasından veya
yanlış anlaşılmadan kaynaklanmış bir madde vardı.Bay 1640'ın
Okuluna gönderilen fax yazısında da takım sıralamasının UKD ye
göre olması gerektiği yer almamıştı.
Bay 1640,ana listede 2 nci sıraya yazılmıştı.Birinci masalarında
ise UKD 1535 vardı.Teknik toplantıda masa sıralamalarının
UKD ye göre olması gerektiği söylendi.Ama Bay 1640 teknik toplan-
tıyı dikkatli dinlememişti.(Masa sıralamalarının UKD ye göre olma
koşulu bu kadar önemli midir?Esasen Okullararası Satranç yarışma-
larında önemli değildir.Ama Federasyon tarafından düzenlenen pro-
fesyonellerin katıldığı Takımlar liginde Elo ve UKD ye göre sıra-
lama zorunlu hale getirildiğinden,hakemler Okul yarışmasında da
aynı kuralı uygulamakla yükümlü olduklarını düşünmektedir.Oysa
başlangıçda verilen ana listeye sadık kalınması yeterlidir.UKD
hesaplamalarının hassas terazi olduğunu söylemek zaten mümkün
değildir.)
Bay 1640,ilk turda ikinci masada oynadı ve kazandı.Takımı da
ilk maçı kazanmış oldu.Ertesi gün ikinci tura geldiler.Bay 1640
yine 2 nci masada oynuyordu.9 ncu hamleye gelmişlerdi.O esnada
hakem masasından tur sonunda kaptanların imzalayacağı puan çi-
zelgesi gönderildi.Bay 1640 bu çizelgede 1 nci masada yer almış
olduğunu farketti.Bunun üzerine hakeme başvurdu.Kendisi yarışma
başlarken Hakem tarafından açıklanan takım kadrosu ana listelerinde
2 nci sırada gösterilmişti.Sıralamadaki yanlışlık ana listeler
yazıldığı anda farkedilmemişti.Birinci turun bitiminde de fark-
edilmemişti.İkinci turun ortasında ise oyuncu kendisi farketmiş-
ti.Bunun üzerine Başhakem Bay 1640'ın ikinci turda oynamakta oldu-
ğu oyunu hükmen yenilgi ile sonuçlandırdı.Ayrıca 1 nci turdaki
galibiyetini de iptal etti.Birinci turda imzalanmış kağıtlarla
tescil edilmiş olan bu galibiyet yenilgiye dönünce bu defa
1640'ın takımının almış olduğu galibiyet de yenilgiye dönmüş
oldu.Oysa 2 nci turun eşlendirmesi 1 nci turun sonuçlarına göre
yapılmıştı.Daha sonra Bay 1640 sadece turnuva salonunda asılı
bulunan yönergeyi de dikkatli okumadığından 3 ncü tura geç
geldi.Ve 3 ncü hükmen yeniligisini alarak turnuvadan çıkarıldı.
Olayın özeti bu şekildedir.Şimdi bir mahkeme kuralım ve ceza
verilmesi gerekenlere cezasını verelim!Olayın en çarpıcı yönü
hakemin Satranç Federasyonu kurallarını tam olarak uygulama çaba-
sı içinde Satrancın öncelikli kurallarını çiğnemesidir.Oyuncuların
ve hakemin imzalayarak tescil ettikleri bir sonuç hiçbir şekilde
değiştirilemez.Bunu 45 yıldır tartışıyoruz.2 nci turda 9 ncu
hamleye kadar oynanmış bir oyunu da aniden hakem kararı ile bi-
tirmek doğru mudur?Bu soru tartışmaya açıktır.Eğer Satranç sporu-
nun amacı daha çok insana Satrancı sevdirmek ve oynatmak ise
2 nci turdaki hükmen yenilgi kararı da yanlıştır.Yok eğer amaç
oynatmak değil,her fırsatta oyuncuya ceza verip oyuncuların kor-
ku içinde kalmalarını sağlamaksa karar doğrudur.
Adıgeçen olaydaki Başhakem Federasyon tarafından görevlendiril-
miş ise,Federasyonun bu olay hakkında bir soruşturma açması gere-
kir.Eğer bu yazdıklarım arasında gerçeğe uymayan bir ifade varsa,
Hakemlik kurumu hakkında Toplumda infial uyandırdığım için beni de
Ceza Kuruluna sevkedebilir.
Görünmeyen yönergelerle,böyle yanlış karar veren hakemlerle,
böyle her fırsatta sporcuyu cezalandırmak isteyen maddelerle,
Türkiye'de Satranç fazla gelişmez.Türkiye üst düzey Büyükustala-
rın katıldığı turnuvaları düzenlemeye devam edebilir.O yabancı
ustalar da gelirler,ödüllerini alıp giderler.Sonra en ufak bir
sıkıntıları olduğunda Türkiye hakkında Dünya kamuoyuna hitap
eden açık şikayet mektubu yazarlar.Biz de çocuklarımıza Satran-
cı sevdiremediğimizden çok gerilerde kalırız.
Ateş Ülker
Ateş Ülker