01-11-2012, 15:04
Arkadaşlar,
"SATRANÇ ve SPOR AHLAKI" ile "GALİBİYETE 3 PUAN ..." başlıklı yazılarımda ülkemiz satrancının ilerleyememesi sorununa bir neşter vurduğumu sanıyorum.Dağınıklığı önlemek amacıyla her iki topikteki düşüncelerimin ayrı bir topikte ve bir bütün olarak tartışılmasının daha doğru ve yararlı olacağı kanaatine vardım. Önerilerim:
1-Türk satrancıyla Dünya satrancı aynı düzeyde değildir.Bu nedenle FİDE'nin makro politikaları yerine FİDE'den bağımsız ve geçici olarak kendimize özgü ve bize uygun düşen politikaları uygulamaya koymamız gerekir.
2-Anlaşmalı beraberlik,şike,hile ve doping; ülke satrancımızı engelleyen ve üzerine gidilmesi gereken en ciddi sorundur.
3-Türk Satrancının önündeki bu ciddi sorun, palyatif tedbirlerle giderilemez.Köklü bir değişim gereklidir.
Bunun için de yurt içi turnuvalarda geçici olarak galibiyete 3,beraberliğe 1,mağlubiyete 0 puan uygulanması ön koşuldur.
4-Hemen hemen her turnuvamızda "Adamınla tokalaş,ötekine vur!" ile "Birbirimizi kırmayalım,zayıfları kıralım." taktikleri sonucu yapılan "anlaşmalı beraberlikler", alttan gelen yeni sporcularımızın yetişmesini sürekli engellemektedir. Ayrıca,"güçlü" diye bildiğimiz yerli oyuncularımız, (kendi aralarındaki maçlarda) yaptıkları anlaşmalı beraberlikler sonucu zorunlu olmadıkça birbirleriyle oynamaktan kaçınmaktadır.Bu da yeterli pratik ve mücadele eksikliğine,kondüsyonsuzluğa neden olmakta,güçlü oyuncularımızı yabancılar karşısında zayıf düşürüp başarısızlığa mahkum etmektedir.Bu sorunları gidermenin tek yolu,"Galibiyete 3 puan"sistemini uygulamaya koyarak her turnuvanın çekişmeli geçmesini sağlamaktan , sporcularımıza daha fazla maç yaptırmaktan,ve böylece kondüsyonlarını da arttırmaktan geçer!
5-Ülkemizde yapılan "Grand Prix", "Süper Lig" ve her türlü turnuvamıza katılan yabancı oyuncular,yukarıda sözü edilen taktikleri aynen uygulayarak turnuva ödüllerini (Belki de işbirliği içinde)kapmaktadırlar.Dolayısıyla yabancılardan beklenen fayda sağlanamamaktadır.Öyleyse bu türden turnuvaların düzenlenmesine derhal son verilmelidir.Eğer yabancı oyuncuların deneyiminden yararlanılmak isteniyorsa "kapalı turnuvalar" düzenlenmeli ve davet edilen yabancı oyuncularla yerli oyuncularımız arasındaki güç farkı, aşılamayacak kadar büyük olmamalıdır.
Yukarıda sıraladığım nedenlerden dolayı Oktay ERTAN arkadaşımıza maallesef katılamıyorum. 3 puan sistemi London Classic ve Bilbao Masters turnuvalarında bu sistem başarıyla işliyorsa (takım ve bireysel fark etmez) yurdumuzda yapılan tüm turnuvalarda da pekala işleyebilir!
Saygılar sunarım...
Cemil SABAHİ
"SATRANÇ ve SPOR AHLAKI" ile "GALİBİYETE 3 PUAN ..." başlıklı yazılarımda ülkemiz satrancının ilerleyememesi sorununa bir neşter vurduğumu sanıyorum.Dağınıklığı önlemek amacıyla her iki topikteki düşüncelerimin ayrı bir topikte ve bir bütün olarak tartışılmasının daha doğru ve yararlı olacağı kanaatine vardım. Önerilerim:
1-Türk satrancıyla Dünya satrancı aynı düzeyde değildir.Bu nedenle FİDE'nin makro politikaları yerine FİDE'den bağımsız ve geçici olarak kendimize özgü ve bize uygun düşen politikaları uygulamaya koymamız gerekir.
2-Anlaşmalı beraberlik,şike,hile ve doping; ülke satrancımızı engelleyen ve üzerine gidilmesi gereken en ciddi sorundur.
3-Türk Satrancının önündeki bu ciddi sorun, palyatif tedbirlerle giderilemez.Köklü bir değişim gereklidir.
Bunun için de yurt içi turnuvalarda geçici olarak galibiyete 3,beraberliğe 1,mağlubiyete 0 puan uygulanması ön koşuldur.
4-Hemen hemen her turnuvamızda "Adamınla tokalaş,ötekine vur!" ile "Birbirimizi kırmayalım,zayıfları kıralım." taktikleri sonucu yapılan "anlaşmalı beraberlikler", alttan gelen yeni sporcularımızın yetişmesini sürekli engellemektedir. Ayrıca,"güçlü" diye bildiğimiz yerli oyuncularımız, (kendi aralarındaki maçlarda) yaptıkları anlaşmalı beraberlikler sonucu zorunlu olmadıkça birbirleriyle oynamaktan kaçınmaktadır.Bu da yeterli pratik ve mücadele eksikliğine,kondüsyonsuzluğa neden olmakta,güçlü oyuncularımızı yabancılar karşısında zayıf düşürüp başarısızlığa mahkum etmektedir.Bu sorunları gidermenin tek yolu,"Galibiyete 3 puan"sistemini uygulamaya koyarak her turnuvanın çekişmeli geçmesini sağlamaktan , sporcularımıza daha fazla maç yaptırmaktan,ve böylece kondüsyonlarını da arttırmaktan geçer!
5-Ülkemizde yapılan "Grand Prix", "Süper Lig" ve her türlü turnuvamıza katılan yabancı oyuncular,yukarıda sözü edilen taktikleri aynen uygulayarak turnuva ödüllerini (Belki de işbirliği içinde)kapmaktadırlar.Dolayısıyla yabancılardan beklenen fayda sağlanamamaktadır.Öyleyse bu türden turnuvaların düzenlenmesine derhal son verilmelidir.Eğer yabancı oyuncuların deneyiminden yararlanılmak isteniyorsa "kapalı turnuvalar" düzenlenmeli ve davet edilen yabancı oyuncularla yerli oyuncularımız arasındaki güç farkı, aşılamayacak kadar büyük olmamalıdır.
Yukarıda sıraladığım nedenlerden dolayı Oktay ERTAN arkadaşımıza maallesef katılamıyorum. 3 puan sistemi London Classic ve Bilbao Masters turnuvalarında bu sistem başarıyla işliyorsa (takım ve bireysel fark etmez) yurdumuzda yapılan tüm turnuvalarda da pekala işleyebilir!
Saygılar sunarım...
Cemil SABAHİ