Küçükler Türkiye Birinciliği Önerileriniz.
#1
Değerli arkadaşlar,
Küçükler Türkiye Birinciliği için toplumsal dayanışma, örgütlenme, kaynak oluşturma konularına yönelik öneki yazılarımda fikirlerimi detaylarıyla açıklamıştım.

Geçen süre içinde beklentilerimin çok dışında olarak ancak bazı belli illerin bu konuda hazırlanma süreci içine girdiğini gördüm. Bu illerin büyük sorunlar yaşamayacağını düşünüyorum.
Ancak herhangi bir çözüm için gerekli adımları atmayan illerin bazı temel konularda sıkıntılar yaşaması doğaldır.
Türkiye Birinciliği büyük bir organizasyondur. Katılım da temel haktır.
Bu kadar büyük bir organizasyonun düzenlenebilmesi o kadar kolay değildir. Sporcu ve ebeveyn sayıları yüzlerle binlerle ifade ediliyor. Sorun satrancın sahalarının olmamasında yatmaktadır. BUNU DA NE YAZIK Kİ DEVLETÇE VE ELBİRLİĞİNCE BAŞARAMAMAKTAYIZ.

Çözüm ise hep bildik yöntemlere kalmaktadır.
"Parası olmayan bu sporu yapmasın" diyen insanlara toplum olarak bir çift lafımızın ve karşı duruş noktamızın olması gereklidir.


Önerilerim;

1- Final aşamasından çok önce il yarışmalarına hazırlık olarak benim görüşüm, dayanışma ve görev paylaşımı olarak il örgütlenmelerinin mutlaka gerçekleşmesi gerekmektedir.

2- Özellikle yerel kaynaklarımızla iletişime geçerek bir şekilde onları da bu olayın içine katmak gereklidir. Bunun olumlu örnekleri vardır.

3- İli temsil etme hakkı önemlidir. Maddi getirileri ve kazandırdığı yasal hakları vardır. Bunu kullanmalıyız.


Lütfen, uygulanabilir gerçekçi önerilerinizi mutlaka paylaşınız.

Ben ülkemizdeki yetenekli tüm satranççı çocuklarımızın bu haktan sonuna kadar layıkıyla faydalanması taraftarıyım.
Saygılarımla.
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#2
Türkiye Satranç Federasyonu, öncelikle, bu konuyla ilgili acil eylem planı olarak, Türkiye genelinde -rakamları tartışabiliriz- çeşitli illerden 50 tane çocuğa, Türkiye Minikler Şampiyonasına katılabilmeleri için gerekli kaynağı temin etmelidir.. Bunu federasyon doğrudan kendisi mi karşılar, yoksa illerin gençlik spor müdürlükleriyle irtibata geçerek veya sponsorlar vasıtasıyla mı sağlar onu bilemiyorum..

Fakat bir federasyonun öncelikli görevi, söz konusu branşta kabiliyeti olan çocuklar için "fırsat eşitliği" olmayacaksa, o federasyon ne için vardır merak ediyorum? Bu yüzden, Gül Hanım'dan ricam, bir an evvel bu konuda bir çalışma başlatması, eğer halihazırda yürütülen bir plan, program varsa, bunu da bir an evvel neticelendirip Türkiye'nin dört bir yanındaki maddi imkanı olmayan kabiliyetli çocukları satranca kazandırmasıdır..

En az 50 çocuk..
Tabii bu yıl için..

Yok mu artıran?
Ara
Cevapla
#3
Değerli arkadaşım, isteğinize tamamen katıldığımı ama bunu ortaya koyacak sisteminizi (?!) bulduğumu belirtmeliyim.

Sebebini açıklamaya çalışayım.

Sanırım siz, merkezi bir sistemden yani TSF olarak kaynak bulunmasını ya da ayrılmasını ve bu sayede de bu yıl 50, gelecekte de katlanarak artacak olan sporcu sayısının, yine TSF kaynaklarınca karşılanmasını talep ediyorsunuz. Eğer bu tespitim doğruysa ki öyle kast ettiğinizi sanıyorum, buna asla itirazım yok. Tabi eğer kaynak bulunabilirse. Ben bu yıl 50 sporcuya kaynak bulunabileceğini düşünürüm.

Benim önerilerimde ısrar etmemin sebepleri açık.

Siz hazır balıktan söz ediyorsunuz, ben ise topluma balık tutmanın tekniğini öğreten sistemin kurulmasından yanayım. Bunu da sadece istek düzeyinde tutmayıp, somut örnekleriyle ortaya koyuyorum.

Bakın Gebze Turnuvamızda aldığımız yol şudur. Bu yıl ilk defa doğudan gelecek belli sayıda sporcunun kısmi konaklama, ulaşım vb.giderlerini belediye kanallarınca karşılamak.

Daha öncekinin üzerine koyarak, ekip ve örgüt olarak yapılabilen bir iş. Bunu örnek gösteriyorum.

Doğudan getireceğimiz yetenekli sporcular...

Başımızın üstünde yeri var.

Ama oralardaki il temsilcilerimiz bu çocukların yasal harcırah haklarına çıkabiliyorsa, tek başına, olmazsa kuracağı il örgütleriyle sahip çıkabilmelidirler.

Sponsorlar bu adımı gördükten sonra devreye girebilirler. Ama bu ve buna benzer konularda çözümler bulunabilmesi tek başına kalmak adeta bir hayaldir. Birlikteliğin gücüne inanmayan insanların yapabileceği bir iş değildir bu.

Üzerimize düşen görevleri öncelikle yaptıktan sonra bazı isteklerde bulunmak daha uygun olacaktır. Çünkü sponsorlar bugün var yarın olmayabilir.
Ama ben tamamen de haksız çıkabilirim. Sürpriz kararlar çok şeyi değiştirebilir, çözüm gözükebilir ve bunu inanın ki çok isterim.
SAYGILARIMLA...
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#4
Öncelikle bu konunun açılmış olmasını, bugün olmasa bile gelecek için gerçekleşecek projeler açısından kamuoyu oluşması açısından önemli ve gerekli bulduğumu ifade etmek isterim.

Hemen her yıl gerek Türkiye Yaş Gruplarına gerekse şimdiki adıyla Türkiye Okul Sporları Satranç Şampiyonalarına katılıyorum.

Bilmeyenler için kısa bir açıklama yapmak isterim; Türkiye Yaş Grupları Şampiyonasına ( Birkaç senedir hem küçükler hem de yıldızlar olarak ayrılmış olarak devam etmektedir.) herkes katılabilmekte. Ancak MEB Türkiye Finaline sadece illerinde dereceye girenler katılma hakkına sahiptir. Üstelik bu derecedekilerden biri gidemeyecek olsa bu hakkı kendisinden sonraki sporcuya da aktaramamakta. Durum böyle olunca katılan sporcu başına günlük 28 liraydı sanırım bir harcırah ile ( ki bu rakam sonradan hesaba yatırılıyor ) konaklama ve yemek olarak destekleniyor.

Şimdi gelelim bunları neden anlattığımıza, bu gözlemi bu yıl yapılan MEB Okul Sporları Şampiyonasında Sayın Halil Hilmi Darı'ya da anlatmıştım.

MEB turnuvasına katılan sporcular isviçre sistemi ile eşlendirilip tur başladıktan sonra, milli düzeyde olan küçükler ya da yıldızlar seviyesindeki öğrencilerimiz, UKD'si düşük hatta neredeyse olmayan öğrencilerle karşılaşıp yenilmeye ve onlara karşı beraberlik aldıklarına mutlu olmaya başlayınca, antrenörler şu soruyu sormaya başladılar: Kim bu çocuklar.

Kim bu çocuklar;
Ciddi satranç yatırımları yapılan ve Antalya'daki Türkiye Yaş Grupları turnuvası ile milli takım alt yapısına giren ve desteklenen bu öğrencilerimiz isimleri şehirleri, çalıştırıcıları bilinmeyen bu çocuklara karşı oynamadan önce önceki rakiplerinden notasyon araştırdılar. Bunları yakından gören biri olarak bu çocukların eşit oranda desteklenmeleri durumunda ciddi başarılara imza atacaklarını da düşünmekteyim. Kim bu çocuklar? Bu çocuklara bir şekilde ulaşmamız lazım. Onları daha da iyi imkanlarla donatmamız, bu alanda geliştirmemiz lazım. Yetenek seçimi konusunda verdiğimiz antrenör eğitimlerinde sınav sorusu olarak karşımıza çıkan bu konu neden uygulamaya çevirdiğimiz bir sorunun çözümü olmasın.

Neden MEB Okul Sporlarında dereceye girenlerde milli takım altyapısına seçilmesin. Bunun önü açılmalı. Eğer tanımadığımız bu öğrenciler güçlü oyuncularımızı yenebiliyor, beraberlik yapabiliyor ve yenilse bile belirli bir performans ortaya koyabiliyorlarsa alın size en basit yetenek seçimi. Aldığı sonuçlarla "Ben buradayım" diyen bir çocuğu duymazdan gelemeyiz.

Bu öğrenciler geldikleri yerlerde turnuva temposuna göre hazırlanmamanın ve yetersiz beslenmenin sonucunu uzun tempo oyunlarda kondisyonlarının düşmesi ve zeitnot konularında kazançlarının beraberliklere ya da kayıplara dönüştüğünü de gördüm. Kural bilgilerinin az, oyun istek ve güçlerinin çok olduğunu da gördüm. Hani hep antrenörlük eğitimlerinde Temel Eğitim dersinde anlatılan spor, antrenman, beslenme gibi bilgilerin bu pratikte nasıl somutlaştığını görebilirsiniz.

Peki ne yapacağız, bundan yıllar önce söylediğimiz öneri bir çözüm ve belki de en yakın çözüm olarak karşımızda durmakta.

Milli takım alt yapısına girecek olan öğrencilerimiz için tek kapı yaş grupları olmamalı. Tek turnuva ve buna bağlı maliyetleri karşılayamayanlar söz konusu oldukça iyi bir sistemden bahsedemeyiz.

Bölgesel turnuvalar yapmalıyız, zaten var olan taşra teşkilatlanmamızın üzerinde bir de bölge temsilcilerimiz var. Bu işi organize edebilirler. Antalya'ya gidemeyen bir öğrenci bölgesinde yapılacak olan ve muhtemelen konaklama, yeme içme ve diğer imkanların daha ekonomik olduğu bu turnuvalara daha kolay katılacaktır. Burada dereceye girenler milli takım alt yapıya girsin ve bu bölgedeki antrenörler tarafından eğitilsin. Eğer istenirse merkezden bir antrenörde yapabilir bu çalışmayı.

Yılın belli dönemlerinde imkanlar doğrultusunda merkezi ve konaklaması yurtkur tarafından sağlanacak bir kamp yapılabilir. Bu çalışmaya Genlik ve Spor bakanlığı da dahil olacaktır. Konya bunun için yeterince elverişlidir.

Konu açılmışken, MEB Okul sporları turnuvasında kız erkek ayrımının yapılması konusunda da çalışmalar başlatılmalı. Bu konuda ülke satrancının politikasını belirleyen Federasyonumuzun ilgili kurulları bu konuyu çözmeli.

Yaş Grupları konusuna gelince, ilde başarılı olanların gitmesi daha doğru olur. MEB Okul Sporları bu konuda daha net. Kategorilerin sağlıklı olmaması ve kız erkek birlikte yarışması dışında, katılım hakkı daha sağlıklı diye düşünüyorum.

Avrupa Yaş Grupları ve Dünya Yaş Gruplarına katılma hakkı konusunda Türkiye Yaş Gruplarında dereceye girenler, Avrupa ve Dünya Okullar Şampiyonasına ise MEB Okul Sporları ile dereceye girenlerin gitmesi düşüncesindeyim. Zaten var olan bir yönergeydi sanırım MEB Türkiye derecesi alanların varsa Dünya ve diğer uluslararası yarışmalara katılmasını belirtiyor.

Şu anda Avrupa Yaş Grupları Şampiyonasındaki sporcu ve antrenörlerimize de ayrıca başarılar diliyorum.

Peki bahsi geçen Bölgesel turnuvalar ve buna bağlı kamplar çeşitli sebeplerden yapılamazsa ne olacak?

Hemen söyleyeyim, Satranç Antrenörleri Derneği olarak bu konuda çalışmalara başladık ve arkadaşlarımızla da bu konuyu tartışıyor ve çözüm üretmeye çalışıyoruz.

En kısa zamanda il ve bölge temsilcilerimiz belirlendiğinde, bölgesel turnuvalara hazırlığa da başlayacağız. Yapılan/yapılabilen bölgesel turnuvalardan dereceye giren sporcularımızın altyapıya alınmasını bekleyeceğiz. Alınırsa çok güzel ama alınmazsa biz Satranç Antrenörleri Derneği olarak Beyin Takımı adını verdiğimiz altyapılara dahil ederek, dernek üyesi antrenörlerimiz ve merkezlerimizce desteklenmelerini sağlamaya çalışacağız. Beyin Takımı ismi "Milli Takım" adı kadar olmasa da sponsor desteği sağlamak için önemli bir avantaj sağlayacak düşüncesindeyiz.


Tüm bu çalışmaları, Türkiye'nin satrancının gelişimi adına ve federasyonumuza destek olarak sürdürme amacındayız. Bize federasyonumuz gerek bu çalışma da gerekse başka çalışmalarda hangi görevi verirse çalışmaya hazırız. Kötü bir işin başı olmaktansa iyi bir işin kuyruğu olmaya hazırız.

Bu çalışmamızı tamamlayacak ve fark katacak bir projemiz de var. Bir sporcu envanteri çıkararak bu sporcuların aldıkları eğitim ve çalışmalarını ( kimden aldı, ne kadar aldı, hangi konuları vb ), girdiği turnuva ve sonuçlarını ölçülebilir değerlerle takip etmek için bir Beyin Takımı Sporcu Takip Programı oluşturmak istiyoruz. Bunu da 2014 senesi içerisinde gerçekleştirip federasyonumuzun kullanımına sunmayı istiyoruz. Bu yazılım çalışma programlarımızın veriminin artacağını ve verilecek olan eğitim ve antrenmanlarda zaman kaybetmeyeceğimizi planlıyoruz.

Böylelikle aynı takip, ölçme ve değerlendirmeyi Aygeg ya da diğer birimlerimiz Milli Takımda yer alan öğrencilerimize de uygulayarak daha bilimsel bir çalışma yürütebileceklerdir.

Dernek tüzüğümüzün bize verdiği çalışma alanları doğrultusunda satrancın gelişimini sağlayacak çalışmalarda bulunmak istiyoruz.

Saygılarımla
Menderes Sargın
Satranç Antrenörleri Derneği Başkanı
Ara
Cevapla
#5
Sevgili Menderes kardeşim,
Çalışmanızı, amaçlarınızı ve oluşumunuzu sonsuz bir mutluluk ve umutla izliyorum.

Ülkemiz satrancına yepyeni bir soluk ve heyecan getireceğine inandığım olumlu fikir ve eylem bazındaki planlı katkılarınızı, camiamızın içindeki son aylarda kurulan güçlü örgütleşme çalışması olarak görüyorum.

Elimden gelen her türlü katkıyı ülkemiz satrancının geleceği adına yapmaya hazır olduğumu belirtmek ister, çalışmalarınızda başarılar dilerim.
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#6
Aşkın Hocam, desteğiniz ve güzel düşünceleriniz için şahsım ve arkadaşlarım adına teşekkür ederim. Sizi kısa zaman içinde ziyaret edeceğiz.

Saygılarımla.
Ara
Cevapla
#7
Aşkın Hocam, desteğiniz ve güzel düşünceleriniz için şahsım ve arkadaşlarım adına teşekkür ederim. Sizi kısa zaman içinde ziyaret edeceğiz.

Saygılarımla.
Ara
Cevapla
#8
KÜÇÜKLER TÜRKİYE ŞAMPİYONASI ve GİZLİ DEĞERLERİMİZ

Değerli arkadaşlarım,

Satranç camiamızın uzun zamandır tartıştığı ve çözüm bulunmasını istediği bir konu var gündemde. Her dem tazeliğini korumakta olan bu konu temelde çözülmesi gereken öncelikli bir konudur.

Gerek TSF olarak, gerekse camia olarak ortaya kalıcı bir çözüm modeli koymamız gerekir düşüncesindeyim.

YETENEKLİ AMA MADDİ GÜCÜ OLMAYAN KÜÇÜK SPORCULARIMIZ?

İllerinde ve bölgelerinde yapılan satranç yarışmalarında ancak belirli ve sınırlı güçteki rakiplerine karşı üstünlük kurabilen ama ellerinden tutulduğunda çok daha ileri aşamalara gelebileceğine inandığımız küçük yeteneklerimiz var. Bu sporcularımızı öncelikle yeterli düzeydeki antrenörlerimizce ortaya çıkarmalı ve eğitimlerini sağlamalıyız.

Tam bu noktada sn. Menderes SARGIN? ın projesine ve düşüncelerine tamamen katılıyorum.

Sayın SARGIN? ın öz projesinin konu başlıkları şu şekilde;

? Milli takım alt yapısına girecek olan öğrencilerimiz için tek kapı yaş grupları olmamalı. Tek turnuva ve buna bağlı maliyetleri karşılayamayanlar söz konusu oldukça iyi bir sistemden bahsedemeyiz.

? Neden MEB Okul Sporlarında dereceye girenlerde milli takım altyapısına seçilmesin. Bunun önü açılmalı

? Bölgesel turnuvalar yapmalıyız,

? Antalya'ya gidemeyen bir öğrenci bölgesinde yapılacak olan ve muhtemelen konaklama, yeme içme ve diğer imkanların daha ekonomik olduğu bu turnuvalara daha kolay katılacaktır.


? Yapılan/yapılabilen bölgesel turnuvalardan dereceye giren sporcularımızın altyapıya alınmasını bekleyeceğiz. Alınırsa çok güzel ama alınmazsa biz Satranç Antrenörleri Derneği olarak Beyin Takımı adını verdiğimiz altyapılara dahil ederek, dernek üyesi antrenörlerimiz ve merkezlerimizce desteklenmelerini sağlamaya çalışacağız.


Bir projemiz var. Bir sporcu envanteri çıkararak bu sporcuların aldıkları eğitim ve çalışmalarını ( kimden aldı, ne kadar aldı, hangi konuları vb ), girdiği turnuva ve sonuçlarını ölçülebilir değerlerle takip etmek için bir Beyin Takımı Sporcu Takip Programı oluşturmak istiyoruz. Bunu da 2014 senesi içerisinde gerçekleştirip federasyonumuzun kullanımına sunmayı istiyoruz.
Bu çalışmayı destekleyecek, teşvik edecek adımlar atılmalıdır.


*****


Bu güzel çalışma alanında bir ilktir.

TSF tarafından teknik açıdan desteklenmesi yol göstericilik gerekir.

Amaç illerde bu tip projelerin uygulanmasını başlatmak ve teşvik etmektir.

Bu durum topluma ve camiamıza son derece iyi niyetli, örnek bir mesaj olur ve beraberinde de birçok olumlu uygulamayı başlatabilir.

Bu uygulamaların içinde olması gereken il ve bölge dinamikleri şunlardır:

1- TSF il ve ilçe temsilcilikleri,
2- TSF bölge temsilcilikleri,
3- İl temsilcilikleri düzenleme kurulları ve kurulan alt komisyonları,
4- Satranç Antrenörleri Derneği İl Temsilcilikleri,
5- İl Spor Müdürlükleri ve Spor kulüpleri,
6- Resmi okullar(özel ve devlet okulları)
7- Satranç eğitim merkezleri,
8- Resmi ya da özel ticari kurum ve kuruluşlar ( sponsor olarak)
9- Sporcu veli birlikleri, okul içi veli-aile birlikleri.

Saygı ve selamlarımla...
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla




Konuyu Okuyanlar: 3 Ziyaretçi