Satranç Emekçilerini 1 MAYIS ta Alanlara Çağırıyoruz

[MuzafferŞekerli]

sayın ılgaz gümüşat:
çok uzun ve bilgilendirme formatında yazınızı okudum . benim aradığım asıl şey orada yok . siz ve size bu fikri verenler atatürk'ün ve atatürkçülüğün neresindedir . cumhuriyet ilkelerimize ne kadar bağlılar. o yok. liderler ölümsüz değildir gibisinden yüksek sesle dillendirilen laflar duyuyorum.. satrancın satranççılar tarafından yönetilmesi fikrime hak verdiğinizi söylüyorsunuz. ama satranççılar nerede birleşecek. satranççılar atatürk'te birleşmeyecekse nerede birleşecek .

benim çok hassasiyetle üzerinde durduğum bu konuda en ufak bir fikir ve görüş orada göremedim . sizin bu çağrınızda bir provokasyon sezmekteki endişelerimin devam ettiğini özellikle belirtiyorum . türkiye yakın zamanda bir seçime gidiyor o seçim öncesi türkiye'de neler olduğunu hep beraber görüyoruz. hemen seçim arefesinde yapılan bu çağrı bende derin endişeler biriktirdi .

saygılarımla..

[Hasan Berk]

İki saattir konuşuyoruz bir kere bile Atatürk demedik

[M.Aşkın TAŞAN]

Ülkesinde çağdaş ve medeni şartlarda herkes bu özgürlük ortamından aldığı cesaretle fikirlerini yazıp söyleyebiliyor.
Burası KİM JONG UN’ un ülkesi Kuzey Kore değil!

Nijerya’nın BOKA HARAM örgütünün hiç değil!!

Kaldı ki o ülkelerin ya da kabilelerin bile "birlikte" kutladığı geleneksel gün ve bayramları vardır.

Güzel ülkemizde, O ve SİLAH ARKADAŞLARI’ NIN sayesinde bugünleri yaşıyoruz…

Toplumca onlarca ve yüzlerce yıldır benimseyerek kutladığımız anma, gün ve bayramları tartışmak, tartışma konusu yapmak çok gereksizce.
Basit bir davet bence nerelere geldi. Gereksiz bir beyin fırtınası…
Ama;
Elbette ATATÜRK’E minnet ve saygı ile!

[GAMZE ÇALIŞKAN]

Dernekler kar amacı gütmeyen kuruluşlardır. Yeteri kadar bağış toplayamıyorsanız yada sizi destekleyecek herhangi bir sponsorunuz yoksa dernek tüzüğünde değişikliğe gider ve iktisadi ticari teşekkül kurulabilir maddesi eklersiniz. Para kazanmak için. Nasıl kazanırsınız üreterek ve satarak. Ne üretirsiniz …

Basım evi kurarsınız, kitap basarsınız,

imalat kurar kupa, madalya yine kitap satarsınız

Para kazanırsınız ama gerçekleştirdiğiniz her bir atılımın vergisini ödersiniz.

İş yeriniz yada dernek binanız kira ise stopajını ödersiniz.

Sonra kurs yeri oluşturmak ve öğrenci yetiştirmek istersiniz Milli Eğitim bakanlığına başvurursunuz. Size derki merkezinizde çift tuvalet olacak veli bekleme salonu olacak, uygun ölçülerde dersliğiniz olacak. Deprem araştırmadan binanın sağlamlığını kontrol ettireceksiniz. İtfaiye kurs yerinizin yangına karşı korunaklı olup olmadığını belgeleyecek hatta yangın merdiveni arayacak ve tüm belgelerle valilikten onay almak isteyeceksiniz çünkü valilik bunları sizden istiyor.Valilik 2 adamını görevlendirecek sizi ve yerinizi kontrole gelecek.
Tüm prosedürleri aştınız diyelim vergi dairesine giderek kurs açmak istediğinizi söyleyeceksiniz ve bunun için potansiyel bir vergi numarası alacaksınız. Her kurs dönemi için verginizi ödeyeceksiniz. Kursiyerlerden topladıklarınızı belgeleyeceksiniz verginizi ödeyeceksiniz. Öğretmen çalıştırdınız bordrosunu düzenleyerek sigortasını yatıracaksınız. Tabi muhasebecinize de parasını ödeyeceksiniz. Tüm bunlar gerçekleşirken merkez yöneticisi sizin sigortanızı ödemezse maliyeye şikayet edeceksiniz. O kurs yerinde hiçbir eğiticinin sigortası ödenmiyorsa topluca ya şikayet edeceksiniz yada işi bırakacaksınız. Tüm merkezler aynı uygulamayı yapıyorsa satranç merkezlerine karşı sendikalaşarak hakkınızı arayacaksınız alamazsanız greve çıkacaksınız. Satranç merkezleri ya sigorta yapacaklar yada yerinize sigortasız başka bir eğitmen bulacaklar. Bu rekabet ortamında bu konuda birlik ne şekilde sağlanır bilemem. Tabii eğer devlet memuru da değilseniz.

Zira devlet memurlarının 2. Bir işte çalışması yasak.

Diyelim ki sözleşmeli çalışıyorsunuz ve ek iş ders veriyorsunuz zaten sözleşmenizde maddeleri karşılıklı belirlemiyor musunuz salt karşı tarafın maddeleri ağır geliyorsa çalıştığınız sürelerde sigortalanıyorsanız işinize gelmiyorsa birleşerek sendikalaşacaksınız ve özel kurumlara karşı haklarınızı arayacaksınız. Ama zaten bir kişi hem sözleşmeli öğretmense hem de hakem yada antrenörse birde özel ders veriyorsa eh artık ne diyelim peş peşe üst üste gelen bu sigortaların açıklamasını nasıl yaparlar. Ben kulüp olarak GVK 29. Maddesinin 3. Ve 4. Bendinden faydalanıyorum.
Diyelim ki resmi turnuvalar da görevlendirildiniz .Sizi kim görevlendirdi Gençlik Spor il müdürlüğü ne istiyorsunuz sigorta hakemler sendikası oluşturun gidin Gençlik spor il müdürlüğüne. Antrenörsünüz merkezlerde ders veriyorsunuz antrenörler birliği sendikası kurun gidin satranç merkezlerinin üstüne. Diyelim ki federasyonda görevlisiniz federasyonlar derneklerden türer ve kar amacı gütmezler eğer ticari iktisadi oluşumları da varsa ve para kazanıyorlarsa kurslardan otellerden ve birde T.C. Federasyonlara bütçelerinden ödenek ayırmışlarsa teknik kurulcusu, elo sorumlucusu koordinatörü istiyorsanız sigorta gece çalışma saatleri içinde birleşin kurun bir sendika hepsinide bir başlık altında toplayın Satranç emekçileri sendikası olsun arayın hakkınızı.ama bir iş veren kendi kendine greve çıkamaz bir iş veren aynı zamanda işçi statüsünde kendinden hak talep edemez
saygılar