Türkiye Yaş Grupları Şampiyonaları

[Miyazaki]

Aşkın Bey

Bana satranç konusunda güveniyorsunuz, teşekkür ederim.

Şimdi size çok açık ve net bir sorum olacak.

Siz TSF içindesiniz, TSF yöneticilerine satranç konusunda ne kadar güveniyorsunuz?

Konuyu kisişelleştirmemek adına yalın bir cevap bekliyorum, esas konudan uzaklaşmayalım.

Selamlar.

[M.Aşkın TAŞAN]

Siz bir satranççısınız. İlk tanıdığım yıllar öncesinden beri.
İkinci bir yönünüzü bilmeyecek kadar sizi satranççı bilirim.

TSF yönetiminden her hangi bir kişinin satranç ile ilgisine net bir cevap verebilmem için,
onların SATRANÇ İLE İLGİLİ ÜRÜN DOSYALARINA BAKMAM GEREKİR.

Yönetim 14 asil, 14 yedek üyeden oluşan bir topluluktur.
Vereceğim cevap hepsini kapsamaz.

Ama içlerinden tanıdığım ve uzun yıllar birlikte çalıştığım ve güvendiğim insanlar var.

Yönetime belli bir oranda güvenmeseydim, bu geminin içinde yer almazdım.
Öyle ya ne çıkarım var?
Görevimi gördünüz, payklaştık. Bir makam mı beklentisi olabilir?
Yetkisiz ve sorumluluk gerektiren bir görev sadece.

İnsanlar beni yetkili biri sanıyor!
Bu açıdan bakınca da sadece bana ait olan görüşlerimi TSF ile ilişkilendiriyorlar.

Ve ben henüz yönetimde güvendiğim insanlara güvenimi kaybetmedim.

Onların benim hakkımdaki güvenlerini bilemem.
...


Aslında bu soruyu sadece yönetim olarak değil, asıl camia olarak ele almak gerek.

Camianın güveni nedir?
Bunun gerçekçi olarak ortaya çıkması için çok önceleri;
" YENİDEN YAPILANMA VE GENEL KURUL OLUŞUMU" başlıklı yazım vardır ki...

Çan kulasinde bekleyenler var Yakup Hocam, gene saptırmaya başlıyor diyecekler.

---

... konunun iyi file kötü at olduğunun kendilerine birkaç kez belirtilmesine rağmen masaların yarısından çoğunda ilk hamlede iyi fil ile kötü at alınmıştı! O gün, altyapı milli takım havuzunun daraltılması gerektiğini düşünmüştüm.

Açılış tuzakları ezberletilerek küçük yaş gruplarında havuza girmesi sağlanan çocuklara hepimiz şahit oluyoruz. Gerçekten bu sistemin revize edilmesi, en azından geliştirilmesi lazım.

Bir önerim olacak!

Biz Eğitim Kurulu olarak hiç görev alanımız olmamasına rağmen ULUSAL takımlar alt yapı çalışmaları hakkında bir görüş bildiren rapor hazırlıyoruz.
Öneriler kapsamındadır.
Elbette işin teknik öğreti boyutunda değil!
Yapılandırmada yenilik olarak.

Ben buradan öneriyorum.

ÖNERİLERİNİZE DE RAPORUMUZDA YER VERELİM.
'Attorney at Law' açın bir başlık!
Benim açtıklarım hemen değersizleştiriliyor.

Böyle bir uygulamayı çok değerli bulurum.

SELAMLAR.

[Attorney at Law]

Aşkın Bey,

"Bir önerim olacak!" kısmı ironi midir? Hiç bir somut öneri olmaksızın sadece olumsuz eleştirimi dile getirerek, en kolay şeyi yaptığımı farkındayım; "Gerçekten bu sistemin revize edilmesi, en azından geliştirilmesi lazım" yazdım ancak, bir öneride bulunmadım. Çünkü aklıma gelen bir öneri olmadı. "Bir önerim olacak!" yazarak ironide bulunduysanız, ben bu sefer bir önerim olmadığı için sadece sorunun varlığına dikkat çekmekle yetindim. Umarım önerileri olanlar bu önerilerini paylaşırlar.

[M.Aşkın TAŞAN]

Bir önceki mesajımdan ne anladığınızı anlamadım.

Benim önerim şu idi:
Bir başlık altında bu önerileri tartışalım.
Bunun için de bir başlık açın dedim.
Benim neden açmadığımı da belirttim.

İroni (eğer alay ise) bunun neresindedir?

Size neden böyle yaklaşayım ki?

Anlayamadım doğrusu.

[Hakan Aktaş]

Biraz geç oldu ama Aşkın Taşan hocamın bana yazdığı son yoruma cevabımı iletiyorum:

Benim 13.07.2014 tarihli ''Tüm turnuvalar ücretli olmalı'' konu başlığı altında attığım yorum:

Ulusal büyük çaplı turnuvaların hemen hemen hepsi zaten ücretli yapılıyor. Bu alınan ücretler bana göre de turnuva kalitesini arttırır. Ödüllerin kalitesini arttırır. Turnuvalar çapına göre ücretlendirilebilir. Örneğin; il geneli turnuvalarında makul bir miktar, ülke geneli turnuvalarda ise daha yüksek bir miktar talep edilebilir. Tabi aşırıya kaçmamak kaydıyla..

Bu yorumumun altına şunu eklemeden edemeyeceğim. Turnuvalarda ücret talep edilmesine karşı değilim. Ancak geçtiğimiz seneki küçükler yaş gruplarında 150 lira gibi rekor bir fiyat toplandı. Üstelik yaş gruplarında ödülde verilmiyor. Ve 1000 küsür oyuncunun katıldığı bir turnuvada herkesten 150 tl toplanırsa buda 150.000 tl yapar. Hadi hakem ücretleri için desek 150 bin tl ye 1 haftalık turnuva için bin tl karşılığında 150 bin tane hakem tutulur. Çok komik ve anlamsız bir rakamdı bu. Nedenini asla anlayamadım. Çok aşırı bir fiyat. Bahsi geçen ücret talebi bu şekilde olacaksa ona karşıyım. Ancak makul fiyatlara sözüm yok.

Buna karşılık Aşkın hocamın verdiği cevap:

Sn. Aktaş,
Bir düzeltme yapalım;
Bahsettiğiniz turnuvada herkesten 150. TL. toplanmadı.
Yanlış algılar oluşturmayalım.
İlgili turnuvanın yönergesini dikkatlice okuyunca göreceksiniz.

Bu para turnuvanın yapıldığı otelde konaklamayan, farklı konaklama seçeneğini tercih eden sporculardan otel yönetimince talep edilen miktardır.
Aynı rakamı Türkiye Şampiyonasında da talep ettiler.

Toplanmasa da olur, o ayrıdır.

Ancak otel yönetimi toplam 6-7 günlük hizmet bedeli olarak bu miktarı talep etmektedir. Otel tesisinden yararlanma; su,çay ve sıcak içecekler, çeşitli kek kurabiye türü ikramlar, wc kullanımı gibi giderlerinin hizmetleri karşılığı talep edilen bir miktardır ki, belirttiğiniz gibi TSF ile ilgisi yoktur.
Selamlar...

Şimdi ilk açıklamamı yapayım. Bahsedilen 150 TL'nin herkesten toplandığına dair yanlış algı oluşturdum. Burada bir hatam var ve bunu kabul ettim. Biz 150 TL fark ödedik ve otel masrafları örneğin; 1500 TL ödemiş isek turnuva otelinde bu rakam 1650 TL. Doğru turnuva otelinde kalanlar bu ücreti vermiyor.

Ayrıca su çay kek gibi şeylerin ikrami falan yazmışsınız. Buna karşılık bende şu yorumu yapmıştım:

SAYIN Aşkın Hocam. Tamam konuyu topluyorum. Tabirim için özür diliyorum. Madem siz federasyon adına açık konuşuyorsunuz bende açık konuşacağım! Federasyon niye farklı otelde kalıyorum diye 150 TL alıyor? Ne yani bize cezamı kesiyor bizim ayarladığımız otelde kalmazsan ödeyeceksin diye? Yada belirttiğiniz gibi otel federasyona cezamı kesiyor benim otelimde kalmıyorlarsa ücreti senden alırım dercesine? Bu organizasyon sayesinde zaten sözü geçen otel yapacağı karı yapıyor. Bide bunun üstünde dışarıdan gelen insanlardan paramı alıyor? Bunun adı nedir? Hak edileni almakmı başka bir şeymi? Otel fiyatları uygunduda biz bile bilemi başka otelde kaldık? Turnuvanın yapıldığı otelin bizim kaldığımız otellerden hiçbir farkı yok. Ne yemek ne de başka bir şey. Çay kek vs. den bahsetmişsiniz. Burası inanın komik. Ne yani otel içerisinde tostları kolaları çayları kekleri bisküvileri parayla satan başka birimiydi? Yoksa otelden içeri kaçak seyyar satıcı mı girdi? Bilekliğime bakıp başka otelden geldiğimi görünce otelin bahçesinden başka birimi çıkardı beni? Sahipleri tur giriş çıkışı hariç içeriye bile almadığı otelinin neyin hizmetinin parasını alıyor benden? Hosteslerin ücretinimi? Şakamı bu? Bu turnuvayı bu denli pahalı hale getiren otellermi? Cevap evet ise niye antalyaya bağlandık kaldık? izmirde istanbulda veya memleketimin herhangi bir köşesinde bu turnuvayı yapacak şaka gibi ücretler ödemeyeceğimiz oteller yokmu? Peki ya bir satrançseverin kafasında bu kadar soru işareti kalıyorsa bunun nedeni nedir? Hiçbirşeyin açık ve net olmaması ya da verilen cevapların tatmin etmemesi mi? Sizden şu soruyu sormanızı istiyorum. Turnuvaya katılan velilere bir sorun bu turnuvada sizce gereğinden fazla ücret talep edilmiyormu? Ücretlerden şikayetçimisiniz? Anketlere bu sorularıda eklerseniz sonucu görürsünüz. Çünkü ben Antalya turnuva süper geçti otel fiyatlarıda çok cazipti ve turnuvaya katılırken 150 tl verdiğimiz için mutluyuz diyen birini bakın bakalm görebilecekmisiniz? Bu sözüm tabi ''turnuva ana konaklama oteli dışındakiler' içindir.

Saygı ve selamlarımla..

O bahsedilen çayları kekleri suları biz hep paralarımızla almıştık ve hala öyle. Kendi paramızla alıyoruz. Ben tekrar söylüyorum. Bir satranççıyım ve kafamı meşgul eden şeyleri sormak hakkım diye düşünüyorum. Bu farkın otel tarafından talep edildiği iddiası bana hiç inandırıcı gelmiyor. Bu sebeple burada bunu yazıya döküyoruz. Ve Aşkın hocam bu konu hakkında yaptığınız ikramlar karşılığı 150 TL alınıyor demeniz komik. Ben kendi paramla 7 gün çay içsem kek yesem su içsem cebimden 50 tl çıkmaz. Tabi otelde benden 100 TL tuvalet masrafı alıyor. Bütün bu kafa karıştıran şeylere mantıksal açıklama yapıldığı zaman içim rahatlayacak.

[H Mustafa Demir]

Biraz geç oldu ama Aşkın Taşan hocamın bana yazdığı son yoruma cevabımı iletiyorum:

Benim 13.07.2014 tarihli ''Tüm turnuvalar ücretli olmalı'' konu başlığı altında attığım yorum:

Ulusal büyük çaplı turnuvaların hemen hemen hepsi zaten ücretli yapılıyor. Bu alınan ücretler bana göre de turnuva kalitesini arttırır. Ödüllerin kalitesini arttırır. Turnuvalar çapına göre ücretlendirilebilir. Örneğin; il geneli turnuvalarında makul bir miktar, ülke geneli turnuvalarda ise daha yüksek bir miktar talep edilebilir. Tabi aşırıya kaçmamak kaydıyla..

Bu yorumumun altına şunu eklemeden edemeyeceğim. Turnuvalarda ücret talep edilmesine karşı değilim. Ancak geçtiğimiz seneki küçükler yaş gruplarında 150 lira gibi rekor bir fiyat toplandı. Üstelik yaş gruplarında ödülde verilmiyor. Ve 1000 küsür oyuncunun katıldığı bir turnuvada herkesten 150 tl toplanırsa buda 150.000 tl yapar. Hadi hakem ücretleri için desek 150 bin tl ye 1 haftalık turnuva için bin tl karşılığında 150 bin tane hakem tutulur. Çok komik ve anlamsız bir rakamdı bu. Nedenini asla anlayamadım. Çok aşırı bir fiyat. Bahsi geçen ücret talebi bu şekilde olacaksa ona karşıyım. Ancak makul fiyatlara sözüm yok.

Buna karşılık Aşkın hocamın verdiği cevap:

Sn. Aktaş,
Bir düzeltme yapalım;
Bahsettiğiniz turnuvada herkesten 150. TL. toplanmadı.
Yanlış algılar oluşturmayalım.
İlgili turnuvanın yönergesini dikkatlice okuyunca göreceksiniz.

Bu para turnuvanın yapıldığı otelde konaklamayan, farklı konaklama seçeneğini tercih eden sporculardan otel yönetimince talep edilen miktardır.
Aynı rakamı Türkiye Şampiyonasında da talep ettiler.

Toplanmasa da olur, o ayrıdır.

Ancak otel yönetimi toplam 6-7 günlük hizmet bedeli olarak bu miktarı talep etmektedir. Otel tesisinden yararlanma; su,çay ve sıcak içecekler, çeşitli kek kurabiye türü ikramlar, wc kullanımı gibi giderlerinin hizmetleri karşılığı talep edilen bir miktardır ki, belirttiğiniz gibi TSF ile ilgisi yoktur.
Selamlar...

Şimdi ilk açıklamamı yapayım. Bahsedilen 150 TL'nin herkesten toplandığına dair yanlış algı oluşturdum. Burada bir hatam var ve bunu kabul ettim. Biz 150 TL fark ödedik ve otel masrafları örneğin; 1500 TL ödemiş isek turnuva otelinde bu rakam 1650 TL. Doğru turnuva otelinde kalanlar bu ücreti vermiyor.

Ayrıca su çay kek gibi şeylerin ikrami falan yazmışsınız. Buna karşılık bende şu yorumu yapmıştım:

SAYIN Aşkın Hocam. Tamam konuyu topluyorum. Tabirim için özür diliyorum. Madem siz federasyon adına açık konuşuyorsunuz bende açık konuşacağım! Federasyon niye farklı otelde kalıyorum diye 150 TL alıyor? Ne yani bize cezamı kesiyor bizim ayarladığımız otelde kalmazsan ödeyeceksin diye? Yada belirttiğiniz gibi otel federasyona cezamı kesiyor benim otelimde kalmıyorlarsa ücreti senden alırım dercesine? Bu organizasyon sayesinde zaten sözü geçen otel yapacağı karı yapıyor. Bide bunun üstünde dışarıdan gelen insanlardan paramı alıyor? Bunun adı nedir? Hak edileni almakmı başka bir şeymi? Otel fiyatları uygunduda biz bile bilemi başka otelde kaldık? Turnuvanın yapıldığı otelin bizim kaldığımız otellerden hiçbir farkı yok. Ne yemek ne de başka bir şey. Çay kek vs. den bahsetmişsiniz. Burası inanın komik. Ne yani otel içerisinde tostları kolaları çayları kekleri bisküvileri parayla satan başka birimiydi? Yoksa otelden içeri kaçak seyyar satıcı mı girdi? Bilekliğime bakıp başka otelden geldiğimi görünce otelin bahçesinden başka birimi çıkardı beni? Sahipleri tur giriş çıkışı hariç içeriye bile almadığı otelinin neyin hizmetinin parasını alıyor benden? Hosteslerin ücretinimi? Şakamı bu? Bu turnuvayı bu denli pahalı hale getiren otellermi? Cevap evet ise niye antalyaya bağlandık kaldık? izmirde istanbulda veya memleketimin herhangi bir köşesinde bu turnuvayı yapacak şaka gibi ücretler ödemeyeceğimiz oteller yokmu? Peki ya bir satrançseverin kafasında bu kadar soru işareti kalıyorsa bunun nedeni nedir? Hiçbirşeyin açık ve net olmaması ya da verilen cevapların tatmin etmemesi mi? Sizden şu soruyu sormanızı istiyorum. Turnuvaya katılan velilere bir sorun bu turnuvada sizce gereğinden fazla ücret talep edilmiyormu? Ücretlerden şikayetçimisiniz? Anketlere bu sorularıda eklerseniz sonucu görürsünüz. Çünkü ben Antalya turnuva süper geçti otel fiyatlarıda çok cazipti ve turnuvaya katılırken 150 tl verdiğimiz için mutluyuz diyen birini bakın bakalm görebilecekmisiniz? Bu sözüm tabi ''turnuva ana konaklama oteli dışındakiler' içindir.

Saygı ve selamlarımla..

O bahsedilen çayları kekleri suları biz hep paralarımızla almıştık ve hala öyle. Kendi paramızla alıyoruz. Ben tekrar söylüyorum. Bir satranççıyım ve kafamı meşgul eden şeyleri sormak hakkım diye düşünüyorum. Bu farkın otel tarafından talep edildiği iddiası bana hiç inandırıcı gelmiyor. Bu sebeple burada bunu yazıya döküyoruz. Ve Aşkın hocam bu konu hakkında yaptığınız ikramlar karşılığı 150 TL alınıyor demeniz komik. Ben kendi paramla 7 gün çay içsem kek yesem su içsem cebimden 50 tl çıkmaz. Tabi otelde benden 100 TL tuvalet masrafı alıyor. Bütün bu kafa karıştıran şeylere mantıksal açıklama yapıldığı zaman içim rahatlayacak.

Otelin böyle bir talepte bulunması mantıklı geliyor . bir nevi turnuvaya katılıyorsan benim otelimde kal diyor. kalmıyorsan da benim hizmet bedelimi öde diyor. Bence mantıklı. Avrupa bireysel 2 sene öncekinin yönergesini okuyabilirsiniz. katılım ücreti alıyorlar. bir de organisation fee adında bir para daha alıyorlar. ama organizasyon üceti kişi 80 euro, havaalanından otele, otelden hava alanına transferler ile çay, su gibi şeyler demiş. (2013 avrupa bireysel polonya fide'den bakabilirsiniz, yanlış bakmadıysam)

[M.Aşkın TAŞAN]

[color=#0000CD]Sevgili Hakan kardeşim,
Öncelikle erdemli ve açık yaklaşımın için teşekkür ederim.
SENİ ART NİYETLİ BİRİ OLARAK GÖRMEDİM HİÇ.
Yaşın önemi yok, akıl yaşta değil zaten. Her zaman gençlerin eleştirisine açığım.

Komik bulduğun açıklamama kızmadım.
Çünkü açıklama benim değil, otel yönetiminin idi.

Karşı olduğumu, konukseverlik anlayışına uymadığını söylemiş ve görüşmeden ayrılmıştım.

TSF içinde fahri bir görevli olarak ama aslen de bir sporcu olarak ifade edebilirim ki;

NE O KOMİK BULDUĞUN ÜCRETLERİN ALINMASINA,
NE O OTELLERİN ALDIKLARI KONAKLAMA ÜCRETLERİNE,
NE DE O OTELLERDE TURNUVALAR YAPILMASINA ASLA RAZI DEĞİLİM!!
Bu kadar da açık!

Bunu çok önceden de yazmıştım. Önerilerimi de sıralamıştım. Sadece bunları değil, TSF nin neden bu otellerde turnuva yapma (zorunluluğunu değil) sebeplerini de anlatmıştım.

YAZILARIM BURADA VE HENÜZ SİLİNMEDİ. Tekrar bu konuya girmek istemiyorum.

İkili de oynamıyorum, bazılarının dediği ve yazdığı gibi.

TSF den, konuştuğum her kademedeki insanın yüzüne de söyledim. Buradan da bilmem kaçıncı kez yazmaktayım.

2000 yılından beri de bir kaç yıl ara vererek (sağlık sorunlarımdan dolayı) sürekli de giderdim.

SADECE BİR YIL FRİ KALDIM. ONDA DA GÖREVLİ OLARAK GİTTİĞİM İÇİN...

Ailemle kalıp onca da para öderdim. Önceleri kızım için bir veli, sonraları da oğlum için, arada da görevli olarak...
Başka çözüm yok mu, elbette var!
Senin önerine elbette yürekten katılıyorum.

Hatta vakti zamanında ben de önermiş ve alternatif modeller ortaya koymuştum.
Yatılı bölge okulları bu önerilerimden bazılarıydı. Örnek olarak; bölge yarışmaları olmasını, daha çok sporcunun daha hakkaniyetli bir şekilde süzülerek gelmelerini, TSF nin gelir kalemlerini arttırarak özellikle doğudan gelen yetenekleri ağırlaması gereğini hem yazıp hem de 1. elden görüşmüştüm.

Ama inan ki o zaman da başka bir kitle şikayet ve gerekçeler ile ortaya çıkacaktı.
Yani sen hangi modeli ortaya koyarsan koy, daha açıklamadan karşıt hazır kıt'a lar bulacaksın karşında.
SELAMLAR...[/color]

[Hakan Aktaş]

Aşkın Hocam bu durumun bende farkındayım. Federasyon hangi uygulamayı yaparsa yapsın yine de şikayetçi kitle olacak. Bu her kulvarda olan birşeydir. Ama satranç sporunu yukarıya taşımak istiyorsak Ateş Ülker' hocamın dediği gibi piramidin orta ve alt kısımlarına devlet veya federasyon tarafından destek verilmeli ki bu katılım ücretleri dert edilmesin. Veliler otel paralarından dert yanmasın. Bize destek olan var diyebilsinler. Harcırah ödemeleri var biliyorum ancak ben tüm kitle için çözüm sunuyorum. Otel yönetimlerine turnuva için mekan kullanma bedeli de sponsor ya da devlet tarafından karşılanabiir. Böylelikle belki de katılım ücreti ödenmek zorunda kalınmaz. Yılda bir defa yapılan bir şampiyonadan bahsediyoruz. Bir defalığına sponsor destek verebilir bu konuda. Satrançta daha çok insana çocuğa veliye başarıya ulaşmak için tüm ödemeleri oyuncuya ya da yakınlarına yaptırıp sonrada satrancı geliştirmek beklenemez. Biz başarılı ama otel ve katılım ücretlerini karşılayamadığı için bir çok oyuncumuzu Türkiye şampiyonasına getiremiyoruz. Ulusal çapta bir turnuvaya katılabilmenin şartları oldukça ağır. Şartlar bu kadar kötüyken başarı nasıl beklenebilir? Şu anda yakalanan başarı potansiyelinden %500 daha iyisini yakalayabiliriz. Daha iyisini yapılabilecekken yapmamayı ben başarısızlık sayıyorum. 5 Avrupa derecesi yerine 10 derece yakalamak, 10 büyükusta yerine 30 büyükusta çıkarmak, ulusal şampiyonada 1500 sporcu yerine 3500 sporcu ağırlayabilmek saydığım destekler ile mümkün olabilir. Daha iyisi yapılabilir. Ancak yaptığımız sporda sponsorsuzluk ve şartların ağır olması destek alınamaması büyük sıkıntı. Daha derdimi nasıl anlatırım bilemiyorum...

Umarım bazı şeyler düzelir. Ve daha iyi bir satranç profili görebiliriz. Otel yönetimi eğer yazdığınız sebepler ile üste para isteyip bunu federasyondan alıyor ve buna rağmen para ile yiyecek içecek servisinde bulunuyorsa, bu durum hakkında söylenecek sözü kamuoyuna bırakıyorum.



H.Mustafa demir bey. Bu paraların alınmasına mantıklı demişsiniz. Yazdıklarımı tekrar okuyun. Bizden bize servis edeceği çay kek su gibi şeyler için o ücreti aldığını yazmış. O ücreti alıyor fakat yine para ile satıyor. Hiç bir küçükler şampiyonasına gittinizmi? Kapıda kek tost çay su yada meyve suyu satan kişileri gördünüzmü? Hani bize servis ettikleri çay kek? Üzerine tuvaletleri kullanıyorsunuz onunda hizmet bedeli var gibi bir durum çıkıyor ortaya. Zaten otel federasyondan turnuva için kira bedeli almıyormu? Üzerine aldığı bu para neyin nesidir? Tamam alsında niye bu kadar yüksek? Ben bu ücretin alınmasını değil, yüksek olmasını dert ediyorum. Alınmasın demiyorum. Ama 1 hafta boyunca paralı tuvalet kullansak 150 TL yi buluyormu rakam? Ben hesaplamadım. Geçen Manavgatta yapılan turnuvayı ele alıcak olursak çay ve su konusunda ikramları oldu. O konuda açıklama yapmam gerekiyor. Bu ikramları gerçekten aldık. Ancak ben bu yazıyı yazdığım da 2 önceki şampiyonaydı. Altını çizmem gerekiyor. Ama yine anlaşılmaz bir durum var ortada bu ikramlar ve tuvalet kullanım bedeli 150 TL olmamalı. Bu ücret bir kişiden değil yüzlerce kişiden alınınca ortaya devasa bir rakam çıkıyor ki ortaya çıkan rakamla umumi tuvalet bile kurulabilir. Derdimi antabildimmi bilmiyorum. Konu ücretlerin alınması değil yüksek olmasıdır...


Saygı ve selamlarımla...

[M.Aşkın TAŞAN]

Otel yönetimlerine turnuva için mekan kullanma bedeli de sponsor ya da devlet tarafından karşılanabiir. Böylelikle belki de katılım ücreti ödenmek zorunda kalınmaz.

[color=#0000CD]Bu önerini çok benimsedim.
Ama ben hem otel hem de bu önerinin takipçisi olacağım.
Elimden ne gelirse...
Sana içtenlikle söz veriyorum.[/color]

[H Mustafa Demir]

H.Mustafa demir bey. Bu paraların alınmasına mantıklı demişsiniz. Yazdıklarımı tekrar okuyun. Bizden bize servis edeceği çay kek su gibi şeyler için o ücreti aldığını yazmış. O ücreti alıyor fakat yine para ile satıyor. Hiç bir küçükler şampiyonasına gittinizmi? Kapıda kek tost çay su yada meyve suyu satan kişileri gördünüzmü? Hani bize servis ettikleri çay kek? Üzerine tuvaletleri kullanıyorsunuz onunda hizmet bedeli var gibi bir durum çıkıyor ortaya. Zaten otel federasyondan turnuva için kira bedeli almıyormu? Üzerine aldığı bu para neyin nesidir? Tamam alsında niye bu kadar yüksek? Ben bu ücretin alınmasını değil, yüksek olmasını dert ediyorum. Alınmasın demiyorum. Ama 1 hafta boyunca paralı tuvalet kullansak 150 TL yi buluyormu rakam? Ben hesaplamadım. Geçen Manavgatta yapılan turnuvayı ele alıcak olursak çay ve su konusunda ikramları oldu. O konuda açıklama yapmam gerekiyor. Bu ikramları gerçekten aldık. Ancak ben bu yazıyı yazdığım da 2 önceki şampiyonaydı. Altını çizmem gerekiyor. Ama yine anlaşılmaz bir durum var ortada bu ikramlar ve tuvalet kullanım bedeli 150 TL olmamalı. Bu ücret bir kişiden değil yüzlerce kişiden alınınca ortaya devasa bir rakam çıkıyor ki ortaya çıkan rakamla umumi tuvalet bile kurulabilir. Derdimi antabildimmi bilmiyorum. Konu ücretlerin alınması değil yüksek olmasıdır...



Saygı ve selamlarımla...

Ben sadece 2 sene önceki http://www.fide.com/images/stories/fide_...ations.pdf Ki bu anladığım kadarı ile turnuvada otelde kalınsa da kalınmasa alınan bir ücret (yine yukarıda yazdığım gibi transferler+su, çay hizmeti) kişi başı 80 euro
örnek bir turnuva gösterdim. Küçükler şampiyonasına hiç gitmedim ama Türkiye Kupasına her sene katıldım.
Hocam su an 1.lig maçlarının yapıldığı Rixos'ta lobiye inip çay içmek bile paralı, bunu da not olarak ekleyeyim. Sistem biraz kapitalist desem ayıp olmaz herhalde. birisi çay ikram olur(otelimde kalırsa) ama dışarıda kalacaksan 150 tl diyor hizmetlerin bedeli, öteki de hizmet bedeli yok, ne içeceksen parası ile diyor. bence Rixos'un yaptığı daha mantıklı? diyeceği, ama o da otelde kalan oyuncuya bile çayı para ile satıyor lobide. yurtdışından sadece avrupa bireyseli örnek verdim 2 sene önceki.. diğerleri bizim hallerimiz:/
ben çıkamam bu işten,

Tabi bir düzeltme yapmam gerekli. Oyun salonunda çay su bedava Rixos'ta tüm sporculara. ama akşam keyfinizden lobide içeçekseniz paralı. yukarıda yazdıklarımda bunu değerlendirmeyi unutmayın, yanlış anlaşılma olmasın.

[M.Aşkın TAŞAN]

Limra'da yapılan turnuvalarda turnuvasalonu girişinden itibaren konmuş olan ikram tabakları, çay, neskafe vb. sıcak içecekler, tuvalet hizmeti ve su sebillerinden otel dışı ve otel içi misafirlerden para alınmamaktaydı.
Bu uygulamayı yıllarca gördüm.

Ancak dışarıda yine otel yönetimince kurulan seyyar mini büfelerde de ayrıca satışa sunulmuş yiyecek, içecek, muz, süt, çikolata gibi ürünler de paralı satılıyordu.

Uygulama doğru mu idi?
Bence otelin bu katılım bedelini talep etmesi-alması yanlıştı.
Bizim kültürümüzde misafire ikram vardır. Bunu en azından gösterebilirlerdi.
On bin bardak çay ve su oteli batırmaz.

[Miyazaki]

Bu forumdaki konuları Fahri'nin, fahri'sinin, fahri'sinin, fahri'si açıklamaya çalışıyor.

Kaçıncı elden cevap aldığınızın farkında mısınız?

Hal böyle olunca, bu konuda anlatilmaya çalışılacak olan ESAS konular arada kaynatılıyor.

Tüm maddi konuları, bu işin mutfağından gelen, şeffaf olduğunu da her fırsatta dile getiren, esas FAHRİ, neden bizzat, ya da II.Fahri ile açıklığa kavuşturmuyor?

2014 yılı mali tablosunda Milli ve Temsili müsabaka KATILIM geliri = 2.070.160 TL olarak görülüyor.

Sayın Demir ve Aktaş bahsettiğiniz konu Devenin kulağıdır.

Benim esas sorgum bu değildir. Anlaşılan o ki ; Bu durumu herkes kabullenmiş, tamam anladım.
Esas sorum şudur: Bu kadar para, bu insanlardan kazanılıyor, karşılığı nedir??

Aynı tablodan devam; Yurt içi kamp giderleri = 74.902 TL (Devenin kulağı derken ,haksızlık etmiş olabilirim, zira tuvalet paraları bunun kaç katı tutuyor hesaplayamadım.)

Altyapı çalışmaları giderleri (Neler olduğu belli değil) = 341,479 TL

Eğitim Giderleri (Neler olduğu belli değil) = 336,823 TL

Bilmem anlatabiliyor muyum?

Tüm FAHRİ'lerin genel yönetim ve büro giderleri (Neler olduğu belli değil) = 766,415 TL

Tabloları inceleyin. Bu çocuklardan alınanların % Kaçı tekrar onlara dönüyor, sizi karar verin.

Bu yazıya 17.Fahrinin dilek ve temennilerinin cevap olarak geleceğini biliyorum ama kendisinin 8.Fahri ünvanına erişmeden ciddiye alınmaması gerektiğini, bizzat tüm Fahri'leri ve mutfaklarını bilen birisi olarak belirteyim.

Selamlar.

[M.Aşkın TAŞAN]

Bu yazıya 17.Fahrinin dilek ve temennilerinin cevap olarak geleceğini biliyorum ama kendisinin 8.Fahri ünvanına erişmeden ciddiye alınmaması gerektiğini, bizzat tüm Fahri'leri ve mutfaklarını bilen birisi olarak belirteyim.

Selamlar.

[color=#0000CD]sn. BAYRAM
ÖSF şu ana kadar 1.646 konu ve 9.380 yorumdan oluşmuş.

Bırakın da insanları kimi ciddiye alıp kimi almayacaklarını kendi özgür iradeleriyle karar versinler.

Ayrıca açılmış konuda bir soru sorulmuş ve buna insanlar tanıklık yaptıkları kadarıyla da cevap vermişlerdir.

Ben gerekli gördüğüm konularda fikir söylerim, az ya da çok.
Fikirlerine karşı çıkarım, ama onları sınırlamam, kovmam.

Belgesiz ve bilgisizce ortalığı bulandırmaya yönelik sabote konular serpmem.

Hele bir ulusal sporcuysam bunu hiç yapmam.

Bir başka ulusal sporcuyu sorgulamaya ve toplumun önüne atmaya kalkmam.

Kendisinin hakkında asla belgesiz konuşmam da konuşturmam da...

Bu benim satranç dünyasındaki doğal üyeliğimin doğal tepkisidir.
Aynı şeylerin size de yönelmesi durumunda aynı tavrı alırım.

Ülkesini bilmem kaç kere onurla temsil etmiş insanlara ancak saygı duyarım.

Haklarında kesinleşmemiş suç ve cezalar olmadıkça bunları sosyal medyada meze yapmam.

O zaman insanlar size de sorar değil mi?

Hocam madem bu işin mutfağından geliyordunuz yaptıklarıızı bir görelim, bilelim derler.
...

Benim tanıdığım Yakup BAYRAM nerede?
Bizim ülke satrancına hizmetlerini gördüğümüz Yakup Hoca nerede?

Kendi kurumunu sorgulamaya başlamanızın nedenlerini araştırmaya başladı insanlar.

MENFAAT ANLAŞMAZLIĞI MI OLDU?
TSF DEN YETERLİ ÜCRETİ Mİ ALAMIYORDU?
SÖZLEŞMESİ Mİ FESİH EDİLDİ?

Bana çok soru geliyor, neden bu tavrı aldığınız konusunda.
Bana da neden geliyor, ayrıca bunu da anlamış değilim.

İsterseniz siz yanıtlayın kendi özelinizi...

Benim bilmediğim şeyleri siz açıklayın da insanlar bilgilensinler ve merakta kalmasınlar.

Her gün sosyal medyadan adımlarını takip ettiğimiz onlarca değerli sporcu ve antrenör neler ile uğraşıyorlar?

SATRANÇ ADINA NE GÜZELLİKLER YAPIYORLAR?

Kimisi asyfa açmış, problem soruyor.
Kimisi program yapmış onu tanıtıyor.
Kimisi yurt dışından haber taşıyor sayfasında, sosyal iletişim hesabında.
Kimisi öğrencileriyle turnuva turnuva geziyor.

Hayat mücadelesinde olanları, derneğinin ya da merkezinin yaşam mücadelesi verenlerini hiç saymadım değil mi?

Fahri olarak bahsettiğiniz insanların neler yaptıklarını, nelere katlandıklarını, nasıl ücretsiz çalışarak, yol parasına ve günlük 33 TL. harcıraha ne görevler üstlendiklerini biliyor muyuz hocam?

Ne risklerle ne yollara çıkıyorlar bilir misiniz?
Hiç biri sözleşmeli mi bunların? Anlatın o zaman.

Tüm kamplarda bulundunuz.
Bahsedin aksamaları!

Siz işin mutfağındasınız, bahsedin bunları...

Benim fahri görev anlayışıma karışıyorsunuz.
Ben sizin TSF ÇATISI ALTINDAKİ PROFESYONEL HİKAYENİZDEN hep onurla bahsettim.

Hiç meze yaptım mı bu güne kadar?

Siz ise tavırlarınızla , gündem yaratmaya çalıştığınız kasıtlı ve içten pazarlıklı sabote konular ile insanlara farkında olmadan ya da bilerek çamur atma konumunda kalıyorsunuz.

Bunları görüyor ve sabırla da izliyoruz.
O insanların bir onuru var değil mi hocam?

SATRANÇLA BÜYÜYORUM derneği kulübünün kurucu üyelerini listelediniz.

Ne amaçla?
İçlerinden kimleri tanırsınız?
Kimlerin ana okullarında öğretmenlik yaptığını bilirsiniz?
O insanların daha ne amaçla o kulübü kurduklarını bilmeden ;


Miyazaki...( Dün, 23:35)
"Farz edelim; bu mal alımını TSF yapsın , dernek işin içinde olmasın.
organizasyon için maddi bir kayıp söz konusu mudur?
Yani malzemeleri dernek alırsa farklı , TSF alırsa farklı bir durum mu var?
Gerçekten enteresan.
Aslında şöyle bir yol izlense:
Maddi kaynağı sağlayan kurum, projenin gereksinimi olan malzeme ve dağıtım masraflarını 1. elden kendileri karşılasaydı daha ilginç ve basit bir yol olmaz mıydı?"

diyerek soruyorsunuz.


Hadi beni fahri bellediniz, yazdıkları ciddiye almamaya başladınız.

Size yazılmış en az 4-5 adet hukuki yazı var. Onlardan da mı bir şey anlamadınız?
Hala olayı bilinçsizce kaşıma derdindesiniz?

Söyledikleriniz ve iddialar hangi belge ya da belgelere dayanmaktadır?

Size kuruluş amacı anlatılmış. TSF nin mal alım satımı yapamayacağı kaç kez sizin sütununuzda yazılmış.

Hala aynı şeyi öneriyor ve soruyorsunuz.

""Farz edelim; bu mal alımını TSF yapsın , dernek işin içinde olmasın."
Hocam bu ne demek?
Hocam TSF nasıl mal alımı yapacak?
Bu hukuken mümkün mü sizce?
...
Sponsor kuruluştan maddi kaynağı kim alabilecek?
...
Kim ihale açabilecek?
...
Bağışı kim, kime hangi statüde yapacak?
...
Kim mal alımı ve satışı yapabilecek?
...
Ve tüm bu aşamaları kim kontrol edecek?
...


"BİR PROJE" başlıklı yazıda bunları açıklıyorum. Oradan bakın ara sıra.

Bir de şu var.
Sahi,

Ta başında bana bir soru yöneltmiştiniz, hatırlayalım;
Miyazaki: (20-07-2015)
"Kimsenin bu başlığa yazmaya niyeti yok.
Sayın Aşkın Taşan bu derneğin faaliyetine katıldınız, bilgi ve düşüncelerinizi öğrenmek isterim.
Saygılarımla"


Aradan 10 gün geçti. Size TSF den bu forum da yazılı bir cevap geldi mi? Hayır.
Özelden bir cevap geldi mi? Her şeyi bilemem.
Peki gelecek mi sizce?
...
Bireysel araştırmam ile size bir sunum yapmaya çalıştım. Belgeleriyle...
Ama siz bambaşka bir sabote yazıyı dikkate aldınız.
O yazı daha güzel kaşıyordu değil mi?

Hangi satırı ve hangi iddiası hangi belgeye dayalı idi?
Söyler misiniz?

Baştan aşağı yanlış saptamalardan bahsediyor.
Satranç A.Ş. nin kapanma sürecinde bile olduğunu bilmiyor.

Tasfiye kararı almış bir şirketin mal alım ve satımını yapmasını istiyor.
Bu nasıl hukuki bir bilgidir?

Sayın hocam,
Size ulusal sporculuğunuzdan, satranççılığınızdan sonsuz saygı duyuyoum.
Bunu her fırsatta da onur duyarak açıklıyorum.
Bunu içtenlikle söylüyorum.

Ancak ısrarlı ve sabote kokan fikirlerinizden dolayı bu saygımı ne kadar koruyabilirim, bilmiyorum.
Sizin için bir önem taşır mı onu da bilemem?

Selam ve saygılarımla...[/color]

[Miyazaki]

TSF ile çalışmamı nasıl ve neden bitirdiğimi mutfaktaki Fahri'lere sormanız yeterlidir. Mutlaka bana sorulacaksa ,her zaman yanıtlarım. (Dernek kursam bile, haberiniz olur merak etmeyin. Gizli saklı adım atmam.)

Konunun özüne cevap vermeyişiniz (17.Fahri olarak) nedeniyle bu yazınızı ciddiye alamıyorum.

[M.Aşkın TAŞAN]

Yakup BAYRAM: TSF ile çalışmamı nasıl ve neden bitirdiğimi mutfaktaki Fahri'lere sormanız yeterlidir.

[color=#0000CD]Cevabınız var ama vermiyorsunuz.
Özelinizdir o zaman.

Göreve başlayanları listelerken insanlara sorgulatıyorsunuz.

Görevi bırakmanızın açıklamasını, insanların sizden sormasını neden kabul etmiyorsunuz?

İnsanlar benden de GUREVİCH' İN neden bıraktığını soruyor.
Nereden bilebilirim?
...

"Neden muhataplarından sormuyorsunuz?" diyorum.
İnsanların bilgi alma hakkı yok mu?

[/color]


Yakup BAYRAM: Mutlaka bana sorulacaksa ,her zaman yanıtlarım. (Dernek kursam bile, haberiniz olur merak etmeyin. Gizli saklı adım atmam.)


[color=#0000CD]Ne ilgisi var?
İşte soruluyor, ben de soruyorum.
Gizli saklı adım atmayın o zaman açıklayın.
Yokluğunuz farkediliyor ve insanların ilgisini merakını cezbediyor.
[/color]


Yakup BAYRAM: Konunun özüne cevap vermeyişiniz (17.Fahri olarak) nedeniyle bu yazınızı ciddiye alamıyorum.

[color=#0000CD]Oysa sizin her yazınızı ciddiye aldım.

Sizi, sizi kullanmak isteyenleri ve toplumu aydınlatmaya çalıştım.
Nerelere ulaştığımı bilemezsiniz.
En kolayını yaptınız, sordunuz.

En zorunu yaptım, birinci ellerden sordum, araştırdım, derledim ve isteğiniz üzerine sunum yaptım.

Bunu mu dikkate ve ciddiye almıyorsunuz?

O zaman sorunuza sahip bile çıkamayışınız gelir aklıma.

SONUÇTA SİZ BANA SORDUNUZ VE BEN SİZE BİR CEVAP VERDİM

Yanlış mı?

Bir daha düşünün.[/color]

[Miyazaki]

[color=#FF0000]2014 yılı mali tablosunda Milli ve Temsili müsabaka KATILIM geliri = 2.070.160 TL olarak görülüyor.

Sayın Demir ve Aktaş bahsettiğiniz konu Devenin kulağıdır.

Benim esas sorgum bu değildir. Anlaşılan o ki ; Bu durumu herkes kabullenmiş, tamam anladım.
Esas sorum şudur: Bu kadar para, bu insanlardan kazanılıyor, karşılığı nedir??

Aynı tablodan devam; Yurt içi kamp giderleri = 74.902 TL (Devenin kulağı derken ,haksızlık etmiş olabilirim, zira tuvalet paraları bunun kaç katı tutuyor hesaplayamadım.)

Altyapı çalışmaları giderleri (Neler olduğu belli değil) = 341,479 TL

Eğitim Giderleri (Neler olduğu belli değil) = 336,823 TL

Bilmem anlatabiliyor muyum?

Tüm FAHRİ'lerin genel yönetim ve büro giderleri (Neler olduğu belli değil) = 766,415 TL

Tabloları inceleyin. Bu çocuklardan alınanların % Kaçı tekrar onlara dönüyor, sizi karar verin.

Bu yazıya 17.Fahrinin dilek ve temennilerinin cevap olarak geleceğini biliyorum ama kendisinin 8.Fahri ünvanına erişmeden ciddiye alınmaması gerektiğini, bizzat tüm Fahri'leri ve mutfaklarını bilen birisi olarak belirteyim.
[/color]

Dilek ve temenniler dahi gelmedi, işte durum budur.

Kendimle ilgili sorunuza gelelim.
Ayrıldıktan sonra ismimi Antrenörler kurulundan sildirebilmek için 2 ay uğraştım. (Yönetimin çok fazla kartvizit merakı var)

Maaş konusunu burada belirtemem, zira 8 yıl maaşsız + 10 yıllık maaşlı çalışma süremi ve satranç kariyerimi göz önüne alınca, burada alay konusu olma ihtimalim fazladır.

Neyse ki forumda yazdıklarım sayesinde, hemen ismim kuruldan silindi.

Yazdıklarınız başarıya ulaşıyor sayın Taşan, bakın TSF nin açıklama yapması gereken konuda dahi, beni sorgulatmayı ve cevap almayı başarıyorsunuz.

Bu azimle 8.Fahri olursunuz.

(Kırmızı renkli, özellikle koyu kırmızı olan yazı; konunun özünü yakalamaya yöneliktir.)

[Mojo Jojo]

Kendi kurumunu sorgulamaya başlamanızın nedenlerini araştırmaya başladı insanlar.

MENFAAT ANLAŞMAZLIĞI MI OLDU?
TSF DEN YETERLİ ÜCRETİ Mİ ALAMIYORDU?
SÖZLEŞMESİ Mİ FESİH EDİLDİ?

Bana çok soru geliyor, neden bu tavrı aldığınız konusunda.
Bana da neden geliyor, ayrıca bunu da anlamış değilim.

İsterseniz siz yanıtlayın kendi özelinizi...

Çüş.

Yani ille böyle olmak zorunda değil mi?

Bir insan kazara bir TSF eleştirisi yaparsa ya menfaati kesilecek, ya iyi para alamayacak veya sözleşmesi feshedilecek. Bağırarak yazılana bak.

Başka ihtimal yok. Yani satrancı sevmek veya düzgün bir insan olup eleştiri hakkını kullanmak gibi bir olasılık mevcut değil.

Ha bir de yüksek fikir vermiş hazret "siz özelinizi yanıtlayın" diye.

Bu dünyada gerçekten çok "kötü" insanlar gördüm ama kötü kavramına bu derece çeşni katan ve onu kötü kavramının da ötesine taşıyan böyle birini daha görmedim.

Yazı kalitesi sıfır, 50 kelimelik hazneye eklenmiş "nitelikli birliktelik" ve "hayatın içinde" "sizin özeliniz" tamlamaları dışında yazılarında en ufak bir yaratıcılık, keyif, humour, bilgi ve estetik olmayan her anlamda "kötü" bir yazar.

Yabancı dil bilmeyen, kaynak okumayan, bilgi ve donanım açısından kötü bir satranççı.

Burada yazan ne kadar entellektüel insan varsa hepsiyle kavgaya tutuşmuş ama fikirsel olarak hepsinden sopa yemiş kötü bir münazaracı.

Savunduğu her fikri batıran, hukukun h harfini bilmediği halde kifayetsizce sallayan ve savunduğu kişiyi rezil etmekten başka işlevi olmayan bir kötü bir "özenti".

Ve her tartışmanın sonunda tıkanınca iftiradan başka çözüm bulamayan "kötü" bir muhteris.

Bunların hepsini aynı yerde hakikaten toplamak zor da, yahu insan olarak biraz daha az kötü olun be kardeşim.

3 kuruşluk bir koltuğa çökmüşsünüz, apartman komşularınız bile o koltuğun ne olduğunu bilmez, bu kadar önemsemeyin bu unvanları.

Yani her şeyde kötüsün, eyvallah da bari insanlık açısından biraz daha az kötü olmaya çalışıver bir zahmet. Nasıl bu kadar "çok yönlü kötü" olmayı başarıyorsunuz gerçekten mucize gibisiniz.

[M.Aşkın TAŞAN]

[color=#0000CD]


Yine eskilerden kalan bir makam.
Aynı plak bu kez biraz daha cızırtılı.
Yakında yok olacak ve biz onu çok arayacağız.
...

Beyefendi ağlamanız geçti anlaşılan.
Geçen gün blogunuzu kaybetmiştiniz.

[size=medium]Bu sütunlarda da ağlamaya başlayıp tehtitler savuruyordunuz yine Don Kişot gibi.

Buldunuz mu blogunuzu?[/size]

Yukarıdaki" ÇAKMA HİKAYENİZİ" okuduk.
Ben şahsen siz yazdınız diye özellikle de inandım her birine...
Bakın başka biri yazsaydı pek inanmazdım.

Seni değiştiğin zaman dilinden anlıyorum.
Altına imzanı atmasan da.
Gerçi arkasında onurla durabileceğin bir adın var mı bizlere söyleyebileceğin?
Bari ona zarar verme!
Ne de olsa senin adını bilmeyenlere yutturabilirsin yazdıklarını da nick'ini de...


Sopa yediğim dediğin her konuya aç ve bak.
Sonu gerçekten nasıl bitmiş?
İnsanlar seni nasıl tanımış ve hakkında ne kararlar vermiş?

[b]YUKARIDA HAKKIMDA İFTİRA KONUSU YAPTIĞIN HER BİR OLAYDA BEN ONURUMLA VE SAHİP ÇIKTIĞIM İSMİM İLE CESARETLE ORADAYDIM.

Saklanmadan...
Sakınmadan...
Korkmadan...
İnanarak...

Ne yaparsam yapayım kendi adım ile kendi vicdanıma hesap vererek...

Adımın senin gibi korkaklarca meze yapılacağını bilerek...

Entellektüel dediğin insanların anlattığı aşağılık fıkraları birinin adını çağrıştıracak ima edecek kadar aşağılaşmadım.

SEN ONLARA ALKIŞ TUTTUN VE DAHA DA AŞAĞILAŞTIN.

...

Yukarıdaki hakkımda yazılanlar, adını bile söylemekten aciz, korkak ve "kim vurdu"cu bir zihniyete ait biri tarafından kaleme alınmış.

ÖSF da bir çok insanın kullanmak isteyip de kullanamadığı aşağılayıcı dili kullandığı için hayranlık duyulan biri.
Birilerinin ortaya koyamadığı bir iç ses.

(Adını onurla buraya yazan her bir üyeyi tenzih ederim).

Bu zat-ı muhterem, hukukçu ve avukat ne de olsa öyle değil mi?

Aşağılayıcıların, iftiracıların insanların şerefleriyle saklandıkları çukurdan cesaretle oynayanların sesi.

ÖSF'UN Cüneyt Ağabey'si.

Tabi şak şakçılarını ve hayranlarını da tanıyoruz biliyoruz.

Bu zat-ı muhterem insan yine ÖSF da kendi blogunun reklamını yapacak kadar düşmüş.

Kendisine taraftar toplama derdine düşmüş. Amacını da henüz bilmiyor bu taraftar kitlesi. Günü gelince anlayacaklar ne amaçla kullanıldıklarını.
Hadi hadi tıklamaya devam şu blogu...

Blogunu kaybedince ÖSF da " blogum nerede kim aldı, kim sakladı..." diye ağlamaya tehttilere başlamış, bulunca eski sevincini yakalamış, dost görüntüsü altında emperyalist ülke modellerinden aslı astarı olmayan ve ülkemizde uygulanması mümkün gözükmeyen sistemleri aşılamaya çalışan, temelsiz saptamalarıyla konunun özünü asla yakalayamayan, hatta yapay kendisinin bile şüphe ile baktığı uyduruk deliller oluşturup sunarak, birilerine göz dağı vermeye çalışan, hukukçuyum deyip de gerçek olay ve delilleri asla ve asla ortaya koyamayan, özel blogunu kaybedince de gelip onu önceleri gene çok dava kaybettiği bu sütunlarda ağlaya ağlaya "kim aldı blogumu?" diye arayan, ama sonradan alınmadığını, kapatılmadığını anlayınca da oyuncağına kavuşmuş çocuklar gibi sevinerek tekrar kahvesini yudumlayan biri.

Ne diyor bu arkadaşımız?

[color=#DDA0DD]
" 1 - Satranç çocuk oyuncağı değildir. Ciddi iştir. Ana okuluna satranç sokan insan çocuklara da satranca da zarar verir.
2 - Beş yaşındaki çocuğun satranç oynatılması katliamdır. Siz para kazanacaksınız diye satrancı yerlerde süründürme, buna da çocukları alet etme hakkınız yok.

Beynin motor gelişimi için satrancın bir başlangıç safhası vardır. Egoları oldukça yüksek olan okul öncesi çocuklar bu ciddi eğitime çok erken girerlerse, satrancı zihinlerinde tüketirler. Ayrıca ilk başarısızlık halinde bunu bir "zeki olup olmama" sorunu haline çevirirler.
Ayrıca bu projenin çocukları falan da düşündüğü yok. Proje büyüklere yönelik.
Asıl amaç da derneğin adında gizli. "Satrançla büyüyorum" ifadesi çocukların büyümesini değil, daha başka bir zümrenin büyümesini ifade ediyor."[/color]

...
[color=#FF6347]Ben " çüş" demeyeceğim. Patenti kendisinde kalsın.[/color]

İlk bakışta çocuk psikolojisinden gayet iyi anlayan bir uzmandan çıkan bir yazı görüntüsü var değil mi?
Gerçek öyle midir?
İnceleyelim o zaman...

Çocuklar satranç oynamaz.
Öyle mi?

[i]SATRANÇ BİR OYUNSA EĞER BUNU DA DÜNYADA EN GÜZEL, ÇOCUKLAR OYNAR!

Çocuk ve oyun...

Belki de dünyada bir birine en güzel yakışan iki kelimedir.

Tabi çocuk psikolojisini bu kadar ters okursanız ne Montessori Eğitim Sistemini ortaya koyabilirsiniz, ne de çocukların oyun, dans, hareketler ve masallar ile satranca başladığı Psycometricity yöntemi bahsedebilirsiniz?

“Satranç Eğitiminde Psycometricity Yöntemi ve Neden Ana Okullarında Satranç?”

Neden değil mi?
Bir açıp bakar insan...
Ne anlatıyor diye.

Koskoca çalıştayı görmezden gelip aşağılayan, yok sayan, değersizleştiren bir "rumuz" bu medeni yaklaşımı ve sorumluluğu taşıyabilir mi?

Elbette hayır!
Peki kim taşır o zaman?
Elbette şakşakçı havarileri...
TABİ ONLARDA YAN ÇİZMEZ YA DA ZİK ZAK YAPMAZLARSA...


,..

Sayın Yakup BAYRAM'IN böyle bir söylemi ya da iddiası olmadı. Hakkını yemeyeceğim.

Ama satrancı Tosun Paşa gibi bir baş yapıtı kullanarak sayfasında kendi reklamını yapmaya çalışan birisi için çocuk psikolojisinden bahsedebilmek ne büyük bir talihsizlik oldu değil mi?

Ama aynı zamanda bu sakat tespit bizim için de bir şans oldu.

Bu sakat tespiti çalıştaya katılan tüm katılımcılar alanında uzman insanlar, anasınıfı öğretmenleri fark edecektir. Ülkenin tüm ana okulu öğretmenleri, yardımcı kadroda çalışanları...

Blogunuzda bunlara da yer verin biraz.

O zaman insanlar "KİM" sorusuna da doğru cevap verirler,
"NE " sorusuna da ...

BU YAZININ TARİHİNİ İYİ SAKLA MOJO KARDEŞ.
SANA ÇOK YAKINDA LAZIM OLACAK.

AMA SAKIN BU SATIRLARDAN DA UÇMA SAKIN BLOGUNA...
KAYBEDERSEN GENE DÖN TAMAM MI?
Biz sana oyuncağını gene veririz.


Bizlerden öğreneceğin çok şey olacak senin.

Hadi uç bakalım bloguna.

Havarilerin seni orada hasılat hasatın için bekliyorlar.
Yakında tıklamaları say ve bana tamam, açabilir miyim diye de sor.
O zaman da paravan olarak kimi kulanacağına karar verirsin.[/b][/i][/color]

---

[color=#FF1493]Ve tabi ki ayrıca;

Mojo Jojo,
Bunu saymam.
Daha ileriyi taşla.

Ben ortada bir ağacım ve sen bunun farkındasın.

Beni taşla ve taşlat!

Hem buradan hem de blogundan...
Bekliyorum.

Sen taşladıkça ben gerçekleri belge ve delilleri ile döküleceğim.

Sonuçlarını blogunda analiz ederiz.
Senin de yazdıkların tarihi tarihine duruyor, benimkiler de.

BEN BURADAYIM, KAÇACAK BİR BLOGUM DA YOK.

İnan ki sana kızmadım.
Sen daha iyilerini yazacaksın biliyorum.
Gelişiyorsun.

15-20 yıla kalmaz olacak bu iş, haydi.

SEN YAZDIKÇA DOĞRU YOLDA OLDUĞUMUN TEYİDİNİ ALIYORUM.


Ve sana minnettarım...

Selamlar...[/color]

[Miyazaki]

Sayın Taşan

Konulara girdiğinizde, durum hep bu boyuta ulaşıyor, farkındasınız sanırım.

Sizin bu tavırlarınıza, son bir kaç güne kadar, genellikle canım sıkılıyordu açık söylemeliyim.

Savunmaya çalıştığınız konularda, farkında olmadan, bana bir çok ilginç detayı hatırlatıyorsunuz.
Aşırı derecede, taraf olduğunuzu belli ettiğiniz her yazınız, bana unuttuğum defolu konuları hatırlatıyor.
Bunun için size teşekkür etmem gerekiyor.

Bana yönelttiğiniz:

[color=#FF0000]Kendi kurumunu sorgulamaya başlamanızın nedenlerini araştırmaya başladı insanlar.

MENFAAT ANLAŞMAZLIĞI MI OLDU?
TSF DEN YETERLİ ÜCRETİ Mİ ALAMIYORDU?
SÖZLEŞMESİ Mİ FESİH EDİLDİ?

Bana çok soru geliyor, neden bu tavrı aldığınız konusunda.
Bana da neden geliyor, ayrıca bunu da anlamış değilim.

İsterseniz siz yanıtlayın kendi özelinizi...[/color]

Ben ne yaptım da, neyin hesabını veremeyeceğim?
Bir çok kişi soruyormuş? Laf olsun diye yazmayın.
Ciddi bir itham varsa yazın çekinmeyin, meraklı melahat kıvamındaki sorularla mı uğraşacağız burada.

Benimle ilgili maddi sorular, hiç merak edilecek konular değil, bütün hesaplar TSF muhasebesinde vardır.

Ayrılma sebebime gelince:

Bunu asla anlayamazsınız.
Çünkü benim maaşlı bir şekilde içinde bulunmak istemediğim insanlara (Saygı duyduğum bir kaç istisna dışında) siz 17.Fahri olarak, dörtnala gitmek istiyorsunuz.(Farklı düşüncelerdeyiz, çok açık.)

Ben her sorduğum, her yazdığım konuyu, kıvırtmadan net olarak sunmaya çalışırım. Kalabalık gereksiz yazılarla insanları yormayalım, uğraşı içerisindeyim. Kalabalık olacaksa da Sayın Bener'in son 2 araştırma yorumu gibi olsun isterim.

Bu tuhaf kişisel sorularınızdan sonra,
Okuyanları, esas konu başlığıyla ilgili, son yazımdaki duruma döndürmeye çalışmak istiyorum.

[color=#FF0000]2014 yılı mali tablosunda Milli ve Temsili müsabaka KATILIM geliri = 2.070.160 TL olarak görülüyor.

Sayın Demir ve Aktaş bahsettiğiniz konu Devenin kulağıdır.

Benim esas sorgum bu değildir. Anlaşılan o ki ; Bu durumu herkes kabullenmiş, tamam anladım.
Esas sorum şudur: Bu kadar para, bu insanlardan kazanılıyor, karşılığı nedir??

Aynı tablodan devam; Yurt içi kamp giderleri = 74.902 TL (Devenin kulağı derken ,haksızlık etmiş olabilirim, zira tuvalet paraları bunun kaç katı tutuyor hesaplayamadım.)

Altyapı çalışmaları giderleri (Neler olduğu belli değil) = 341,479 TL

Eğitim Giderleri (Neler olduğu belli değil) = 336,823 TL

Bilmem anlatabiliyor muyum?

Tüm FAHRİ'lerin genel yönetim ve büro giderleri (Neler olduğu belli değil) = 766,415 TL

Tabloları inceleyin. Bu çocuklardan alınanların % Kaçı tekrar onlara dönüyor, sizi karar verin.[/color]

Selamlar.

[M.Aşkın TAŞAN]

Selamlar

Çok fazla sayıda, yarışmacının katıldığı 'Türkiye Yaş Grupları şampiyonası' Türkiye satrancının olmazsa olmazı mıdır?

Bu konuda, bir çok açıdan, söylenecek eleştiriler, deneyimler ve fikirler olduğunu düşünmekteyim.

[color=#0000CD][color=#0000CD]Bu sayfada tarafınızdan açılmış konunun ilk yazısını ben hatırlatayım.
Konuyu özellikle mali konulara taşımak istemeniz ayrı ve gizli kalmış bir istekti öyle ise.

Ama bunun adı da isçten pazarlıklı olmaktır.

Mali genel kurul rakamları bu sütunlarda tartışıldı.
Başka federasyonla ie kıyaslaması yapıldı.

Konuyu ben mi saptırıyorum?
Tekrar bu konulara mı dönelim.

Sorunuz neydi, siz neyin cevabını arıyorsunuz?
Farkında mısınız, hem mali konulara dalıveriyor ve istemediğiniz cevaplar gelince de melahat hanım örneklerini veriyorsunuz.

Eleştiri bombardımanına tuttuğunuz yazılarınızda somut önerileriniz nerededir?
Harcama tablolarındaki rakamları yazıp nereye harcandığı belli değil ne demek?
Tek tek faturalarını mı istiyorsunuz?
MALİ GENEL KURULA KATILAN TÜM KATILIMCILARA VERİLDİ BUNLAR.
Sizin haberiniz yoksa, faturalar da mı yok anlamındadır?

Açtığınız konu bir tartışma konusu olmalıydı, sonucunda öneri ve fikirler tartışılıp ortak öneriler dönüşmeliydi.
SAĞLIKLI TARTIŞMA VE FORUM BÖYLE OLMALIDIR.

Siz ısrarla aynı şeyleri önümüze sürüp tartışmanın istediğiniz yöne kaymasını istiyorsunuz.
Tamam!
O zaman sizi samimi bulmamız için yapılan usülsüzlükleri belgelemeniz gerek işin mutfağındasınız madem.
Dinleyelim sizi o zaman.
Kim ne kazanmış,kimin cebine açıktan ne girmiş, kimin serveti artmış?
Ya da kurumsal olarak, kurum neleri yapması gerekirken neleri yapmamış?
Bazı gelirleri mi az gösterip, giderleri şişirmişler?
Madem işin gelir-gider hacama kısmındasınız, o zaman aydınlatın bizleri de bilelim.
Ortaya atıp, gündem oluşturacaksanız eğer sonuna kadar içinde olun.

Ayrıca Melahat adındaki komşum çok içiriklendi.
Kendisi hiç de meraklı bir insan değildir.
Ama sizin tavrınızı da yeni yeni merak etmeye başladı.
Onu da aydınlatırsınız böylece.[/color][/color]


...

---

[color=#0000CD]

Yakup Bey, ne yazık ki okumuyorsunuz.
Okumayı da sevmiyorsunuz.

Anlatılanları okumayınca da yazıyı ilgisiz sanıp, yazarını da konuyu saptırmakla suçluyorsunuz.

Burada ancak yazarak iletişim kurabiliyoruz.
Okumayacaksanız eğer açık oturum ya da tartışma forumları varsa oraya da geçebiliriz.

BAKIN BEN SİZİ NAZİKÇE DE OLSA KOVMUYORUM DEĞİL Mİ?

...

Geçenlerde ÖSF da federasyon uygulamalarıyla ilgili TRABZON FEDA SATRANÇ DERNEĞİ Başkanı Fatih DEMİRBAŞ tarafından yazılmış bir yazı vardı.

Burada TSF, TÜRKİYE TAEKWONDO FEDERASYONU ile bütçe ve sportif başarılar, kazanılan madalyalar açısından bakılarak başarı kıyaslaması yapılmıştı.

Yazının tamamını ve diğer görüşleri de okudum.
Başarı kıyaslaması için kullanılan ölçütler sadece madeni madalyalar mıdır?
Satrançla kıyasladığınız zaman bir tek toplumsal içerikli bir kazanım sayabilir misiniz?
Ama benim gördüğüm bazı kıyaslamalara hiç değinilmemiş.Bunlar bende hayal kırıklığı yarattı.
Adilce kıyaslansa idi asla yazmazdım, susar söyleyecek bir şey bulamazdım. Ama söylenecek çok şey var.

Şöyle ki;
Kıyaslama yapılan federasyon ile asla olumlu ya da olumsuz bir rekabete girmeden söylemek isterim ki, madalyonun öbür yüzünü de yazmalıydınız.
Tablolarda sadece rakamları kıyaslamışsınız. Bunlar yanlış değildir. İlan edilmiş, delegelerin kontrol ve onayına sunulmuştur.

Fakat;

1- 8400 TL tutarında doping harcamasını görüp de (ki bu harcamanın içeriğini araştırma gereği dahi duyulmadan öylesine yazılmış), TTF nun 291.376.27 TL tutarındaki; kambiyo, geçen dönemden kalan zararlar, olağan dışı zararları görmemek madalyonunu bir tarafına bakmak değil mi?

Ya da;
2- Aynı federasyonun 369.000 lik gider fazlasını fark edememek gibi !!

3- Söz konusu federasyonun 969.000 TL spor malzemesi gideri var. Aynı rakam TSF de olsaydı neler yazılırdı?

4- TSF nin 318.000 TL ayni yardımı var. Hiç kimse tarafından bahsedilmemiş bile.

5- TSF nin 191.000 TL ödül harcamalarından da bahsedilmemiş.

6- Bunlar diğer federasyonda neden boş acaba?
...

Birkaç yanlış ve eksik tespit daha var. Bakınca görebilirsiniz.


Örnek verdiğiniz ve çıkarımlar yaparak TSF ile kıyasladığınız TÜRKİYE TAEKWONDO FEDERASYONU hakkında bazı bilgi eksiklikleriniz olamaz mı?
...
Demişsiniz ki;
“TÜRKİYE SATRANÇ FEDERASYONU ülkemizde satranç oynanması için sporcusundan para kazanmayı tercih etmiş, TÜRKİYE TAEKWONDO FEDERASYONU ise düzenlediği müsabakaları sporcularına hizmet olarak sunmuştur.”
Doğru mu acaba?

Bunu bir çok üye de sormuştu. Cevabını ilgili federasyonun kendi sitesindeki ilanı yayaınlayıp verdim.

Şimdi bu durum bir çok kişiyi hiç memnun etmedi.

Aşağıda bir ilan var. Dikkatinize sunarım.

12-15 ŞUBAT 2015 TARİHLERİ ARASINDA ANTALYA’DA YAPILACAK OLAN ULUSLARARASI TÜRKİYE AÇIK TAEKWONDO TURNUVASINA;
1) 2010 YILINDAN İTİBAREN BÜYÜKLER, ÜMİTLER, GENÇLER, YILDIZLAR, PUMSE KATEGORİLERİNDE MİLLİ OLMUŞ SPORCULAR, 2014 YILINDA FEDERASYONUMUZCA DÜZENLENEN BÜYÜKLER, ÜMİTLER, GENÇLER, YILDIZLAR, MİNİKLER, POOMSE TÜRKİYE TAEKWONDO ŞAMPİYONALARINA KATILANLAR İLE 2015 YILINDA DÜZENLENECEK BÜYÜKLER TÜRKİYE TAEKWONDO ŞAMPİYONASINA KATILANLAR GİRECEKLERDİR.
2) 2013 VEYA 2014 YILINDA DÜZENLENEN TAEKWONDO POOMSE TÜRKİYE ŞAMPİYONALARINA KATILANLAR
TURKISH OPEN 2015 KATILIM ÜCRETİ
Sporcular söz konusu turnuvalara kendi imkanlarıyla ya da kulüp veya il müdürlükleri imkanlarıyla katılabileceklerdir. Sporculara federasyonumuzca herhangi bir ödeme yapılmayacaktır. MÜSABAKAYA KATILACAKLAR KAYIT ANINDA KATILIM ÜCRETİ OLAN 75 EURO (€)'YU FEDERASYONUMUZ GÖREVLİLERİNE MAKBUZ KARŞILIĞI ÖDEYECEKLERDİR.
( YALNIZ EURO KABUL EDİLECEKTİR )
Bu katılım ücreti bile EURO!
Yani 200 TL nin üstünde. Gerçekten bir hizmet ise belki katılım ücreti alınmaz ya da bu miktarda talep edilmemeliydi. Bu yarışmaya giden sporcuların yol konaklama ve diğer masraflarını yazmadım bile.
Yarışmalar da Antalya da yapılmış, tesadüf bu ya!
Acaba kaç gün sürmüş, baktınız mı?
…
OLAYA SPONSORLAR AÇISINDAN BAKINCA…
Bakın kimleri sayacağım?

Türk Ekonomi Bankası (TEB),
“Türkiye’nin lider sağlık kuruluşu Acıbadem,
Türkiye'nin en köklü kurumlarından biri olan ve 170 yıllık birikime sahip PTT,
Türkiye'de müşterek bahsin öncüsü Spor Toto Teşkilatı,
Türkiye'nin lider iletişim ve teknoloji şirketi Turkcell,
Bunların hepsi Türkiye Tenis Federasyonunun sponsorlarıdır.

Bundan 3 yıl önce 16.000 civarında lisanslı sporcusu olan bu federasyonumuz bence arkasındaki bu dev kuruluşlar ve sponsorlar ile değil dünya belki gezegenler arası düzeyde sporcu çıkarması gerekirdi.
VAY BİZİN TEK SPONSORUMUZ İŞ BANKASI’NA… TEK BAŞINA NELER İLE UĞRAŞIYOR?

Futbol, Basketbol, Voleybol Federasyonlarımızı hiç saymıyorum bile…

Türk tenisinin en büyük iki raketi Marsel İLHAN ve Çağla BÜYÜKAKÇAY'IN da ana sponsoru olan TURKCELL’ İ ve diğer tüm sponsor kuruluşları ülke sporuna katkılarından dolayı da içtenlikle kutlarım. Spora desteklerinin devamını dilerim.

Ayrıca ülkedeki SATRANÇ MERKEZLERİ YA DA DERNEKLERİ İLE kıyaslanan, ticaret amaçlı, kum gibi açılan(Gerçek ve işinin özünde yetkin spor merkezlerini ayrı tutarım) TAEK-WONDO salonlarını, hayatı boyunca hiç kullanmayacağı ve en fazla 6 ay sonra unutacağı renkli kuşak sahibi olabilmek için sakatlanma riskini göze alıp çakma antrenörlerden ders alan çocuklarımızı düşününce...

Ama yanında okullara girebilen bir satranç varken!

Eğer belge yayınlayacaksanız tam olarak yayınlayın.
Tek taraflı eleştiri olmaz.[/color]

---

[color=#FF0000]2014 yılı mali tablosunda Milli ve Temsili müsabaka KATILIM geliri = 2.070.160 TL olarak görülüyor.

...

Esas sorum şudur: Bu kadar para, bu insanlardan kazanılıyor, karşılığı nedir??

Aynı tablodan devam; Yurt içi kamp giderleri = 74.902 TL (Devenin kulağı derken ,haksızlık etmiş olabilirim, zira tuvalet paraları bunun kaç katı tutuyor hesaplayamadım).
Avukata söyleyin de asıl buraya ç.. desin. Bu tuvalet paraları nereden çıktı?
Otelin talep ettiği para varsa TSF ile ilgisi belgeli midir?
İddia sahibi olarak belgeleyin.


Altyapı çalışmaları giderleri (Neler olduğu belli değil) = 341,479 TL

Eğitim Giderleri (Neler olduğu belli değil) = 336,823 TL

Bilmem anlatabiliyor muyum?

Tüm FAHRİ'lerin genel yönetim ve büro giderleri (Neler olduğu belli değil) = 766,415 TL
[color=#0000CD]
Valla söylediklerinizden FAHRİ dışında hiç bir şey anlamadım.

Tabloları inceleyin. Bu çocuklardan alınanların % Kaçı tekrar onlara dönüyor, sizi karar verin.[/color]

Sizce kaçı dönmeli?
Para ile değil, hizmet olarak soruyorum.

Ulusal takım havuzlarını siz mi ödüyorsunuz?
Oradaki antrenörlerin ücretlerini siz mi ödüyorsunuz?
Çocuklara hizmet geri dönüyor, kamp giderleri geri dönüyor.
160-180civarındaki sporcunun günlerce harcamasını bir düşünün.

Ulusal takımların yurt dışına çıkışını, yapılan tüm konaklama ve ulaşım giderlerini, antrenör ve zat-ı alinizin kaptanlık görevi yaptığı tüm federasyon harcamalarını kim ödeyecek?

Yoksa bunlar da yapılmamalı mıdır?
Yurt dışına onca takım kaptanlığı yaparak gittiniz.

Eğer konu başlığın ageri dönersek;[/color]
"Bu çocuklardan alınanların % Kaçı tekrar onlara dönüyor, sizi karar verin."

[color=#0000CD]Benim çok daha cesur, gerçekçi ve uygulanabilir önerilerim de var bu satırlarda...[/color]


Selamlar.