Satrançta Şike
#1
Son yedi aydır Türkiye’de futbolla ilgili ilgisiz herkes, futbolda şike soruşturmasını konuşuyor,tartışıyor. Tabi bir Fenerbahçeli olarak benim de kafamı kurcalayan bir konu…
Geçenlerde Galatasaray taraftarı bir arkadaşımla bu konuyu tatlı bir şekilde tartıştık. Galatasaraylı bu arkadaş galatasarayın kesinlikle şikeyle ilgisi olmadığını iddia etti. Ben de kendisine şu cevabı verdim. Mantık olarak eğer satranç gibi futbola göre çok çok az bir paranın olduğu sporda şike varsa futbolda da amatör takımlardan ta süper ligin zirvesine kadar tüm takımların kendi çapında şikeye bulaşabileceğini söyledim. Arkadaş bana satrançta da şike var mı diye sorunca duraksadım ve herhalde vardır dedim.

Daha sonra kendi kendime şöyle bir düşündüm ve düşündüklerimi sizlerle paylaşmaya karar verdim.

1-Maç başlamadan önceki anlaşmalı beraberlikler…

2-Para ödüllü turnuvalarda ödül alabilmek için yapılan her türlü anlaşma…

3-ELO kazanmak için yapılan turnuvalar ve bu turnuvalarda anlaşmalı skorlar…

4-Daha önce anlaşmadan,birkaç hamle yapıp beraberlik yapmalar…

5-lig maçlarında bütün masaların berabere yapmaları hatta birbirlerine maç vermeleri şike mi değil mi?

Bu saydığım beş maddenin bir kısmına şahit oldum bir kısmını da duydum. Gerçekten merak ediyorum bunlar şike mi değil mi?

Eğer şikeyse bir Cumhuriyet Savcısı soruşturma açsa ne olur halimiz...

Ve eğer şikeyse neden bu kadar aleni oluyor ve rahatça birbirimize övünerek anlatabiliyoruz.
Ara
Cevapla
#2
Satrançta beraberlik hiçbir zaman şike olmamıştır, olamaz da.

Bireysel bazda ele alırsak:
Satranç üç sonuçlu bir oyundur ve taraflardan biri, diğerinin değerlendirebileceği büyüklükte bir hata yapmazsa oyun berabere biter. Bu nedenledir ki karşılaşmalardaki ELO ortalaması yükseldikçe beraberliklerin oranı gözle görülür bir şekilde artar. Örneğin acemi oyuncuların 10 maçından biri beraberlikle bitiyorsa 2700 ve üstü seviyesindeki oyuncuların 10 maçından 6-7 tanesinin beraberlike bittiğini görürüz. Bu bir şike kanıtı ya da tesadüf değildir. ELO yükseldikçe daha az hata yapılmasının doğal bir sonucudur. Mesela İsviçre Sistemli bir turnuvada son tur, adam 8/8 yapmış, birincilik garanti olacaksa 9. turda anlaşmalı beraberlik yapar, diğer oyuncu da razıysa. Eğer bunu anlayamıyosak o oyuncların kalan 8 maçtaki emeğine büyük saygısızlık etmiş oluruz.

Takımlar bazında:
Her takımın belli bir gücü ve turnuva hedefi vardır. Başka sporlara gitmeden satrançtan örnekleyeyim. Kulüpler Şampiyonasında üç kez oynadım, İzmir SGK Spor adına. Her yılki takım hedefimiz farklıydı. Ulaştık-ulaşamadık orası ayrı bir konu, ama her turnuvadan önce belli bir hedefimiz vardı. Bir deyişle, yenemezsek üzüleceğimiz takımlar da vardı, beraberlikten hoşnut olacaklarımız da. Özellikle son turlarda her iki takımın da işine geliyorsa beraberlik en doğal sonuçtur. Bu, önceki turlarda verilen mücadelenin ve elde edilen başarının doğal bir ödülüdür. Dördüncü takımın "Neden berabere kaldınız?" diye ağlama hakkı yoktur çünkü önceki turlarda çok büyük olasılıkla bu ikisinden birine kaybetmiştir.

Bu psikolojik ve sportif verilerin ışığında satrançta beraberliği doğal bir sonuç olarak kabul etmeli ve o oyunculara saygı duymalıyız.
Ara
Cevapla
#3
Beraberlik olayının şike sayılmasıyla ilgili sürekli fikir değiştiren birisi olarak, sadece şunu söylemek istiyorum..

Barcelona ve Real Madrid de üst düzey futbol oynuyorlar ama maçları genelde 2700 üzeri oyuncuların maçları kadar berabere bitmiyor. Neden? Çünkü göstere göstere berabere yapamayacağını iki takım da biliyor ve ona göre oynuyorlar..

Yani eğer anlaşmalı beraberlik olsaydı, futbol dahil olmak üzere pek çok sporda sürekli anlaşmalı beraberliklere rastlardık.. Aynı şekilde, anlaşmalı beraberlikler kesin koşulda kaldırılırsa 2700 üzeri oyuncular da şu andaki oranda berabere kalamayacaklardır diye düşünüyorum..

Peki dışarda anlaşıp masa başında aynı oyunu oynamaya kalkarlarsa?

Yanıt basit, bunun adı da zaten şikedir.. Maçın sonucunun önceden belirlenmesi etik değildir..

Kaldı ki yöneticilerin görevi de zaten böyle bir şey olursa bu durumu ortaya çıkarmaktır.. Futbolda böyledir, satrançta da böyle olmalıdır..

Yani Real Madrid şampiyonlar ligi gruplarında tüm maçlarını kazandı diyelim, son maçına çıkarken de rakiple anlaşmalı berabere yapıp oyuncularını dinlendirebilir o zaman? Peki ilk beş maçtaki rakipler ne olacak?

Şahsi tahminim de anlaşmalı beraberliklerin satrancın geleceğinde yeri olmadığı yönünde.. Hatta bize çocuklarımız veya torunlarımız "nasıl yani beraberlik mi teklif ediyordunuz" diye sorabilirler :)

Düzgün bir Türkçe'yle yazamamış olabilirim, af buyurun, hızlı bir yazı oldu..
Herkese selamlar..
Ara
Cevapla
#4
Satrançta şike iddialarının en tanınmışı Fischer tarafından Sovyet satranççıları için yapılan iddiadır. 60'lı yıllarda dünya şampiyonluğu için yapılan adaylar turnuvalarında hepsi çok güçlü oyuncular olan 4-5 Sovyet satranççısı olurdu. Fischer'in iddiasına göre bunlar kendi aralarındaki maçları berabere tamamlıyorlardı ve içlerinden öne çıkan olduğunda kalan maçlar onun yararına olacak şekilde ayarlanıyordu. Bu oyuncuların zaten çok güçlü oldukları düşünülürse onların arasından sıyrılıp dünya şampiyonluğuna ulaşmak imkansızdı. Fischer bunu yıllarca söyledi ama bizdeki gibi savcılar olmadığından kimse Geller'i, Petrosyan'ı, Taimanov'u içeri almayınca Fischer birgün hepsini yenmek zorunda kaldı.

Demem o ki böyle bir tezgahın var olma olasılığı bile "satrançta şike yapılıyor" şeklinde yorumlanmamış. Siz istediğiniz zaman anlaşıp yarım puana razı olabilirsiniz. Ama biri çıkıp herkesi yenerse yarım puanlarınızla onu yakalayamazsınız. Satranç bireysel bir spor ve o birey karşısındakiyle anlaşıp el şıkışıyorsa "yok otur ille de yenmelisin" denilemez. Ayrıca yenmek istemiyorsa yenmez de zaten. "Yok sen bile bile filanca hamleyi yaptın" diyemezsin. "Görmedim abi" der geçer. Satrancı bu şekilde kabul etmeliyiz.

Şike konusu ile ilgili olmamakla beraber konu açılmışken bahsedelim. Beraberliklerin önüne geçmek için teklif dahi edilmesinin yasak olduğu turnuvalar yapıldı. Sonuç? Değişen bir şey yok sadece oyuncular anlamsız pozisyonları hamlelerce oynadılar. Beraberliklerden kurtulmak için vaktiyle Capablanca tahtadaki kare sayısını 100'e arttırmayı teklif etmiş. Şimdiki turnuvalardaki beraberlik oranını görse 200 derdi herhalde.

Satrançta beraberlik belasından kurtulmak için başka bir yöntem Fischer'in 1996'da geliştirdiği rastgele dizilişle (Fischer Random) oynamak. Böylece açılış hazırlığı ortadan kalktığı için yaratıcılık ön plana çıkıyor. Bence ilginç ancak satranç dünyasında büyük ilgi gördüğü (en azından şimdiye kadar) söylenemez.
Ara
Cevapla
#5
Kazanca 3 puan,berabereye 1 puan,kayıba 0 puan da düşünülebilinir.Bu sistem satrançta var fakat pek kullanılmıyor.
Cevapla
#6
Satranç olimpik spor olma yolunda emin adımlarla yoluna devam ediyor?!

Sıfır dakika kuralı, ardından belirli bir hamleden önce berabere teklifinin yasaklanması, belki de berabere teklifinin tamamen kaldırılması gibi kurallar birçok eski satranç sporcusu için yeni kavramlar.

Satranç gibi köklü bir oyunda, bu kadar çok kural yeniliği/değişikliği yapılmasını neye bağlamalıyız? Önceden de bu sorunlar vardı da insanlar görmüyor muydu? Yoksa bu sorunları çözebilme yeteneğine yeni mi kavuştuk? Yoksa artık satrancın dışında yeni kaygılar mı var?

Tabii ki görmemek mümkün değil, satranç ve para ilişkisi arttıkça sorunlar da paralel olarak artıyor.

Kanımca şike kelimesini çok dikkatli kullanmalıyız. Biraz satranç bilen herkes, iki oyuncu istedikten sonra berabere yapmalarının hiçbir kuralla engellenemeyeceğini de bilir. Konumuz "şike" değil, anlaşmalı beraberliklerin azaltılması olmalı.

Chess Base sitesinde farklı zamanlarda konuşulmuş olan "beraberlik sorunu" konulu birkaç yazıya şu linklerden ulaşılabilir:
The draw problem – a simple solution
A new angle on understanding the draw problem - Reactions to Milener's draw diagnosis

Güncel: Shipov: Chess as a sport and the three-point system

Linkini verdiğim yazılarda, çözüm önerileri genelde 3 puan sistemi ve uygulama teknikleri etrafında yoğunlaşmış gibi.
● T a ş l a r ı · y e r i n d e n · o y n a t m a · z a m a n ı  !
Cevapla
#7
Beraberlik ve şike konusu gerçekten ilginç bir konu. Çok ince çizgiler var. Dün bir turnuvada sondan bir önceki turda oyun sonunda ben piyon üstünken rakibime beraberlik teklif ettim ama rakibim sanırım süreye oynadı. Sonra ben o üstünlüğü kazanca dönüştürmek adına hiç birşey yapmadım ve tekrar beraberlik teklif ettiğimde oyun berabere bitti. Eğer maçı kazansaydım son turda o zamana kadar 9da 9 ile giden 1. masada Doğan Reyhan'ın karşısına çıkacaktım ve ister aramız iyi olsun, ister 1. liği garantilemiş olsun ezer geçerdi. Ben bu yarım puan sayesinde son turda daha zayıf bir rakip ile oynamayı amaçladım ve son maçı da kazanarak derece ümitlerimi canlı tutmak istedim. Bu sayede son 2 turda 1 yerine 1.5 puan kazanmış oldum. Bu bir stratejiydi ve MAÇ SIRASINDA KENDİM KARAR VEREREK TEK BAŞIMA UYGULADIM.

Diğer bir olay ise bu sene Kulüpler Şampiyonası'nda yaşandı. Maçtan önce iki takımın anlaştığı ve maçı berabere bitireceğini duyduk. Ben aldım kağıdı kalemi ve dilekçe yazdım maçın 4-4 biteceğinin masada değil dışarıda kararlaştırıldığını maçtan önce başhakemliğe söylemek için. Sonra gerek iki takımda da arkadaşlarımız olması, gerekse takımdaki diğer kişilerin boşver demesi üzerine dilekçeyi vermedim. Dereceyi ilgilendiren bu maç ise 10 dakikada 8 beraberlik ile 4-4 bitti. Bu da Süper Lige çıkmak adına stratejik bir karar ama MAÇ ÖNCESİNDE İKİ TAKIM BİRLİKTE ANLAŞARAK BİRLİKTE UYGULUYORLAR.

Masa başında 2 tane GM'nin 5. hamlede beraberlik yapması gerek dinlenmek gerekse turnuva stratejisi adına her ne kadar kaliteli bir parti izlemek isteyen bizler açısından çok kötü olsa da kesinlikle şike değildir.
Ara
Cevapla
#8
Anlaşmalı beraberliklerin önüne geçilmesi için tek çözüm.

http://forum.satranc.biz/viewtopic.php?t=2493&highlight=
Ara
Cevapla
#9
Şike demeye hiç dilim varmıyor ama dün Denizlide düzenlenen Türkiye Kulüpler Şampiyonasında 4 maçta 8 kulübün birden beraberlik yapmaları hiç etik olmadı kanısındayım.Çeşitli illerimize ait kulüpler maç yapmadan beraberlik yaparken 2 Kıbrıs takımımız acaba hiç düşünmedi mi böyle bir olayı? Birbirleri ile çetin bir mücadelenin sonunda biri 2.lige katılma hakkı kazanırken bir tanesi böyle bir hak kazanamamış oldu.Belkide onlarda beraberlik yapsa ikisi birden 2.ligde olacaklardı. Bu yapılmadan berabere sonuçlandırılan maçlar sıralamayı tabiiki etkiledi.Bazı takımlarımız eş puan ve averajla 2.lig hakkını elde edemediler.Kim ne derse desin bu olayda benim hiç içime sinmiyor.
Ara
Cevapla
#10
Şükrü Bey, kusura bakmayın ama ne bu başlıkta önceden yazanları okumuşsunuz, ne de Kulüpler Şampiyonası'nın yönergesini.

Önceki mesajlarımda belirttiğim üzere, "anlaşmalı beraberlik" satranca özgü doğal bir sonuçtur. Şike kavramı ise "bilerek yenilmeyi" içerir. Ortada bilerek yenilen bir kulüp yok. Karşılıklı çıkarlar doğrultusunda son turda Gökçeada - PAÜSA, Burdur - Antalya DG, Gerçek - Samandağ ve 07 Deniz Gençlik - SADER maçları berabere bitmiştir.

İstisnasız her bireysel turnuvada, gerek İsviçre, gerekse döner olsun, anlaşmalı beraberlikler olmaktadır. Özellikle son turlarda. Hiçbir oyuncu, dişiyle-tırnağıyla kazıyarak elde ettiği avantajı "spor olsun" diye son turda harcamak istemez. Bu akıl-mantık dışı bir hareket olur. Eğer anlaşmalı beraberliğe hala şike diyebiliyorsanız satrançtan başka sporlara yönelmenizi tavsiye edeceğim çünkü az önce belirttiğim gibi anlaşmalı beraberlik, istisnasız olarak her turnuvada var.

Yönergeyi okumadığınızı nereden anlıyorum? Sizin iddianıza göre Kıbrıs takımlarından biri final grubuna gidiyor, diğeri gidemiyor. Oysa madde 2.3.3 diyor ki: "KKTC'den iki kulüp, doğrudan final grubu yarışmalarına katılacaktır." Zaten kazanan Taşkınköy ancak 17. sırada yer aldı, yukarıdaki madde olmasa gidemiyordu.

Başka bir konu dikkatimi çekti: Yönergeye göre 4., 5., 6., 7., 8., 9. ve 10. sırayı alan kulüpler final grubuna kalacak. Oysa anlaşmalı beraberlik yapan takımlardan bazıları 11., 12., 13., 14. ve 15. sırada bitirmişler. Acaba hesap hatası mı yaptılar, yoksa yönergede sonradan bir değişiklik mi oldu? Bunu anlayamadım. Yönergeye tekrar baktım, eş puanlı takımların eşit haklara sahip olacağı konusunda bir hüküm göremedim.
Ara
Cevapla
#11
Oktay Bey
4.-24. derecelere giren kulüpler 2. Ligde oynamaya hak kazandılar. İlk 10 derecenin katılma hakkı geçmiş sene ile ilgiliydi. Puanı yeten kulüpler maçı bağlayarak hedefe ulaştılar. Durum budur
Selamlar
Ara
Cevapla
#12
Çok teşekkür ederim Cengiz Bey, ben yükselme grubuna odaklanıp bahsettiğiniz nüansı es geçmişim. Gelecek yılki katılım hakkını gözden kaçırdım. Açıklama için sağolun.

Kulüpler bu şekilde gelecek yıl katılma hakkını ellerinden kaçırmak istemediler ki bu tavır, son derece doğaldır.
Ara
Cevapla
#13
İçinde maddi veya manevi bir çıkar karşılığı varılan anlaşma olan her toplumsal ve etik açıdan kabul edilemeyecek gibi görünen yüzlerce, binlerce benzer terim, olgu ve olaylar sadece sporun değil, hayatın içinde vardır.

Hayatın içinde yok mudur; rüşvet, şike, hile, inkar, kayırma, ihanet, haksızlık, iftira, yalan, samimiyetsizlik, kendi için yaşayıp ötekini görmeme?

Öyle değil mi? Sizce yaratıcısı kimdir?

Açıkçası biziz!
İnsanlar!

Yeri gelince yaparız, yeri gelince görmez, susarız!

“Bu anlamda kendimden de şüpheliyim” diyebilecek kadar samimi miyiz?
Kaptan berabere kararı verince “ben oynayacağım, ben de..” diyebilenimiz var mı acaba?

Siyasette yok mudur ki sporda olmasın?
İstesek de istemesek de, kabul edip etmesek de biat, kültürümüzün içinden çıkıverir bir yerlerden.

Ben burada ve benzer her konuda, önce bir birey, sonra da toplum olarak, “arınma” duygusunun nasıl işlediğine bakarım!
Kendine samimi olmayan her insan ister istemez bu olayların içinde olacaktır, ama fikir olarak ama eylem olarak.
Karşı duruş için onu hak etmeliyiz! Kendimizden onay almalıyız.
Şike, kendine samimi olan, kendi dostluğunu hak etmiş insanların yapabileceği bir şey değildir!

Ama farklı olarak şunu ayırabiliriz sanırım.

Bir takım maça 1puan amaçlı da çıkabilir. Bu karar onun doğal olarak hakkıdır. Çünkü bazı riskleri göze alabilecek mücadele gücü yoktur. O anlamda mücadelesini ortaya koyar. Ama bir mücadele ortaya konmadan sadece ve sadece anlaşarak göstermelik olarak maça çıkmak durumu kabul edersiniz ki bundan çok farklıdır.

Çünkü her spor dalında; ister takım ister bireysel, oyun süresi ve diğer onlarca düzenleme, sizin mücadeleniz ve izleyicilerin spor keyfi içindir!

Yoksa ortaya bundan onlarca yıl önce oynandığı iddia edilen 90 dakika boyunca tarafların birbirinin üstüne gitmediği ve orta sahada top çevirdiği Batı Almanya- Avusturya futbol komedisi çıkar!
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#14
Sonucu önceden belirlenmiş her skor şikedir. Beraberlik teklifi veya berabere yapma hakkı oyun başladıktan sonra olur.
MUŞ
Ara
Cevapla
#15
bir bahis sitesinde gormustum magnus ile anand dunya şampiyonlugu maçı için bahis açmışlar. Smile şike neden olmasın.
hadi bakalaım satrancada bahis bulasti. hayırlı olsun..
Ara
Cevapla
#16
Sayın Aşkın Taşan ve Kasım Demirçin:

Satrançla tanışıklığınızın yeni olmadığını hepimiz biliyoruz. Gerek yaş, gerekse turnuva deneyimi ve maç sayısı açısından her ikiniz de benden en az iki kat üstünsünüzdür.

Siz de çok iyi biliyorsunuz ki hemen her turnuvada anlaşmalı beraberlik vardır ve olacaktır. Dünya Satranç Olimpiyatlarında, Avrupa Kulüpler Şampiyonasında, Süper Ligde, Kulüpler Şampiyonasında, İl-Yöre Seçmelerinde, Dünya Şampiyonluğu Seçme Turnuvasında, Türkiye Şampiyonasında, Ankara-İstanbul-İzmir İl Birinciliklerinde, Wijk Aan Zee'de, 12 Yaş Altı Türkiye Şampiyonasında, Dünya Gençler Şampiyonasında ve uzayıp gidebilecek bu listenin tüm elemanlarında anlaşmalı beraberlik vardır.

Bu gerçeği neden görmezden geldiğinizi anlamakta güçlük çekiyorum. Katıldığınız turnuvalarda üst masalar erken beraberlik yapınca hakeme şikayet ediyor musunuz? Bunu gerçekten merak ediyorum. Ettiyseniz aldığınız cevap ne oldu? Bunu da paylaşırsanız memnun olurum.

Tekrar tekrar söyleyeceğim:
1. Bilerek yenilmek her zaman ve her yerde şikedir.
2. Yenmek için hırslanmak veya teşvik almak şike değildir, sadece etik sayılmaz.
3. Satranca özgü bir kavram olan anlaşmalı beraberlik dünyanın hiçbir yerinde şike olarak sayılmaz, tam tersine, önceki turlarda verilen emeğin bir anlamda ödülüdür.
4. Sportif kaygılar ön planda olduğunda ve bellik bir sonuç her iki
takıma yaradığında o sonuç elde edilir. Maç öncesinden konuşulmuş ya da konuşulmamış olsun, durum değişmez.
5. 4. maddenin tersinin gerçekleştiği bir duruma bugüne kadar şahit olmadım.

Satrançtan sonsuz örnekler var, futboldan örnek vereyim: Euro 2004'te 2-2 biten ve sadece o sonuçla her iki takımın yükselebildiği Danimarka-İsveç maçı. İtalya elendi. İşin ilginci, sadece o sonuçla eleniyordu. Taraflardan biri kazansa İtalya çıkıyordu. Maç 0-0, 1-1 ya da 3-3 bitse yine İtalya çıkıyordu. Maç 2-2 bitti. İtalyanlar dava açtı, maç bantlarını delil olarak gönderdiler. Sonuç olarak spor dışı bir çıkar unsuruna rastlanmadığından dolayı skorun şike sayılamayacağına karar verildi.
http://news.bbc.co.uk/sport2/hi/football...787527.stm

2000 yılındaki Galatasaray-Sturm Graz maçı ayrı bir örnek. 2-2'lik skor her iki takıma yetiyordu, son 10 dakika birbirlerini üzmediler. Hiç kimse çıkıp "bu şikedir" falan demedi, çünkü bu şike değil.
http://www.youtube.com/watch?v=3wateW0GtFY

Peki şike nasıl olur? Spor dışı amaçlar gözetiliyorsa. Mesela, para. X takım şampiyonluk adayıdır, Z takım orta sıradadır, sondan ikinci hafta karşılaşacaklardır. X takımı Z'ye önceden para verir ve maçı kazanır. Şike budur. Veya X takımına beraberlik yeter, Z takımı her üç sonuçta da hiçbir değişiklik yaşamayacaktır, X para verir, maç berabere biter, bu da şikedir.

Hem X hem de Z takımlarına beraberlik yarıyorsa o maç berabere biter ve hiçbir kanun, hiçbir kural bunu şike kapsamına almaz. Önceki 8 turda korakor mücadele etmiş ve tam çalışmalarının meyvesini toplayacakken hiçbir mantıklı insan "Spor olsun diye oynayalım, birimiz yenilsin." demez. Önceki 8 turda o takımlara kaybederek alt sıralarda kalan takımlarsa "Şike var!" diye yaygara koparmaya çalışırlar. Görünen durum budur.

Sevgi ve saygılarımla.
Ara
Cevapla
#17
Sayın Novek,
Satranç partilerine ve turnuvalarına 10 yıldır bahis yapılabiliyor. Yeni birşey değil bu.

Çok yanlış bir sonuca varmışsınız. İki nedeni var:
1. Her bahis yapılabilen spor karşılaşması şikeli olmaz. Şikeye bulaşmış sayılmaz. O zaman dünyadaki tüm futbol ve basketbol karşılaşmaları şikeli sayılacaktı ki bu, mantık dışı bir sonuçtur.
Bahis demek şike demek değildir, bu önyargıyı kıralım.
2. Dünya Satranç Şampiyonluğu maçlarında kazananla kaybedenin ödülleri birbirine yakındır. En son Anand Gelfand'ı yenerken 1,5 Milyon USD kazandı, Gelfand'ın kazancı 1 milyon USD idi. Ondan önceki maçın ödülleri de benzerdi: Anand 1,2 M USD, Kramnik 900 bin USD. Görüldüğü üzere, kaybeden maddi olarak çok zarar etmiyor. Ama bir Dünya Şampiyonluğu tacını herhangi bir paraya değişebilecek satraççı yoktur...

Satranç bahisleriyle bir süre uğraştım, ancak çok verim elde edemedim. Bunun nedeni beraberlik oranlarının çok düşük olmasıydı. Genelde turnuvalardan önce açılan "Kim kazanır?" bahisleri daha cazip oranlı olabiliyorlar. Buna rağmen futbol bahislerine göre tahmin etmesi ve kazanç sağlanması çok daha zor bir bahis türü olarak aklımda yer etti.
Ara
Cevapla
#18
Sayın ERTAN,

Şike kavramına farklı yaklaştığımız ortada.

Önemli olan maçın sonucunu (her ne olursa olsun) önceden bilerek ve kasten, belli bir çıkar karşılığı anlaşarak değiştirmektir. Yanlış anlamadıysam siz sadece bilerek kaybetmeye şike diyorsunuz. Ben ise, içinde beraberliğinde olduğu (hatta amacı çıkara dayalı olan, hükmen karşılaşmaya çıkmamalar da dahil olmak üzere) her türlü ön anlaşmaların da şike olduğunu biliyorum.

Bu tanım yoruma açık değildir!

Şike, Fransızca kökenli bu sözcük "bir spor karşılaşmasının sonucunu değiştirmek için maddi veya manevi bir çıkar karşılığı varılan anlaşma" demektir.

Burada kastedilen sadece bilerek kayıplar değildir.

Meslek hayatım boyunca okullar arası karşılaşmalarda çok tanık oldum. Çalıştırdığım okul takımlarımın canı az yanmadı.

Ancak, yanlış anlaşılmak istemiyorum. Sizin sağduyulu bir anlayışınızın olduğunu biliyorum.

Açıkça, kurallarda yer aldığı sürece;
1- Satrançta anlaşmalı beraberliklere şike diyemem. Çünkü kurallarda böylesine izin veriliyor. Buradan kurallar şikeye izin veriyor anlamına ulaşmıyorum.
2- Her iki oyuncunun ya da takımında önceden anlaşarak beraberlik yapmaları o turnuvaya katılan tüm oyunculara kalıcı bir hak olduğu sürece buna da şike diyemem.
3- Turnuva ya da karşılaşmalar ilerledikçe takım ya da oyuncuların ihtiyaç duyduğu skorlar doğal olarak değişebilir. Bu durumda hedef skor tayini o takımın en doğal hakkıdır.

BÜTÜN BUNLARIN DIŞINDA, ŞİKEYİ ŞÖYLE GÖRÜYORUM.

Turnuva ya da karşılaşmalara katılırken her takımın bir hedefi olabilir. Bu, şampiyonluk, üst sıralarda yer almak, kümede kalmak gibi.

Ama tüm bu önceden belirlenen hedefler dışında ve tamamen artı bir çıkara dayalı ( maddi-manevi ya da üçüncü tarafları ilgilendiren ) davranış ve sapmalar şikedir.
Kendi amacına ve hedefine yönelik mücadelesinin dışında ikinci, üçüncü tarafların amaç ve geleceklerine oynamak sporun genel tanımıyla çelişir, kabul edilemezdir.
Anlatmak istediğim farklılık budur.
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#19
Maçtan önce anlaşmalı beraberlik şike olmadığını düşünelim. O zaman maçlara çıkmaya gerek kalmazdı. Maçtan önce hakeme biz berabere kaldık denirdi. Beraberlik demek yenişememek demektir. Maç yapılmadan nasıl berabere oluyor. Evet maalesef anlaşmalı beraberlikler hep yapılagelmiştir. ben de hep karşı çıkmışımdır. Ben Şike olduğunu düşündüğüm için şahsen birilerinin hak kaybına uğrayacağı hiç bir turnuvada anlaşmalı beraberlik yapmadım.
MUŞ
Ara
Cevapla
#20
Tabanda aynı görüşlere sahip olmamızdan memnuniyet duydum Kasım Bey.
Aynen hemfikir olduğumuz üzere anlaşmalı beraberlik, satranca özgü bir beraberlik şeklidir.

İfadenizde haklısınız, bu beraberlik türü bir yenişememeyi içermez. Daha ziyade yenişmek istememe durumu söz konusudur. Bu durumlar diğer oyuncuların veya takımların çıkarlarına ters düşebilir, ne var ki önceki turlarda kendileri kazanmış olsalar, çok büyük olasılıkla bu "yenişmek istememe" durumunu kendileri yaşayacaklardı. Bir antrenör olarak benim öğrencilerimin de mağdur olduğu turnuvalar oldu, inanın bana. Öğrencilerime "anlaşmalı beraberlik yapabilecek düzeyde satranç öğrenmeleri" gerektiğini tavsiye etmişimdir. O hak çalışanın eline elbet bir gün geçer.

Bunun dışında bilerek yenilme, maça çıkmama, taraflardan sadece birine yarayacak bir sonucu maç öncesinden kararlaştırma gibi hareketler hem sporun doğasına, hem de ahlaka aykırıdır. Bu tür durumların asla kabullenilmemesi ve açılacak soruşturmaların sonucuna göre en ağır cezaların uygulanması gerektiğine yürekten inanıyorum.

Bu konuda uzun uzun yazmamın sebebi şudur: Şike iddiası beyaz gömleğin üzerine kahve dökmek gibidir. Telvesi gider, lekesi kalır. Futbol ligleriyle kıyaslandığında satranç liglerimiz tertemiz sayılır. Her mağdur olan şike iddiasında bulunmaya başlarsa bunun önüne geçemeyiz. Gerek oyuncular, gerekse kulüpler arasında gereksiz yere husumetler, düşmanlıklar doğmaya başlar ki böylesi bir durum, istisnasız herkese zarar verir.

Anlaşmalı beraberliği ayrı bir yere koyarsak gerçek şikeye dair iddiaları daha iyi ifade etme ve dinleme şansımız olur. Bunun ayrımını net olarak yapmazsak yarın öbürgün her türlü beraberlik zan altında kalır ve tüm satranç camiası gerek kendi içerisinde, gerekse dışarıya karşı büyük bir saygınlık kaybı yaşar.
Ara
Cevapla




Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi