Uzun yıllardır tartışılan bazı konular
#1
Satranç Federasyonunun etki ve yetki alanı içinde 50 nci yılı doldurmama az kaldı.(1966-2016)Bu kadar uzun zaman içinde en çok tartışılan konuların başında Yarışmalar Yönetmeliğinin bazı maddeleri gelmiştir.Her ne kadar birçok erişkin üyemiz bu tartışılan konuların Piramidin tepesini ilgilendirdiğini söylemişse de sorunlara tanık olanlar bu konuları tartıştılar.Bazıları gözlerini kapadı,kulaklarını tıkadı ve hiç konuşmadılar.İlgisiz kalmakla ne kazandıklarını onlar kendileri bilirler.En çok tartışılan konuların başında "Milli takım nasıl seçilir?"sorusu gelmiştir.1991 de resmi federasyonun kurulmasından sonra Milli takımı seçen kalıcı bir kural uygulanmamıştır.Birçok değişiklikler yapılmıştır.Sonunda bugün artık "Tek seçici"yönteminin kullanılmakta olduğunu biliyoruz.Tek seçici haliyle Federasyon yönetimidir.
"Türkiye Birinciliği nasıl düzenlenmelidir"bir başka tartışılan konu olmuştur.Bu konuda da herkesin uygun gördüğü bir sonuca ulaşamadık.Sistem birkaç defa değiştirildi.Hala yeni değişiklik istekleri gelmektedir.Halen uygulanan sistemde İl Birinciliğinden sonra düzenlenen "yarı açık özelliği olan"ve Türkiye Kupası adı verilen bir turnuva ile sonunda Türkiye Birinciliği Finali bulunmaktadır.Türkiye Kupası turnuvası bizim eskiden Türkiye Birinciliği Yarı Final turnuvası olarak isimlendirdiğimiz turnuvanın benzeridir.Bu yarışmaya eskiden Çeyrek Final aşamasından oyuncu seçiliyordu!Şimdi Çeyrek Final kaldırılmıştır.Çeyrek Final aşamasının iptal edilmesi haklı nedenlere dayanabilir.Yine de istikrarlı bir sisteme kavuştuğumuz söylenemez.Final turnuvası uzun yıllardır 14 sporcunun katılımı ile oynanır.Bu sayının 12' ye indirilmesini isteyenler var.Bu forumda yazı yazanların bu konudaki görüşlerini bekliyorum.Bu konuda görüş bildirmeden önce şu soruyu kendi kendilerine sormaları gerekir: Her sene Türkiye Birinciliğini neden düzenliyoruz?Amaç nedir?Hiç düzenlemesek ne kaybederiz?Bu sorunun yanıtını hiç çekinmeden verelim!
Satranç Federasyonu sadece Piramidin üstünde yer alan seçkin bir azınlığın Federasyonu değildir.Bütün Piramidin Federasyonudur.Dolayısıyla atılan her adımda Piramidin tamamının çıkarları gözetilmelidir.Spor federasyonları sansasyona neden olacak ve kısa zamanda başarılı olduğunu gösterecek uygulamaları tercih etmektedir.Ama bu arada Gelecek ihmal edilmektedir.Uzun vadeli planlar yapılmamaktadır.
Yabancı federasyonlar ne yapıyor?Onların ne yaptığına bakacağız.Ama onların her yaptığını değil bize yararlı olacak uygulamalarını almamız gerekir.
Piramidin üstünde yer alan Ustaların da kendilerine özgü sorunları olabilir.Bunlar da tartışılmalıdır.
Yanıtlanması gereken bir soru daha vardır: Profesyonel miyiz?Amatör müyüz?Yoksa bazan bazı konularda Profesyonel gibi olmak,bazan da Amatör gibi davranmak zorunda olduğumuzu kabul mu edeceğiz?
Bu soruları hiç değilse Finalin kaç kişi olması gerektiğini burada biraz tartışalım!
Ateş Ülker
Ara
Cevapla
#2
Ateş bey 50. yılınızı kutlarım, sağlıklı ve mutlu yıllar dilerim.
Bu arada sıkça düşülen bir yanlışa vurgu yapmak istiyorum.
TSF 1991’de Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğüne bağlanmış spor teşkilatı çatısı altına alınmıştır. TSF önceden de vardı, resmi olarak kurulmuştu ve yasal çerçevede Türk satrancını temsil ve idare ediyordu. Resmi olmak devlete ait kurumların bir parçası olmak demek değildir. Konuyla ilgili yetki ve temsil hakkını yasal olarak elinde bulundurmak demektir. Öte yandan mevcut sistemdeki sakıncaları siz sıralarsanız sorunun temeline daha çok vakıf olup yorum yapabiliriz.
 
Şu kadarını belirteyim ki TSF’nin pramidin her tarafındaki sporculara eşit ve hakkaniyetli davranması gerektiği görüşünüze katılıyorum. Yerli sporcular desteklenmeli bu spora gönül vermiş olanların satranç oynama hakkı korunmalıdır. Ben kısa vadeli başarılar için ithale yönelmeye sıcak bakmıyorum. Satranç seyredenleri değil oynayanları mutlu ettiğine göre  bu sporun yönetiminin birinci ödevi satranç oynamak isteyenleri mutlu etmektir.
Kaynaklarını bu yönde kullanmalıdır. Türkiye şampiyonasının döner sistemli bir final ayağı elbette olmalıdır. Bence eleme turnuvaları daha mantıklıdır ve eleme turnuvaları il birinciliklerinden kota sistemi ile belirlenecek katılımcılar ile yapılmadır. Türkiye şampiyonası, Türkiye birinciliği diye isimlendirmenin yanında Türkiye kupası denmesi karışıklık yaratabiliyor.
Ara
Cevapla
#3
(01-01-2016, 14:59)Sabri Koçak Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Türkiye şampiyonası, Türkiye birinciliği diye isimlendirmenin yanında Türkiye kupası denmesi karışıklık yaratabiliyor.

[color=#002060][font=Segoe Print]
Şampiyona ya da birincilik düzenlenirken dikkat edilmesi gereken belki de ayrı bir madde olarak belirtilmesi açıklanması gereken bir nokta var :[/font][/color]

[color=#002060][font=Segoe Print] Şampiyonun tüm katılımcıları arasındaki yarışma sonrasında en ilerideki sporcu...
[/font][/color]

[color=#002060][font=Segoe Print]Bana da önceleri bu tanımlama gereksiz gözüküyordu. Ancak açıklayacağım bir kaç sebepten dolayı böyle bir maddenin eklenmesi gerekebilir. En azından şampiyona ya da şampiyon derken ne kast edildiği ortaya çıkabilir.
[/font][/color]

[color=#002060][font=Segoe Print]Bunu şu sebepler için gerekli görmekteyim:[/font][/color]
[color=#002060][font=Segoe Print]1-Bir şampiyon o yıl UKD ya da ELO listesindeki en üstte yer almayan bir sporcu olabilir.[/font][/color]
[color=#002060][font=Segoe Print]2- O yıl Türkiye Birinciliğine katılmayan her hangi bir sporcunun dış ülkelerdeki turnuva başarıları ve performansı çok ileride olabilir. Türkiye Birinciliği ile kıyaslandığında;[/font][/color]
[color=#002060][font=Segoe Print]    a-Katıldığı bu turnuvalardaki ELO ortalaması Türkiye Birinciliği ELO ortalamasının üstünde olabilir.[/font][/color]
[color=#002060][font=Segoe Print]    b-Karşılaştığı rakiplerinin ELO ortalaması çok üst düzeyde olabilir.[/font][/color]
[color=#002060][font=Segoe Print]    c- Sadece kazandığı rakiplerin ELO ortalaması da çok farklı olabilir.[/font][/color]
[color=#002060][font=Segoe Print]3- Pasif listede yer alan sporcuların durumuna da açıklık getirmek üzere bu düzenleme yapılmalıdır. Oyun gücünü yitirmemiş ancak çeşitli sebeplerden katılmayan/katılamayan sporcularımız var hala.[/font][/color]
[color=#002060][font=Segoe Print]4- Türkiye Şampiyonluğunu defalarca kazanan ama artık şampiyonaya katılmayan aktif sporcularımız da var.[/font][/color]
[color=#002060][font=Segoe Print]...[/font][/color]
[color=#002060][font=Segoe Print]Tüm bunlar Türkiye Şampiyonu ile artık şampiyonaya katılmayan ve özelliklerini sıraladığım bu sporcu tipi açısından doğal bir kıyaslama yaratmaktadır. Bir çok öğrencim soruyor: "Öğretmenim, şampiyon olan İPATOV, (..................................) 'YU yenebilir mi ? " diye...

Bu belirsizliğin giderilmesi için;[/font][/color]

[color=#002060][font=Segoe Print]Şampiyon o yıla ait  katılımcı sporculardan biri olmalı ve o kast edilmelidir. Bunun için de katılımcının başvuru yapmama durumunun bir yönerge maddesiyle açıklanması ve katılmama durumunun tespit edilmesi gereğine inanıyorum. Örneğin ".... tarihine kadar başvuru yapmayan sporcuların Türkiye Satranç Birinciliğine her hangi bir aşamadan itibaren katılması söz konusu değildir" gibi.
Gereksiz gibi duruyor değil mi?[/font][/color]

[color=#002060][font=Segoe Print]Elbette başvuru yapmamışsa katılmak istemiyordur ve katılmama durumu açıktır. Ancak bunun bir yönetmelik maddesinde gözükmesi yukarıda belirlediğim doğal kıyaslanma gereğinin önüne bir set çekerek yanlış algıların oluşmasına engel olacaktır.
[/font][/color]

[color=#002060][font=Segoe Print]Düşünülmelidir.

...[/font][/color]

[color=#002060][font=Segoe Print]TÜRKİYE SATRANÇ FİNALİ ile ilgili olarak aşama ve katılım kriterleri hakkındaki düşünce ve önerilerimi ayrıca belirteceğim.
[/font][/color]

[color=#002060][font=Segoe Print]Selam ve saygılarımla...[/font][/color]
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#4
(01-01-2016, 16:45)M.Aşkın TAŞAN Nickli Kullanıcıdan Alıntı: TÜRKİYE SATRANÇ FİNALİ ile ilgili olarak aşama ve katılım kriterleri hakkındaki düşünce ve önerilerimi ayrıca belirteceğim.


[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Bu konuda bir bütünlük teşkil etmesi açısından bir arada yazdım. Uzun gibi gözüküyor. Ama en az Ateş Bey'in okuma zahmetine katlanacağını sanıyorum. Rolleyes [/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]...
Ulusal takımların seçimi TSF kurumunca yapılmalıdır.
 Ancak ulusal takımların seçimi için bazı kriterler oluşturulabilir. Bunu da TSF yönetim kurulundan koordinatör bir üye gözetiminde ve AYGEG dahil olmak üzere; ulusal takım antrenörleri,eski şampiyonlardan bir kaç sporcu,  sporcular kurulu, hukuk kurulu, teknik kurulun seçilmiş üyelerinden oluşacak bir komisyon hazırlayabilir. Burada seçim kriterleri hazırlanacaktır. Seçim bu kriterlere göre aynı komisyonca yapılıp YK ya sunulmalıdır. Tüm yetki ve sorumluluk bu komisyonun olmalıdır.
[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Türkiye Satranç Şampiyonası eskiden olduğu gibi bir kaç yarışma aşamasında yapılmalıdır. Bu bir kaç aşama her bir sonrakine daha yetkin tecrübeli ve kaliteli sporcu gruplarının ilave edilmesi şeklinde olmalıdır. Bu durum satrancın hem ülke genelinde yaygınlaşma çemberini genişletecek, hem de daha nitelikli katılım şansı yaratacaktır. Örneğin il birinciliklerinden sonraki aşamasında 4-6 ayrı bölgede eş zamanlı çeyrek final, sonrasında da bir merkezde yarı final düşünün.
[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print] Önerimi kabaca örneklendiriyorum.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]4-6 bölge çeyrek finalleri sadece il birinciliklerine katılıp tamamlamak koşuluyla dereceye girenlere  açık olmalıdır.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]İL BİRİNCİLİKLERİ: İllerde yapılır. Katılım açıktır.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]ÇEYREK FİNALLER: Bu aşamadan itibaren ulusal takım havuzlarında ve kamplarında eğitim gören sporcular da ilave olunur. Her il birinciliğinden katılıp tamamlayan ilk 10 sporcunun Erzurum, Samsun, Malatya, Ankara, İzmir, İstanbul merkezlerinde katılabileceği aşamadır. 6 bölge grubunun ilk 20 sporcusu yarı finale kalır.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]YARI FİNAL: Toplam 120 sporcu ile yapılır. Bu aşamaya çeyrek finallerden gelen sporcuların yanısıra, ELO LİSTESİNDEKİ 1. OLAN SPORCU HARİÇ İLK 20 SPORCUNUN DA KATILIM HAKKI DÜZENLENİR.  ilk 6 ya da, 8 ya da, 1o sporcu finale kalır.
[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]FİNAL: 12-16 sporcu ile yapılmalıdır. 14 sporcu ile yapılacaksa eğer  yarı finalden gelen 8 sporcunun dışındaki 6 sporcu:[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]a- Bir önceki yılın şampiyonu doğrudan final yarışmasına alınır.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]b- Aktif olmak şartıyla final yarışmasının yapılacağı aydan bir önceki dönem ELO listesindeki en üst sıradaki TC oyuncusu doğrudan final yarışmasına alınır. Aynı oyuncu bir önceki yılın şampiyonu ise sıradaki 2. oyuncu bu haktan faydalanır.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]c- O sezon içinde ulusal takımlarda skor açısından en başarılı sporcu doğrudan final yarışmasında yer alır. Bu kural o oyuncuya bir taltif olacağı gibi, ulusal takımlar içinde olumlu motivasyon ve teşvik de oluşturabilir.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]d- Türkiye Gençler Şampiyonu doğrudan final yarışmasına alınır. Katılamadığı durumda bu hak 2. olan sporcuya verilir.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]e- Türkiye Bayanlar Şampiyonu doğrudan final yarışmasına alınır. Katılamadığı durumda bu hak 2. olan sporcuya verilir.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]f- Türkiye Veteranlar Şampiyonu doğrudan final yarışmasına alınır. Katılamadığı durumda bu hak 2. olan sporcuya verilir.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]Bu -6- sporcu ile yarı finallerden gelecek 8-10 sporcuyla TÜRKİYE SATRANÇ ŞAMPİYONASI FİNAL YARIŞMASI yapılır.

...

[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]TÜRKİYE SATRANÇ FİNALİ İLE İLGİLİ OLARAK AŞAMA VE KATILIM KRİTERLERİ HAKKINDAKİ DÜŞÜNCE VE ÖNERİLERİM
[/font][/size][/color]

[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]TSF Yıllık Etkinlik Programında yer alan TÜRKİYE SATRANÇ ŞAMPİYONASI düzenli olarak yapılmalıdır. Bu yarışma ülkemizin alt yapı gelişimi için bir ufuktur.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]İL BİRİNCİLİKLERİ AŞAMASI:[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]1-Tüm katılımcılar TC vatandaşı ve aktif TC sporcusu olması gereklidir. TC vatandaşı olması ise en az .... yıl ile ikamet etmiş olma şartına bağlanmalıdır (TSF yıllık programındaki en az ... turnuvaya katılma şartı da düşünülebilir).[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]2-İl birinciliklerinden gelen tüm birinciler lisans ili, ikamet ettiği ya da katıldığı il fark etmeksizin sadece bir il yarışmasına katılma ve tamamlama zorunluluğu olmalıdır. İl birincilikleri sürecinde farklı tarihlerde katıldığı farklı il birinciliklerinden birinde birinci olarak giden bir sporcuyu düşünün. Bu bir sporcunun diğer birine göre herhangi bir aşamadan itibaren en az bir kez daha fazla sayıda yarışarak katılımda adaletsizliği ve fırsat eşitsizliğini beraberinde getirmektedir. Bu kabul edilebilir mi?[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]3-Katılımcı sporcuların TSF tarafından o sezon içinde yarışmalara kayıt yaptırdığı halde katılmama ya da katıldığı turnuvada; habersiz, keyfi ya da organizasyonca kabul edilebilir bir sebep dışında ki sebeplerden turnuva terk cezası almamış olması gereklidir.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]4-Katılımcı her bir sporcu TÜRKİYE SATRANÇ ŞAMPİYONASI'NIN bir sonraki aşamasına katılacaksa bunu belirlenecek makul bir süre içinde taahhüt etmelidir. Bu durum turnuva ciddiyetini sağlamaya katkı sunacağı gibi, şampiyonanın çeşitli aşamalarında da organizasyon ve hakemler açısından da sıkıntıların azalmasını zamanla da yok olmasını sağlayacaktır.[/font][/size][/color]
[color=#002060][size=large][font=Segoe Print]5-İl birinciliklerine kayıt aşamasında makul bir katılım bedeli ödenmelidir. Bu bedel kayıt dışı kalmamalıdır. Açıklanabilir bir sebeple il sitelerinden duyurulabilmelidir. İl birincisi olan sporcuya katkı bedeli olabilir. Diğer zorunlu giderler, örneğin 5,6,7 gün süreyle elektrik ve doğal gaz sarfiyatı yaparak il birinciliğine ev sahipliği yapan kulüp, merkez ve özel işletmeler vardır. Diğer giderleri personel ve kırtasiyeyi yazmıyorum ama bahsedeyim. Katılımın 20 TL olması ve toplanan havuzdan bu giderlerin karşılanması makul değil midir? Dernek ve kulüpler bu bedeli bağış adı altında makbuz karşılığı alabilirler. Bu bedel gerekli yasal düzenleme yapılınca da yönetmeliklerde yer almalıdır.[/font][/size][/color]
[color=#002060] [/color]
[color=#002060] [/color]
- MATRANÇ -
Ara
Cevapla
#5
Sabri beyin mesajında bir konuda benzer düşünceyi paylaştığımızı anladım.Türkiye Satranç Federasyonu 1954 de kuruldu.1961 de Bakanlar Kurulunun onayı ile FİDE ye üye oldu.1991 den önce var olan Federasyon ile bugünkü Federasyonun aynı Federasyon olduğunu kabul etmek gerekir.Rahmetli Hayri Özbilen de böyle düşünüyordu.Böyle düşündüğümüz takdirde birleştirici oluruz.Bazı anlaşmazlıkları daha kolay çözeriz.Amacımız düşmanlık yaratmak değildir.Ancak bugünkü Yönetim zaman zaman çelişkiye düşmektedir.Türkiye Birinciliğine numara verilirken 1991 den önceki turnuvalar da protokola dahil edilmekte ama Federasyonun rozetinde kuruluş tarihi 1991 olarak gösterilmektedir.Dünya gezegeninde bir tek Türkiye Cumhuriyeti vardır.Her ülkenin de bir tek Satranç federasyonu olur.Tarihi 1991 den önce ve sonra şeklinde ikiye bölmenin zararı yararından fazladır.Bugünkü oyuncuların önemli bir kısmı 1991 den önce de vardı.1991 den öncesini yok saymanın yararı yoktur.Satranç Federasyonu Genel Kurulu alacağı bir karar ile kuruluş tarihinin 1954 olduğunu onaylayabilir.
Ateş Ülker
Ara
Cevapla




Konuyu Okuyanlar: 1 Ziyaretçi