Satranç'ın Atası Olan Türk Zekâ Oyunu; Mangala
#4
http://9eylulsatranc.biz/index.php?optio...Itemid=104


ak03.jpg

Özet:


Mankala, Türk dünyasında Dokuz Kumalak, Dokuz Korgol gibi farklı adlarla bilinen ve zevkle oynanan bir Türk zekâ oyununun, dünyadaki genel adıdır. Türkiye'de Mangala adıyla gündeme getirilen oyun, farklı bölgelerde yüze yakın isimle, kısmî değişikliklerle oynanmaktadır. Oyun üzerinde durmamızın sebebi, oyunun Türk Zekâ Oyunları içinde özgün bir yeri olmasıdır. Oyunla ilgili yeterince derleme ve inceleme yapılmamıştır. Türkiye'de oyunun oynandığı yerlere ve oynamasını bilen kişilere ulaşma çabamız, bizi çok zeki insanlara ve özgün Türk kültürünün başka zenginliklerine götürmüştür. Eldeki veriler ve oyunu çocukluğunda oynamış yüzden fazla kişiyle yaptığımız görüşmelerde tespit ettiğimiz bilgilere göre oyunun gelişmesindeki ana hatlar ortaya çıkmıştır. Mangala’nın diğer zekâ oyunlarımızla ilişkilerine dair bilgiler bulunmuştur. Oyunun ülkemizdeki en ilkel hali ile günümüzde piyasaya sürülmüş hali arasındaki geçişler dikkat çekici ve yeni araştırmalara kapı aralayıcı özelliktedir.



SATRANÇ’IN ATASI OLAN TÜRK ZEKÂ OYUNU; MANGALA


Yöntem


Mangala, esas itibariyle çobanların yere karşılıklı belli sayıda kazdıkları kuyulara, belli sayıdaki taşları sırayla bırakarak oynadıkları bir oyundur. Kuyu ve taş sayısı, ülke ve yörelere göre değişebilmektedir. Oyunun Türk dünyasında ve Türkiye’de, yörelere göre değişebilen yüzden fazla adını, ondan fazla farklı taş ve kuyu sayıları ile ve değişen kurallarla oynandığını tespit ettik.[2] Bu çalışmamızda, dünyanın çok iyi bildiği, Türkiye’de ise unutulmakta olan bir Türk Zekâ Oyunu, çeşitli yönleriyle ele alınacaktır.

Oyun Satranca benzeyen, her yaş ve seviyeden insanın zevkle oynadığı bir zekâ oyunudur. Dünyanın birçok ülkesinde, yüze yakın adla, değişik şekillerde, Türkiye ve Türk Dünyasında ise yüzden fazla farklı adla, onlarca değişik çeşidi oynanmaktadır. Birbirine küçük farklarla benzeyen bu oyunların oluşturduğu oyun ailesine genel ad olarak Dünyada Mankala, Türkiye’de ise Mangala denilmektedir. Mangala, özel olarak dünyada Irak, Suriye, Mısır gibi ülkelerde, ülkemizdeyse Gaziantep, Urfa, Hatay, Mardin, Diyarbakır gibi illerimizde oynanan oyunun adıdır. Bu illerimizde Mangala adıyla diğerlerinden biraz fazla kurallaşmış haliyle oynanması (7 kuyu x 7 taş) ve genç girişimcilerin, Osmanlı döneminde İstanbul’da oynanan bu aileden bir oyunu (6 kuyu x 4 taş), 2009 yılında ciddi bir kamuoyu çalışması yaparak, Mangala adıyla piyasaya sürmeleri, bu adın yerleşmesine sebep olmuştur. Böylece resmî bir müdahale olmaksızın oyunun tekleştirilmesi de gündeme gelmiştir. (Sovyetler Birliği döneminde, Türklerin oynadığı bu oyunun, değişik kuyu adedi, taş sayısı ve kuralları tektipleştirilmiş-formalaştırılmış-, farklı oynanış şekilleri de unutulmaya bırakılmıştır. Buna rağmen, Türkistan’da halen oyunun farklı oynanış biçimleri de yaşamaktadır.) Dolayısıyla biz de makalemizde Türkiye’de ve Türk Dünyasında bu oyunların oluşturduğu geniş aileye Mangala diyeceğiz. Osmanlı döneminde oynanan Minkale adlı oyundan yola çıkılıp, kuralları belirlenmiş, tahtası şekillendirilmiş olarak Mangala adıyla satışa sunulan oyunu Mangala(Osmanlı) adıyla zikredeceğiz. Türkiye’de halen yaygın olarak kullanılan diğer adları (Eme, Emen, Foduk, Han, Hane, Kale, Melle, Mene, Mere, Yalak vb.) tür adı olarak kullanmaktan kaçınmamızın sebebi, mevcut tanıtımı desteklemektir. Ancak, oyunun farklı biçimlerinin var olmaya devam etmesini de büyük bir zenginlik olarak görüyoruz. Üstelik bu farklılıklar, Bir Türk oyunu olan Mangala’nın, Satrançla akrabalık ilişkilerine dair ipuçları verdiği için, çok önemlidir.

Prof. Dr. Abdülvahap Kara, Milletlerin bir zekâ oyununa sahip olmalarının, milli bir alfabelerinin olması kadar önemli olduğunu belirtmektedir. Tespitlerine göre Mangala Türkler tarafından 4000 yıldır oynanmaktadır.[3] Dünyadaki en eski (M.Ö. 3000-2000 yılları) Mangala tahtası kaya üzerine oyulmuş olarak Kazakistan’da, Almatı şehri yakınlarında Dastarbası Mağarasında bulunmuştur.[4] (Resim 1) Habeşistan’da bulunan ve Mangala oyununa benzeyen oyunun bulunduğu taş ise (Resim 2) M.Ö. 7-6. yüzyıla dayandırılan bu taşın en eski Mankala Taşı olduğu kabul edilmekteydi.[5] Dastarbası buluntusu, bu tarihi daha eski bir döneme taşımıştır.

image.jpg
Resim 1: Kazakistan’da Almatı yakınlarında bulunan Dastarbası Mağarasındaki Tunç Devrinden (M.Ö. 3000-1200) kalma Mangala (Dokuz Kumalak/Kazakistan) kayası (Prof. Dr. Abdülvahap Kara arşivinden)

image.jpg
Resim 2: Habeşistan’da bulunan Mankala taşı


Dünyada Mankala ile ilgili yüzlerce kitap, makale ve site bulunduğu halde Türkiye’de Mangala ile ilgili bir iki makale ve sitenin dışında ciddi bir yayın yapılmamıştır. Mangala oyununa ilk dikkat çeken bilim adamı Prof. Dr. Metin And olmuştur.[6] Prof. Dr. Abdülvahap Kara’nın yukarda zikredilen makalesi ise yeni bir ufuk açmıştır. Makalemizde önce Halkbilimin konusu olmakla birlikte Tarih, Antropoloji, Arkeoloji bilimlerini de yakından ilgilendirdiği için, Mangala’nın Halkbilimi konuları içindeki yerinin belirlenmesi için, gerekli gördüğümüz bir tasnif denemesinde bulunacağız. Mangala(Osmanlı) oyununun özelliklerini incelendikten sonra, Mangala oyunlarının tarihçesi ve önemi üzerinde durulacak, dünyadaki Mankala oyunları hakkında bilgi verilecektir. Türk Çocuk Oyunlarından taş oyunlarının ve Mangala’nın kendi içindeki dönüşümü incelenecektir. Mangala oyunlarının genel olarak özellikleri ve gelişimi üzerinde durulduktan sonra Mangala’nın diğer Türk Zekâ oyunları ve Satrançla münasebetleri ele alınacaktır.


Mangala’nın Halkbilimi Konuları İçindeki Yeri

Bilindiği gibi Halkbilimin içerdiği ana konuları özgün bir biçimde, yeterli ve eksiksiz, bütün Halkbilim uğraşanlarının üzerinde anlaşabileceği gibi düzenleyip, şemasını çıkarabilmek oldukça zordur. Çünkü sosyal bilimlerin özelliği gereği, birtakım konuları kesin çizgilerle ayırabilme ve diğer bilimlerle olan sınırlarını belirleme güçlüğü vardır. Kapsayıcı çalışmalar yapılmıştır.[7] Ancak Sedat Veyis Örnek’in yolundan giderek, Özkul Çobanoğlu’nun verdiği çerçeve[8] üzerinde, Mangala oyunu açısından, bir düzenleme yapılması da zorunlu olmuştur. Çünkü bu ve benzeri oyunları sadece çocukların oynamadığını gördük. Bu bakımdan sınıflama için bir öneride bulunmak istiyoruz:


XXII. Oyunlar, Oyun malzemeleri ve Oyuncaklar

1. Temsili Nitelikteki Oyunlar

2. Beceriyi ve Yeteneği Amaçlayan Oyunlar

____2a. Zekâ Oyunları

________2a1. Çocuk Oyunları

____________2a1a. Üç Taş

________2a2. Köprü Niteliğindeki (Hem Yetişkinlerin, hem de çocukların oynadığı) Oyunlar

____________2a2a. Dokuztaş (Dokurcun), 12 Taş…

____________2a2b. Kurt-Koyun

____________2a2c. Kös (Kos veya Akdört)

____________2a2ç. Tavla

____________2a2d. Dama

____________2a2e. Domino

____________2a2f. Mangala

____________2a2g. Satıra, Küştü, Kuşta (Satranç)

________2a3. Yetişkin oyunları (Yaren, Sıra vb. toplantılarda, toylarda oynanan oyunlar)

____2b. Yetenek Oyunları

3. Oyun Malzemeleri, Oyuncak Türleri ve Nitelikleri


Mangala’nın, Halkbilimin, teklif ettiğimiz, Oyunlar, Oyun Malzemeleri ve Oyuncaklar konusu içinde, Beceriyi ve Yeteneği Amaçlayan Oyunlar maddesinin bir alt başlığı olarak Zekâ Oyunları ve onun da alt başlığı olan Köprü Niteliğindeki (Hem çocukların, hem de büyüklerin oynadığı) Oyunlar maddesinin bir alt başlığıyla incelenmesinin, araştırmacılara kolaylık sağlayacağını düşünüyoruz.


Mangala (Osmanlı) Oyununun Özellikleri

Mangala, Türkiye’de 2009 yılında, Osmanlılarda oynanan Minkale adlı oyundan hareket edilerek, şık bir kutu ile piyasaya sürülmüş olan, satranca benzer bir zekâ oyununun adıdır.(Resim 3) Tanıtım kitapçığında kuralları ve tarihçesi anlatılmıştır. Oyun, altışardan on iki kuyudaki dörder taşla, toplam 48 taş ve iki oyuncu ile oynanır. Mangala tahtasında on iki çukura ilaveten iki hazine çukuru yer alır. Amaç kendi hazinesinde 25 taş toplamaktır. Belirlenen oyuncu, altı kuyusunun birindeki taşları eline alır, önce taşların birini, taşları aldığı kuyuya, sonra sırayla diğer kuyulara, sağa doğru, birer birer dağıtır. Sağında yer alan kendi hazinesinden geçerken bir taş bırakır. (Rakibin hazinesine taş bırakılmaz) Elinde taş bitene kadar dağıtmaya devam eder. Son taşı ile rakibin taşlarını çift yapmışsa o kuyudaki taşları alır. Rakibin dolu kuyusu karşısındaki boş kuyuya son taşını koymuşsa hem bu taşı, hem de rakibin kuyusundaki taşları alır. Elindeki taşlar bitince oyun rakibe geçer. Dağıtma sırasında son taşı kendi hanesine düşmüş ise yeniden dağıtma hakkı kazanır. Tek kalan taşını yanındaki kuyuya veya yanında ise hazinesine aktarabilir. Ayrıca iki taşın olduğu rakip kuyuya son taşını koyabilirse o kuyudaki taşları alır ve yerine renkli taşını, kalesini koyar; o kuyuya bundan sonra dağıtılan bütün taşlar onun olur. Kale kuralı denilen bu kural devreye girince, hazinelere taş bırakılmadan oyun sürer. Oyunculardan biri 25 taş topladığında oyun biter. Oyun beş set üzerinden oynanır.[9](Resim 4)

image.jpg

Oyunun bu hali Osmanlı’lardaki oynanışa göre düzenlenmiştir. (6 kuyu x 4 taş) Türkiye ve Türk Dünyasında yüzden fazla ad ve onlarca biçimde Mangala Oyunları oynanmaktadır. Bazılarının nasıl oynandığı sanal ortama da konmuştur.[10] Çok az bir kısmı daha önce tespit edilen bu oyunlarla ilgili bulgularımızı aktarmadan önce oyunun Türklerdeki geçmişine bakmak istiyoruz.
image.jpg


Türk Zekâ Oyunu: Mangala

Araştırmalar, oyunun Tunç devrinden beri Türklerde mevcut olduğunu göstermektedir. (Resim 1, 5), Saka, Hun, Göktürk, Uygur, Karahanlı(Resim 6), Selçuklu, Osmanlı, Ihşıt, Tolunoğlu, Memlük kültür çevrelerinde oynandığı bilinmektedir. Mangala oyununun bir çeşidi olan Dokuz Korgol Oyunu, Manas Destanında geçmektedir.[11] Türklerde Mangala’nın oynanışı çok eski dönemlere gitmekle birlikte tektipleştirme ve kalıplaştırmaya -Sovyet döneminde Türkistan’da yapılan hariç- pek rastlanmıyor. Muhtar Avezov, Kalıbek Kuvanışbek gibi önemli aydınları bir araya toplayarak, Kazaklardaki Güney-Doğu çatışmalarının önüne geçmek amacıyla çok çeşitli oynanış şekilleri bulunan Kumalak Oyunu’nu, 1948 yılında Dokuz Kumalak olarak kalıplaştırmıştır. Bu bakımdan oyunun ilkel ve gelişmiş birçok çeşidi günümüze kadar gelebilmiştir. Halen çeşitli Türk devlet ve topluluklarında, Altay, Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Özbekistan, Azerbaycan, İran, Tataristan, Kırım, Romanya, Bulgaristan, Irak, Suriye ve Mısır’da kurallaştırılmış veya müstakil yerel oyunlar olarak oynanmaktadır. Mangala, Türklerde, dört bin yıllık bir geçmişe sahiptir. Göçebe Türk topluluklarında çobanların oynadıkları ve geliştirdikleri bir oyundur. Çobanlar için vakit geçirme oyunu olduğu kadar, aynı zamanda bir strateji oyunuydu. Çünkü göçebe Türk toplumunda çobanlar aynı zamanda birer askerdi. Mangala, Türklerin dünya görüşünü de yansıtmaktadır.[12]

image.jpg

Osmanlıların, Türkistan’da Dokuz Kumalak veya Dokuz Korgol adıyla oynanan oyunu, Minkale veya Mangala adıyla oynadıkları bilinmektedir. Doğu oyunları üzerinde bir kitap yazmış olan Profesör Thomas Hyde, 1694 tarihli De Ludis Orientalibus adlı eserinin Türk oyunlarını tanıttığı bölümünde Mangala oyununa da yer vermiştir.[13] Dünyada kahvehane kültürünün temeli 1554 yılında İstanbul'da atılmış, Avrupa'da kahve kültürünün izleri 1650 yılından sonra görülmeye başlanmıştır. Günümüzde döneme ait, kahve kültürünü yansıtan, İstanbul'da resmedilen, iki görsel kaynak bulunmaktadır. İki kaynakta da bulunan oyunlardan biri Mangala’dır. XVI. Yüzyıl minyatürlerinde kahvehane ve evlerde Minkale oynayanlar tasvir edilmiştir. (Resim 7) [14] Türklerde Mangala oyunu o kadar yaygın bir oyundur ki evlerde, kahvelerde, askerî birliklerin bulunduğu kalelerde, cami avlularında, köylerin merkezi yerlerinde (Resim 9) kayalara oyulmuş olarak görülebilmektedir. Gaziantep Kalesinde yapılan kazılarda biri büyük 7'li, ikisi küçük 6'lı üç adet mangala oyununun oynandığı taş bloklar bulunmuştur. (Resim 8 )[15]

image.jpg

image.jpg

image.jpg
1582 yılında Nakkaş Osman ve ekibi tarafından çizilmiş Surname-i Hümayun adlı eserde, Şehzade Mehmet’in sünnet düğününde İstanbul’da Osmanlı esnaf alayının tasvir edildiği minyatür. (Aslı 367a numaralı kayıtla Topkapı Sarayı Müzesi’ndedir.)


image.jpg
image.jpg
İstanbul 16.yy. Kahvehane minyatürü (Dublin Chester Beatty Kütüphanesinden alınmıştır.)
Resim 7: Osmanlı Minyatürlerinde Minkale oynayanlar (4 Adet )


image.jpg
Resim 8: Gaziantep Kalesinde bulunan Mangala Taşlarından biri

image.jpg
Resim 9: Arslan Küçükyıldız’ın köyü olan Kastamonu Budamış Köyü Kumara Mahallesi köy camisi önündeki Mangala kayası resimleri.


Mangala Oyununun Önemi

Türkler, çocuklarına doğumdan itibaren çok özel bir eğitim verir. Bu eğitimin ilk aşaması Ninni’lerdir. Çocuğa ninnilerle dünya, hayat, mücadele öğretilir.[16] Çocuk oyunları da fizik ve zekâ olarak çocukların eğitimini, geleceğe hazırlanmasını sağlar. Basitten karmaşığa doğru öğretilen zekâ oyunlarıyla Türk çocukları geleceğe hazırlanmaktadır. Şansa yer olmaması, oyuncuya oyunun hamlelerini, birkaç hamle sonrasını, rakip oyuncunun hamlelerine göre hamle yapmayı düşündürtmesi, matematik ve sayı sayma bilgisi gerektirmesi, şüphesiz ki Mangala oyunun Dama ve Satranç gibi gelişmiş bir zekâ oyunu olduğunu göstermektedir. Hayatın her anında Mangala oyununun farklı yönlerini yaşarız. Planlama, Strateji, Taktik gibi unsurları gerçekleştirmeye çalışırız. Mangala oyununun, özellikle çocuklarda, oyun tahtasına odaklanabilme, olayları gözünde canlandırabilme, gelecekte olabilecekleri düşünerek ileriyi görebilme, yapabileceği birçok hamle içinden en iyisini seçebilmeyi değerlendirme, hedefe ulaşmak için sabırlı ve temkinli davranma, planlama, rakibinin davranışlarını değerlendirebilme, tek başına zorluklarla mücadele ve karar verme açısından kişilik gelişimi, sosyal ortamlarda bulunması açısından da sosyal yönünün gelişmesi gibi konularda olumlu etkileri vardır. Kişisel değerleri güçlendirmesi, başkalarına saygılı olma, farklı bakış açılarını kabullenme gibi sosyal davranışların üzerinde de etkisi büyüktür. Kavrama yeteneğinin gelişmesi ile bilgiye ve mantığa dayalı çıkarımlarda, varsayımlarda bulunabilme, çok boyut ve derinlikte düşünebilme, mantık ve geleceği kurgulama ve karar verme gibi alanların gelişiminde önemli faydaları görülmüştür.

Teknik bilgi (Taşların ve hareketlerin öğretilmesi, dağıtışlar ve diğer kurallar) ve bu bilgilerin uygulanması kişinin pratik zekâsının geliştirmektedir. Mangala oyununu küçüklüğünde oynayanların ifadesine göre, oyunu başarıyla oynayan çocukların tamamı, istedikleri alanda, meslekte ilerleyebilmiş, hayatta başarılı olmuşlardır.[17] Mangala oynayan kişilerin son derece zeki kişiler olduğuna bizzat şahidiz.[18] Mangala, öğrencilerde kendiliğinden daha karmaşık düşünebilme becerisi sağlamaktadır. Yeni fikirlerden çok, kaliteli yaratıcılık şeklinde düşünme tarzı geliştirmektedir. Öğrenme, öğretme, rekabet etme, eğlenme, başkalarına ve kendimize zarar vermeden yapılabilen bir faaliyettir. 1997 yılında yapılan bir araştırmaya göre matematik, fen ve okuma alanlarında görülen başarıların arkasındaki gizli gücün satranç olduğu görülmüştü.[19] Mangala, işlevleri yönünden Satranca çok benzemektedir; Avrupa’da ilkokullara ders olarak konulması düşünülmüş, Matematik eğitiminde yardımcı olduğu görülmüştür.[20] Gerçekten dikkatin yoğunlaştırılması, iyi bir bellek ve sezgisel matematik yeteneği geliştirmesi bakımından çocuklar için iyi bir beyin alıştırmasıdır.

Oyun, özellikle çocuk bakımından onun çeşitli yetilerini ve becerilerini geliştirecek niteliktedir: Bir zekâ savaşıdır. Metin And’ın Townshend’dan aktardığı gibi, bir toplumda kişilerde en fazla beğenilen ve örnek alınan niteliklerden yedisi Mangala oyununda mevcuttur:

1. Kurnazlık: Oyunun stratejisini planlamak ve oyun kurallarını kendi çıkarları doğrultusunda kullanabilmek.
2. Uyanıklılık: Karşısındakinin kurnazlığına karşı savunma ve önlem.
3. Önceden görme: Hazırladığı oyun manevrasına karşı hasmının tepkisini kestirebilme yeteneği.
4. Esneklik: Beklenmedik durumlarda hemen tepki gösterebilme yeteneği.
5. Direnme: Tüm şaşırtmalara karşın kendi planını sonuna dek sürdürebilme yeteneği.
6. Sağgörü: Özellikle Mangala oyununda hasmından plan ve gücünü gizleyebilme yeteneği.
7. Bellek: Hasmının sağgörüsüne karşın, onun durumunu ve gücünü ne denli saklarsa saklasın kestirebilme yeteneği.[21]

Bu özellikleri bünyesinde barındıran ve sevilerek oynanan üç büyük zekâ oyunu bilinmektedir: Satranç, Dama, Mangala.[22] Bunlardan Mangala oyunu, Türk Zekâ Oyunları’ndaki bazı özellikler yakından incelendiğinde görüleceği üzere, diğer Türk Zekâ Oyunları’yla[23] birlikte Satranç oyununun öncülü ve atasıdır. Bu bakımdan üzerinde durulmaya değer bir oyunumuzdur.



Dünyada Mankala Oyunları

Mantık ve oynayış biçimi bakımından Mangala’ya benzeyen oyunların Afrika, Ortadoğu ve hatta bazı Uzakdoğu halklarında da olduğunu görüyoruz. Bu oyunlar bölgelere göre bazı küçük farklılıklara arz etmekte ve isimler almaktadır. Afrika’da Wari, Warri, Ware, Walle, Awari, Aware, Awaoley, Awele, Abalala'e, Ayoayo, Oware, Owari, Wouri, Bantuni, Bao, Soro, Gabata, Mulabalaba, Ayo, Bechi, Deka, Gamacha, Giuthi, Njombwa, Nsumbi, Qelat, Çoban Oyunu, Toee, Kubuguza, Mancala, Mangola, Mungala, Mangal, Kaleh, Sadaka vb. adlarla oynanan oyun, Türkiye, Suriye, Irak, İran, Ürdün, Suudi Arabistan, Hindistan, Maldiv Adaları, Bangladeş, Seylan, Zaire, Malezya, Tayland, Vietnam, Moğolistan, Kazakistan, Kırgızistan, Azerbaycan, Tataristan, Dağlık Altay, Türkmenistan, Özbekistan, Çin, Endonezya, Filipinler, Habeşistan, Somali, Kenya, Mısır, Moritanya, Senagal, Zambia, Sierra Leone, Liberya, Mali, Guyana, Antiller, Haiti, Zengibar, Sudan, Tanzanya, Uganda, Ruanda, Burundi, Malawi, Rodezya, Güney Afrika, Brezilya, Nijerya, Niger, Togo, Fildişi Sahili, Yukarı Volta, Kamerun, Gabon, Madagaskar, Gine, Ghana, Dahomey gibi ülkelerde[24] farklı adlarla, oynanış biçimleri, kuyu ve taş sayılarıyla görülmüştür. Oyun XIX. yy. sömürgecilik faaliyetleri ile taşınan köleler aracılığıyla Karayipler ve Güney Amerika’nın doğu kıyısına da yayılmıştır. Hindistan, Sri Lanka, Endonezya, Malezya ve Filipinler'de de birçok çeşitleri vardır. (Bkz. Ek: 1) En tanınmışları Nijerya’dan Ayo ve batı Afrika ile Karayipler’de oynanan Wari’dir. Mankala, Batılılarca Conga (Almanya) Cups (ABD-New York) The Glass Bead Game, Oh-Wah-Ree (Oware’nin varyantı), 55 Stones, Kauri adlarıyla piyasaya sürülmüştür.[25] Ayrıca oyun sanal oyun olarak geliştirilmiş, çeşitli türleri sanal ortama konmuştur. Cep telefonlarında bile oynanabilmektedir.

Mankala oyunlarının bazıları diğerlerinden farklıdır; Mankala’nın 2 sıralısı Ekvatorun kuzeyinde, 4 sıralısı güneyinde yaygın olmak üzere pek çok çeşidi vardır. Mankala çeşitlerini birbirlerinden ayıran en büyük fark sıra sayısıdır. 2, 3 ve 4 sıralı olmak üzere üçe ayrılılar. Gana’dan 2 sıralı Oware dünyada yaygın bir Mankala türüdür. İkinci büyük fark oyunun tek turlu, çok turlu ya da Hint usulü oynanmasıdır. Tek turlularda, çukurlardan birindeki taşlar alınır ve sıradaki çukurlara bırakılır. Çok turlularda, son bırakılan taş dolu bir çukura bırakılırsa oyuncu bu çukurdaki taşları alarak tekrar oynar ve son taşını boş bir çukura bırakana kadar oynamaya devam eder. Hint usulünün çok turludan tek farkı son bırakılan çukur değil de takip eden çukurdan oyuna devam edilmesidir ve sıranın karşıdakine geçmesi için son taşın bırakıldığı çukurdan sonraki çukurun boş olması gerekir.[26]

Oyunun kökeni üzerine birçok görüş ileri sürülmektedir. Konuyla ilgili ilk kaynaklar, oyunu Arap oyunu olarak nitelendirirken, sonraki dönemde yazılan kitap ve makalelerde oyunun kökeni Afrika, Habeşistan vb. olarak çeşitlendirilmiştir. Habeşistan kökeni savı, orada bulunan bir kaya ile ilgilidir. Daha eski tarihli Dastarbası buluntusu Asya’yı işaret etmektedir. Kanaatimiz, oyunun Asya kökenli olduğudur. Prof. Dr. Metin And da bu kanaattedir. Oyun, satrancın izlediği yolu izleyerek, önce Hint, Fars ve Araplara, oradan da Avrupa’ya geçmiştir. Hindistan'da yapılan 10. Uluslararası Antropoloji Kongresinde Oyun Antropolojisi kurulunda Mangala üzerine bir bildiri okuyan antropolog Philip Townshend, Metin And’dan Türkiye'de oyunun yaşadığını, hele bir türünün Afrika'dakilere benzediğini öğrenince oyunun Asya kökenli olabileceğini ifade etmiştir.[27] Bu konudaki araştırmalara Türk Antropolog ve Halkbilimcilerinin de katılmasının, araştırmaların sağlığı açısından, önem taşıdığını düşünüyoruz.


Bir oyun, aynı zaman diliminde dünyanın başka yerlerinde ortaya çıkıp, aynı anda oynanamaz mı? Oynanabilir. Ortaya çıkışları birbirinden habersiz de olabilir. Ama isimleri ve kuralları birbirine bu kadar yakın olamaz. Batılıların, oyunun kökenini Afrika’ya, Habeşistan’a, Araplara mal ederek Garp kurnazlığı yaptığını, söylersek abartmış olmayız. Mancala, Mangala, Mankala, Kaleh, Kale gibi adlarla dünyada tanınan bu oyunun adının Türkçe bir kelime olan “Kale”den türediğini düşünüyoruz. Osmanlılarda oyunun adı Minkale idi. Türkistan'a, Türkiye'ye bilim adamı, gezgin ve benzeri kılıklarla gelen şarkiyatçılar, Türk çocuk oyunlarını, bu arada Minkale’yi de görmüş ve Batı’ya tanıtmışlardır. Prof. Thomas Hyde, 1694 tarihinde yazdığı, yukarıda zikrettiğimiz eserinin Türk oyunlarını tanıttığı bölümünde Mangala’ya da yer vermiştir. Mangala’yla ilgili zengin kültür, oyunun bir Türk oyunu olduğunu göstermektedir. Çünkü başka milletler daha az taşla ve çukurla, daha sade kurallarla bu oyunu oynarken, biz dokuzar, onar çukur ve taşla oynayabilmişiz. Onlarca değişik kuralla oynayabiliyoruz. Yani oyunun en zengin hali Türklerdedir. Tarihte bir zenginliğin en yüksek noktasını, zirvesini kim başarmışsa, o zenginlik onun adıyla anılmaya layıktır. Benzer oyunların başka coğrafyalarda da daha sonraki tarihlerde oynanmış ve oynanıyor olmasının, bu oyunu bir Türk Zekâ Oyunu olarak değerlendirmemize engel teşkil etmeyeceğini düşünüyoruz.



__________________________

[1] TRT-Yapımcı/Yönetmen

[2] Oyuna ilgimizin hikâyesi için ayrıca bkz: http://mangala.blogcu.com

[3] Abdülvahap KARA- Mimar Sinan Güzel Sanatlar Ü. Öğretim üyesi – “Dört Bin Yıllık Zekâ Ve Strateji Oyunu Dokuz Kumalak (Dokuz Taş)”, Türk Dünyası Tarih Dergisi, Eylül 2007

[4] S. AKHMET, B. ZHELEZNYAKOV, Mistery of Dastarbasy Caves, Nomad-Kazakhstan No: 5, 2005, Sf.63-66

[5] http://en.wikipedia.org/wiki/Mancala

[6] Metin AND. Çocuk Oyunlarının Kültürümüzde Yeri ve Önemi, Ankara. Ulusal Kültür, Nisan 1979, S. 4

[7] Bkz: İbrahim ÖZBAKIR, Geleneksel Çocuk Oyunlarında Fonksiyonel Oyuncu “Ebe”, Uluslar arası Sosyal Araştırmalar Dergisi, ISSN: 1307-9581, Volume 2/6, (Şubat, 2009), sf. 482

[8] Özkul ÇOBANOĞLU,. Halkbilimi Kuramları ve Araştırma Yöntemleri Tarihine Giriş. Ankara, Akçağ Yayınları, 1999, 344 s. (Sf. 35) Çobanoğlu’nun verdiği ana çerçeve: “XXII. Çocuk Oyunları ve Oyuncakları / 1. Temsili Nitelikteki Oyunlar /2. Beceriyi ve Yeteneği Amaçlayan Oyunlar / 3. Oyuncak Türleri ve Nitelikleri” şeklindedir.

[9] Ayrıntılar ve oyunun kurallarını görüntülü olarak görmek için bkz: www.mangala.com.tr

[10] Sekiz Yalaklı Taş oyunu: http://www.yuvarehberim.com/blog/sekiz-k...ikla-izle/

[11] www.sevgi.us/tarih-mitoloji/419-manas-destani-4.html

[12] Kara. Agm.

[13] Metin AND, “Türk oyunları üzerine Latince bir kitap”, Türk Folklor Araştırmaları, Mayıs 1963, Sayı: 166.

[14] www.mangala.com.tr ve http://www.mangalaoyunu.net/mangala/index.htm

[15]Gonca TOKUZ, “20. Yüzyılda Gaziantep’te Eğlence Hayatı”, Gaziantep, Gaziantep Üniversitesi Vakfı Yayını, Yayın No: 14, 2004, 374 sf.

[16] Necati DEMİR, Fikriye DEMİR. Türk Ninnileri. Ankara, Sarkaç Yayınları, 2010, 351 sf.

[17] Dr. Ahmet BAŞOĞLU, Yüksek İhtisas Hastanesi Müdürü

[18] Derlediğim oyunların kaynakları zeki insanlardı. Oyunları bizzat onlarla oynadım. (Bunları kızım Beyza KÜÇÜKYILDIZ’la oynayarak denedik.)

[19] Mehmet SAN, “Neden Satranç Oynamalıyız?” Ankara, İlkem Kolej Dergisi, 4.sayı, Mayıs 2010, sf.62,63

[20] Metin AND, Çocuk Oyunlarının Kültürümüzde Yeri ve Önemi, Ankara. Ulusal Kültür, Nisan 1979, S. 4

[21] And. Agm.

[22] Asya Dokuz Kumalak Açık Şampiyonası (Çimkent 19-26 Ekim 2009) yapılmıştır. Dokuz ülkeden (Kazakistan, Özbekistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Türkiye, Azerbaycan, Rusya, Çin, Moğolistan) katılımlar olmuştur. 15 Temmuz- 1 Ağustos 2010 tarihleri arasında Çek Cumhuriyeti'nin Prag kentinde 47 ülke'den 5000’in üzerinde kişinin katılımıyla 20.si yapılan Dünya Zekâ Oyunları şampiyonasında yer alan oyunlardan birisi Dokuz Kumalak’tır.

[23] Bu oyunlar; Aşık, Beş Taş, Çok Taş, Üç Taş, Dokuz Taş, Oniki Taş, Kös, Kurt-Koyun, Dama, Satıra, Satranç, Mangala, Yüzük, Domino, Tavla gibi oyunlardır.

[24] And. Agm.

[25] http://en.wikipedia.org/wiki/List_of_mancala_games

http://mangala.blogcu.com/dunyadaki-mang...ri/9228536

[26] http://tr.wikipedia.org/wiki/Mankala

[27] And. Agm.
Ara
Cevapla


Bu Konudaki Yorumlar
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: İskender Altındiş - 20-02-2011, 22:25
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: İskender Altındiş - 19-03-2011, 04:51
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: İskender Altındiş - 30-04-2011, 11:01
[Konu Başlığı Yok] - Yazar: İskender Altındiş - 18-05-2011, 23:11



Konuyu Okuyanlar: 2 Ziyaretçi