15-04-2008, 08:12
Değerli Dostlarım,
Bugün (15.04.2008 ) Vatan Gazetesinde benimle ilgili haberi okuyarak Savcının hakkımda benim için istemiş olduğu cezayı öğrenmiş bulunuyorum. Henüz benim ve Avukatımın bilmediği bu iddianamenin Vatan Gazetesine nasıl ulaştığı merak konusu. Bugün Avukatlarım gerekli araştırmaları yapacaklardır.
92 gün içeride yatarken ortaya koyduğumuz somut delil ve şahitler neticesinde tutukluluk halim kalkmış, savcının iddianamesini usulen bekliyorduk. Savcı idianameyi hazırlayabilmesi için Adli Tıp Raporunu beklemekteydi. 15 gün önce adli tıp raporunun olumlu bir şekilde geldiğini çocukların ruh ve beden sağlıkların yerinde olduğunu öğrendik. Zetan aksini de düşünmüyorduk. Çünkü ortada iddia edilen olay yaşanmamıştı. Savcılığa bu işin organize bir hareket olduğunun tüm belgelerini somut deliller ile sunduk. Anladığım kadarı ile Vatan Gazetesi içinden birileri etki altına alınarak bana karşı kullanılmakta ve alet edilmektedir. Bana karşı kasıtlı olumsuz kamuoyu oluşturulmaya ve mahkemeyi baskı altına almayı amaçlamaktadırlar.
1990 Kuşadası olayı ile başlayan tuhaflıklar, 1998 yılında Sitebank Turnuvasının kasıtlı olarak engellenmesi ile devam etti. Ardından Hukuka ve İnsan Haklarına aykırı yasaklar getirildi. 2000 yılında KKTC'ye Sertaç Dalkıran Kıbrıs Rum Kesimi adına casusluk yapmaya gitti gerekçesi ile Olimpiyat takımından attılar. Alınan mahkeme kararlarını dinlemediler. BU konu ile ilgili davayı 7 yılda kazanabildim. Şu anda da tamamen asılsız bir iddianın üstesinden gelmeye çalışıyorum. Allah benim ve ailemin yardımcısı olsun. BU mahkeme dışındaki diğer belgeleri siteye en kısa süre içinde koymaya çalışacağım. Site belki ilk planda oluşturmak istediklerimi içinde bulunduğum şartlar nedeni ile tam anlamı ile olamayacak. Ancak herkesin mutlaka bilmesi gerekneler orada sunulacak. Dava bitince bu konu ile belgeleri de oradan sunacağım. Bu süreç içinde ölür ya da öldürülürsem tüm belgeler Av. Bülent Pekand ve Av. Yavuz Berberoğlu'nda bulunmaktadır.
Sevgi ve saygılarımla
H. Sertaç Dalkıran
Bugün (15.04.2008 ) Vatan Gazetesinde benimle ilgili haberi okuyarak Savcının hakkımda benim için istemiş olduğu cezayı öğrenmiş bulunuyorum. Henüz benim ve Avukatımın bilmediği bu iddianamenin Vatan Gazetesine nasıl ulaştığı merak konusu. Bugün Avukatlarım gerekli araştırmaları yapacaklardır.
92 gün içeride yatarken ortaya koyduğumuz somut delil ve şahitler neticesinde tutukluluk halim kalkmış, savcının iddianamesini usulen bekliyorduk. Savcı idianameyi hazırlayabilmesi için Adli Tıp Raporunu beklemekteydi. 15 gün önce adli tıp raporunun olumlu bir şekilde geldiğini çocukların ruh ve beden sağlıkların yerinde olduğunu öğrendik. Zetan aksini de düşünmüyorduk. Çünkü ortada iddia edilen olay yaşanmamıştı. Savcılığa bu işin organize bir hareket olduğunun tüm belgelerini somut deliller ile sunduk. Anladığım kadarı ile Vatan Gazetesi içinden birileri etki altına alınarak bana karşı kullanılmakta ve alet edilmektedir. Bana karşı kasıtlı olumsuz kamuoyu oluşturulmaya ve mahkemeyi baskı altına almayı amaçlamaktadırlar.
1990 Kuşadası olayı ile başlayan tuhaflıklar, 1998 yılında Sitebank Turnuvasının kasıtlı olarak engellenmesi ile devam etti. Ardından Hukuka ve İnsan Haklarına aykırı yasaklar getirildi. 2000 yılında KKTC'ye Sertaç Dalkıran Kıbrıs Rum Kesimi adına casusluk yapmaya gitti gerekçesi ile Olimpiyat takımından attılar. Alınan mahkeme kararlarını dinlemediler. BU konu ile ilgili davayı 7 yılda kazanabildim. Şu anda da tamamen asılsız bir iddianın üstesinden gelmeye çalışıyorum. Allah benim ve ailemin yardımcısı olsun. BU mahkeme dışındaki diğer belgeleri siteye en kısa süre içinde koymaya çalışacağım. Site belki ilk planda oluşturmak istediklerimi içinde bulunduğum şartlar nedeni ile tam anlamı ile olamayacak. Ancak herkesin mutlaka bilmesi gerekneler orada sunulacak. Dava bitince bu konu ile belgeleri de oradan sunacağım. Bu süreç içinde ölür ya da öldürülürsem tüm belgeler Av. Bülent Pekand ve Av. Yavuz Berberoğlu'nda bulunmaktadır.
Sevgi ve saygılarımla
H. Sertaç Dalkıran
hsdalkiran