01-09-2012, 15:40
"Kübra Öztürk ve 50 Hamle Kuralı" başlığı altında şöyle yazmış. Kübra Öztürk'ün 50 hamle kuralına göre berabere yapmayıp oyunu zorlaması ve kaybetmesi üzerine yazılanların sonu.
Cengiz Bey keşke Suat Atalık'a gösterdiğiniz şefkatin 100'de birini şu anda Olimpiyatta oynamakta olan WGM Kübra Öztürk'e gösterseydiniz. Mesajınızın yanındaki bana göre verilmek istenen gerçek mesaj ve oyuncu üzerinde olası etkileri.
"Bu talihsiz kayıp ile maçı da kaybediyoruz. Son tur böyle bir şey olsa en az 10 sıra geri gideriz." Cengiz Keleş. (Kübra Öztürk beceriksizce 50 hamle kuralını bilmediği için hem kaybetti hem de takımını kaybettirdi. Bak Kübra bunu son turda yaparsan takımı fena batırırsın.)
"Merak ediyorum:
WGM olmuş ve A Milli Takımın birinci masasında oynayan bir oyuncu "50 hamle" kuralını bilmez mi?" Cengiz Keleş (WGM olmuşsun, birinci masada oynuyorsun ve daha 50 hamle kuralını bilmiyorsun. Yazıklar olsun Kübra)
"Kamplarda bu konular hiç anlatılmaz mı?" Cengiz Keleş. (Bu TSF ne biçim kamp düzenliyor. Ne biçim antrenörler getiriyor. Daha oyuncuların 50 hamle kuralından haberi yok) Kamplarda bu konular anlatılmaz. Satranç oynamayı öğrendiğinizde öğrenirsiniz. Platon.
"Takım Kaptanı ne yapıyor?" Cengiz Keleş (Bu TSF ne biçim kaptan getirmiş. Oyuncusu 50 hamle kuralını bilmiyor. Kaptan dediğin maçtan önce geçerken almayı, 50 hamle kuralını tekrar falan ettirir.)
Gördüğünüz gibi sorular soru değil sadece amaç meyve veren ağacı taşlamak. Suat bey ve onu destekleyenler de meyve veren ağaç olarak bir Atalık'ı görmeseler manzara daha farklı olur ve savunmalarınıza biraz olsun inanabilirdik.
Sözde TSF'yi, Başkanını, antrenörleri, kaptanları yereceğim derken Kübra Öztürk'ü ve satrancını küçük gören bu yazıyı kınıyorum.
Not: Bana göre Kübra Öztürk 50 hamle kuralını zaman sıkışmasında bilererek bozdu.Eğer kazansaydı takım da kazanacaktı. Bunu diğer iletinin altında göstereceğim.
Cengiz Keleş Nickli Kullanıcıdan Alıntı:Dün oynanan Ekvador maçını talihsiz bir şekilde kaybettik.
Bu talihsiz kayıp ile maçı da kaybediyoruz. Son tur böyle bir şey olsa en az 10 sıra geri gideriz.
Merak ediyorum:
WGM olmuş ve A Milli Takımın birinci masasında oynayan bir oyuncu "50 hamle" kuralını bilmez mi?
Kamplarda bu konular hiç anlatılmaz mı?
Takım Kaptanı ne yapıyor?
Cengiz Bey keşke Suat Atalık'a gösterdiğiniz şefkatin 100'de birini şu anda Olimpiyatta oynamakta olan WGM Kübra Öztürk'e gösterseydiniz. Mesajınızın yanındaki bana göre verilmek istenen gerçek mesaj ve oyuncu üzerinde olası etkileri.
"Bu talihsiz kayıp ile maçı da kaybediyoruz. Son tur böyle bir şey olsa en az 10 sıra geri gideriz." Cengiz Keleş. (Kübra Öztürk beceriksizce 50 hamle kuralını bilmediği için hem kaybetti hem de takımını kaybettirdi. Bak Kübra bunu son turda yaparsan takımı fena batırırsın.)
"Merak ediyorum:
WGM olmuş ve A Milli Takımın birinci masasında oynayan bir oyuncu "50 hamle" kuralını bilmez mi?" Cengiz Keleş (WGM olmuşsun, birinci masada oynuyorsun ve daha 50 hamle kuralını bilmiyorsun. Yazıklar olsun Kübra)
"Kamplarda bu konular hiç anlatılmaz mı?" Cengiz Keleş. (Bu TSF ne biçim kamp düzenliyor. Ne biçim antrenörler getiriyor. Daha oyuncuların 50 hamle kuralından haberi yok) Kamplarda bu konular anlatılmaz. Satranç oynamayı öğrendiğinizde öğrenirsiniz. Platon.
"Takım Kaptanı ne yapıyor?" Cengiz Keleş (Bu TSF ne biçim kaptan getirmiş. Oyuncusu 50 hamle kuralını bilmiyor. Kaptan dediğin maçtan önce geçerken almayı, 50 hamle kuralını tekrar falan ettirir.)
Gördüğünüz gibi sorular soru değil sadece amaç meyve veren ağacı taşlamak. Suat bey ve onu destekleyenler de meyve veren ağaç olarak bir Atalık'ı görmeseler manzara daha farklı olur ve savunmalarınıza biraz olsun inanabilirdik.
Sözde TSF'yi, Başkanını, antrenörleri, kaptanları yereceğim derken Kübra Öztürk'ü ve satrancını küçük gören bu yazıyı kınıyorum.
Not: Bana göre Kübra Öztürk 50 hamle kuralını zaman sıkışmasında bilererek bozdu.Eğer kazansaydı takım da kazanacaktı. Bunu diğer iletinin altında göstereceğim.