29-04-2013, 11:58
Alıntı:Basın Medya İletişim Kurulu var (Özgür kusura bakmasın o da bu kurulda sanırım) işte koca olimpiyat geldi geçti, bundan önceki dönemde var mıydı bilmiyorum bu kurul, şu forumda Ertan yazmasa hangimizin olimpiyat turlarından haberi olacaktı.
Biraz uzun oldu affedin.
Olimpiyat'ta Kurul Yoktu
Yazdığınızın özünü anlıyorum (kurulların işlevselliği) ama maddi bir hata var. Bu kurul, haliyle seçim de Olimpiyat'tan sonra yapıldığı için Olimpiyat'tan sonra oluşturuldu.
Kişisel-Olimpiyat'a Medya İlgisi Üzerinden
Bana Olimpiyat'ta Medya Ekibi'nde olmam teklif edildi ama gazetecilikle alakasız bir tam zamanlı işim olması ve başka muhtelif nedenlerle bu teklifi geri çevirdim. Sonra Kurul'a aslında beklemediğim ve çok açık olmayan bir teklif sonucunda girdim. Hiçbir şikayetim yok, satrancın içinden gelenlerin kurullara girmesi gerekir. Yalnız şu var: ne bu Kurul ne de bir başkası satrancı manşetlere taşır
Olimpiyat'ta neden yeterince Sabah'ta yeterince haber çıkmadığı, satranç medyasına dair fikirlerim (dergiler ve web siteleri), ne yapmalı (dünyada/Türkiye'de) gibi konuların her biriyle ilgili uzun uzun yazılar yazmak istemiyorum şu aşamada. Yüz yüze anlatmak daha uygun.
Haberleri forumdan almak, Satranç Forumu Gazeteciliği?!
Kurul henüz bir çalışma yapmadı, ama yaparsa katkıda bulunmaya çalışacağım. Tabii Kurulun gücünü konuşurken satrancın nasıl tanıtmak istediğimizi, satrancın geleceği nere gidiyor/gitmeli gibi konuları tartışmalıyız.
Ayrıca Forumlarda yapılan çabaları ve sebeplerini anlıyorum ama hiçbirisi gazetecilik faaliyeti değil. Hepsi çok iyi niyetli çabalar, ama gazetecilik değil. Kurumsallık ve getirdiği sorumluluk/kuralları hafife almayın.
Ayrıca forumlarda ilgi çeken nedense oyunlar, satranççılar ve turnuva değil, sanıldığı kadar da çetrefilli olmayan satranç bürokrasisinin entrikaları ve seçim muhabbetleri. Tabii ki önemli ama bunlar satrancın tali unsurlarıdır.
Forumları bir satranç aydınlanması olarak görenleri, dil biliyorlarsa, yabancı kaynakları takip etmelerini öneririm. İşin teknik boyutuyla ilgili zaten kaynakları herkes biliyor az çok. Meraklısı olanların imkanları varsa, satranç hakkında anı ve gazetecilik dahilinde yazılmış kitapları da edinmelerini tavsiye ederim.
Gençler
Selim Çıtak, Ali Polatel, Tarık Selbes ve tabii ki Alper Efe Ataman gibi hem kalemleri, satranç seviyesi, satranç kültürü ve genel entelektüel seviyesi Türkiye'de sadece satrançla ilgili yazıp çizenlerin fersah fersah ilerisinde olan kişilerden fazlasına ihtiyaç var. Hevesli gençleri (yok değiller) öncelikle Fatma Koç Öztürk ve Alper Efe Ataman'a ulaşmaları konusunda yönlendiriyorum. Bu dediğimi hafife almayın, çok ihtiyaç var.
Ana Akım Medya
Ana akım medya için de benim gibi tanıdıkları olan delilere ihtiyaç var. Benim yaşım maceralar için biraz geç zaten yazıp çizdirdikleri bir yer var. Ana akım medyada yazmak isteyen üniversite gençliği kapıları zorlamalı. Dolaylı yollardan (ve özellikle Twitter yoluyla) kulaklarına kar suyu kaçırıyorum.