22-10-2013, 14:26
Aşkın Bey'in son mesajı ile birlikte olayın asıl sorumlularının kim olduğu orata çıktı ve rahat bir nefes aldık. Elini taşın altına sokmayan, sorunlardan şikayet edip çözüme katkıda bulunmayan bu satranççıların sebep olduğu sorunlar gerçekten bizleri de bıktırdı artık. Ne kadar ironik öyle değil mi? Bir yolunu bulabilsek de satranççı kavramını ortadan kaldırabilsek, turnuvalar düzenlenmesine gerek kalmasa ama yöneticiler ve onların çevresinde yer alan grup federasyonun tepesinde kalmaya devam etse.
Oturup sayma fırsatını bulamadım bu kaçıncıdır Aşın Bey'in 'ben de satranççıyım, ben de sizlerden biriyim, eksikler var gelin düzelmesine yardım edelim dedikten sonra, işler ciddileşince üslubunu sertleştirerek olaylara 'merkez' gözünden bakmaya başlaması ve oyuncuları suçlar konuma geçmesi?
Ortada çok ama çok basit bir durum var. İstanbul'da, 15 milyon nüfuslu, ülke ekeonomisinin en büyük kaynağı olan şehirde, yılda 2-3 tane elo hesaplamalarına katılabilecek turnuva düzenlenebiliyor. O turnuvalardan en önemlilerinden biri yapıldığı halde hesaplamalara dahil edilmiyor. Aşkın Bey'in verdiği bilgilere göre Osmaniye, Ankara vs bir çok ilin benzer turnuvası hesaplamalara giriyor ama İstanbul yok! Hemen durup düşünüyoruz acaba neden? Hem başhakemlik görevini yapan hem de İl Temsilciliğinde görevli olan Çiğden Hanım konunun kendileriyle en ufak bir ilgisinin olmadığını söylüyor. Ama ortada bir sonuç var. Diğer illerde turnuva hesaplamalara dahil edilirken İstanbul yok?
Acaba, TSF ve teknik kurulun İstanbula karşı bir garezi mi var? Sanmıyoruz. Turnuva tüzüğünde ilgili maddenin olmayışının nedeni nedir örneğin? İl temsilciliği ile ilgisi yoksa o halde TSF tarafından bu madde atlanmış. Osmaniye ilinde ise var. O zaman TSF her il için değişik tüzük mü hazırlamış? Ya da belki Ankaralı, Osmaniyeli satranççılar turnuva başlamadan duruma itiraz edip görevlerini yerine getirmiş? O halde neden bir ilin tüzüğü değiştirilirken, diğer iller aynı şekilde bırakılmış?
Bu soruların hiçbirisine cevap yok ama suçlu zaten belli. Satranççılar. Ben de aynı fikirdeyim. Zaten suçlu satranççılar yıllardır uluslararası, gelir ve itibar getiren organizasyonlar dışında oynayabilecek turnuva bulunamadığı halde, en tepedeki yerli sporcular, ders verecek öğrenci aramaktan satranç oynamaya fırsat bulamadığı halde sessiz bir şekilde oturup kaderlerine razı olmasalar belki bu durumda olmazdık.
Gökhan Demir ve aynı turnuvada oynayan diğer sporcuların söz söylemeye hakları yoktur madem, turnuvada oynamayan ben sorabilirim. 19 mesajdır net bir cevabı verilmemiş; Sahi bu turnuva neden elo hesaplamalarına gönderilmedi?
Oturup sayma fırsatını bulamadım bu kaçıncıdır Aşın Bey'in 'ben de satranççıyım, ben de sizlerden biriyim, eksikler var gelin düzelmesine yardım edelim dedikten sonra, işler ciddileşince üslubunu sertleştirerek olaylara 'merkez' gözünden bakmaya başlaması ve oyuncuları suçlar konuma geçmesi?
Ortada çok ama çok basit bir durum var. İstanbul'da, 15 milyon nüfuslu, ülke ekeonomisinin en büyük kaynağı olan şehirde, yılda 2-3 tane elo hesaplamalarına katılabilecek turnuva düzenlenebiliyor. O turnuvalardan en önemlilerinden biri yapıldığı halde hesaplamalara dahil edilmiyor. Aşkın Bey'in verdiği bilgilere göre Osmaniye, Ankara vs bir çok ilin benzer turnuvası hesaplamalara giriyor ama İstanbul yok! Hemen durup düşünüyoruz acaba neden? Hem başhakemlik görevini yapan hem de İl Temsilciliğinde görevli olan Çiğden Hanım konunun kendileriyle en ufak bir ilgisinin olmadığını söylüyor. Ama ortada bir sonuç var. Diğer illerde turnuva hesaplamalara dahil edilirken İstanbul yok?
Acaba, TSF ve teknik kurulun İstanbula karşı bir garezi mi var? Sanmıyoruz. Turnuva tüzüğünde ilgili maddenin olmayışının nedeni nedir örneğin? İl temsilciliği ile ilgisi yoksa o halde TSF tarafından bu madde atlanmış. Osmaniye ilinde ise var. O zaman TSF her il için değişik tüzük mü hazırlamış? Ya da belki Ankaralı, Osmaniyeli satranççılar turnuva başlamadan duruma itiraz edip görevlerini yerine getirmiş? O halde neden bir ilin tüzüğü değiştirilirken, diğer iller aynı şekilde bırakılmış?
Bu soruların hiçbirisine cevap yok ama suçlu zaten belli. Satranççılar. Ben de aynı fikirdeyim. Zaten suçlu satranççılar yıllardır uluslararası, gelir ve itibar getiren organizasyonlar dışında oynayabilecek turnuva bulunamadığı halde, en tepedeki yerli sporcular, ders verecek öğrenci aramaktan satranç oynamaya fırsat bulamadığı halde sessiz bir şekilde oturup kaderlerine razı olmasalar belki bu durumda olmazdık.
Gökhan Demir ve aynı turnuvada oynayan diğer sporcuların söz söylemeye hakları yoktur madem, turnuvada oynamayan ben sorabilirim. 19 mesajdır net bir cevabı verilmemiş; Sahi bu turnuva neden elo hesaplamalarına gönderilmedi?