25-02-2014, 22:51
Antalya-2014 başlığı altında 6 değerli yorumcu (Ateş Ülker, Cengiz Keleş, M.Aşkın Taşan, Mojo Jojo, Oktay Ertan, Özgür Akman) görüş bildirdi. Yorumların ağırlığı hızlandırılmış sistem, notasyon ve çocuk satrancı (turnuvası) üzerineydi. Otel olayını birazdan açacağım.
Çocukların satranca başlama yaşları, turnuvaya başlama yaşları, çocuklara satrancı öğretmeye çalışan antrenörlerle ilgili konular çok ilgimi çekiyor. Fakat bu konular hakkında bilgi ve tecrübe yetersizliğimden dolayı görüş bildirmekten uzağım.
Ancak Federasyona bir öneride bulunabilirim. Çocuk satrancı konulu güzel, çok katılımlı, ciddi bir sempozyuma ne dersiniz ? Konuşmacıların araştırmacılar, akademisyenler, arif kişiler, antrenörler, GM'ler, satranççılar, veliler ve hatta çocuklar olduğu bir sempozyum. Konuşmacıların önceden hazırladıkları konuların seçici ve değerlendirici bir kurulun süzgecinden geçmesinden sonra topluluk önünde sunulmasına ve soru-cevap kısımlarının olacağı bir sempozyuma ne dersiniz ? Bu sempozyuma basının, medyanın davet edilmesine, gazetelerde, dergilerde yer alması için, bazı televizyonlarda yer bulması için çaba gösterilmesine ne dersiniz ?
Bu sempozyumda açıklanacak, konuşulacak, görüşülecek konular üzerinde dinleyicilerin, izleyicilerin kanaat oluşturmalarına, toplum bilinci oluşmasına, çoğunlukça kabul görecek konularda ilgililerin aksiyon almasına ne dersiniz ? Bu sempozyum birçok ailenin ve çocukların ciddi bir şekilde satranca odaklanmalarını sağlayamaz mı ?
Yok istemem, ihtiyacım yok diyebilirsiniz. Siz bilirsiniz. Öneri benden, uygun görmemek sizden.
Gelelim otele.
Bazen bozuk bir plak gibi takılırım. Hep aynı şeyden bahsederim. Bu başlık altındaki bu yazımda da otelden bahsedeceğim.
Yukarıdaki yorumlar içinde bir kavram dikkatimi ve ilgimi çekti. Tüm sözcükler arasından onu cımbızla çeker gibi aldım çıkardım. Eleştiri konumu önünüze koyuyorum işte.
Güvenlik. Otelin güvenliği.
Otele bugüne kadar hiç gitmedim. Sadece dıştan ve içten fotoğraflarını gördüm.Bu fotoğrafları gördükten sonra eleştirme ihtiyacı duydum. Yorumcular güvenlik kavramını kullanmışlar. Ben de güvenlikten bahsedeceğim. Fakat sanmayın ki güvenlik görevlisinden bahsedeğim. Benim konum başka.
Oteldeki turnuva salonunda kaç adet EXIT var ?
Turnuva salonundan çekilen fotoğraflarda gördüğüm kadarıyla,EXIT (Acil Çıkış Kapısı) önüne masalar ve sandalyeler konmuş, FIDE turnuva kurallarını hiçe sayarcasına. EXIT'ın önü kapanmış. Acil durumda satranç oyuncuları o daracık kapıdan dışarıya nasıl çıkacaklar ?
1 adet Acil Çıkış Kapısı 350-400 kişi için çok yetersiz. Ve hele 350-400 kişinin çocuklar olduğunu düşünürsek... Allah korusun facia yaşanır orada. Eğer o salonda 1 adet Acil Çıkış Kapısı varsa, onca insanı önü tıkanmış o daracık kapıdan bina dışına çıkaramazsınız. İnsanlar birbirini ezerler. Trafikte onlarca şeridin 1-2 şeride düşmesiyle arabaların tıkanması, hareket edemez hale gelmesi gibi, insanlar o kapının önünde yığılıp kalırlar. Bunun sorumluluğunu kim almak ister ?
Depremi ve yangını bilmeyen, yaşamayan ve bilip yaşayıp ta unutan o EXIT'in ne anlama geldiğini düşünmez ve önünü tıkar ve başka EXIT'ler olmasının şart olduğunu bilmez, düşünemez. Gelecek zamanlarda başka tedbirler alınmazsa o salonda turnuva düzenlemek değerli satranççıların hayatını riske atmak demektir.
Bu konu gelişmişliğimiz ve insana verdiğimiz değerle doğrudan ilgilidir. Apartmanınızda yangın merdiveni, acil çıkış kapısı olmasını istemezmisiniz ? Yoksa yangın ve deprem olduğunda apartman dışı yerine apartman içine mi kaçarsınız ?!
Yangın olur da binadan çıkamazsanız külleriniz havaya savrulur. Deprem olur da binadan çıkamazsanız vücudunuz pestil gibi beton yığınlarının arasında kalır.
"Bize birşey olmaz" mı diyorsunuz, geleneksel Türk düşünüş ve davranış mantığıyla ?!
Ya size birşey olursa ?! Allah korusun... Gözünüzde canlandırmanızı bile tavsiye etmem.
Yukarıda yazdıklarım ütopya değildir. Depremi ve yangını yaşamış birisi olarak, kaza, afet geliyorum demez diyorum. Geldim der. Tedbir alınmamışsa o zaman iş işten geçer. O zaman keşke demek çare değildir. Bu yazım gelecekte tedbir alınması için ikaz mahiyetindedir.
Çocukların satranca başlama yaşları, turnuvaya başlama yaşları, çocuklara satrancı öğretmeye çalışan antrenörlerle ilgili konular çok ilgimi çekiyor. Fakat bu konular hakkında bilgi ve tecrübe yetersizliğimden dolayı görüş bildirmekten uzağım.
Ancak Federasyona bir öneride bulunabilirim. Çocuk satrancı konulu güzel, çok katılımlı, ciddi bir sempozyuma ne dersiniz ? Konuşmacıların araştırmacılar, akademisyenler, arif kişiler, antrenörler, GM'ler, satranççılar, veliler ve hatta çocuklar olduğu bir sempozyum. Konuşmacıların önceden hazırladıkları konuların seçici ve değerlendirici bir kurulun süzgecinden geçmesinden sonra topluluk önünde sunulmasına ve soru-cevap kısımlarının olacağı bir sempozyuma ne dersiniz ? Bu sempozyuma basının, medyanın davet edilmesine, gazetelerde, dergilerde yer alması için, bazı televizyonlarda yer bulması için çaba gösterilmesine ne dersiniz ?
Bu sempozyumda açıklanacak, konuşulacak, görüşülecek konular üzerinde dinleyicilerin, izleyicilerin kanaat oluşturmalarına, toplum bilinci oluşmasına, çoğunlukça kabul görecek konularda ilgililerin aksiyon almasına ne dersiniz ? Bu sempozyum birçok ailenin ve çocukların ciddi bir şekilde satranca odaklanmalarını sağlayamaz mı ?
Yok istemem, ihtiyacım yok diyebilirsiniz. Siz bilirsiniz. Öneri benden, uygun görmemek sizden.
Gelelim otele.
Bazen bozuk bir plak gibi takılırım. Hep aynı şeyden bahsederim. Bu başlık altındaki bu yazımda da otelden bahsedeceğim.
Yukarıdaki yorumlar içinde bir kavram dikkatimi ve ilgimi çekti. Tüm sözcükler arasından onu cımbızla çeker gibi aldım çıkardım. Eleştiri konumu önünüze koyuyorum işte.
Güvenlik. Otelin güvenliği.
Otele bugüne kadar hiç gitmedim. Sadece dıştan ve içten fotoğraflarını gördüm.Bu fotoğrafları gördükten sonra eleştirme ihtiyacı duydum. Yorumcular güvenlik kavramını kullanmışlar. Ben de güvenlikten bahsedeceğim. Fakat sanmayın ki güvenlik görevlisinden bahsedeğim. Benim konum başka.
Oteldeki turnuva salonunda kaç adet EXIT var ?
Turnuva salonundan çekilen fotoğraflarda gördüğüm kadarıyla,EXIT (Acil Çıkış Kapısı) önüne masalar ve sandalyeler konmuş, FIDE turnuva kurallarını hiçe sayarcasına. EXIT'ın önü kapanmış. Acil durumda satranç oyuncuları o daracık kapıdan dışarıya nasıl çıkacaklar ?
1 adet Acil Çıkış Kapısı 350-400 kişi için çok yetersiz. Ve hele 350-400 kişinin çocuklar olduğunu düşünürsek... Allah korusun facia yaşanır orada. Eğer o salonda 1 adet Acil Çıkış Kapısı varsa, onca insanı önü tıkanmış o daracık kapıdan bina dışına çıkaramazsınız. İnsanlar birbirini ezerler. Trafikte onlarca şeridin 1-2 şeride düşmesiyle arabaların tıkanması, hareket edemez hale gelmesi gibi, insanlar o kapının önünde yığılıp kalırlar. Bunun sorumluluğunu kim almak ister ?
Depremi ve yangını bilmeyen, yaşamayan ve bilip yaşayıp ta unutan o EXIT'in ne anlama geldiğini düşünmez ve önünü tıkar ve başka EXIT'ler olmasının şart olduğunu bilmez, düşünemez. Gelecek zamanlarda başka tedbirler alınmazsa o salonda turnuva düzenlemek değerli satranççıların hayatını riske atmak demektir.
Bu konu gelişmişliğimiz ve insana verdiğimiz değerle doğrudan ilgilidir. Apartmanınızda yangın merdiveni, acil çıkış kapısı olmasını istemezmisiniz ? Yoksa yangın ve deprem olduğunda apartman dışı yerine apartman içine mi kaçarsınız ?!
Yangın olur da binadan çıkamazsanız külleriniz havaya savrulur. Deprem olur da binadan çıkamazsanız vücudunuz pestil gibi beton yığınlarının arasında kalır.
"Bize birşey olmaz" mı diyorsunuz, geleneksel Türk düşünüş ve davranış mantığıyla ?!
Ya size birşey olursa ?! Allah korusun... Gözünüzde canlandırmanızı bile tavsiye etmem.
Yukarıda yazdıklarım ütopya değildir. Depremi ve yangını yaşamış birisi olarak, kaza, afet geliyorum demez diyorum. Geldim der. Tedbir alınmamışsa o zaman iş işten geçer. O zaman keşke demek çare değildir. Bu yazım gelecekte tedbir alınması için ikaz mahiyetindedir.