10-06-2014, 23:12
Merhaba Aşkın Bey,
Hiç şüpheniz olmasın ki her başlıkta yazılanları okuyor, ondan sonra söyleme ihtiyacı duyduğum birşey varsa cevap yazıyorum.
Sizinle "satranç emekçisi" kavramında uzlaşıyoruz. Bu güzel kavram hem oyuncuyu, hem hakemi, hem de diğer koordinasyon işlerinde görev yapan tüm rütbelerden elemanları kapsar.
Rahatsızlık yaşadığım konu tam da bu!
Emekçilerin bir kısmı hakkını alabiliyorken esas çoğunluğu oluşturan kısmı hak ettiği değeri maddi-manevi olarak göremiyor. Bu dengesiz tabloyu gidermek hepimizin görevi olmalıdır.
Turnuvalarda ufak bir ödül artışı olsa, bu bile kazanım sayılmalıdır. Aksi halde nitelikli oyuncu olma yolunu seçecek kişi sayısı zamanla azalacak, kahvelerinde satranç oynanan bir ülke olmadığımızdan dolayı sıfıra inecektir. Bu uçuk ve karamsar bir senaryo gibi görülebilir, ne var ki gidişat o yöndedir.
Asli unsurun var olmadığı yerde hiçbir tali unsur varlığını sürdüremez, bu doğanın kanunudur.
Hiç şüpheniz olmasın ki her başlıkta yazılanları okuyor, ondan sonra söyleme ihtiyacı duyduğum birşey varsa cevap yazıyorum.
Sizinle "satranç emekçisi" kavramında uzlaşıyoruz. Bu güzel kavram hem oyuncuyu, hem hakemi, hem de diğer koordinasyon işlerinde görev yapan tüm rütbelerden elemanları kapsar.
Rahatsızlık yaşadığım konu tam da bu!
Emekçilerin bir kısmı hakkını alabiliyorken esas çoğunluğu oluşturan kısmı hak ettiği değeri maddi-manevi olarak göremiyor. Bu dengesiz tabloyu gidermek hepimizin görevi olmalıdır.
Turnuvalarda ufak bir ödül artışı olsa, bu bile kazanım sayılmalıdır. Aksi halde nitelikli oyuncu olma yolunu seçecek kişi sayısı zamanla azalacak, kahvelerinde satranç oynanan bir ülke olmadığımızdan dolayı sıfıra inecektir. Bu uçuk ve karamsar bir senaryo gibi görülebilir, ne var ki gidişat o yöndedir.
Asli unsurun var olmadığı yerde hiçbir tali unsur varlığını sürdüremez, bu doğanın kanunudur.