04-08-2014, 22:38
Kasparov'un Batı tarafından desteklendiği, sayın Kuseyri'nin belirttiği gibi gerçektir.
O dönemlerde komplo teorisi olarak algılanan bu söylentiler, SSCB'nin dağılmasının hemen ardından Kasparov'un New York'u mesken edinmesi ve çok hızlı bir şekilde ismini marka olarak tescil ettirmesi gibi olaylar sonucunda doğrulanmış oldu. Liberal görüşlerini eskiden de gizlemeyen Kasparov, rejimin değişmesi sonucunda sendelemeyen SSCB kökenli nadir oyunculardandı.
Deep(er) Blue maçları ise İngiltere futbol takımımın 1966 finalindeki golü gibi hala tartışmalı. Kimileri normaldi diyor, kimileri hamlelerde insan desteğine dair kanıtlar sunmaya çalışıyor. Ben ilk görüşte olanlardanım. Bilgisayar satrancının (veya satranç bilgisayarlarının) o zamandan beri yaşadığı gelişimi göz önünde bulundurursak, Kasparov'un mağlubiyetini tarih akışı içerisinde son derece normal kabul etmek mümkün. Bence 1997 yılı, satrançta insanın bilgisayar karşısında üstünlüğünü kaybettiği yıl olarak tarihe geçti. Bu 1996 veya 1998 de olabilirdi, Kasparov yerine başka bir dünya şampiyonu da aynı akıbete uğrayabilirdi. Sonuç değişmezdi. Sonradan insan herhangi bir zafer elde edebilmiş olsaydı belki Deeper Blue ekibinin insan desteği alarak hile yaptıklarını düşünebilirdik, ne var ki insan o andan itibaren bilgisayar karşısında hep zayıf kaldı. Korkarım ki bu güç farkı giderek açılıyor ve satrancın toplum nezdindeki itibarının azalmasında rol oynuyor.
Acaba abartıyor muyum bilmiyorum ama Spassky - Fischer ve Karpov - Kasparov maçlarının yarattığı heyecan etkisinin, bir daha hiçbir zaman yaşanamayacağını düşünüyorum. İlki oynanırken henüz doğmamıştım büyüklerimden duydum, ama ikincisi çocukluğuma tekabül ediyordu ve o eski tek kanallı dönemde maçla ilgili gelişmelerin haberlerde yayınlandığını hatırlıyorum. Şimdilerde çok kanalımız var ama iki yıl önce yaptığımız olimpiyata bile ana haber bültenlerinde yer verdiklerini görmedik. Bir başka örnek, Carsen adında yeni bir dünya şampiyonu var, tarihin en yüksek ELO'suna ulaşmış, resmen tacını da giymiş, ama haber bültenlerinde yer veren yine yok. Satrancın giderek marjinal bir uğraş olarak algılanmasında 1997 yılının dolaylı olarak büyük rolü olduğunu düşünüyorum. O yıldan itibaren satranç, "bilgisayarın insandan daha iyi yaptığı birşey" olarak hafızalara kazındı ve bilgisayar ebatlarının giderek küçülmesi, ceplere sığacak hale gelmesiyle de satranç eski saygıdeğer konumunu yitirdi.
Üyeler güzelce yazışıyor, fikirlerini beyan ediyor.
Alakasız başlıklarınızdan birini daha açmanıza engel olan ne?
Başlığın yanlış forum altında açıldığını düşünüyorsanız özel mesajla yönetici arkadaşlara bildirirsiniz, onlar taşırlar.
Yazan kişileri rencide edecek şekilde uluorta şikayet neden?
O dönemlerde komplo teorisi olarak algılanan bu söylentiler, SSCB'nin dağılmasının hemen ardından Kasparov'un New York'u mesken edinmesi ve çok hızlı bir şekilde ismini marka olarak tescil ettirmesi gibi olaylar sonucunda doğrulanmış oldu. Liberal görüşlerini eskiden de gizlemeyen Kasparov, rejimin değişmesi sonucunda sendelemeyen SSCB kökenli nadir oyunculardandı.
Deep(er) Blue maçları ise İngiltere futbol takımımın 1966 finalindeki golü gibi hala tartışmalı. Kimileri normaldi diyor, kimileri hamlelerde insan desteğine dair kanıtlar sunmaya çalışıyor. Ben ilk görüşte olanlardanım. Bilgisayar satrancının (veya satranç bilgisayarlarının) o zamandan beri yaşadığı gelişimi göz önünde bulundurursak, Kasparov'un mağlubiyetini tarih akışı içerisinde son derece normal kabul etmek mümkün. Bence 1997 yılı, satrançta insanın bilgisayar karşısında üstünlüğünü kaybettiği yıl olarak tarihe geçti. Bu 1996 veya 1998 de olabilirdi, Kasparov yerine başka bir dünya şampiyonu da aynı akıbete uğrayabilirdi. Sonuç değişmezdi. Sonradan insan herhangi bir zafer elde edebilmiş olsaydı belki Deeper Blue ekibinin insan desteği alarak hile yaptıklarını düşünebilirdik, ne var ki insan o andan itibaren bilgisayar karşısında hep zayıf kaldı. Korkarım ki bu güç farkı giderek açılıyor ve satrancın toplum nezdindeki itibarının azalmasında rol oynuyor.
Acaba abartıyor muyum bilmiyorum ama Spassky - Fischer ve Karpov - Kasparov maçlarının yarattığı heyecan etkisinin, bir daha hiçbir zaman yaşanamayacağını düşünüyorum. İlki oynanırken henüz doğmamıştım büyüklerimden duydum, ama ikincisi çocukluğuma tekabül ediyordu ve o eski tek kanallı dönemde maçla ilgili gelişmelerin haberlerde yayınlandığını hatırlıyorum. Şimdilerde çok kanalımız var ama iki yıl önce yaptığımız olimpiyata bile ana haber bültenlerinde yer verdiklerini görmedik. Bir başka örnek, Carsen adında yeni bir dünya şampiyonu var, tarihin en yüksek ELO'suna ulaşmış, resmen tacını da giymiş, ama haber bültenlerinde yer veren yine yok. Satrancın giderek marjinal bir uğraş olarak algılanmasında 1997 yılının dolaylı olarak büyük rolü olduğunu düşünüyorum. O yıldan itibaren satranç, "bilgisayarın insandan daha iyi yaptığı birşey" olarak hafızalara kazındı ve bilgisayar ebatlarının giderek küçülmesi, ceplere sığacak hale gelmesiyle de satranç eski saygıdeğer konumunu yitirdi.
(04-08-2014, 12:43)Harun Taner Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Hayata Dair kısmında yeni bir ileti yazacaktım, Kasparov Simültanesi başlığını görünce vazgeçtim! Olmuyor saygıdeğer yöneticiler. Lütfen yani.Olmayan nedir Harun Bey?
Üyeler güzelce yazışıyor, fikirlerini beyan ediyor.
Alakasız başlıklarınızdan birini daha açmanıza engel olan ne?
Başlığın yanlış forum altında açıldığını düşünüyorsanız özel mesajla yönetici arkadaşlara bildirirsiniz, onlar taşırlar.
Yazan kişileri rencide edecek şekilde uluorta şikayet neden?