02-09-2014, 23:10
Merhaba Tutku Bey,
BACHANA ile yaptığım bireysel söyleşi, olması gerektiğine inandığım içindi.
Öncelikle bu bireysel boyuttaki görüşmemin bir durum tespiti olma fırsatını, -memleketine gitmek üzereydi- ve o an düşündüm ki son şanstı.
"TSF direk ceza veremez belki ama, yaptırımlar uygulayabilir"
Çünkü daha öncesinde böyle bir olay, durum tespiti ve disiplin sürecine ait bir örnek yok. Bir yabancı sporcuya, ülkemizde ceza verilmiş bir turnuva örneğine rastlamadım.
Olası durumlarda da duyarsız mı kalınmalı?
Sporcu, açık açık Hançer'in maddi durumu iyi değil, biraz para kazansın diye "maçın sonucunu önceden belirlediğini" yani "şike yaptığını" itiraf etmiş Aşkın Bey'in yazdığına göre. Yazdığınız gibi bu yaşananların hukuki karşılığı olmasını istiyorsanız TSF olarak hukuki süreci başlatın.
Haklısınız. Bakın isteğimiz aynı. Bu konuda ilgili bilgileri TSF ve Çanakkale organizasyonu ile paylaştım.
Deklarasyon yayınlanmasını önerdim. Olmadı.
Ancak olay gözlemci raporlarına da yansıması gerekirdi. O da olmadı.
E zaten hiç bir dilekçe ve ihbar da yok...
Böyle durumlarda hukuksal tüm yollar kapanmışsa, iç hukuk tükenmişse ne yaparsınız Tutku Bey?
Anayasa Mahkemesine de gidemem.
Ben kamuoyunu seçtim.
YOKSA "Seneye katılmak isterse turnuvaya almayız, olur biter!" ŞEKLİNDE Mİ OLACAK BU SÜRECİN SONU?
Sanmıyorum.
FIDE ile ilgili süreç hakkında şimdilik bir bilgim yok.
Ülkemizin en iyi sporcuları fatura ödeme derdindeyken, dışarıdan gelip şike ile milyarları götüren (götürten) sporcuları kabullenemiyorum.
Bakın siz de rahatsızsınız.
O turnuvaların ödül-sponsor sürecini çok iyi biliyorum. Kimler neler çekti, hangi stresler yaşandı?
Ülkemizdeki resmi turnuvalar da tüm mevzuat yerli lisanslı sporcularımız içindir. Ancak uluslararası niteliklerde yabancı sporcuları da bağlayan bu gibi konuların ilgili ülke ve FIDE yi de ilgilendirmesi gereğini düşünüyorum ki bu görüşümü TSF yönetimine bildirdim.
Selamlar...
BACHANA ile yaptığım bireysel söyleşi, olması gerektiğine inandığım içindi.
Öncelikle bu bireysel boyuttaki görüşmemin bir durum tespiti olma fırsatını, -memleketine gitmek üzereydi- ve o an düşündüm ki son şanstı.
"TSF direk ceza veremez belki ama, yaptırımlar uygulayabilir"
Çünkü daha öncesinde böyle bir olay, durum tespiti ve disiplin sürecine ait bir örnek yok. Bir yabancı sporcuya, ülkemizde ceza verilmiş bir turnuva örneğine rastlamadım.
Olası durumlarda da duyarsız mı kalınmalı?
Sporcu, açık açık Hançer'in maddi durumu iyi değil, biraz para kazansın diye "maçın sonucunu önceden belirlediğini" yani "şike yaptığını" itiraf etmiş Aşkın Bey'in yazdığına göre. Yazdığınız gibi bu yaşananların hukuki karşılığı olmasını istiyorsanız TSF olarak hukuki süreci başlatın.
Haklısınız. Bakın isteğimiz aynı. Bu konuda ilgili bilgileri TSF ve Çanakkale organizasyonu ile paylaştım.
Deklarasyon yayınlanmasını önerdim. Olmadı.
Ancak olay gözlemci raporlarına da yansıması gerekirdi. O da olmadı.
E zaten hiç bir dilekçe ve ihbar da yok...
Böyle durumlarda hukuksal tüm yollar kapanmışsa, iç hukuk tükenmişse ne yaparsınız Tutku Bey?
Anayasa Mahkemesine de gidemem.
Ben kamuoyunu seçtim.
YOKSA "Seneye katılmak isterse turnuvaya almayız, olur biter!" ŞEKLİNDE Mİ OLACAK BU SÜRECİN SONU?
Sanmıyorum.
FIDE ile ilgili süreç hakkında şimdilik bir bilgim yok.
Ülkemizin en iyi sporcuları fatura ödeme derdindeyken, dışarıdan gelip şike ile milyarları götüren (götürten) sporcuları kabullenemiyorum.
Bakın siz de rahatsızsınız.
O turnuvaların ödül-sponsor sürecini çok iyi biliyorum. Kimler neler çekti, hangi stresler yaşandı?
Ülkemizdeki resmi turnuvalar da tüm mevzuat yerli lisanslı sporcularımız içindir. Ancak uluslararası niteliklerde yabancı sporcuları da bağlayan bu gibi konuların ilgili ülke ve FIDE yi de ilgilendirmesi gereğini düşünüyorum ki bu görüşümü TSF yönetimine bildirdim.
Selamlar...
- MATRANÇ -