19-10-2014, 23:50
Tutku Bey, yazdıklarımı çok önemli olan, ama geneli daha çok ilgilendirmesi gereken farklı konular (genel kurul) açısından bakamadığınızı, okuyamadığınızı düşünüyorum.
Görüş bildirdiklerimiz ne oldu?
Bildirmenizi istediğim görüş birkaç turnuva terkinden, ya da disiplin olayının çok ötesindedir. Bunu anlayamadınız ki soruyorsunuz.
Benim görüş bildirmenizden kastım GENEL KURUL YAPILANMASININ OLUŞUMU üzerinedir. Ben Genel Kurulun 2102 den önceki ve bu yeni statüye göre adil olmadığını hep söyledim. Bu sabittir.
Bu konuda görüş, öneri ve onun çok ötesinde çözüme yönelik yapılanma üzerine somut örnekler verdim. Kulüpler Birliği, Sporcular Derneği-Birliği, Antrenörler Derneği, Satranç Hakemleri Dayanışma Derneği gibi, ülke genelinde oluşumlar önerdim. İl Temsilciliklerinin kendi kendini seçmesi ve yönetmesini ortaya attım. Örnek oluşumları işaret ettim. Kararlarında hür sorumlulukta ve denetimde TSF ye bağlı olmalarını benimsedim. Bu öneri ve düşüncelerim toplumca ve yönetimce de bilinmektedir.
Ancak ülkemizde insanların fikirlerinin yanında değil, gücü oluşturan kalabalıklar içine saklandıklarını çok iyi biliyorum. Ben bunu açık kimliğimle ilan ediyorum. Hukukun eksikliği burada çok fazladır.
En başta Gürcü konusunda ne yapıldı?
Sadece takibe alındığını biliyorum. Ama Gürcünün ülkesine döndükten sonra yaptıkları da var.
TSF'nin ceza verebileceğini örneklerle ve mevzuat maddeleriyle belirttikçe siz TSF'nin tek başına ceza veremeyeceğini ima eden yazılar yazdınız. Eski Ana Statü'de de ceza verilmesi için bir engel yokken yeni Ana Statü sonrası "BUNDAN SONRA" ceza verilebilir yazdınız.
Evet! Bu benim şahsi görüşümdür. Aynı noktadayım.
Sebebini de hukuki ve resmi yoldan açıklamıştım. Tutku bey bunu da anlamamışsınız ya da görmezden gelmektesiniz.
Yine kendi görüşüm olarak suçun işlendiğinin hukuki yoldan sabit kılınması gerek. Yani suç işlenmişse, belli süre içinde onu kanıtlarıyla kayıt altına almalısınız. Adamdan ne turnuva alanında, ne diğer turnuva da ne ziyarete gittiği diğer ilde bir yazılı ifadesi bile alınmadı. Ben şahsi girişimimle kendisini olay hakkında konuşturmasam şimdi tamamen başka şeyler konuşuyor olurduk.
Bunları geçtim, dünyada konusundaki en üst düzey yargı organı olan CAS'ın şike konusundaki ceza vermeye yeterlilik oranını bile elinizin tersiyle ittiniz! Çünkü sizinle farklı şeyi söylüyordu.
Evet, doğru! Ben hala aynı görüşteyim. Prof. Ertan KILCIGİL s"atranç spor değildir" derken de benzer kararlı duruştaydım.
Çünkü benim için %75 şüphe, sadece kuvvetli bir şüphedir. Kanıt farklıdır. Kanıtlanmadıkça bir insanı nasıl zan altında bırakırsınız.
Hukukta kanıt nedir, şüphe nedir?
Günümüzde şüphe üzerine aylarca yıllarca yatan suçsuz tutuklular var. Bunları inkar mı ediyorsunuz?
Gerçek kanıt farklıdır. Hukukta bunu bildiğinizi sanıyordum. Ama yine de %75 i, %100 ile bir tutan görüşe mantık olarak da matematiksel olarak da katılamam. Buna en önce fikren siz hukukçuların karşı çıkmasını beklerdim.
Şimdi o Ana Statü hakkında "işinize gelmediği zaman bildirdiği görüşlerin defalarca tersini yazdığınız" hukukçulardan mı görüş istiyorsunuz?
Tamamen asılsız ve yakıştırma.
Hangi ana statünün hangi maddesi hakkında hangi hukukçunun görüşüm ile birlik olan fikrine karşı çıktım? Gösterin!
Ben 1982 den beri tüm statülerin “GÜCÜN YENİDEN KENDİNİ SEÇTİRMESİ ÜZERİNE” olduğunu yazdım. Aynı tespit noktasındayım.
TSF'nin kurulları yok mu? Eğitim Kurulu "forum işi"ne bakıyorsa, Sağlık Kurulu da çok iyi bir mevzuat düzenlemesi yapabilir! (mi?)
Kusura bakmayın ama bu bir hukukçu önerisi olamaz. Ciddiye mi almalıyım bu önerinizi?
Eğitim Kurulu dediniz. Bir hukukçu konuşurken, görüş bildirirken kastını aşan ifadelere, kanıtlayamayacağı iddialara dikkat etmeli. Davaya mal olabilir.
Kurulun bütünü ya da bir kısmı hiçbir şekilde FORUM görevi ile uzaktan yakından ilgili değildir.
M. Aşkın TAŞAN olarak yazıyorum.
Beni GÖREVLİ SANIP, DON KİŞOT GİBİ YELDEĞİRMENLERİNE SALDIRAN ARKADAŞLARIMA ARTIK GÜLEMİYORUM BİLE…
Ateş Bey yıllardır yazıyor. Sporcular Kurulu adına mı yazıyor?
Sabri KOÇAK yazıyor, Yayın Kurulu adına mı yazıyor?
Ara sıra Umut ATAKİŞİ yazıyor, Ulusal Oyuncular Kurulu adına mı yazıyor?
Abidin Bey Teknik Kurul adına mı yazıyor?
Her birimiz kendi adımıza yazıyoruz. Ben fazla yazarım. Siz az. Ben fazla kişiyle muhatap olurum. Siz belki hiç…Siz saldırısınız, ben yeri gelince savunurum. Ama auta gidenleri de gol sayıyorsunuz.
Siz de yoksa başka bir kişi ya da kurum adına mı yazıyorsunuz. Sanmam, ama başkaları adına yanıldığınıza adım, mesleğim gibi eminim. Bunu size açıklamıştım.
Benim bilgilendirme için yazı dizilerim oldu, onca sorular soruldu. Elbette cevaplarım ve tartışmalarım olacak. Burası forum. Ben sabahtan akşama, facebook ya da play chess başında değilim. Muhalefet ya da yönetim dışından elbette eleştirilip öneriler, sorular olacak. Ben olmasam da olur belki. Keşke kapışmaları sadece izleseydim.
Siz dışarıda kalabildiniz mi?
...
Görüş bildirin Tutku Bey, görüş!
İçi dolu, insanları ikna ve tatmin eden...
Hukuksal alt yapısı ve gerekçeleri sağlam.
Ben BU FEDERASYONUMUZUN HALEN YÜRÜRLÜKTE OLAN MEVZUAT GEREĞİ KENDİ KABUĞUNU KIRBİLECEĞİNİ SANMIYORUM.
KEŞKE BU KONUDA YANILIYOR OLSAM !
Bana tam aksini söyleyin.
Benim fikrimin yanlış olduğunu, önerilerimin geçersiz olduğunu söyleyebiliyor musunuz?
Her seçimde güç kendini yeniden seçtiriyor. Bu delege sisteminden belli.
Bu arada hala yeni statüyü hala incelemediğinizi anladım.
Kendi düşüncemdi, ama sizin isteğiniz üzerine hızlandırarak KARŞILAŞTIRMALI OLARAK yayınlıyorum.
Henüz tek bir "tık" yok.
Bir cevap, bir öneri, bir çözüm...
İnsanımızın okumadığını, öğrenmediğini, kafa yormadığını, dolayısıyla fikrinin de olmadığını görüyorum.
Tartışılan konulara bakar mısınız?
Neleri tartışıyoruz...
Bu arada tentene lafı size değildi. Bir tarz olarak bir bireye üçüncü çoğul şahıstan hitap edilmişti. Ben, kendimden "ben" diyerek ama, sen den "siz" diyerek konuşuyorum.
Selamlar...
Görüş bildirdiklerimiz ne oldu?
Bildirmenizi istediğim görüş birkaç turnuva terkinden, ya da disiplin olayının çok ötesindedir. Bunu anlayamadınız ki soruyorsunuz.
Benim görüş bildirmenizden kastım GENEL KURUL YAPILANMASININ OLUŞUMU üzerinedir. Ben Genel Kurulun 2102 den önceki ve bu yeni statüye göre adil olmadığını hep söyledim. Bu sabittir.
Bu konuda görüş, öneri ve onun çok ötesinde çözüme yönelik yapılanma üzerine somut örnekler verdim. Kulüpler Birliği, Sporcular Derneği-Birliği, Antrenörler Derneği, Satranç Hakemleri Dayanışma Derneği gibi, ülke genelinde oluşumlar önerdim. İl Temsilciliklerinin kendi kendini seçmesi ve yönetmesini ortaya attım. Örnek oluşumları işaret ettim. Kararlarında hür sorumlulukta ve denetimde TSF ye bağlı olmalarını benimsedim. Bu öneri ve düşüncelerim toplumca ve yönetimce de bilinmektedir.
Ancak ülkemizde insanların fikirlerinin yanında değil, gücü oluşturan kalabalıklar içine saklandıklarını çok iyi biliyorum. Ben bunu açık kimliğimle ilan ediyorum. Hukukun eksikliği burada çok fazladır.
En başta Gürcü konusunda ne yapıldı?
Sadece takibe alındığını biliyorum. Ama Gürcünün ülkesine döndükten sonra yaptıkları da var.
TSF'nin ceza verebileceğini örneklerle ve mevzuat maddeleriyle belirttikçe siz TSF'nin tek başına ceza veremeyeceğini ima eden yazılar yazdınız. Eski Ana Statü'de de ceza verilmesi için bir engel yokken yeni Ana Statü sonrası "BUNDAN SONRA" ceza verilebilir yazdınız.
Evet! Bu benim şahsi görüşümdür. Aynı noktadayım.
Sebebini de hukuki ve resmi yoldan açıklamıştım. Tutku bey bunu da anlamamışsınız ya da görmezden gelmektesiniz.
Yine kendi görüşüm olarak suçun işlendiğinin hukuki yoldan sabit kılınması gerek. Yani suç işlenmişse, belli süre içinde onu kanıtlarıyla kayıt altına almalısınız. Adamdan ne turnuva alanında, ne diğer turnuva da ne ziyarete gittiği diğer ilde bir yazılı ifadesi bile alınmadı. Ben şahsi girişimimle kendisini olay hakkında konuşturmasam şimdi tamamen başka şeyler konuşuyor olurduk.
Bunları geçtim, dünyada konusundaki en üst düzey yargı organı olan CAS'ın şike konusundaki ceza vermeye yeterlilik oranını bile elinizin tersiyle ittiniz! Çünkü sizinle farklı şeyi söylüyordu.
Evet, doğru! Ben hala aynı görüşteyim. Prof. Ertan KILCIGİL s"atranç spor değildir" derken de benzer kararlı duruştaydım.
Çünkü benim için %75 şüphe, sadece kuvvetli bir şüphedir. Kanıt farklıdır. Kanıtlanmadıkça bir insanı nasıl zan altında bırakırsınız.
Hukukta kanıt nedir, şüphe nedir?
Günümüzde şüphe üzerine aylarca yıllarca yatan suçsuz tutuklular var. Bunları inkar mı ediyorsunuz?
Gerçek kanıt farklıdır. Hukukta bunu bildiğinizi sanıyordum. Ama yine de %75 i, %100 ile bir tutan görüşe mantık olarak da matematiksel olarak da katılamam. Buna en önce fikren siz hukukçuların karşı çıkmasını beklerdim.
Şimdi o Ana Statü hakkında "işinize gelmediği zaman bildirdiği görüşlerin defalarca tersini yazdığınız" hukukçulardan mı görüş istiyorsunuz?
Tamamen asılsız ve yakıştırma.
Hangi ana statünün hangi maddesi hakkında hangi hukukçunun görüşüm ile birlik olan fikrine karşı çıktım? Gösterin!
Ben 1982 den beri tüm statülerin “GÜCÜN YENİDEN KENDİNİ SEÇTİRMESİ ÜZERİNE” olduğunu yazdım. Aynı tespit noktasındayım.
TSF'nin kurulları yok mu? Eğitim Kurulu "forum işi"ne bakıyorsa, Sağlık Kurulu da çok iyi bir mevzuat düzenlemesi yapabilir! (mi?)
Kusura bakmayın ama bu bir hukukçu önerisi olamaz. Ciddiye mi almalıyım bu önerinizi?
Eğitim Kurulu dediniz. Bir hukukçu konuşurken, görüş bildirirken kastını aşan ifadelere, kanıtlayamayacağı iddialara dikkat etmeli. Davaya mal olabilir.
Kurulun bütünü ya da bir kısmı hiçbir şekilde FORUM görevi ile uzaktan yakından ilgili değildir.
M. Aşkın TAŞAN olarak yazıyorum.
Beni GÖREVLİ SANIP, DON KİŞOT GİBİ YELDEĞİRMENLERİNE SALDIRAN ARKADAŞLARIMA ARTIK GÜLEMİYORUM BİLE…
Ateş Bey yıllardır yazıyor. Sporcular Kurulu adına mı yazıyor?
Sabri KOÇAK yazıyor, Yayın Kurulu adına mı yazıyor?
Ara sıra Umut ATAKİŞİ yazıyor, Ulusal Oyuncular Kurulu adına mı yazıyor?
Abidin Bey Teknik Kurul adına mı yazıyor?
Her birimiz kendi adımıza yazıyoruz. Ben fazla yazarım. Siz az. Ben fazla kişiyle muhatap olurum. Siz belki hiç…Siz saldırısınız, ben yeri gelince savunurum. Ama auta gidenleri de gol sayıyorsunuz.
Siz de yoksa başka bir kişi ya da kurum adına mı yazıyorsunuz. Sanmam, ama başkaları adına yanıldığınıza adım, mesleğim gibi eminim. Bunu size açıklamıştım.
Benim bilgilendirme için yazı dizilerim oldu, onca sorular soruldu. Elbette cevaplarım ve tartışmalarım olacak. Burası forum. Ben sabahtan akşama, facebook ya da play chess başında değilim. Muhalefet ya da yönetim dışından elbette eleştirilip öneriler, sorular olacak. Ben olmasam da olur belki. Keşke kapışmaları sadece izleseydim.
Siz dışarıda kalabildiniz mi?
...
Görüş bildirin Tutku Bey, görüş!
İçi dolu, insanları ikna ve tatmin eden...
Hukuksal alt yapısı ve gerekçeleri sağlam.
Ben BU FEDERASYONUMUZUN HALEN YÜRÜRLÜKTE OLAN MEVZUAT GEREĞİ KENDİ KABUĞUNU KIRBİLECEĞİNİ SANMIYORUM.
KEŞKE BU KONUDA YANILIYOR OLSAM !
Bana tam aksini söyleyin.
Benim fikrimin yanlış olduğunu, önerilerimin geçersiz olduğunu söyleyebiliyor musunuz?
Her seçimde güç kendini yeniden seçtiriyor. Bu delege sisteminden belli.
Bu arada hala yeni statüyü hala incelemediğinizi anladım.
Kendi düşüncemdi, ama sizin isteğiniz üzerine hızlandırarak KARŞILAŞTIRMALI OLARAK yayınlıyorum.
Henüz tek bir "tık" yok.
Bir cevap, bir öneri, bir çözüm...
İnsanımızın okumadığını, öğrenmediğini, kafa yormadığını, dolayısıyla fikrinin de olmadığını görüyorum.
Tartışılan konulara bakar mısınız?
Neleri tartışıyoruz...
Bu arada tentene lafı size değildi. Bir tarz olarak bir bireye üçüncü çoğul şahıstan hitap edilmişti. Ben, kendimden "ben" diyerek ama, sen den "siz" diyerek konuşuyorum.
Selamlar...
- MATRANÇ -