10-11-2014, 13:32
Erşan Bey,
Bir kere bu yazdığınız tartışığımız konuyla ilgili değil. Ben köşe yazısı kopyala yapıştır olmaz dedim, Abdülkadir bey olur, tezde de olur dedi. Siz benim Hayri Bey ile birlikte yaptığımız derlemeden bahsediyorsunuz.
Hata bulduğunuzu sanıyorsunuz ve bir yabancının iftirasını buraya taşıyorsunuz. Ama sizin mizacınız bu biliyorum. Geçmiş seçimlerde de bana iftira attınız, ortaya çıktı ve özür bile dilemediniz. Bu yazınıza cevabım sonrasında onu da hatırlatacağım. Ayrıca da tartışğımız konuyu dağıtmanın alemi ne? Madem böyle bir merakınız var ayrı başlık açıp sorabilirdiniz. Tabii bir de niye bu kadar geç?
Neyse yine de memnuniyetle yanıt vereyim.
1- Olimpiyat kitabı bir derlemedir. Kapağında da derleyenler yazıyor zaten. Yazar yazmıyor.
2- Tamamı birebir lafı da doğru değil. Ben oradaki bilgileri başka kaynaklarla tamamladım. Metinlerin de tamamı alınmadı.
3- Hem kaynak açık kaynak olacak, kullanılabilir olacak hem de ayrıca yazıp izin isteyeceğiz öyle mi? Mantıklı mı bu söylediğiniz? Siz vikipedia’dan bir şey aldığınız zaman kaynak gösterdiğiniz halde bir yazıp izin mi istiyorsunuz?
4- Derleme kitap adı üzerinde kaynak gösterilmek kaydıyla ve kaynak kullanımına izin var ise başkalarına ait yazılardan oluşur.
5- Kitap 287 sayfadan oluşmaktadır. 97 sayfası tamamen özgündür ve yenidir.
6- Bahsettiğiniz bire bir metinler ki onlar da tamamen alınmamış bir bölümü alınmıştır, yaklaşık 43 sayfadır. Gerisi de birden fazla kaynaktan birbirini tamamlayarak hazırlanmıştır.
7- Kullanılan bilgi ve metinler açık kaynaktır ve kaynakta bunların yayınlarda da kullanılabileceği açıkca belirtilmiştir.
8- Kaynakçada yararlanılan kaynaklar gösterilmiştir.
9- Ek olarak ben yalnızca tablo bilgiler olsun istiyordum. Rahmetli Hayri Özbilen’e metinleri hiç almayalım kitap zaten kalın oldu demiştim. Ancak Hayri Bey tarihe ve anılara çok değer veren birisiydi. Bana, metinler o kadar güzel ki, madem bu kitabı derliyoruz kalıcı hale getiriyoruz onlar da el altında kaynak olsun yararlanlar, araştırmacılar için belge olur dedi. Metinler çok uzundu ve kısaltarak aldık.
Bahsettiğiniz gazeteci Ali Nihat Yazıcı ile husumet yaşıyordu ve kendi bloğundan bu iftirayı TSF’yi küçük düşürmek için attı.
Basit bir tartışmada haklı çıkabilmek adına fikre değil yazanına çamur atmaya kalkıyorsunuz. Ama bu sizin alışkanlığınız. Daha önceki başlıklar arasında da Kavala’daki turnuva için 200 bin tl harcandı deyip TSF bütçesi savurganca harcanıyor algısı yaratmaya çalıştınız. 70 bin tl harcandığı söylendi. Özür de dilemediniz.
Önceki seçimlerde de benim Ali Nihat Yazıcı adına Hasan Salih Acar’a yönetim kurulu üyeliği teklif ettiğimi yazdınız. Birinci ağızdan size öyle olmadığı söylendi. Yine özür dilemediniz. Dedim ya iftira sizde bir alışkanlık. Mantık süzgeciniz de çalışmıyor. O dönemde ben başkan değilim, as başkan değilim, yönetim kurulu üyesi değilim, yönetimin herhangi bir parçası değilim. Ben niye bir üçüncü kişiye teklifte bulunayım. Böyle bir gücüm olsa önce kendine teklif ederim değil mi?
Bir kere bu yazdığınız tartışığımız konuyla ilgili değil. Ben köşe yazısı kopyala yapıştır olmaz dedim, Abdülkadir bey olur, tezde de olur dedi. Siz benim Hayri Bey ile birlikte yaptığımız derlemeden bahsediyorsunuz.
Hata bulduğunuzu sanıyorsunuz ve bir yabancının iftirasını buraya taşıyorsunuz. Ama sizin mizacınız bu biliyorum. Geçmiş seçimlerde de bana iftira attınız, ortaya çıktı ve özür bile dilemediniz. Bu yazınıza cevabım sonrasında onu da hatırlatacağım. Ayrıca da tartışğımız konuyu dağıtmanın alemi ne? Madem böyle bir merakınız var ayrı başlık açıp sorabilirdiniz. Tabii bir de niye bu kadar geç?
Neyse yine de memnuniyetle yanıt vereyim.
1- Olimpiyat kitabı bir derlemedir. Kapağında da derleyenler yazıyor zaten. Yazar yazmıyor.
2- Tamamı birebir lafı da doğru değil. Ben oradaki bilgileri başka kaynaklarla tamamladım. Metinlerin de tamamı alınmadı.
3- Hem kaynak açık kaynak olacak, kullanılabilir olacak hem de ayrıca yazıp izin isteyeceğiz öyle mi? Mantıklı mı bu söylediğiniz? Siz vikipedia’dan bir şey aldığınız zaman kaynak gösterdiğiniz halde bir yazıp izin mi istiyorsunuz?
4- Derleme kitap adı üzerinde kaynak gösterilmek kaydıyla ve kaynak kullanımına izin var ise başkalarına ait yazılardan oluşur.
5- Kitap 287 sayfadan oluşmaktadır. 97 sayfası tamamen özgündür ve yenidir.
6- Bahsettiğiniz bire bir metinler ki onlar da tamamen alınmamış bir bölümü alınmıştır, yaklaşık 43 sayfadır. Gerisi de birden fazla kaynaktan birbirini tamamlayarak hazırlanmıştır.
7- Kullanılan bilgi ve metinler açık kaynaktır ve kaynakta bunların yayınlarda da kullanılabileceği açıkca belirtilmiştir.
8- Kaynakçada yararlanılan kaynaklar gösterilmiştir.
9- Ek olarak ben yalnızca tablo bilgiler olsun istiyordum. Rahmetli Hayri Özbilen’e metinleri hiç almayalım kitap zaten kalın oldu demiştim. Ancak Hayri Bey tarihe ve anılara çok değer veren birisiydi. Bana, metinler o kadar güzel ki, madem bu kitabı derliyoruz kalıcı hale getiriyoruz onlar da el altında kaynak olsun yararlanlar, araştırmacılar için belge olur dedi. Metinler çok uzundu ve kısaltarak aldık.
Bahsettiğiniz gazeteci Ali Nihat Yazıcı ile husumet yaşıyordu ve kendi bloğundan bu iftirayı TSF’yi küçük düşürmek için attı.
Basit bir tartışmada haklı çıkabilmek adına fikre değil yazanına çamur atmaya kalkıyorsunuz. Ama bu sizin alışkanlığınız. Daha önceki başlıklar arasında da Kavala’daki turnuva için 200 bin tl harcandı deyip TSF bütçesi savurganca harcanıyor algısı yaratmaya çalıştınız. 70 bin tl harcandığı söylendi. Özür de dilemediniz.
Önceki seçimlerde de benim Ali Nihat Yazıcı adına Hasan Salih Acar’a yönetim kurulu üyeliği teklif ettiğimi yazdınız. Birinci ağızdan size öyle olmadığı söylendi. Yine özür dilemediniz. Dedim ya iftira sizde bir alışkanlık. Mantık süzgeciniz de çalışmıyor. O dönemde ben başkan değilim, as başkan değilim, yönetim kurulu üyesi değilim, yönetimin herhangi bir parçası değilim. Ben niye bir üçüncü kişiye teklifte bulunayım. Böyle bir gücüm olsa önce kendine teklif ederim değil mi?