10-11-2014, 18:52
Erşan Gökerman,
Hala iftiraya devam ediyorsunuz. Sanırım bunu meslek edinmişsiniz. Benim seçimlerde sizin desteklediğiniz adayın dini referanslarına ilişkin hiçbir yazım ve sorum olmadı. Şimdi de hakkımda antipati yaratmak ve egemen kesimden sempati toplamak için araya din lafı attınız. Sizin gibi bir yalancıya da bu yakışır zaten! Sadece arkadaşlarımın o başkan olsun biz idare ederiz düşüncesine eleştiri getirdim. Kimse davulu boyununa asıp tokmağı başkasına vermez dedim. Desteklediğiniz ekibi sizden daha iyi tanırım ve çoğu arkadaşımdır.
Dergi işini mesleğimin bir parçası olduğu için satranç topluluğuna bir yararım olsun diye üstlendim. Bu gönüllü bir iştir. Profesyonel değil. Yönetimsel o dönemde de sonrasında bir yetkim yoktu ve olmadı.
2008’de yanlışınızı anlayınca özür falan da dilemediniz. Sadece böyle değilmiş diye geçiştirdiniz. Kavala yanlışınız için de bir özür hatırlamıyorum.
Gelelim diğer konuya. Bunlar hem Erşan Gökerman’a hem Özgür Akman’a. Sizin yazdıklarınızı gören bir yazılı kaynaktan aynen alıp bastık sanacak. Bir kere kaynak int ortamı ve açık kaynak. İkincisi aynen alıntı dediğiniz kitabın yaklaşık 1/6’sı. Üstelik bu kitapta yazarlık iddiası da yok. Buna rağmen kitabın 1/3’ü tamamen özgün ve yeni. Dönüp dönüp imlasına kadar almışsınız diyorsunuz. Baştan sona tek başıma karar verebilecek durumda da değildim. Metin kısmından da ben sorumlu değildim ama buna rağmen metinler benim isteğim üzerine kısaltarak alındı.
Bana kalsa yalnızca resim ve tablo bilgilerini verecektim ve öyle önerdim.
Size kitabı sayfa sayfa anlattım. Okuyup anlamaya çalışmıyorsunuz. Sadece önyargılarınızla değerlendiriyorsunuz.
Gökerman için ayrıca belirteyim ki, parmak hesabıyla ibra olup olmamasının benim için bir önemi yok. Karşıtlarınız ya da yönetime talip olanların sayısı sizinkilerden fazlaysa, karşıtlık da keskinleşmişse ibra olmazsınız azsa olursunuz. Bu kaynakların usülsüz kullanıldığını göstermez. Onun yeri mahkemedir. Şikayetçi olursunuz hukuki süreç başlar. Önemli olan bunun sonucudur.
Özgür, ben seni "kimse kutsanmasın, ama kutsanacaksa oyuncu kutsansın. bunun aksini söyleyen çıkar peşindedir" diye abuk bir şey yazdığın için eleştirdim. Hem yazdığında bir tutarlılık yoktu hem de senin gibi düşünmeyen niye çıkar peşinde olsun. Sen de aynı şeyi yapıyorsun. Bir şey tartışıyoruz. Onun içine bambaşka başka bir konu sıkıştırıyorsun. Varsa bir derdin ayrı başlık aç ya da aynı şehirdeyiz. Yüzyüze tartışalım.
Hala iftiraya devam ediyorsunuz. Sanırım bunu meslek edinmişsiniz. Benim seçimlerde sizin desteklediğiniz adayın dini referanslarına ilişkin hiçbir yazım ve sorum olmadı. Şimdi de hakkımda antipati yaratmak ve egemen kesimden sempati toplamak için araya din lafı attınız. Sizin gibi bir yalancıya da bu yakışır zaten! Sadece arkadaşlarımın o başkan olsun biz idare ederiz düşüncesine eleştiri getirdim. Kimse davulu boyununa asıp tokmağı başkasına vermez dedim. Desteklediğiniz ekibi sizden daha iyi tanırım ve çoğu arkadaşımdır.
Dergi işini mesleğimin bir parçası olduğu için satranç topluluğuna bir yararım olsun diye üstlendim. Bu gönüllü bir iştir. Profesyonel değil. Yönetimsel o dönemde de sonrasında bir yetkim yoktu ve olmadı.
2008’de yanlışınızı anlayınca özür falan da dilemediniz. Sadece böyle değilmiş diye geçiştirdiniz. Kavala yanlışınız için de bir özür hatırlamıyorum.
Gelelim diğer konuya. Bunlar hem Erşan Gökerman’a hem Özgür Akman’a. Sizin yazdıklarınızı gören bir yazılı kaynaktan aynen alıp bastık sanacak. Bir kere kaynak int ortamı ve açık kaynak. İkincisi aynen alıntı dediğiniz kitabın yaklaşık 1/6’sı. Üstelik bu kitapta yazarlık iddiası da yok. Buna rağmen kitabın 1/3’ü tamamen özgün ve yeni. Dönüp dönüp imlasına kadar almışsınız diyorsunuz. Baştan sona tek başıma karar verebilecek durumda da değildim. Metin kısmından da ben sorumlu değildim ama buna rağmen metinler benim isteğim üzerine kısaltarak alındı.
Bana kalsa yalnızca resim ve tablo bilgilerini verecektim ve öyle önerdim.
Size kitabı sayfa sayfa anlattım. Okuyup anlamaya çalışmıyorsunuz. Sadece önyargılarınızla değerlendiriyorsunuz.
Gökerman için ayrıca belirteyim ki, parmak hesabıyla ibra olup olmamasının benim için bir önemi yok. Karşıtlarınız ya da yönetime talip olanların sayısı sizinkilerden fazlaysa, karşıtlık da keskinleşmişse ibra olmazsınız azsa olursunuz. Bu kaynakların usülsüz kullanıldığını göstermez. Onun yeri mahkemedir. Şikayetçi olursunuz hukuki süreç başlar. Önemli olan bunun sonucudur.
Özgür, ben seni "kimse kutsanmasın, ama kutsanacaksa oyuncu kutsansın. bunun aksini söyleyen çıkar peşindedir" diye abuk bir şey yazdığın için eleştirdim. Hem yazdığında bir tutarlılık yoktu hem de senin gibi düşünmeyen niye çıkar peşinde olsun. Sen de aynı şeyi yapıyorsun. Bir şey tartışıyoruz. Onun içine bambaşka başka bir konu sıkıştırıyorsun. Varsa bir derdin ayrı başlık aç ya da aynı şehirdeyiz. Yüzyüze tartışalım.