04-04-2015, 06:04
(Son Düzenleme: 04-04-2015, 06:09, Düzenleyen: MuzafferŞekerli.)
sayın evrensel bilgin ::
ne o , sana neyi nasıl yapacağını ben nasıl zorla kabul ettirecekmişim . burada yazı yazıyoruz . yazı ile ne yapacağını zorla nasıl kabul ettirebilirim ki.
şu an aklıma ne gelirse yazmak zorundayım . çünkü bir cevap vermeliyim . vaktim yok .yazınızıda zaten üstün körü okudum . faşistten başka bir şey pek aklımda yok .
bakın üç şey çok kolay provoke ve istismar edilir. 1. emek 2. kadın hakları 3. çevre hassasiyeti .
ben burada yeniyim ,yani datça da. 8 mart kadınlar günü yeni geçti . o gün kadınlar günü kutlanacak, bende kadınlara destek için onlarla birlikte idim .beraber yürüdük . miting yaptık . konuşmalar esnasında bir şey dikkatimi çekti. '' diyorlar ki; 1934 de atatürk kadınlara haklarını vermemiş, kadınlar onu söke söke almış .'' allah allah dedim nasıl iş . 1934 türkiyesinde kadınlar haklarını nasıl söke söke alır . daha sonra sordum , ''siz buna inanıyormusunuz'' dedim . bir müddet sonra ''sen zaten kemalistsin faşistsin şusun busun''. senin bana yakıştırmalarından daha fazla şeyleri söylediler . ha dedim ''madem kadınlar günü bu, o zaman bende kadınlar gününü tanımıyorum''. bir daha burada yokum .
dostlarla sohbet ederken ''provakasyona geldim'' dedim .ya boş ver sen satrancını oyna boş ver dediler..
bir hafta önceydi göcek'te çevre ve koylar hakkında yürüyüş varmış. ''aman benide yazın beraber gidelim'' dedim. gittik pankartta taşıdım. benim fikrim , yaylalarımız koylarımız elimizden gitmesin, bir tek onlar kaldı buralar turizme kurban edilmesin şeklinde idi. ama sloganlarını pek beğenmedim. bir şeyler hoşuma gitmedi. o protestoyu yapan gurubun adını vermeme gerek yok çünkü siz çok iyi bilirsiniz . ben ilk defa gördüm içlerine girmiş oldum . isteyen kim olduklarını bulur .
neyse döndük yine arkadaşlar ile konuşuyoruz.. ya dediler ''onlarla ne işin var. o gurup provakatör kaynıyor .'' işleri provakasyon .
''tüh dedim yine provakasyona gelmişim desenize''. dediler ki ''boş ver sen satrancını oyna karışma böyle şeylere .''
yukardaki konu başlığını okuyunca tamam dedim, satranççılar provoke ediliyor . uyarayım dedim . ortada fol yok yumurta yok sendika yok bi şey yok bu ne iş ..sinirlendiğimde doğru evet , çünkü satranççıların birlik ve beraberliği için yazı yazan biriyim . planlanmış gibi geldi bana .
siz diyorsunuz ki sen satranca siyaset sokuyorsun .partizanca yapıyorsun . ya kardeşim federasyon zaten devlet kurumu , siyasetin içinde, siz orayı sivil toplum örgütümü sandınız . her siyasi irade oraya kendi adamını getirir . öteden beri her branşta bu böyledir . dediklerimi tercüme edeyim . eğer ''evrensel bilgin'' in fikrine yakın bir siyasi irade olursa o federasyon başkanı olsun . illa satranççı olsun . ama merak ediyorum faşist dediğin benim fikrimde bir siyasi irade gelirde beni başkan yaparsa sen ne diyeceksin . ''o faşisttir faşizm ile mücadeleye devam''mı diyeceksin .
şimdilik saygılar herkese . uzun olmasın .
muzaffer şekerli
muğla, datça
ne o , sana neyi nasıl yapacağını ben nasıl zorla kabul ettirecekmişim . burada yazı yazıyoruz . yazı ile ne yapacağını zorla nasıl kabul ettirebilirim ki.
şu an aklıma ne gelirse yazmak zorundayım . çünkü bir cevap vermeliyim . vaktim yok .yazınızıda zaten üstün körü okudum . faşistten başka bir şey pek aklımda yok .
bakın üç şey çok kolay provoke ve istismar edilir. 1. emek 2. kadın hakları 3. çevre hassasiyeti .
ben burada yeniyim ,yani datça da. 8 mart kadınlar günü yeni geçti . o gün kadınlar günü kutlanacak, bende kadınlara destek için onlarla birlikte idim .beraber yürüdük . miting yaptık . konuşmalar esnasında bir şey dikkatimi çekti. '' diyorlar ki; 1934 de atatürk kadınlara haklarını vermemiş, kadınlar onu söke söke almış .'' allah allah dedim nasıl iş . 1934 türkiyesinde kadınlar haklarını nasıl söke söke alır . daha sonra sordum , ''siz buna inanıyormusunuz'' dedim . bir müddet sonra ''sen zaten kemalistsin faşistsin şusun busun''. senin bana yakıştırmalarından daha fazla şeyleri söylediler . ha dedim ''madem kadınlar günü bu, o zaman bende kadınlar gününü tanımıyorum''. bir daha burada yokum .
dostlarla sohbet ederken ''provakasyona geldim'' dedim .ya boş ver sen satrancını oyna boş ver dediler..
bir hafta önceydi göcek'te çevre ve koylar hakkında yürüyüş varmış. ''aman benide yazın beraber gidelim'' dedim. gittik pankartta taşıdım. benim fikrim , yaylalarımız koylarımız elimizden gitmesin, bir tek onlar kaldı buralar turizme kurban edilmesin şeklinde idi. ama sloganlarını pek beğenmedim. bir şeyler hoşuma gitmedi. o protestoyu yapan gurubun adını vermeme gerek yok çünkü siz çok iyi bilirsiniz . ben ilk defa gördüm içlerine girmiş oldum . isteyen kim olduklarını bulur .
neyse döndük yine arkadaşlar ile konuşuyoruz.. ya dediler ''onlarla ne işin var. o gurup provakatör kaynıyor .'' işleri provakasyon .
''tüh dedim yine provakasyona gelmişim desenize''. dediler ki ''boş ver sen satrancını oyna karışma böyle şeylere .''
yukardaki konu başlığını okuyunca tamam dedim, satranççılar provoke ediliyor . uyarayım dedim . ortada fol yok yumurta yok sendika yok bi şey yok bu ne iş ..sinirlendiğimde doğru evet , çünkü satranççıların birlik ve beraberliği için yazı yazan biriyim . planlanmış gibi geldi bana .
siz diyorsunuz ki sen satranca siyaset sokuyorsun .partizanca yapıyorsun . ya kardeşim federasyon zaten devlet kurumu , siyasetin içinde, siz orayı sivil toplum örgütümü sandınız . her siyasi irade oraya kendi adamını getirir . öteden beri her branşta bu böyledir . dediklerimi tercüme edeyim . eğer ''evrensel bilgin'' in fikrine yakın bir siyasi irade olursa o federasyon başkanı olsun . illa satranççı olsun . ama merak ediyorum faşist dediğin benim fikrimde bir siyasi irade gelirde beni başkan yaparsa sen ne diyeceksin . ''o faşisttir faşizm ile mücadeleye devam''mı diyeceksin .
şimdilik saygılar herkese . uzun olmasın .
muzaffer şekerli
muğla, datça