10-07-2015, 15:23
Konu başlığından ayrılmadan derinlik kazanıyor.
Açıkça ve düzeylice ilerlemesinden de ayrıca memnunum.
Yakup Hocam katkılarınız her zaman önemlidir.
Bu tip düzeyli ve açık fikirler, şu an içinde bulunduğumuz koşullarda bile rot balans ayarı değerindedir.
Bunu açıkça ifade ederim!
Zaten gereken de bu olmalı en başından beri.
ÖSF da olmamın sebebiydi.
Bu tip açıkça tartışma, öneriler sunma, dış eleştiri ve öz eleştirinin kimseye zararı olmaz.
Bilakis herkes önünü görür.
Ben okunduğumuzu düşünüyorum.
---
Son fikirlerinize gelince düşündüğünüz gibi de olabilir belki.
Ama benim gördüğüm tablo şöyledir:
70-80 bin civarı yardımcı antrenör sayısından bahsettiniz. Bu aslında 2005 yılı hedeflerinin devamı oldu. Öğretmenlerin sadece 1. kademe antrenör yapılmasına yönelik bir çalışmaydı. Okula satrancın girmesi için tek bulunan yoldu.
Uzun vadede satranç eğitmenlerine yetiştirmek ya da eğitim fakülteleri bünyelerinde satranç dersini açma önerimize bakanlık aşamalarında hep kulak tıkandı. Bu gün bireysel çabalarla çok az açılabilmektedir.
2.Kademe antrenör sayısı 200 civarında.
Bu belgeye sahip kişilerin en az %60 - 70 i bu belgeyi asla alamaz, satranç seviyeleri buna hiç uygun değil.
Kesinlikle evet!
Bunu kendimden sorumlu tutuyorum.
" Ben hiçbir zaman 2. kademe antrenörlük kurslarında görev almadım. Onun için sorumluluğum yoktur" diyebilirdim pekala.
Ama" madem böyle bir görevdeyim o zaman sorumluyum" diyorum.
Bırakmadan ve bu sorumluluktan kaçmadan...
Birlikte görev aldığımız MANAVGAT SEMİNERİ BİR MİLATTIR .
Bir dönemin sonu, yepyeni bir dönemin başlangıcıdır. Sonuçları hemen yansımayabilir. Bazı sıkıntılar da yaşanabilecektir elbette.
Ama kararlıyız!
Yakup Hocam, bilinmez!
Belki de yapmayı düşündüklerimiz konusunda toplumu yeterince aydınlatamadığımız için, son 5 aylık uygulamalarımızı konuşmak yerinde olabilir.
KARARLICA ŞUNLARI YAPIYOR VE YAPACAĞIZ:
1- Artık görev alacak eğitmenlerin kesinlikle bir SEMİNER PERFORMANSINI arayacağız.
2- Görevlendirme aşamalarında kurslara gözlem ve rehberlik anlamında ulaşmaya çalışıyoruz. Çok eskiden beri yapılmalıydı.Turnuvalarda gözlemcilik var. Antrenör kurslarında neden olmasın? Bu konu ile ilgili bütçe engelini aşmak kolay olmadı.
3- Seminerlerde 2. ve 3. kademe antrenörlerden SUNUM yapmalarını isteyeceğiz. BU, BİLGİSAYAR ORTAMINDA OLACAK. Böylece hem teknoloji kullanımları, hem de yeterlilikleri test edilerek gerekli önlemler alınacak.
4- Antrenörlerimiz SEMİNERLERDE 3 ayrı sınavdan geçirilecek. Kursun başındaHAZIRBULUNURLUK, SUNUM ve SEMİNER SONU SINAVI.
5- Performansları anında TEST-SUNUM DEĞERLENDİRME ÇİZELGELERİ ne göre değerlendirilip performans puanlarına çevrilecek.
6-Yeterli aşamada görülmeyen antrenörlerimize görev verilmeyecek.
...
Bunlar sadece belli başlı önlemlerden bazılarıdır.
Bu arada 3. ve 4. kademe antrenörlerinden TEMEL EĞİTİM ders konularını alıyor ve alanı BEDEN EĞİTİMİ ÖĞRETMENLİĞİ olan kurul üyelerine bu dersleri veriyoruz.
Ancak tabi bu tüm 3.4. kademeleri kapsamıyor. Temel Eğitim dersleri konusunda yeterliliğini bildiğimiz antrenörlere dokunmuyoruz.
Bu dersler GSGM mevzuatına göre yapılmalı. Tüm federasyonların kurslarında var bu konular.
...
Konu önemli çünkü bu belge ile kulüp açabiliyorsunuz.
Tabi, illerde mevzuata yönelik olarak Satranç Eğitim Kulüpleri AÇILABİLMELİ!
Çok ilginç ama şöyle bir getirisi de oldu bu uygulamanın.
Diyorsunuz ya bu belgeyi alanların çok büyük bir bölümü satranç oyuncu gücünden yoksun...
Ama merkez-kulüp açarak bir çok farklı düzeyde antrenöre eğitim ve iş sahası açtı!
Bin şerden bir hayır doğar derler, bu ona benzedi.
Zaten burayı açan antrenör kendi işi gereği rekabet ortamına girince daha üst düzey antrenör ile çalışma zorunluluğunda oluyor. Yoksa batar.
Yine kağıt üstünde GSGM kurumunu memnun etme çabaları...
Vallahi doğru. Ama acaba GSGM yukarıda anlattığım gizli varyantları hesaplamışlar mıdır acaba?
Ne dersiniz?
Bu şekilde sadece kartvizit dağıtıp, satrancı vasıfsız antrenörlerle doldurarak ancak satrancın katledilmesi hızlandırılır.
Belki. Ama belki de zamanla tersi. Umarım toplumsal yararlılık için siz kazanırsınız. Ben kaybetmeye razı ve alışkınım.
TSF önce piramidin ortasının ihtiyaçlarını nasıl karşılarım derdine düşerse niyetini belli etmiş olur.
Burada sanırım oyuncuların bizzat kendilerinin seslerini yükseltmelerini mi kast ediyorsunuz?
Antrenör stratejisi olmayan bir federasyondan ben bu niyetle bir yaklaşım beklemiyorum.
"...?"
Bu durumda söyleyeceklerim söyledim.
SELAMLAR...
Açıkça ve düzeylice ilerlemesinden de ayrıca memnunum.
Yakup Hocam katkılarınız her zaman önemlidir.
Bu tip düzeyli ve açık fikirler, şu an içinde bulunduğumuz koşullarda bile rot balans ayarı değerindedir.
Bunu açıkça ifade ederim!
Zaten gereken de bu olmalı en başından beri.
ÖSF da olmamın sebebiydi.
Bu tip açıkça tartışma, öneriler sunma, dış eleştiri ve öz eleştirinin kimseye zararı olmaz.
Bilakis herkes önünü görür.
Ben okunduğumuzu düşünüyorum.
---
Son fikirlerinize gelince düşündüğünüz gibi de olabilir belki.
Ama benim gördüğüm tablo şöyledir:
70-80 bin civarı yardımcı antrenör sayısından bahsettiniz. Bu aslında 2005 yılı hedeflerinin devamı oldu. Öğretmenlerin sadece 1. kademe antrenör yapılmasına yönelik bir çalışmaydı. Okula satrancın girmesi için tek bulunan yoldu.
Uzun vadede satranç eğitmenlerine yetiştirmek ya da eğitim fakülteleri bünyelerinde satranç dersini açma önerimize bakanlık aşamalarında hep kulak tıkandı. Bu gün bireysel çabalarla çok az açılabilmektedir.
2.Kademe antrenör sayısı 200 civarında.
Bu belgeye sahip kişilerin en az %60 - 70 i bu belgeyi asla alamaz, satranç seviyeleri buna hiç uygun değil.
Kesinlikle evet!
Bunu kendimden sorumlu tutuyorum.
" Ben hiçbir zaman 2. kademe antrenörlük kurslarında görev almadım. Onun için sorumluluğum yoktur" diyebilirdim pekala.
Ama" madem böyle bir görevdeyim o zaman sorumluyum" diyorum.
Bırakmadan ve bu sorumluluktan kaçmadan...
Birlikte görev aldığımız MANAVGAT SEMİNERİ BİR MİLATTIR .
Bir dönemin sonu, yepyeni bir dönemin başlangıcıdır. Sonuçları hemen yansımayabilir. Bazı sıkıntılar da yaşanabilecektir elbette.
Ama kararlıyız!
Yakup Hocam, bilinmez!
Belki de yapmayı düşündüklerimiz konusunda toplumu yeterince aydınlatamadığımız için, son 5 aylık uygulamalarımızı konuşmak yerinde olabilir.
KARARLICA ŞUNLARI YAPIYOR VE YAPACAĞIZ:
1- Artık görev alacak eğitmenlerin kesinlikle bir SEMİNER PERFORMANSINI arayacağız.
2- Görevlendirme aşamalarında kurslara gözlem ve rehberlik anlamında ulaşmaya çalışıyoruz. Çok eskiden beri yapılmalıydı.Turnuvalarda gözlemcilik var. Antrenör kurslarında neden olmasın? Bu konu ile ilgili bütçe engelini aşmak kolay olmadı.
3- Seminerlerde 2. ve 3. kademe antrenörlerden SUNUM yapmalarını isteyeceğiz. BU, BİLGİSAYAR ORTAMINDA OLACAK. Böylece hem teknoloji kullanımları, hem de yeterlilikleri test edilerek gerekli önlemler alınacak.
4- Antrenörlerimiz SEMİNERLERDE 3 ayrı sınavdan geçirilecek. Kursun başındaHAZIRBULUNURLUK, SUNUM ve SEMİNER SONU SINAVI.
5- Performansları anında TEST-SUNUM DEĞERLENDİRME ÇİZELGELERİ ne göre değerlendirilip performans puanlarına çevrilecek.
6-Yeterli aşamada görülmeyen antrenörlerimize görev verilmeyecek.
...
Bunlar sadece belli başlı önlemlerden bazılarıdır.
Bu arada 3. ve 4. kademe antrenörlerinden TEMEL EĞİTİM ders konularını alıyor ve alanı BEDEN EĞİTİMİ ÖĞRETMENLİĞİ olan kurul üyelerine bu dersleri veriyoruz.
Ancak tabi bu tüm 3.4. kademeleri kapsamıyor. Temel Eğitim dersleri konusunda yeterliliğini bildiğimiz antrenörlere dokunmuyoruz.
Bu dersler GSGM mevzuatına göre yapılmalı. Tüm federasyonların kurslarında var bu konular.
...
Konu önemli çünkü bu belge ile kulüp açabiliyorsunuz.
Tabi, illerde mevzuata yönelik olarak Satranç Eğitim Kulüpleri AÇILABİLMELİ!
Çok ilginç ama şöyle bir getirisi de oldu bu uygulamanın.
Diyorsunuz ya bu belgeyi alanların çok büyük bir bölümü satranç oyuncu gücünden yoksun...
Ama merkez-kulüp açarak bir çok farklı düzeyde antrenöre eğitim ve iş sahası açtı!
Bin şerden bir hayır doğar derler, bu ona benzedi.
Zaten burayı açan antrenör kendi işi gereği rekabet ortamına girince daha üst düzey antrenör ile çalışma zorunluluğunda oluyor. Yoksa batar.
Yine kağıt üstünde GSGM kurumunu memnun etme çabaları...
Vallahi doğru. Ama acaba GSGM yukarıda anlattığım gizli varyantları hesaplamışlar mıdır acaba?
Ne dersiniz?
Bu şekilde sadece kartvizit dağıtıp, satrancı vasıfsız antrenörlerle doldurarak ancak satrancın katledilmesi hızlandırılır.
Belki. Ama belki de zamanla tersi. Umarım toplumsal yararlılık için siz kazanırsınız. Ben kaybetmeye razı ve alışkınım.
TSF önce piramidin ortasının ihtiyaçlarını nasıl karşılarım derdine düşerse niyetini belli etmiş olur.
Burada sanırım oyuncuların bizzat kendilerinin seslerini yükseltmelerini mi kast ediyorsunuz?
Antrenör stratejisi olmayan bir federasyondan ben bu niyetle bir yaklaşım beklemiyorum.
"...?"
Bu durumda söyleyeceklerim söyledim.
SELAMLAR...
- MATRANÇ -