01-08-2015, 22:11
(Son Düzenleme: 01-08-2015, 22:14, Düzenleyen: Attorney at Law.)
(01-08-2015, 21:40)M.Aşkın TAŞAN Nickli Kullanıcıdan Alıntı: "- Şike yaptığım konusunda benimle ilgili bir çok fikir öne sürüldü.Kulüpler Şampiyonası'ndaki maçlar için "kuvvetli şüphe" olduğunu söylerdim. Çünkü maçları Konya'da takip etmedim. Belki sporcunun biri 4. hamlede rakibine beraberlik teklif etmiştir. Sporcu gidip takım kaptanına sormuştur, takım kaptanı da kabul etmesini söylemiştir. Bunu gören rakip takımın kaptanı da diğer 7 masaya da beraberlik teklif etmelerini söylemiştir ve rakipler de kabul edince 4-4 berabere bitmiştir. Tabii Kulüpler Şampiyonası'nda 8. tur ilk masa ve 9. tur ilk 2 masanın kısa beraberlikler ile bir üst lige yükseldiğini düşünürsek önceden anlaşma olduğunu varsayabiliriz. Önceki mesajımda belirttiğim üzere "hayatın olağan akışına aykırı" bir durum söz konusu. Çünkü aksi durumda sporcular ile takım kaptanı arasında maç sırasında beraberlik teklifine ilişkin konuşmalara hakem şahit olurdu. Zaten turnuva başhakemi forumdaki bu başlığı okudu.
Benzeri de zaten maçlardan önce 10 dakika bile sürmeyen maçlarda göstermelik hamleler ile yapıldı.
Sizce bu şike değil midir?
Ben belirttiğim mazeretler ile maça çıkmadım. Maç öncesi anlaşarak göstermelik beraberlik yapanlar, bana göre daha az mı suçludur"
dese ne cevap verirdiniz?
1. Ligdeki beraberliğe gelince, durum Gürcü'den çok daha vahimdir. Düşünün ki Barcelona ve Bayern Münich Şampiyonlar Ligi grubunda son maçta birbirleriyle oynuyorlar ve kaybeden gruptan çıkma şansını kaybediyor, beraberlikte ise iki takım da büyük olasılıkla gruptan çıkıyor. Maç kadroları açıklanınca bir baktınız kaybedenin gruptan çıkma şansını kaybedeceği maçta iki takım da en iyi oyuncularını kadroya almamış; Messi, Neymar, Robben, Ribery kadroda yok! Başladınız maçı izlemeye, o da ne? Bir takım sahasında biraz top çeviriyor ve topu rakibe atıyor. Rakip de kendi sahasında biraz top çevirip topu rakibe geri veriyor. Ve 90 dakika 0-0 sona eriyor ve iki takım da gruptan çıkıyor!
Bachana ise rakibine ekonomik menfaat sağlamak için maça çıkmadığını federasyonun Eğitim Kurulu Başkanı'na başka bir şahitin önünde itiraf etmiş birisidir! Belirttiği mazeret yazmışsınız ama, rakibinin ekonomik durumunun kötü olması ve ona para kazandırma isteği ile maça çıkmamak geçerli bir mazeret değildir.
Özetle bana göre, Kulüpler Şampiyonası örneklerinde kuvvetli şüphe vardır, suç karine (aksi ispat edilene kadar doğru kabul edilme) olarak kabul edilmelidir. 1. Lig örneği ise her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı şekilde ortadadır. Bachana örneğine gelince, siz ve diğer kişi itiraf konusunda yalan söylediğinizi belirtmedikçe tıpkı 1. Lig örneği gibi her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı şekilde ortadadır.