04-08-2015, 18:02
Merhaba Ateş Bey,
Sizin de dediğiniz üzere, siz kendi görüşünüzü belirttiniz ve tekrarladınız. Satranç geçmişinize ve tecrübenize sadece benim değil, kuvvetle muhtemel buradaki herkes saygı duymaktadır. "Anlaşmalı beraberlik"ten kastınızın bu başlıkta konuşulan "müsabakadan önce anlaşılan beraberlikler" olduğunu kabul ediyorum. Çünkü müsabaka sırasında anlaşılan beraberliklerle ilgili zaten bir sorun bulunmamaktadır.
Satrancın doğası gereği diğer sporların aksine beraberlik daha çok tercih edilen, hatta bir çok sporda bulunmayan bir sonuç olduğu için ve satranç bireysel spor olduğu için beraberlikler daha fazla karşımıza çıkmaktadır. Basketbol, tenis, voleybol gibi sporlarda zaten beraberlik üzerine anlaşamazsınız. Futbolda ise beraberlik "kaybetmekten iyidir" diyerek razı olunabilecek bir sonuç olsa da, tercih edilen bir sonuç değildir. Dolayısıyla anlaşmalı beraberlikler satrançta daha sık görüldüğü için bize doğal gelmeye başlamıştır ama hiç de doğal değildir, olmamalıdır.
Diğer bir sorun ise, şikenin bazı kişilerce yanlış bir bilgiyle "maç satmak" olarak bilinmesidir. Ancak şike maç satmak değil, müsabakanın sonucunu menfaat karşılığında saha dışında belirlemektir. Dolayısıyla sizin görüşünüze göre anlaşmalı galibiyet ve anlaşmalı beraberlik ayrılsa da, uluslararası ve ulusal doktrinler böyle bir ayrıma gitmemektedir. Ne konuda anlaşıldığına bakılmaksızın herhangi bir anlaşma olması istenmemekte ve böylece adil mücadele, sportmenlik gibi kavramlar başta olmak üzere bu anlaşmalar sonucu anlaşan takım(lar) menfaat elde ederken, diğer takımların uğradığı zararın oluşmaması istenmektedir.
Dün şike davası iddianamesinde kitabından yararlanıldığı söylenen Prof. Dr. Süheyl Donay'ın, TFF Eski Başdanışmanı Prof. Dr. Erdener Yurtcan'ın ve Doç. Dr. Mustafa Özen'in kitaplarınıdan ilgili bölümleri okudum. Süheyl Donay haricindeki iki yazar da kitaplarındaki yorumlarıyla bu durumun 6222 Sayılı Kanun ile düzenlenen ceza hukuku anlamında şike olacağı konusunda hemfikir iken, Donay ise bu durumun hatır şikesi olacağını dile getiriyor ama hemen ardından normal şike gibi cezalandırılması gerektiğini dile getiriyor. Ayrıca, ceza hukukuna ek olarak spor hukuku açısından yani işin federasyon ayağında da bir disiplin ihlali olduğuna değiniliyor. Ceza Hukuku profesörleri dahi bu konuda hemfikir. Zaten hemfikir olunmayacak gibi de değil! Kitapları incelemedeki tek amacım, bu konuda yazmayı düşündüğüm hukuki makalede atıf yapabileceğim güzel cümleler olup olmadığına bakmaktı. Yoksa bu konu hukuki açıdan çok ama çok net bir konudur.
Kasım Bey, Kulüpler Şampiyonası'nda 8. tur ilk masada kısa beraberlikler yapıldı. Ardından son turda ilk 2 masa yine kısa beraberlikler yaparak bir üst lige çıktı. Son turda berabere yapan 4 takımdan 2'si, 8. turda berabere yapan takımlardı. Bu beraberlikler satranç camiasına şüpheli gelmiş ve bir açıklamayı hakketmişti. Siz de kendiniz ve takımınız adına bir açıklamada bulundunuz.
Ancak, 1. Lig'de yapılan beraberlik ise sıradan bir şüpheli beraberlikten çok daha fazla şüphe uyandırmaktadır. Takım yöneticileri yada kaptanlarının bir açıklama yapabileceklerini sanmıyorum. Akla, mantığa uygun bir açıklama bulabilirlerse kendilerini tebrik ederim. Sporcular durumdan habersiz olabilir ama yönetici, kaptan yada başka birisinin anlaşma yaptığı karine olarak kabul edilmelidir.
Bachana ise şuan Aşkın Bey'in şehri Kocaeli'de Süper Lig'de ilk turda oynuyor. Eltaj'a güzel de bir feda yapmıştı. İster misiniz masa derecesi yapıp bir de ödül alsın!
Sizin de dediğiniz üzere, siz kendi görüşünüzü belirttiniz ve tekrarladınız. Satranç geçmişinize ve tecrübenize sadece benim değil, kuvvetle muhtemel buradaki herkes saygı duymaktadır. "Anlaşmalı beraberlik"ten kastınızın bu başlıkta konuşulan "müsabakadan önce anlaşılan beraberlikler" olduğunu kabul ediyorum. Çünkü müsabaka sırasında anlaşılan beraberliklerle ilgili zaten bir sorun bulunmamaktadır.
Satrancın doğası gereği diğer sporların aksine beraberlik daha çok tercih edilen, hatta bir çok sporda bulunmayan bir sonuç olduğu için ve satranç bireysel spor olduğu için beraberlikler daha fazla karşımıza çıkmaktadır. Basketbol, tenis, voleybol gibi sporlarda zaten beraberlik üzerine anlaşamazsınız. Futbolda ise beraberlik "kaybetmekten iyidir" diyerek razı olunabilecek bir sonuç olsa da, tercih edilen bir sonuç değildir. Dolayısıyla anlaşmalı beraberlikler satrançta daha sık görüldüğü için bize doğal gelmeye başlamıştır ama hiç de doğal değildir, olmamalıdır.
Diğer bir sorun ise, şikenin bazı kişilerce yanlış bir bilgiyle "maç satmak" olarak bilinmesidir. Ancak şike maç satmak değil, müsabakanın sonucunu menfaat karşılığında saha dışında belirlemektir. Dolayısıyla sizin görüşünüze göre anlaşmalı galibiyet ve anlaşmalı beraberlik ayrılsa da, uluslararası ve ulusal doktrinler böyle bir ayrıma gitmemektedir. Ne konuda anlaşıldığına bakılmaksızın herhangi bir anlaşma olması istenmemekte ve böylece adil mücadele, sportmenlik gibi kavramlar başta olmak üzere bu anlaşmalar sonucu anlaşan takım(lar) menfaat elde ederken, diğer takımların uğradığı zararın oluşmaması istenmektedir.
Dün şike davası iddianamesinde kitabından yararlanıldığı söylenen Prof. Dr. Süheyl Donay'ın, TFF Eski Başdanışmanı Prof. Dr. Erdener Yurtcan'ın ve Doç. Dr. Mustafa Özen'in kitaplarınıdan ilgili bölümleri okudum. Süheyl Donay haricindeki iki yazar da kitaplarındaki yorumlarıyla bu durumun 6222 Sayılı Kanun ile düzenlenen ceza hukuku anlamında şike olacağı konusunda hemfikir iken, Donay ise bu durumun hatır şikesi olacağını dile getiriyor ama hemen ardından normal şike gibi cezalandırılması gerektiğini dile getiriyor. Ayrıca, ceza hukukuna ek olarak spor hukuku açısından yani işin federasyon ayağında da bir disiplin ihlali olduğuna değiniliyor. Ceza Hukuku profesörleri dahi bu konuda hemfikir. Zaten hemfikir olunmayacak gibi de değil! Kitapları incelemedeki tek amacım, bu konuda yazmayı düşündüğüm hukuki makalede atıf yapabileceğim güzel cümleler olup olmadığına bakmaktı. Yoksa bu konu hukuki açıdan çok ama çok net bir konudur.
Kasım Bey, Kulüpler Şampiyonası'nda 8. tur ilk masada kısa beraberlikler yapıldı. Ardından son turda ilk 2 masa yine kısa beraberlikler yaparak bir üst lige çıktı. Son turda berabere yapan 4 takımdan 2'si, 8. turda berabere yapan takımlardı. Bu beraberlikler satranç camiasına şüpheli gelmiş ve bir açıklamayı hakketmişti. Siz de kendiniz ve takımınız adına bir açıklamada bulundunuz.
Ancak, 1. Lig'de yapılan beraberlik ise sıradan bir şüpheli beraberlikten çok daha fazla şüphe uyandırmaktadır. Takım yöneticileri yada kaptanlarının bir açıklama yapabileceklerini sanmıyorum. Akla, mantığa uygun bir açıklama bulabilirlerse kendilerini tebrik ederim. Sporcular durumdan habersiz olabilir ama yönetici, kaptan yada başka birisinin anlaşma yaptığı karine olarak kabul edilmelidir.
Bachana ise şuan Aşkın Bey'in şehri Kocaeli'de Süper Lig'de ilk turda oynuyor. Eltaj'a güzel de bir feda yapmıştı. İster misiniz masa derecesi yapıp bir de ödül alsın!