24-08-2015, 13:43
(24-08-2015, 12:57)Miyazaki Nickli Kullanıcıdan Alıntı: 1. Yayılma,yayılma,yayılma... Tsf nin bütün diğer işlerinin genelinden bahsettiğim açık, yayılıyoruz ama lafta, sözde ve göz boyamada ....
[color=#0000CD]
Ben öyle düşünmüyorum. Sadece bu olay gerçekten ve temelden bir başlangıçtır. İçinde sadece TSF yoktur. Ve öyle olması da gerçekçi olmaz. Zamanla hangi kurum ve kuruluşların yer alacağını göreceğiz.
Okul içine en başından girecek bu projede elbette eleştirel, uyarı anlamında yazılar olacaktır. Bu denge görevi görecektir. Ancak bir çok kurumun; MEB, Dernek, TSF, destekleyici-sponsor kurumlar ve denetleyici mekanizmalar varsa ve kontrol altında çalışacaklarsa destek olunmalıdır.
Ben bilerek herhangi bir yanlışın içinde yer almam. Eğer maddi konulardaki tereddütler oluşmaya başlarsa elbette ki yeni duruşumu da ortaya bu günkü kararlılığımda koyarım. Bundan emin olun![/color]
2. Tsf dışarıdan kurulacak , bağımsız olacak derneklere destek verecek diyorsanız bunu ciddi olarak söylüyorum: ya siz çocukça düşünüyorsunuz ya da ben.
[color=#0000CD]Hayır, bunu söylemedim.
Bakın yazdığımı aynen alıntılıyorum;
"Eğer ki TSF böyle bir dernek oluşumuna zemin yarattıysa bu emsal teşkil etmelidir. Çünkü sponsoru da birlikte bulunmuştur. Son zamanlarda açılan satranç merkezlerinin kuruluşunu andırmaktadır bu oluşum. Ama hepsini de TSF kurdu diyemeyiz. Fakat hepsinin de kurucu iradesi ve ilham kaynağıdır bence."
Bu bir örnektir ve örnek teşkil etmelidir. Sadece dernek kuruluşu ile değil tabi ki. Kalıcı olmasa da bulunacak sponsor ve destekçi kurumlar örnek teşkil etmelidir. Derneğin üye aidatlarına dayalı sistemlerin zamanı büyük yerleşim merkezlerinde çoktan geçti. Küçük yerleşimlerde devam edebilir belki ama etkisiz kalıyor. Belki ancak kiralarını karşılar.
Sponsor bulabilmek önemlidir. Bakınız bu konuda da yeni bir oluşum vardır. Bırakın, izin verin belki yaralanacak kişi ve iller çıkabilir. Bunların sayısının az olması önemlidir, ama başlangıçtır.
İnsanlarımız bazı gelişmeleri ancak izleyerek öğrenebiliyorlar. Bırakın örnek teşkil etsin. Buna Gülkız, Nilüfer, Ali, Mesut ... vb ön ayak olmuş, önemli mi? Önemli olan örnek teşkil edip illerde benzerlerinin(yasal çerçeve içinde) oluşması değil midir? Gerçekleşirse bir çok sorunun çözümüne ulaşmış olmaz mıyız?[/color]
Burada konu bu bağlamdadır, yani tanıdık dışında birileri ciddiye alınır mı? cevabını bu yazıları okuyanlara bırakıyorum.
[color=#0000CD]Katılırım. Gerçekçi olmayan oluşumlar zaten destek bulamaz, saman alevi gibi olur. Örneklerini geçmişte ve günümüzde de bulabiliriz.Açıldıktan sonra kaynaksızlıktan hemen kapanan merkezler buna örnektir.[/color]
Aşkın bey bu yönetim ve benzeri daha bir çokları , bizim satranç sevgimizin üzerine konuşlanmış gelip geçici kişilerdir, konakçılar gelip geçicidir, ben ve benim gibiler kalıcıyız ve kalırız , gerekirse gemi enkazını dipten çıkartıp gene adam ederiz.
[color=#0000CD]
Bu "biz" yaklaşımına beni dahil etmediğinizi düşünüyorum.
Önemli de değil benim açımdan. Ancak gemi ne enkazda da, ne de dipte...
Şu an ben makina dairesindeyim. Ama çok az bir katkım da olsa kendimi söz söyleyebilecek, karşı çıkabilecek hak,hukuk ve güçte görmekteyim.
Dipten çıkarmak için, dibi boylamasını bekleyemem değil mi?[/color]
Bizim gemimiz tek, onların kaç tane gemileri var umurumda bile değil.
[color=#0000CD]Valla ben de saymadım gemi ya da gemiciklerini. Ama ben şu an içinde olduğum gemiden sesleniyorum.
Benim de umurumda değil bu konu. Sadece göreve odaklandım. Bu benim seksenli yıllardan beri hem söylem hem de eylem aşamasında olduğum bir konu...
Bu gelişmeyi elbette önemsiyorum.
Bile bile bir yanlışın içinde olmadığımı düşünüyorum. Aksi için gerekli motivasyonu da zaten bulamam.
Bu arada -sağ olun- gerekli muhalefeti ortaya fazlasıyla koyuyorsunuz ama, gelişmelere de bir bakmak gerekir.
Sonuçta olası bir olumsuzlukta topluma karşı yüzü kızaracak olan benim.
Ve ben bunu göze alıyorum.[/color]
Selamlar.
- MATRANÇ -