(11-11-2015, 20:47)Şükrü ŞENER Nickli Kullanıcıdan Alıntı: ... Daha önceki yıllardan gelen bir uygulama olarak ilimizde tertip edilen turnuvalarda ödül töreni eğer resmi tören (Bayram, Anma Töreni veya kutlama töreni vb.) esnasında yapılacaksa il dışından katılan katılımcılarının törende yer alamayacağı düşünülerek, ilimiz protokol mensuplarının telkiniyle Burdurlu sporcuların yer alması beklentisini karşılamak için Burdurlu olmayan sporculara turnuvamızı kısıtlıyoruz. ...
Ecz. Şükrü ŞENER
Ulusal Hakem
Burdur İl Temsilcisi
Çok iyi yapıyorsunuz. Gelecek sene daha da kısıtlayın. İnşallah protokol bir sonraki turnuvada başka şey telkin etmez bu arada. Aklıma bakan gördüğü için sevinen köylü vatandaşımıza "hadi bir takla at da sevindiğini görelim" diyen İdris Naim Şahin geldi nedense.
Ülkemizde satranç (veya herşey) bürokratlar içindir sözünü ispatlayan bir bakış açısı bu. İşin tuhafı bu bakış açısına hiçbir eleştiri gelmemiş.
Şimdi, bir satranç turnuvası satranç oynayanlar için düzenlenir. Bürokratlar için değil haliyle.
Protokol denen şu saçmalık, satrancın hiçbir unsuru değildir. Bir başka deyişle, bir turnuva bürokratlar veya protokol için düzenlenmez. Tersidir. Biz onların hizmetinde değiliz. Çok farkında olmasak da, bürokratlar bizim hizmetimizde olan ve vergilerimizle maaşları ödenen memurlardır.
İl Birinciliklerini ve döner turnuvaları istisna tutuyorum ama "protokol istemiyor" diye satranç seven insanların -zaten bu ülkede sayısı oldukça kıt olan- turnuvalara katılmasının engellenmesi ve buna, satrançla hiçbir alakası olmayan törenlerin ve protokolün kalabalık görme keyfinin gerekçe gösterilmesi çok ayıp.
Diğer yandan, bu yaklaşım ekonomik açıdan da oldukça saçma.
Burdur bu ülkenin en şirin birkaç şehrinden biri. Olağanüstü doğal güzelliklere sahip. Sadece şu kadarını söyleyeyim, bir kere Salda gölüne gittim hayatım değişti. Dünya üzerinde böyle bir göl olmadığını iddia edebilirim.
Şimdi burada yapılacak bir turnuva samimi söylüyorum (zamanımı ayarlayabilmem kaydıyla) bana İstanbul'da yapılacak bir turnuvadan daha çekici geliyor. Neden?
1 - Aileden ve çalışma ortamından uzak 6-7 günde, görece olarak uzak bir şehirde sadece satranca odaklanıp başarılı olabilirim.
2 - Burdur'da konaklama ve diğer koşullar İstanbul'a göre daha ucuzdur.
3 - Burada turnuvaya katılmak daha keyiflidir, trafik, iş, gibi sorunlar yoktur, turnuvaya yetişememe derdi sözkonusu değildir.
4 - Çevresi çok güzel olduğundan aşırı dinlendiricidir ve satranca odaklanmak için idealdir.
Diğer yandan 300 kişilik bir turnuva yapıldığını varsayalım, ben yönetici olsam, katılanların üçte ikisinin çevre illerden gelmesini teşvik ederim. Çünkü:
1 - Şehrimin oyuncuları, farklı düzeyde ve nitelikte oyuncularla oynama şansı bulur. Bu geliştiricidir.
2 - Şehir ekonomisine 1 haftada 200 kişi çok ciddi fayda sağlar. Hatta ailesi ile gelen çocuklar olursa bunun muhtemelen 2 katı.
Antalya, Bursa gibi şehirlerde bu hissedilmez ama, Burdur gibi küçük bir şehirde 1 hafta 3 öğün yemek yiyecek, otelde kalacak, turistik yerleri gezecek ve ihtiyaçlarını giderecek 400 kişi ciddi bir ekonomik hacimdir.
8,400 öğün yemek demektir bu. 200 yatak ve 1,400 gece konaklama. Konaklama dışında günde 60 TL ortalama yeme içme harcaması yapılsa, günde 24,000 TL ve 1 haftada 168,000 TL şehre girdi sağlanması demektir. Eski para ile 168 milyar TL.
Avrupa'da bu sebeple birçok turnuva bu mantık üzerinden, çok küçük beldelerde düzenlenir. Dünyanın en prestijli turnuvası, Wijk An Zee denen bir kasabada oynanır. En ciddi satranç festivallerinden biri İsviçre'nin küçük şehri Biel'dedir. İspanya'nın en prestijli turnuvası 60,000 nüfuslu Linares'tedir.
Ama biz belediye başkan yardımcısını, onun kayınço kontenjanından belediye encümeni olmuş akrabasını, televizyonda evlenme programları üzerine sosyal ilişkiler uzmanı kesilmiş zevcesini ve il garnizon komutanını rahat ettirme peşindeyiz. Onlar törende nutuk atarken kalabalık sağlansın diye, o kalabalığı sağlamayı garanti edecek kişileri çağırmalıyız.
Çünkü satranç, satranççılar için değil, satranç kelimesine dili dönmeyen vali hazretleri için.
Yahu sizi okudum, istenmediğimi hissettim. En sevdiğim şehirlerden biri olan ve her sene geçerken mutlaka Muhtar'ın yerini tavaf ettiğim Burdur'dan soğudum valla
