16-11-2015, 01:14
(Son Düzenleme: 16-11-2015, 01:20, Düzenleyen: Ateş Ülker.)
Feti bey görüşlerini yazdı.Pek çoğuna katılıyorum.Mustafa Demir de yönergeleri anlamaya çalışıyor.Haklıdır.Daha iyi anlama dışında bir amacı yoktur.Ancak farkında olmadan kronikleşmiş yaralarımıza dokunmaktadır.Türkçeyi çok iyi kullanmak ve kafa karışıklığı yapmamak zorundayız."Sadece TC vatandaşı olanlar girebilir"dediğimiz zaman kafalar karışmaktadır.Bu defa birçok kimse haklı olarak vatandaş olmadan Milli takım sporcusu olanların durumunu sorgulamaktadır.Bu belirsizliğin çözüm yolu vardır.Biz de diğer ülkeler gibi yapabiliriz.TC vatandaşı olmayanlar İl Birinciliğine katılabilir.Birinci olmaları halinde "İl Birincisi"ünvanı alamazlar.Bu klasik kuraldır.Halen Avrupa'da uygulanmaktadır.
Geç kalınca oyunu kaybetme kuralına gelince şunları söylemek istiyorum.FİDE geç kalma süresi ile ilgili yeni bir kural icad etmiştir.Ama yaptığı yenilikde esnek davranmaya karar vermiştir.Gecikme nedeniyle yenilme süresini düzenleyicinin tercihine göre serbest bırakmıştır.Almanya ve Avusturya'da pek çok turnuvada 15 veya 30 dakika hoşgörü tanınmaktadır.Biz nasıl yapalım?Biz de sporcuların ve turnuvanın düzenlendiği ilin koşullarına göre bir süre verelim!"Sıfır dakika kuralı"sporcuların korkulu rüyası haline gelmesin!Sıfır dakika kuralı yöneticilerin elinde kafa kesen bir kılıç olmasın!Bu kural ile ilgili anlatılacak pek çok anı var.Sıfır dakika kuralının uygulandığı,İstanbul Feshane'deki bir yarışmada, maçın başlamasına birkaç saniye kala salonun kapısında 2 veli yolumu kestiler.Bana "içeri giremezsin"dediler!Beni de kendileri gibi veli sanmışlar!"Ben veli değilim değilim.Sporcuyum"dedim.Ellerinden kurtuldum ve koşarak içeri girdim.
İzmir'de oynadığımız bir 2 nci lig maçında bizim takımın bütün oyuncuları gelmişti.Rakibin ise 1 oyuncusu gelmemişti.Başlama işareti verildi.1 veya 2 saniye sonra o geciken sporcu içeri girdi.Hakem bütün saatleri durdurdu.Maçın 6-0 hükmen lehimize sonuçlandığını bildirdi.Hepimiz donduk,kaldık.Aramızda küçük sporcular da vardı.İşte bu anlattıklarım Satrancın Devlete bağlanmasının ve bilahere Yönetimin önce Özerk sonra da bağımsız olmasının sakıncalı yönleridir.Devlete bağlanmanın iyi yönleri de vardır.Gökhan beyin ifade ettiği şekilde daha çok sayıda kişinin oynaması için çaba göstereceksek mevcut uygulamaları dikkatle gözden geçireceğiz!Şunu da unutmamak gerekir.Yerel yöneticilerimiz ve hakemlerimiz bir konuda karar verirken Merkezden gelecek rüzgara bakmaktadır.İnsiyatif kullanmamaktadır.Sıfır dakika kuralı Milli maçlarda ve sporcuların yarışma salonunun hemen yanındaki otelde kaldığı turnuvalarda uygulanabilir.Ama "İstanbul'da turnuva yapıyoruz"diyerek turnuvayı Tuzla ilçesinde yaptıktan sonra bir de "Sıfır dakika kuralı" uygularsanız Tarih sizi affetmez! Satrancın sorunlarını konuşursak daha çok anlatılacaklar vardır!
Geç kalınca oyunu kaybetme kuralına gelince şunları söylemek istiyorum.FİDE geç kalma süresi ile ilgili yeni bir kural icad etmiştir.Ama yaptığı yenilikde esnek davranmaya karar vermiştir.Gecikme nedeniyle yenilme süresini düzenleyicinin tercihine göre serbest bırakmıştır.Almanya ve Avusturya'da pek çok turnuvada 15 veya 30 dakika hoşgörü tanınmaktadır.Biz nasıl yapalım?Biz de sporcuların ve turnuvanın düzenlendiği ilin koşullarına göre bir süre verelim!"Sıfır dakika kuralı"sporcuların korkulu rüyası haline gelmesin!Sıfır dakika kuralı yöneticilerin elinde kafa kesen bir kılıç olmasın!Bu kural ile ilgili anlatılacak pek çok anı var.Sıfır dakika kuralının uygulandığı,İstanbul Feshane'deki bir yarışmada, maçın başlamasına birkaç saniye kala salonun kapısında 2 veli yolumu kestiler.Bana "içeri giremezsin"dediler!Beni de kendileri gibi veli sanmışlar!"Ben veli değilim değilim.Sporcuyum"dedim.Ellerinden kurtuldum ve koşarak içeri girdim.
İzmir'de oynadığımız bir 2 nci lig maçında bizim takımın bütün oyuncuları gelmişti.Rakibin ise 1 oyuncusu gelmemişti.Başlama işareti verildi.1 veya 2 saniye sonra o geciken sporcu içeri girdi.Hakem bütün saatleri durdurdu.Maçın 6-0 hükmen lehimize sonuçlandığını bildirdi.Hepimiz donduk,kaldık.Aramızda küçük sporcular da vardı.İşte bu anlattıklarım Satrancın Devlete bağlanmasının ve bilahere Yönetimin önce Özerk sonra da bağımsız olmasının sakıncalı yönleridir.Devlete bağlanmanın iyi yönleri de vardır.Gökhan beyin ifade ettiği şekilde daha çok sayıda kişinin oynaması için çaba göstereceksek mevcut uygulamaları dikkatle gözden geçireceğiz!Şunu da unutmamak gerekir.Yerel yöneticilerimiz ve hakemlerimiz bir konuda karar verirken Merkezden gelecek rüzgara bakmaktadır.İnsiyatif kullanmamaktadır.Sıfır dakika kuralı Milli maçlarda ve sporcuların yarışma salonunun hemen yanındaki otelde kaldığı turnuvalarda uygulanabilir.Ama "İstanbul'da turnuva yapıyoruz"diyerek turnuvayı Tuzla ilçesinde yaptıktan sonra bir de "Sıfır dakika kuralı" uygularsanız Tarih sizi affetmez! Satrancın sorunlarını konuşursak daha çok anlatılacaklar vardır!
Ateş Ülker