01-01-2016, 14:59
Ateş bey 50. yılınızı kutlarım, sağlıklı ve mutlu yıllar dilerim.
Bu arada sıkça düşülen bir yanlışa vurgu yapmak istiyorum.
TSF 1991’de Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğüne bağlanmış spor teşkilatı çatısı altına alınmıştır. TSF önceden de vardı, resmi olarak kurulmuştu ve yasal çerçevede Türk satrancını temsil ve idare ediyordu. Resmi olmak devlete ait kurumların bir parçası olmak demek değildir. Konuyla ilgili yetki ve temsil hakkını yasal olarak elinde bulundurmak demektir. Öte yandan mevcut sistemdeki sakıncaları siz sıralarsanız sorunun temeline daha çok vakıf olup yorum yapabiliriz.
Şu kadarını belirteyim ki TSF’nin pramidin her tarafındaki sporculara eşit ve hakkaniyetli davranması gerektiği görüşünüze katılıyorum. Yerli sporcular desteklenmeli bu spora gönül vermiş olanların satranç oynama hakkı korunmalıdır. Ben kısa vadeli başarılar için ithale yönelmeye sıcak bakmıyorum. Satranç seyredenleri değil oynayanları mutlu ettiğine göre bu sporun yönetiminin birinci ödevi satranç oynamak isteyenleri mutlu etmektir.
Kaynaklarını bu yönde kullanmalıdır. Türkiye şampiyonasının döner sistemli bir final ayağı elbette olmalıdır. Bence eleme turnuvaları daha mantıklıdır ve eleme turnuvaları il birinciliklerinden kota sistemi ile belirlenecek katılımcılar ile yapılmadır. Türkiye şampiyonası, Türkiye birinciliği diye isimlendirmenin yanında Türkiye kupası denmesi karışıklık yaratabiliyor.
Bu arada sıkça düşülen bir yanlışa vurgu yapmak istiyorum.
TSF 1991’de Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğüne bağlanmış spor teşkilatı çatısı altına alınmıştır. TSF önceden de vardı, resmi olarak kurulmuştu ve yasal çerçevede Türk satrancını temsil ve idare ediyordu. Resmi olmak devlete ait kurumların bir parçası olmak demek değildir. Konuyla ilgili yetki ve temsil hakkını yasal olarak elinde bulundurmak demektir. Öte yandan mevcut sistemdeki sakıncaları siz sıralarsanız sorunun temeline daha çok vakıf olup yorum yapabiliriz.
Şu kadarını belirteyim ki TSF’nin pramidin her tarafındaki sporculara eşit ve hakkaniyetli davranması gerektiği görüşünüze katılıyorum. Yerli sporcular desteklenmeli bu spora gönül vermiş olanların satranç oynama hakkı korunmalıdır. Ben kısa vadeli başarılar için ithale yönelmeye sıcak bakmıyorum. Satranç seyredenleri değil oynayanları mutlu ettiğine göre bu sporun yönetiminin birinci ödevi satranç oynamak isteyenleri mutlu etmektir.
Kaynaklarını bu yönde kullanmalıdır. Türkiye şampiyonasının döner sistemli bir final ayağı elbette olmalıdır. Bence eleme turnuvaları daha mantıklıdır ve eleme turnuvaları il birinciliklerinden kota sistemi ile belirlenecek katılımcılar ile yapılmadır. Türkiye şampiyonası, Türkiye birinciliği diye isimlendirmenin yanında Türkiye kupası denmesi karışıklık yaratabiliyor.